23 Şubat 2013 Cumartesi

15-RİFAT SERDAROĞLU - ŞAPTAN ŞEKER OLMAZ

 

Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

 

 

Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927

Açıklama: http://www.ataturkungencligehitabesi.com/ata_imza.gif

 

Atatürk'ün Bursa Nutku

"Türk genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir.
Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır.
Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.
Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, 'Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır.' demeyecektir.
Elle, taşla, sopa ve silahla;nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır.
Genç, 'Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir.' diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır.
Mahkeme onu yargılayacaktır.
Yine düşünecek, 'Demek adliyeyi ıslah etmek, rejime göre düzenlemek lazım.' diyecek.

Onu hapse atacaklar.
Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haklı ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek.
Diyecek ki, 'Ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım.
Araya girişimde ve eylemimde haklıyım.
Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.'

İşte benim anladığım Türk genci ve Türk gençliği!"

*Mustafa Kemal Atatürk'ün, 5 Şubat 1933 günü Bursa'da yaptığı nutuktur

 


RİFAT SERDAROĞLU - ŞAPTAN ŞEKER OLMAZ

Ne kadar uğraşırsan uğraş, olmaz şaptan şeker,
Değiştim dese de inanma, cinsini sevdiğim cinsine çeker.

AKP Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner'in "İstiklal Mahkemelerini" yerden yere vurmak için TBMM de yaptığı konuşmayı dinlerken, hafızam beni 22 yıl öncesine, 1991 Genel Seçiminin propagandalarına götürdü.

Yıl 1991. Recep Tayyip Erdoğan Refah Partisi İstanbul İl Başkanı.
Genel Başkanı Necmettin Erbakan'a verilmek üzere bir "Kürt Raporu" hazırlatıyor. Raporu hazırlayan ekibin tümü "Karpuz" gibi.
Dışları "Yemyeşil" , içleri "kan kırmızısı."
Başkan RTE-Mehmet Metiner(AKP)-Altan Tan(BDP)-Davut Dursun(RTÜK Başkanı)-İhsan Arslan(AKP)-Abdürrahman Dilipak-Yalçın Akdoğan(AKP).

Ekibin tek müşterek konusu, Lâik Cumhuriyet, çağdaşlık ve Atatürk düşmanlığı.
O zaman ki ekiptekiler çok yol kat etmişler. Başbakan olan var, PKK'nın Siyasi ayağı olan partide Genel Başkan Yardımcılığı yapıp AKP'ye kapağı atanlar var, Öcalan ile görüşmeci olan var, RTE' ye kendi danışman olan var, oğlunu danışman yapan var, cemaatçi polislerle beraber sahte dijital deliller üretip Türk Ordusunun Komutanlarını içeri attıran şerefsiz var, ülkenin en önemli siyasetçilerinden birinin Kuzey Irak ve Azerbaycan'daki yatırımlarını organize eden var. Ekibin tamamı o zaman gariban insanlardı. Zar-zor geçiniyorlardı. Şimdi hepsi dolar zengini. Arabalar son model, elbiseler ve ayakkabılar Avrupa!  Çoğu iki hanımlı. 3 karısı olan da var.

1991'de kendini İstanbul İmamı ilan edecek olan Erdoğan, raporunda ne demiş?

  • Bu bir Kürt Sorunudur. Bugün Doğu ve Güneydoğu olarak adlandırılan bölgeler, "Kürdistan" olarak adlandırılan coğrafyanın içinde yer alan bölgelerdir.
  • Türkiye'de Kürt kimliğinin tanınmasını ve Kürt kültürünün geliştirilmesini engelleyici tüm yasaların kaldırılması gerekmektedir.
  • Türkiye'de dileyen herkesin kendi ana dilinde eğitim-öğretim yapabilmesi savunulmalıdır.
  • Her türlü ırkçılığa karşı çıktığımızı söylemeliyiz, Türk ırkçılığına ve Kürt ırkçılığına da karşı çıkmalıyız.
  • PKK terörünü kınadığımız kadar, devlet terörünü de kınamalıyız. Devlet-PKK çatışmasında devletçi bir safta gözükmemek için, bölücü-terörist-ayrılıkçı gibi kelimeleri kullanmamalıyız.

Bizim şansımız, inanç partisi olmamızdandır. Müslüman Kürt halkına bu şekilde yaklaşmalıyız.

Şimdi anladınız mı Recep Tayyip Erdoğan'ın değişimini? Değişim dediği şey tamamen yalan, insanları kandırıp oylarını almak için söylenen bir palavra. Irk'tan-Milliyet'e, Devlet-PKK çatışmasında tarafsız kalmaktan Öcalan'la yanak-yanağa olmaya terfi etmiş.

-Kurtuluş Savaşında, Potamya'da "Şapka Devrimine" karşı çıkan dedenin anlayışı ne ise, bugün terörle mücadelede cani Öcalan'dan medet uman torunun anlayışı aynıdır.

-Menemende Asteğmen Kubilay'ın kafası kesenler, casusluk yapıp Yunanistan'a kaçan hain Hüsniyadis ne ise, İngiliz uşağı Şeyh Sait'in torununu ağlayarak karşılayan torunun zihniyeti aynıdır.

İngiliz subaylarla birlikte Atatürk'e suikast düzenleyen dede Bedirhanoğlu ne ise, bugün Öcalan'ın serbest bırakılması için çalışan torun Bedirhanoğlu da aynı anlayıştadır.

Bundan sonra fırsat bulurlarsa gidecekleri yer "İslam Federe Devletidir."
Bunu bilmek için müneccim olmaya gerek yoktur. Bu bademlerin eski konuşmalarını alın okuyun, görün başınıza neler gelecek!

AKP'nin adına "Süreç" dediği "İhanet Yolunu" destekleyen Medya Patronları,
Adının başında "Türk-Türkiye" bulunan İşveren-İşçi kuruluşları,
Adının başında "Cumhuriyet" bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı,
Adının başında "Türk" bulunan Türk Silahlı Kuvvetlerinin Genelkurmay Başkanı,
Adının başında "Türkiye" bulunan, Cumhuriyetimizi kuran TBMM'nin Başkanı,
Adlarını Atatürk'ün koyduğu "Danıştay-Yargıtay-Sayıştay Başkanları,
Cumhuriyetin en büyük projesi olan Üniversitelerimizin aydın insanları,
Türk Bayrağını görünce hislenen, Türk Askerini görünce gözleri yaşaran AKP'ye oy vermiş vatandaşlarımız, artık uyanır mısınız?

Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, ne kadar iyi niyetli olursanız olun, şaptan şeker yapamazsınız.
Yanlışta ısrar ederseniz, bundan ötesi felakettir. Siz bilirsiniz.

Sağlık ve başarı dileklerimle 23 Şubat 2013

 

RİFAT SERDAROĞLU

a45UyF587661-201302231044-15
^^^^^ - vvvvv


--
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Baskasindan ustun olmamiz onemli degildir.
Asil onemli olan sey, dunku halimizden ustun olmamizdir.

Hint atasozu

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Ben,Manevi Miras olarak,
Hicbir Ayet, hicbir Dogma,
Hicbir Donmus ve kaliplasmis Kural birakmiyorum.
Benim Manevi Mirasim Bilim ve Akildir...

K.Ataturk


Daha gun o gun degil, derlenip durulmesin bayraklar.
Dinleyin, duydugunuz cakallarin ulumasidir.
Saflari siklastirin cocuklar,
Bu kavga fasizme karsi, bu kavga hurriyet kavgasidir.

Nazim Hikmet Ran

"Tanri kotulukten ve acidan korumak istiyor mu?
Fakat bunu yapmaya gucu mu yok?
Eger yoksa, O gucsuz, ya da kesinlikle her seye gucu yeten degildir.
Her seye gucu yeten fakat istemeyen mi?
Eger oyle ise , O kotudur, ya da kesinlikle tum iyilik degildir.
O, ne gucu yetiyor, ne de istemiyor mu?
O zaman. O'nu Tanri diye cagirmak sacma olur.
O, hem gucu yetiyor hem de istiyor mu?
O zaman kotuluk nereden geliyor?"

(Istencin Ozgur Secimi Uzerine. Giris.)
EPICURE

Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com

Ayrilmak isterseniz de:
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder