Cüneyt Arcayürek: Kime Ağlar Kime Ağlamaz!
27 Ağustos 2013
Dün Rize'deydi.
Sabah erken, baktım haberlere:
Ağlamamış!
Demek ki dedim; Arap "kardeşlerinden" ölen, öldürülen yok!
Kılıçdaroğlu ile Devlet Bahçeli ise dün de ağız birliği etmişler; yanıtsız bıraktığı bir soruyu içeren gerçeği yüzüne vuruyorlar.
Kime ağladığının kime ağlamadığının hesabını soruyorlar.
Fuzuli gayret!
Köyde kentte eşkıya sürüsü PKK ve onun azılı cani lideri Öcalan, bırakın 35 yılı, yalnız son on yılda binlerce masum çocuğu, genç kadınları katletti.
Ağlamadı!
CHP Genel Başkanı soruyor dün; Uludere'de 35, Reyhanlı'da 54 vatandaşımız katledildi.
Ağladın mı?
Ağlamadı!
Samsun'da 1.5 yaşında Rabia açlıktan öldü.
Tek damla gözyaşı düşmedi gözlerinden!
Kahire'de Arap kızı Esma vuruldu.
İki gözü iki çeşme!
***
Muhalefet liderlerimiz, elbette haklı olarak; PKK'nin katlettiği çocukların, genç kadınların arkasından tek damla gözyaşı dökmemesini yadırgıyorlar.
Onlar "Arap kardeşleri" değil.
Ağlamayacak elbette…
PKK'nin katlettikleri, tepelerine bomba yağanlar; Türk, Kürt; onlar Arap değil, bu toprağın, bizim insanlarımız!
Neden ağlasın?
"Birkaçı şehit olmuş, yanlışlıkla katledilmiş ne çıkar?" Kafa bu!
Ama Mısır'da İhvan liderinin kızı eylemlere katılmış; polis asker kurşunu ile ölmüş…
İslam dünyasında bir tek bizimkini karalar bağlıyor.
Gezi Parkı eylemlerinde emri gereği 5 genç insanımızı orantısız güç kullanan polis öldürüyor.
Ağlasana!
Ne ağlaması?
Allah'ın rahmetini bile esirgiyor.
Ama Arap babanın ölen Arap kızının arkasından yazdığı mektubu dinleyince göz- yaşları sel oluyor.
***
Medyamız iktidarın kurguladığı bir seçim oyununda başrolde.
TV'lerimizde iki gün sabah akşam, Arap Esma'ya ekranlardan dökülen gözyaşlarını ballandıra ballandıra bir, bir daha, iki üç..
yetmedi beş defa haber yaptılar.
Böylece ülkemiz Duran Adam'dan sonra.
…seçimdennnn seçime… Ağlayan Başbakan kazanmış oluyor.
Bu siyasal numarayı bu ülkede artık kim yutar demeyin.
Yüzde 99'u Müslüman olan, bir elinde seccade, diğer elinde Kuran gezenlere 10 yıldır iktidar yolunun açıldığı Türkiye'de yaşadığınızı unutmayın lütfen!
***
Mısır darbesinin arkasında İsrail olduğunu söyleyince; Obama'dan "saldırgan" diye iltifat gördü.
İsrail'e çatıyorum, Obama'ya ne oluyor diye alttan alan bir yanıt verdi.
Ama Birleşmiş Milletler'e, Güvenlik Konseyi'ne söylemediğini bırakmıyor…
Batı dünyası artık konuşmalarını dikkate de ciddiye de almıyor.
Nasıl ciddiye alsın ki… Bakın son konuşmalarından birinde öyle bir proje üretti ve açıkladı ki, bir devlet adamı nasıl böyle bir cevher yumurtlar diye ola ki hayret edip güleceksiniz.
"Bu BM Suriye'ye müdahale kararı almaz, böyle giderse; bu gidişe artık dayanamayan kimi üyeler BM'den ayrılır ve başka bir BM kurarlar" dedi.
Üstadı Erbakan, AB'ye karşı İslam Birliği kurmaya özenirdi.
Bu da İslam BM'si düşlüyor.
***
"Birileri 'Türkiye yalnızlaştı' diyor.
Hayır yalnızlaşmadık.
Bilesiniz ki bizim yanımızda önce hak sonra da halk var" diyor.
Tabii içine geldiği için yine elmalarla armutları karıştırıyor.
Batı dünyası Gezi eylemlerindeki zorba tutumuna, demokrasinin en basit kuralına bile riayet etmeyen siyasal iktidarın yüzündeki demokrasi maskesini indirdi ve gerçeği bütün çıplaklığıyla gördü.
Mayıs ayından beri "yalnız!"…
***
Hâlâ kendi gerçeğini anlamazdan geliyor.
Hakla halkı karıştırıyor.
Sandık yanımda ya; ne ola Batı, ne ola onların demokrasisi… Yaşasın benim kurguladığım demokrasi, diyor.
İtibarı irtifa kaybetti, ediyor.
Bir de seçmen pılıyı pırtıyı toplamasına yardımcı olsa!
Cumhuriyet
Arslan Bulut: Sadece AKP değil, Türkiye bu vebalin altında kalır!
26 Ağustos 2013
Suriye'de insanların toplu ölümüne neyin sebep olduğu henüz bilinmiyor.
Bir saldırı ise bunu kimin yaptığı da belli değil.
Buna rağmen, ölümler, Suriye'ye Amerikan-İngiliz müdahalesini meşru kılmak için kullanılıyor.
Bu arada Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Suriye'ye müdahale için koalisyon kurulursa Türkiye de bunun içinde yer alır" dedi!
ABD, İngiltere ve İsrail'in Türkiye'den bir talepte bulunmasına gerek bile yok!
AKP iktidarının elinde kalmış Türkiye, ABD, İngiltere ve hatta İsrail'in emir ve görüşlerine hazırdır!
***
Bu kadar basit mi yani savaş kararı?
Nitekim CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, Suriye'ye yönelik herhangi bir müdahaleye Türkiye'nin dahil edilmesi gibi bir konu olduğu takdirde bunun mutlak suretle TBMM'ye getirilmesi gerektiğini söyledi.
Loğoğlu, "Dışişleri Bakanı Davutoğlu alabildiğine bir sorumsuzluk içinde, savaş çığırtkanlığı yapmakta.
Suriye'ye bir müdahalenin öncülüğünü üstlenmiş havasında hareket etmektedir.
Türk Halkı Suriye ile ilgili olarak bir savaş istemiyor.
Halka rağmen hele bir savaş kararı ancak diktatorya rejimlerinde olur" dedi.
***
Fakat biz Ahmet Davutoğlu'ndaki emperyalizme tam teslimiyet ifade eden bu zihniyeti, Seul zirvesinde uygulamalı olarak da görmüştük.
Obama, Tayyip Erdoğan ile ayaküstü sohbet ederken, biraz ileride kendilerini takip eden Davutoğlu'nu işaret parmağıyla gel gel diye çağırınca, beyefendi yayından fırlamış ok gibi ileri atılmıştı!
Peki ama, AKP iktidarının tarihi rolü, İslam coğrafyasını kendi içinde çatıştırarak bitirmeye uğraşan emperyalizme çanak tutuculuk yapmaktan ibaret midir?
İlginçtir, AKP'yi destekleyen medyadan, bu konuda nihayet bir ses geldi.
Salih Tuna Yenişafak'ta "Çok değil bundan birkaç yıl önce, ABD'nin Suriye'yi vurma olasılığı söz konusu olsaydı hepimiz isyan ederdik.
Ne bileyim, sivil toplum örgütleri ayağa kalkar, en azından Doğu Konferansları döneminde olduğu gibi işgale ve tahakküme karşı topyekûn seferber olurduk" dedikten sonra "ABD'nin Suriye'ye (dolayısıyla İran ve Hizbullah'a) 'saldırmasını' suhuletle karşılayacak raddeye nasıl geldik?
Bu nasıl bir haldir Ya Rabbi.
Yeryüzünün en büyük bozguncusundan barış ev esenlik beklemek nasıl bir çaresizliktir?
ABD Irak'a ne götürdü de Suriye'ye ne götürecek?
Irak'ı etnisite ve mezhep eksenli paramparça eden, her parçasını da birbirine kanlı bıçaklı hale getiren bu ABD değil mi?
Bunlar mı Suriye'de akan kanı durduracak?" diye soruyor?
***
Biz bu soruları yıllardır soruyoruz ama karşımızda tam bir duvar sessizliği vardı.
Veya, iktidara yakın medya, "one minute" gibi gösterilerle halkı aldatmakla meşguldü…
Aslında herkes, Türkiye'nin, Afganistan'da, Irak'ta, Libya'da, Suriye ve Mısır'da ABD, İngiltere ve İsrail çıkarları için kullanıldığının farkındadır.
Bunu görmemek için akılsız olmak gerekir.
O halde, Türkiye'yi Batı emperyalizminin taşeronu durumuna düşüren AKP iktidarını desteklemek, İslam dünyasındaki katliamlara, soykırımlara katılmak değil midir?
Ve bu destek, ölü kardeşinin etini çiğnemek değil midir?
Zaten AKP iktidarının beslediği El Nusra örgütünün canileri, öldürdükleri insanların yüreklerini söküp çiğniyor.
Libya, Suriye gibi ülkelere bu teröristleri eğitip gönderen, ayrıca onlara lojistik destek adı altında silah gönderen AKP iktidarı değil mi?
Ama AKP'ye oy versin ama CHP, MHP veya diğer partilere… Türkiye'de de hiç kimse, bu vahşetin sorumluluğundan kurtulamayacaktır.
Türkiye ve Türk halkı, bu cinayetlerin faturasını topyekûn ödeyecektir.
Türkiye, bu vebalin altında kalır…
Yeniçağ
a45UyF587661-201307301451-10
^^^^^ - vvvvv
zaryop:jaro
GECEYE KARSI MUDAFAA. . . . . .
Bu adam olmustur ama,
Dusmedi topraga henuz vakit.
Hayatini devrettik agaclara
Kalbi kimlere ait.
Bu adam olmustur ama,
Basucundan ayrilamadik.
Sonsuz kederinde gecelerimizin
Nedendir hala bu beyazlik.
Bu adam olmustur ama,
Henuz durmadi nehir.
Ve nasibi muhtesem kuslar gibi
Onu goturebilir.
Fazil Husnu DAGLARCA
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder