10 Haziran 2017 Cumartesi

EMİN ÇÖLAŞAN: HAPİSHANE ÇOCUKLARI.


 


EMİN ÇÖLAŞAN: HAPİSHANE ÇOCUKLARI.


​Sevgili okurlarım, CHP milletvekili Gamze İlgezdi, anneleriyle birlikte cezaevlerinde kalmakta olan 0-6 yaş arasındaki çocuklarla ilgili ilginç bir araştırma yapmış.

Adalet Bakanlığı'nın resmi verilerine göre bu "Hapishane çocuklarının" sayısı 560.

Hepsi de o karanlık ve havasız koğuşlarda anneleriyle birlikte yatıp kalkıyor. Araştırmada şu hususlar vurgulanıyor:

– Bu durum ceza infaz sisteminde karşılaştığımız en can yakıcı sorunlardan biridir.

– Çocuklar doğdukları andan itibaren annelerinin cezasına ortak olmakta, çocukluklarını yaşayamadan yetişkinliğe adım atmaktadır.

* *

Araştırmada şu sonuçlara varılıyor:

– Cezaevlerinde birden fazla çocuğu ile kalmakta olan anne mahpus sayısı 44.

– Çocuklu anneler koğuşlarda dışlanıyor. Birçok mahpus, koğuşta çocuk sesine tahammül edemediği için çocuklu annelerle kalmak istemiyor. Sürekli "Sus"denilen, konuşmasına izin verilmeyen ve korkutulan çocukların bir bölümü konuşmayı öğrenemiyor, dertlerini işaretle anlatmaya çalışıyor.

– Çocukların koğuşlarda beslenmesi çok önemli bir sorun. Cezaevi yönetimleri çocuklar için ayrı, onlara uyacak yemek çıkarmıyor. Ayrı ekmek hakları bile yok. Annelerine verilen ekmekle yetinmek zorundalar. Dengeli beslenmeleri mümkün değil.

– Sayılı olarak verilen tatlı, börek, meyve gibi gıdalarda da çocuklar yok sayılıyor. Ayrıca çocuklara uygun çatal kaşık verilmiyor. Büyükler için verilen çatal kaşığı kullanmak zorunda kalıyorlar.

*

– Çocuklar oyuncaksız büyüyor. Koğuşlara dışarıdan oyuncak getirilmesi yasak. Özellikle kreşe alınmayan 0-3 yaş arası çocukların hiçbirinde oyuncak yok. Kreşe sadece 4-6 yaş arası çocuklar gidebiliyor.

– Çocuklar kreşe gidip gelirken bile x-ray cihazlarından geçmek zorunda bırakılıyor. Ayakkabı veya tokalar sık sık ötüyor, yeniden üst araması yapılıyor.

– Koğuş aramaları çocukların gözleri önünde yapılıyor. Çocuklar da aranıyor.

– Çocuklar doktora anneleri yanlarında olmadan götürülüyor.

– Koğuşlarda çocuklar için yeterli hijyen, havalandırma ve ısı koşulları sağlanamıyor. Bu nedenle hastalık olayları çok sık gerçekleşiyor.

– Koğuştaki kadınların revir günü ve saati dışında, hasta da olsalar revire götürülmeleri yasak. Bu husus acil vakalar dışında çocuklar için de geçerli. İlaç yazılsa bile iki gün sonra getiriliyor.

– Cezaevlerinde sürekli doktor yok. Bazı işlemler sonrasında hastaneye sevk edilen çocukların, anneleriyle birlikte gitmesine izin verilmiyor.

*

– Çocukların yok sayıldığı diğer bir olay ise koğuşlardaki yatak durumu. Çocuklar anneleriyle bir tek kişi sayılıyor ve onlara ayrı yatak verilmiyor. Anneleriyle aynı dar yatağı paylaşmak zorundalar. Oysa bir çocuk, eşyaları ve gereksinmeleri nedeniyle bir büyükten daha fazla yer kaplıyor.

– Emekleme çağında olup da, emeklemeyi bile öğrenemeyen çocuklar var. Fiziksel gelişimlerini tamamlamayan bazı çocuklar koğuşta üç yaşına geldiğinde, yürümekte zorlanıyor.

– Çocuklara ayrı yatak ve ayrıca ekmek vermeyen cezaevlerinde onların çamaşır sorunu da ayrı bir dert oluyor. Çocuk çamaşırlarının yıkanması ciddi sorun yaratıyor.

*

– Cezaevindeki erkek çocuklar ise hemcinslerinden uzakta, sadece kadınların arasında yaşıyor. Onlar infaz koruma memurları dışında hiçbir erkek görmüyor ve tanımıyor. Bu durumda ortaya cinsel kimlik bunalımı çıkıyor. Kadınları taklit ettiği görülen erkek çocuklar ağda, makyaj, süslenme gibi eğilimlere kapılıyor.

– Çocuklar bulutlara ve gökyüzüne hasret büyüyor. Kapalı cezaevlerinde anneleriyle birlikte kalan çocuklar duvarların gri rengi ve dikenli teller altında yaşıyor.

– Sadece kadınları görüyorlar.

*

Gamze İlgezdi'nin bu çarpıcı raporu şu önerilerle sona eriyor:

"Bu gibi durumlar, koğuşlarda anneleriyle birlikte yaşamak zorunda bırakılan çocukların dış dünya ile tanıştıklarında korkmasına, uyum sorunu yaşamasına neden oluyor.

Devlet ille de küçük çocuklu kadınları hapsedeceğim diyorsa, bebeklerin ve küçük çocukların fizyolojik ve zihinsel gelişimini sağlıklı sürdüreceği bir ortam oluşturmalı.

En önemlisi, çocuğun kreşe gitmesi imkânı sağlanmalı ama bu kreşler mutlaka hapishane dışında olmalı.

Koğuşlarda oyuncak sınırlaması kaldırılmalı.

Çocuğa babasıyla uzun sürelerle, ama annenin de var olacağı ortamlarda açık görüş imkânı sağlanmalı, hatta bu durum hapishane dışında yaratılmalı.

Bir başka öneri ise, çocuklu kadınlara göre dizayn edilecek yeni cezaevleridir. Çocukların koğuşlarda farklı suçlardan ceza almış ve ruh halleri bozuk olan yüzlerce kadının arasında büyümesi yerine, çocuklu annelerin olduğu cezaevlerinde, onlara ev ortamını aratmayacak yaşam koşulları sağlanmasıdır.

* *

Evet, araştırma özetle böyle… Şimdi hiç kimse "Aman canım, bu çocuklar 560 kişiymiş, önemli bir rakam değil" demesin.

Yeni doğmuş bebeklerden tutun da daha büyük yaşlarda cezaevi çocuklarından söz ediyorum.

O koğuşlarda kendinizi "Anne" olarak düşünün.

Bebeğiniz ağlıyor ve koğuştan "Sustur şunu" diye tepkiler geliyor… Bazen bu yüzden kavgalar çıkıyor.

Ve ne yapacağınızı şaşırıyorsunuz.

Çocuğunuz yeterli beslenemiyor.

Erkek çocuklar kadınların arasında yaşadıkça farklı cinsel eğilimlere sürükleniyor.

Cezaevlerinde anneleriyle yatmak zorunda kalan "Hapishane çocukları", üzerinde hiç durulmayan ve kimsenin bilmediği acı Türkiye gerçeklerinden biri.

Gamze İlgezdi bu konuyu ilk kez gündeme getiriyor.

 
a45UyF587661-170610204747 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/06/10  23:28 2  65  alelma@yahoogroups.com


 

Durust politikaci, bir kere satin alininca taraf degistirmeyen politikacidir.

Simon Cameron.

Tahrim Suresi 1.
-5.Ayeler:

Ey Peygamber!
Eslerinin rizasini gozeterek Allah in sana helal kildigi seyi nicin kendine haram ediyorsun? Allah cok bagislayan, cok esirgeyendir.
Allah, (gerektiginde) yeminlerinizi bozmanizi size mesru kilmistir.
Sizin yardimciniz Allah tir.
O, bilendir, hikmet sahibidir.
Peygamber, eslerinden birine gizlice bir soz soylemisti.
Fakat esi, o sozu baskalarina haber verip Allah da bunu Peygamber e aciklayinca, Peygamber bir kismini bildirmis, bir kismindan da vazgecmisti.
Peygamber bunu ona haber verince esi:
Bunu sana kim bildirdi? dedi.
Peygamber:
Bilen, her seyden haberdar olan Allah bana haber verdi, dedi.
Eger ikiniz# de Allah a tevbe ederseniz, (yerinde olur).
Cunku kalpleriniz sapmisti.
Ve eger Peygamber e karsi birbirinize arka cikarsaniz bilesiniz ki onun dostu ve yardimcisi Allah, Cebrail ve muminlerin iyileridir.
Bunlarin ardindan melekler de (ona) yardimcidir.
Eger o sizi bosarsa Rabbi ona, sizden daha iyi, kendini Allah a veren, inanan, sebatla itaat eden, tevbe eden, ibadet eden, oruc tutan, dul ve bakire esler verebilir. ******

Kur an-i Kerim in bazi ayetlerine iliskin mazeretler:
1- Bu ayetler yanlis tercume edilmis!
2- Bu ayetler yanlis anlasilmaya musait yani herkes anlayamaz!
3- Bu ayetler zaman asimina ugradi yani bugun gecersiz!
4- Bu ayetler cag disi yani Islam da reform yapilmasi lazim!
5- Bu ayetlere iman etmek imkansiz ama yine de ben bir muslumanim!

Mazeretlerin Cevaplari:

1- Diyanet Vakfi Meali ni, konularinda uzman Ilahiyatci Heyet hazirladi. En cok itibar edilen meal. Heyetteki herkesin yanlis tercume yapmasi imkansiz. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
2- Kur an-i Kerim i herkesin anlayabilecegine dair ayetler var* ve zaten bu sebeple indirilmis . Tersi ise adaletsizlik olur cunku herkesin anlayamayacagi ve yanlis anlasilmaya musait bir kutsal kitap gondermek Allah a yakismaz. Bir sakinca da sudur; Muslumanlara siz Kur an i anlamazsiniz, sadece biz anlariz diyen ruhban sinifi olusur ki Islam da ruhbanlik haramdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
3- Kur an in, kiyamete kadar , cihansumul(evrensel) yani her zaman ve her yerde hukmunun gecerli olduguna inanmak farzdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
4- Allah 21. yuzyilin hayat sartlarini ve yasam bicimini ezelden beri bildigine gore Allah in bu durumu hesaba katmadigi ni iddia etmek Allah a karsi cok buyuk bir iftiradir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
5- Bu ayetlere iman etmeyenin adi Musluman degil Kafir dir.** Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.

*Bakiniz: Nahl Suresi 89. Ayet, Enam Suresi 38. Ayet, Maide Suresi 15. Ayet, Hac Suresi 16. Ayet.
**Bakiniz: Bakara Suresi 85. Ayet ve Maide Suresi 44. Ayet.
******Tefsir ve Hadis kitaplarinda anlatildigina gore:
Muhammed bir gun karilarindan Hafsa nin odasina girer.
Odada Hafsa degil, Marya bulunmaktadir.
O sirada Hafsa, babasinin evine gitmis.
Muhammed ve Marya, Hafsa nin yataginda birlesirler.
Tam o sirada Hafsa iceri girer.
Muhammed henuz isini bitirmemistir.
Hafsa ya biraz beklemesini soyler;
bazi aciklamalarda bulunacaktir ona.
Sonunda Hafsa, kendisini tutamaz soyle konusur:
Nasil istir bu? Bir kole ile benim gunumde ve benim yatagimda birlesiyorsun? Peygamber kendisine bir mujdesi oldugunu soyler ve hemen ekler:
Kendisinden sonra Ebu Bekir, daha sonra da babasi Omer halife olacaktir.
Ne var ki Hafsa hic de orali olmayacak, tepkisini surdurecektir.
Peygamber bu kez yemin verir:
Vallahi billahi bir daha onunla beraber olmayacagim, ama sen de olayi kimseye soyleme. Ne var ki, Muhammed Marya yi bir turlu unutamamaktadir.
Imdadina Tahrim Suresi 1.-5.Ayetler Yetisir.

Kisisel tanri anlayisi insanmerkezci bir kavramdir, bunu ciddiye alamiyorum.
The idea of a personal God is an anthropological concept which I am unable to take seriously

Albert Einstein, letter to Hoffman and Dukas, 1946; from Albert Einstein the Human Side, Helen Dukas and Banesh Hoffman, eds., Princeton, New Jersey: Princeton University Press, 1981.


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder