19 Şubat 2013 Salı

15-Bakandan bilimsel fetva: "Darwin'e iman etmeyin"


Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

 

Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927



Dostlar bütün sorunların anası budur işte.
Akıl, iman.
Araştırma, nakil, taklit.
Bilim, ilim.
Bilim adamı, ilahiyatçı.
Çarpışan şeyler bunlardır.

Adam bakan, okumuş yazmış bir kişi.
Ama bilmiyor.
Bilmek nedir, inanmak nedir?
Bilim nedir, ilim nedir?
Teori, hipotez, tez, kanun nedir bilmiyor.
Bilmemekle kalmıyor, bilmediğini de bilmiyor.

Tam bir cahil cesareti çok da iddialı laflar ediyor.
Lafa bak sen şimdi.
DARWİN'E İMAN ETMEYECEKMİŞİZ.
Bu lafın saçmalığını konuşmuyorum bile.
Daha vahim ve elim olmak üzere bu adam bir bakan, Sanayii ve Teknoloji Bakanı.
Cern'den falan bahsediyor.
Elinde bilim ve teknoloji bütçeleri var.

Hadi bilmiyorsun.
Bir sus.
Dinle.
Dur orda.

Adamımız durmuyor, utanmıyor, sıkılmıyor.
Devam ediyor.
İlahiyatçıları ve iman edenlerin korkmasına gerek yokmuş.
Büyük Patlamanın olduğu isbat edilirse.
Evreni tanrının patlattığı ispat edilirmiş.

Yahu neresini düzeltelim.
Büyük Patlama on kez ispatlandı.
O iş bitti.

Big Bang dışında kalan olaylar için bir sürü model öne sürüldü.
Paralel evrenler, sicim teorisi, çok boyutlu evrenler, çarpışan evrenler falan filan.
Bunlardan bazıları için deneysel modeller dahi oluşturuldu.

Tanrının bu işteki rolüne ilişkin de bir sürü laf söylendi.
Hatta gruplarda sansasyon yaratmıştı Stephan Hawkins çıktı bir belgesel yaptı, bunu Discovery Chanel yayınladı.
Adam evrenin olması için ille de tanrı olması gerekmediğini, mevcut yasaların yeterli olduğunu uzun uzun anlattı.
Bunları işkembeden atmadı, bir sürü mantık, bir sürü delil öne sürdü.

Tamam anlarım, Standart modeli anlayamayabilirsiniz, ya da evrim teorisi size fazla gelebilir.
Aklınıza yatmamıştır, ruhunuza uymamıştır.

Ama şunu da sanki çok iyi biliyormuş gibi iddia etmeyin.
Yaradılış Teorisi.
Yoktur arkadaşlar, yoktur.

Böyle bir teori yoktur.
Yanlışlanmıştır, bir sürü gözlemi izah etmez.
Var olan bir sürü çelişkiyi düzeltecek bir revizyonu dahi yoktur.
Yanlışın tartışması olur mu ?
Olmaz, olmamalı, olamaz.

Oraj POYRAZ

Bakandan bilimsel fetva: "Darwin'e iman etmeyin"

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, Darwin'in Evrim Teorisi tartışmalarını değerlendirdi, 'Bilimsel teoriler mutlak doğru sayılmaz.
Biz, bilimsel bir olayı inanca dönüştürüyoruz'
dedi

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bilim ve inanç tartışmalarını Akşam gazetesinden Ebru Toktar Çekiç'e değerlendirdi.
TÜBİTAK'ın dergilerinden Evrim Teorisi'nin çıkarıldığı iddialarının doğru olmadığını belirten Bakan Ergün, Türkiye'deki sorunun Darwinizm'in inanca dönüştürülmesinden kaynaklandığını söyledi.
Ergün'ün açıklamalarından satır başlıkları şöyle:

İNANÇ ÖLÇÜLMEZ

Bir şeyin bilimsel olması, mutlak doğru olmadığının baştan kabul edilmesidir.
Bilimsel teoriler, mutlak doğru sayılamazlar.
Eğer mutlak doğru sayılırlarsa bilim olmaktan çıkar, inanca dönüşürler.
Evvela bunu kabul etmek gerekir.
Bizdeki hastalık şu ki bilimsel bir olayı inanca dönüştürmeyi çok çabuk beceriyoruz.
Bilim ve inançlar arasında bazı çok önemli farklılıklar vardır.
Mesela bir şeyin bilimsel olması için ondan şüphe edilmesi lazım.
Şüphe edilmezse bilimsel olmaz.
Ya doğru değilse ya yanlışsa?
gibi Soru işaretleri olacak ki araştırmalar devam etsin.
Ama inançtan şüphe edilirse o inanç, inanç olmaz.

İnançları bilimsel ölçülerle ölçmeye kalkarsanız yanlış yapmış olursunuz.
Ölçülmez çünkü!
İnançların böyle bir şeye de ihtiyacı yoktur.
Mesela bir insan 'Allah'a inanıyorum ama şüphem var' diyorsa o zaman inanmıyor demektir...
Şüphen olmayacak ki inanç olsun.
Ahirete inanıyorum diyen insan, bunun varlığını da yokluğunu da ispat edemez, buna da gerek yoktur zaten.
Çünkü inanan bir adamın böyle bir ispata ihtiyacı yoktur.

DARWİNİZM VAR

Darwin'in TÜBİTAK dergilerinden çıkarıldığı iddiası doğru değil.
TÜBİTAK'ın telif hakkı ödeyerek bastırıp, dağıttığı bilimsel kitaplar var.
Darwin'in teorisi de bu kitaplarda işleniyor.
Türkiye'nin sorunu;
Darwinizm'in inanca dönüştürülmesidir.
Kardeşim bu bir inanç değil ki.
Bunu niye dönüştürüyorsun?
Darwin'in teorisi, bilimsel bir teori, ama inanç değil.
İnsanlar da bunu mutlak doğru olarak algılamamalı zaten!
İnançlarla bunu mukayese etmenin anlamı yok.
Darwinizm, bilimsel olarak kaldığı müddetçe bir problem yok.
Bunu inancın yerine geçirmeye çalışırsanız, sizinki de inanç olur, bilim olmaktan çıkar ve o zaman çatışma yaşanır.

CERN MALİYETLİ

CERN'DE Tanrı parçacığını bulamadılar, ama izine rastladılar.
Çok sayıda araştırmacımız orada proje yürütüyor.
Ama CERN'e tam üyeliğin yüksek bir maliyeti var.
Bunu araştırıyoruz.

81 İLE BİLİM MERKEZİ AÇILACAK

Bakan Nihat Ergün, 81 ilde kurulacak bilim merkezlerinin dünyadaki gelişmiş ülkelerden esinlenerek inşa edileceğini belirterek, şu bilgileri verdi:
'Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu kararı ile bilim merkezleri kurma kararı aldık.
Mesela kitapta 'yerçekimini' okuyor, ama yer çekimi olmazsa ne olduğunu bilmiyor.
İşte yer çekiminin olmadığı ortamları görüp, onları yaşatmayı planlıyoruz.

PATLAMANIN ARDINDAN...

(Vatikan'ın tanrı parçacığına sıcak bakmamasının sorulması üzerine)
Karşı çıkmalarına gerek yok.
Diyelim ki evren öyle yaratıldı, bilimsel olarak bunu yakaladık.
Din adamlarının bundan kaygılanmalarına gerek yok.
En sonunda 'bu patlamayı kim yaptı' diyecekler.
Bu patlamanın arkasında Allah'ın iradesi var.
Allah'ın varlığına inanmak, bir gayptır.
Varlığı yokluğu ispat edilemez.
Bilim de Tanrı var mıydı, yok muydu diye bir şey ararsa zaten bulamaz.
Bilim alanı ile inanç alanı bu konuda çatışmaz.

a45UyF587661-201302182116-15
^^^^^ - vvvvv

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder