| Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler, Hazine soyulurken aldırmıyor öküzler, Hayadan eser yoktur nafile bütün sözler. Beyhude inat etme, salla hemen başını, Gerdan kır, belini bük, al gitsin maaşını. Bir yolsuzluk görünce köpürme, isyan etme, Bir hak için kendine, dik başlıdır dedirtme, Doğru yolu dostuna göster ama, sen gitme. Ne derlerse huuu... diye salla hemen başını, Dilini tut, uslu dur, al gitsin maaşını. Unutma bu ocağın adı aşıyaptır, Sen de bir dolap çevir, apartmanlar yaptır. Hakikat nene gerek o memnu bir kitaptır. Sana lazım olan şey, sallayarak başını, El öpüp, etek öpüp almaktır maaşını. Bu güvercin eder mi atmacalarla yarış, Öğrenmeden dünyayı gezdim de karış karış, Vazgeç hak sevdasından sen de kervana karış, Ne derlerse huuu diye, salla hemen başını, Gerdan kır, belini bük, al gitsin maaşını Abdullah Çağlayan Yazıldığı yıl 1943 Bugün ise 2003 |
Yazıyı bulan mal bulmuş Mağribi gibi bir sürü gruba iletmiş.
Biliyorum, bir sürü insan hala bunlardan medet umuyor, bildiğim için de zaten üzülüyorum.
Ve şimdi neden Suudi Arabistanda en büyük haçlı ordularının konuşlandığını,
Neden tek bir islam ülkesinin dahi işgal, vesayet, manda dışında kalmadığını çok daha iyi anlıyorum.
Yoktur, islam ülkeleri adeda beynini aldırmış, öldüğünün farkında olmayan zombiler gibidir.
Haa bu arada bazı uyanıklar eee Türkiye ne olacak, biz bağımsız değil miyiz demeye kalkabilir.
Onunda cevabını vereyim.
Siz taaa 1940'lardan beri ülkenin iç siyasetinde Amerikanı dahli olmayan tek bir iş gördünüz mü?
Ya da 2013 yılı itibariyle ülkede yabancı oligarklar tarafından %60'ın altında satın alınmamış kaç sektör sayabilirsiniz?
Ülkede dolaşan paranın, ve yapılan yatırımların yüzde kaçı ulusaldır bir de onu hesaplayın.
Siz kendi ülkenizde, neye sahipsiniz, hangi karara tesir edebiliyorsunuz, iyi bir bakın.
Ülke çatır çatır bölünüyor, rejimi değiştiriliyor.
Adam eline almış cetveli, pergeli Türkiye'ye yeni sınırlar biçiyor.
Koca bir halk elinden hiçbirşey gelmeden, alık alık(*) seyrediyor.
Derim.
Bakın Pakistan hesapta bağımsız ve müstakil bir devlet, şeriatla yönetiliyor, nükleer silah sahibi, çok da büyük bir ordusu var.
Bizi de andıran çok yöneleri var.
Ve geçtiğimiz birkaç sene içinde Amerikan insansız hava araçları tarafından yapılan saldırılar sonucu 3500'den fazla sivil vatandaşı ölmüş.
Ve hala daha kendilerini bağımsız, müstakil, şeriatla yönetilen, nükleer silah sahibi muktedir bir ülke sanıyorlar.
Tıpkı bizim gibi.
Saygılar.
Oraj POYRAZ.
*Alık lafından alınanlara da, olup bitenlerden hala daha alınmadıysanız, gücenmediyseniz, bunu da lütfen bir zahmet gözardı ediverin.
Ve de yandaki şiiri okuyuverin bir zahmet.
-------- Original Message --------
Zemzem suyunun mucizesi 
Alman ve Japon bilim adamları zemzem suyunu sırrını açıkladı.
02.01.2013 - 14:57
Araştırmasını derinleştiren Alman bilim adamı Dr. Pfeiffer, şaşırtıcı bir gerçekle karşılaşır. Zemzemin mayalama özelliği bulunduğunu, bir bardağının bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle bile enerji ve şifa kaynağı olduğunu tespit eder. Dr. Pfeiffer, "Su her şart atlında değişmiyor ama değiştiriyor. Çok acayip bir deney yaptım. Bir damla zemzem suyuna yüz damla normal su karıştırdım. Sonuçta gördüm ki suyun hepsi zemzeme dönüşmüş. Sonra bir damla zemzeme bin damla normal su karıştırdım. Ve yine gördüm ki hepsi zemzeme dönüşmüş. Bunun sebebi nedir, neden? Zemzem'de öyle bir enerji var ki başkasını değiştirir ama kendi değişmez." diyor.

"Kutsal Su Zemzem /Zübeyde Su Yolu" belgeseline konuşan Japon ve Alman bilim adamları zemzemle ilgili hayrete düşüren açıklamalarda bulundu. Zemzem ezan okunduğunda berraklaşıyor, çan çaldığında ise kararıyor.
ZEMZEMLE 35 DAKİKADA RAHATLADI
Türkiye Gazetesi'nden Hayrettin Turan, kaleme aldığı yazı dizisinde TRT'nin çektiği belgesele konuk olan bilim adamlarının zemzem suyu hakkında yaptığı açıklamaları anlattı. Uzun yıllardır zemzem suyu ve kristalleri üzerinde araştırma yürüten bilim adamları kaynağın sırlarını çözdü. Ren Nehri'nin suyundan içen kişinin enerjisinin azaldığını belirleyen Alman bilim adamı Dr. Knut Pfeiffer , sular üzerine araştırma yaparken bir şekilde bir miktar zemzem bulur ve içer, 35 dakika sonra da rahatladığını hisseder.
İşte Zemzem suyu kristallerinin sırrı
ZEMZEM ASLA DEĞİŞMEZ
EZAN SESİYLE PARLIYOR
Zemzem kristallerini mikroskop ortamında inceleyen Japon bilim adamı Dr. Masura Emot , suyun moleküler (kristal) düzeninin değişen frekanslara göre farklılaştığını görür. Zemzem kristallerinin çan sesinde karardığını Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını fark eder. İncelemede her bir kristalin, Kâbe-i muazzamaya benzeyen bir doku oluşturduğu, zemzemin çan sesinde kristallerinin karardığını, Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını ve netleştiği tespit edildi.
YAPISI ÇOK FARKLI
Zemzem üzerine kaleme aldığı kitabı Japonya'da en çok satanlar arasına giren Dr. Emoto'ya göre zemzem, fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından yeryüzündeki bütün sulardan farklı. Dr. Emoto, "Zemzem, çevresinde cereyan eden bütün değişimleri hafızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer elementlerin efendisi yapıyor. Müslümanların niçin hastaları tedavi etmek ümediyle Kur'an-ı Kerim'den sûreler okunup, suya üflediğini daha iyi anlıyorum" ifadesini kullanıyor.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder