İslâm'da ve Kuran'da Kölelik
Mayıs 27, 2013
Bilindiği gibi Hz.Muhammed'in yaşadığı dönemde bölgede köleci toplum düzeni vardı. Özellikle savaşlarda ele geçirilen esirler köle ve cariye yapılıyor, ya da köle pazarlarında satılıyordu. Bu köle ve cariyeler hizmetkar olarak ev işlerinde ya da tarlalarda çalıştırılıyordu.
İslam egemen olduğunda da kölecilik devam etti. Gerek Muhammed'in zamanında, gerekse İslamiyet geldiği çoğrafyada toplum düzenini, gelenekleri ve sosyal yapıyı değiştirmeden sadece kendine göre yeniden düzenlemiştir. Kölelikte aynı kural ve kaidelerle ve toplumsal ve ekonomik düzene göre sürdürülmüştür. Bu yönüyle müslümanlığın kölelik ve cariyelik konusunda toplum düzenine getirdiği hiçbir yenilik yoktur. Muhammed zamanında olduğu gibi onun ölümünden sonra da yapılan savaşlarda esir alınanlar geçmiş dönemlerde olduğu gibi ya bir fidye karşılığında geri verildi ya da köle yapıldı.
Kur'an'da adam öldürenin ya da yemininden dönenlerin bir köle azat etmesi söylenir. Kölelere iyi davranılması ve yardım edilmesinden söz edilir. Kadınlara, hayvanlara da iyi davranılmasından bahsedilir ama köleliği kaldırma emaresi olan tek bir ayet dahi yoktur.
Tersine kölelik gayet doğal karşılanır. Bu nedenle İslam tarihinde hiç bir dönemde köleliğe karşı çıkılmamış, kaldırılması istenmemiş, düşünülmemiştir. Çünkü köleliğin şeriattan olduğuna inanılmıştır. Üstelik dünya yüzeyinde köleliğin enson kaldıranlar müslüman ülkelerdir.
Ahzap-52 "Bundan sonra artık başka kadınlarla evlenmen, elinin altında bulunan cariyeler hariç, güzellikleri hoşuna gitse bile, bunların yerine başka hanımlar alman sana helâl değildir. Allah her şeyi gözetler."
Bakara-178 "Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın (öldürülür)."
Nîsa-92 "Ayet yazdı:Yanlışlıkla olması dışında bir müminin bir mümini öldürmeye hakkı olamaz. Yanlışlıkla bir mümini öldüren kimsenin, mümin bir köle azat etmesi ve ölenin ailesine teslim edilecek bir diyet vermesi gereklidir. Meğer ki ölünün ailesi o diyeti bağışlamış ola. (Bu takdirde diyet vermez). Eğer öldürülen mümin olduğu halde, size düşman olan bir toplumdan ise mümin bir köle azat etmek lâzımdır. Eğer kendileriyle aranızda antlaşma bulunan bir toplumdan ise ailesine teslim edilecek bir diyet ve bir mümin köleyi azat etmek gerekir. Bunları bulamayan kimsenin, Allah tarafından tevbesinin kabulü için iki ay peşpeşe oruç tutması lâzımdır. Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir."
Bakara-221 "Ayet yazdı:İman etmedikleri sürece Allah'a ortak koşan kadınlarla evlenmeyin. Allah'a ortak koşan kadın hoşunuza gitse de, mü'min bir cariye Allah'a ortak koşan bir kadından daha hayırlıdır. İman etmedikleri sürece Allah'a ortak koşan erkeklerle, kadınlarınızı evlendirmeyin. Allah'a ortak koşan hür erkek hoşunuza gitse de; iman eden bir köle, Allah'a ortak koşan bir erkekten daha hayırlıdır. Onlar ateşe çağırırlar, Allah ise izniyle, cennete ve bağışlanmaya çağırır. O, insanlara âyetlerini açıklar ki, öğüt alıp düşünsünler."
Bu da Kur'an'ın bir başka incisi. İman eden köle bile olsa hür olan müşrikten daha hayırlıdır derken bile kölelere karşı açık bir aşağılama olduğu ortada. Evet bazı sureler köle azat etmeyle ilgili ama bunlar tutulamayacak bir yemin karşılığında veya bir günahın kefareti vb. karşısında dır. Köleliği kaldırma amacı güdülmemiştir.
Müminun-1-6 "Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir; Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler. Onlar ki, boş ve yararsız şeylerden yüz çevirirler. Onlar ki, zekâtı verirler ve onlar ki, iffetlerini korurlar. Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (câriyeleri) hariç; (Bunlarla ilişkilerden dolayı) kınanmış değillerdir."
Görüldüğü üzere ayetlerde köleliğin kaldırıldığına veya kaldırılmak istendiğine dair bir sözcük bile yok. Bu demektir ki Kurana göre bir Müslüman, köle alıp satmaya devam edebilir. Allah'ın rızasını kazanmak için arada bir köle azat etmesi İslam'a gayet uygundur. Hatta bu köleci Müslüman, arada bir köle azat etmekle sevap bile kazanır. Müslümanlar buna itiraz edeceklerdir. Peki, bakalım itiraz edebilecekler mi? Buyrunuz Wiki kaynaklarında İslam ülkelerinin köleciliği bırakma tarihleri :
Köleliğin Kaldırıldığı Ülkeler ve Zaman Çizelgesi
(1800–1849)
1847: Under British pressure the Ottoman Empire abolishes slave trade from Africa.[39]
(1850–1899)
1882: Ottoman firman abolishes all forms of slavery, white or black.[50]
(1900–present)
1922: Morocco abolishes slavery.[57]
1923: Afghanistan abolishes slavery.[58]
1924: Iraq abolishes slavery.
1928: Iran abolishes slavery.[59]
1952: Qatar abolishes slavery.
1960: Niger abolishes slavery (though it was not made illegal until 2003).[64]
1962: Saudi Arabia abolishes slavery.
1962: Yemen abolishes slavery.
1963: United Arab Emirates abolishes slavery.
1970: Oman abolishes slavery.
Peki Osmanlı ne yapmış? 1847 yılında İngiltere'nin baskısıyla Afrika'da köle ticaretini bırakmış. 1882'de ise kölecilikle ilgili ne varsa kaldırmış. Tabi dini çevrelerin baskısı ile Osmanlıya bağlı Arabistan topraklarında kölelik kaldırılamamış ve yukarda verilen tarihlere kadar kölelik o topraklarda devam etmiş. Halende gizli kapaklı devam etmektedir.
Şimdi soruyorum İslam'da kölecilik haram mı? Bu soruya hemen "Haram tabi, köle azat etmek sevaptır diye ayet var, sonra peygamberin hadisleri var." denecektir.
Diğer soruyu soralım; İslam'da domuz eti haram mı? Bu soruya da hemen tabi Haram denecektir. İslam çoğrafyasında bir iki ayetle kesin olarak yasaklanan domuz eti 1400 senedir yenmiyor
Peki ozaman soruyu tekrar soralım İslam'da kaç senedir kölecilik yapılmıyor?
Evet, apaçık kitap yazmak böyle bir şey işte. Domuz etinin yasak olduğu apaçık yazıldığı için 1400 senedir yenmiyor, köleciliğin yasaklanması apaçık yazılmadığı için 1300 sene daha devam etmiş. Köleciliği bırakan islam ülkeleri ya diğer ülkelerin baskıları sonucunda bırakmışlar, ya içinde bulundukları çağdan utandıkları için.
Demekki neymiş, İslamda kölecilik varmış.
Bir de hadislere bakalım. Hadislere baktığımızda ise köleliği kaldırmak şöyle dursun İslam'ın bu köleci düzeni daha da bir sağlamlaştırmaya hizmet ettiğini görürüz. Mesela Muhammed ve Allah kölelerin kaçmasını istemezler. Sahibi en ağır işlerde çalıştırsa da sövse de dövse de köle kaçmamalıdır. Sahibine itaat etmelidir tıpkı musibetler karşısında Allah'a isyan etmeyen hatta haline şükreden kul gibi olmalıdır. Hatta sahibinden kaçan kölenin namazı kabul olmuyor.
Ravi : Cerir
Hadis : Resulullah buyurdular ki: "Hangi köle kaçarsa, bilsin ki ondan zimmet (garanti) kalkmıştır, dönünceye kadar namazı kabul edilmez." (Hadis No: 4163)
Ravi : Ebu Ümame
Hadis : Resulullah buyurdular ki: "Üç kişi vardır ki, onların namazları kulaklardan öte geçmez:
1-Dönünceye kadar, kaçan köle.
2-Geceyi, kocası kendisine dargın olarak geçiren kadın.
3-Kavminin nefret ettiği imam." (Hadis No: 2801)
Hatta köle efendisine itaat etmeli ki Cennet'e girsin. Efendisini hoşnut etmeyen köle Cennet'e de giremiyor.
Ravi : Ebu Hureyre
Hadis : Resulullah buyurdular ki: "Bana cennete giren ilk üç kişi arzedildi. Bunlardan biri şehid, biri iffetli olan (ve azla yetinerek) iffetini koruyan, biri de Allah'a ibadetini güzel yapan ve efendilerine hayırhah olan bir köle idi." (Hadis No: 5140)
Köleliğin İslam tarafından kaldırıldığını iddia eden Müslümanlar, eğer tutarlı hareket etmek istiyorlarsa yukarıda yazılan ve benzer ayetleri hemen Kur‟an‟dan çıkarıp atmak zorundadırlar. Fakat böyle cesurca bir işe kalkışamayacakları kesin. Çünkü Müslüman mantığına göre Kur‟an, doğaüstü bir gücün eseri. Dolayısıyla o kitapta yanlış ya da gereksiz bilgilerin var olamaz ve Kur‟an kararlarının tümü "kıyamet gününe" kadar geçerlidir.
Emeğin ilkel şekildeki sömürüsüne bu kadar toleranslı yaklaşan İslam dininin, özel mülkiyete yönelik suçlarda ise son derece acımasız davrandığını (Maide 38'de dile getirilen "Hırsızlık edenlerin ellerinin kesilmesi" hükmü) hatırlamakta da yarar var.
Kur'an'ın Tanrı'sı özetle "Siz kölelerle kendinizi eşit kabul ediyor musunuz ki, bana ortak koşulmasına razı olasınız" (Nahl-75) diyecek kadar açık konuşuyor. Köle azadı ise; sadece bazı istisnai haller, hür insanların işledikleri günahlar ve toplum içinde ayıp görülen kimi davranışları için -üstelik sınırlı sayıda- öngörülüyor. Velhasıl, köleye "iyi" davranma-azatlama (hatta kimi hadislerde dile getirildiği üzere onlara "kızım-oğlum" gibi güzel sözlerle hitap etme) buyruklarının köleliği toptan kaldırmakla ilgisi yoktur. Çünkü tarihsel sürece baktığımızda İslam‟ın bu ve benzer bildirimlerdeki gayesinin, kölelerin emeğinden maksimum düzeyde yararlanmak (bilhassa savaşlarda), yeni taraftarlar kazanmak için onları bir koz olarak kullanmak ve topluca isyan etmelerinin de önüne geçmek olduğunu görüyoruz.
Muhammed‟in kendi Veda Hutbesindeki "efendisinden başkasına bağlanmaya kalkan köleye" yönelik bedduası da köleliğin İslam tarafından kurumsal olarak teyit edildiğinin bir diğer kanıtıdır.
https://islamingercekleri.wordpress.com/2013/05/27/12-islamda-ve-kuranda-kolelik/a45UyF587661-160607142835 Oraj Poyraz At Openmail oraj.poyraz@openmail.cc
2016/09/17 14:30 6 64 alezya@yahoogroups.com
AGIR HASTA
. . . . . .
Ufleme bana annecigim korkuyorum
Dua edip edip, geceleri.
Hastayim ama ne kadar guzel
Gidiyor yuzer gibi, vucudumun bir yeri.
Nicin boyle ortmusler ustumu
Cok muntazam, ki bana huzun verir.
Agarirken uzak ruzgarlar icinde
Oyuncaklar gibi sehir.
Gozlerim ortuk fakat yuzumle goruyorum
Agliyorsun, nur gibi.
Beraber duyuyoruz yavas ve tenha
Duvardaki resimlerle, nasibi.
Annecigim, buyuyorum ben simdi,
Buyuyor gollerde kamis.
Fakat degnekten atim nerde
Kardesim su versin ona, susamis.
Fazil Husnu DAGLARCA
Risale-i Nur kitaplarinda, Allah tan cok Said-i Nursi, Kur an dan cok Risale-i Nur kitaplari ovulmustur veya $ik $ik bunlardan ovguyle soz edilmistir.
Said-i Nursi, yuceligini Hz.Ali ile Gavs-i Azam in gaybi isaretleriyle aldigini yazmistir.
Risale-i Nur da, Risale-i Nur u okumayanlar cahil diye nitelendirilmistir.
Adeta Hz.Ali yi kendisine Allah tan vahiy getiren bir vahiy melegi gibi ima etmistir.
($ikke-i Tasdik-i Gaybi-116-126) ($ikke-i Tasdik-i Gaybi 12)
Merkezi Erivan olan Ermeni Cumhuriyeti ne karsi dostca olmayan hicbir niyetimiz yoktur....
Bu yeni devletteki Ermeniler, Ermeni mufreze kumandaninin emirleriyle, Musluman unsuru imha etmek uzere faaliyette bulunuyorlar.
Bu emirlerin suretlerini gozlerimizle gorduk.
Erivan daki Ermenilerin, Muslumanlarin imha siyaseti guttukleri ve bu kanli vahset dalgasinin sinirlarimiza kadar genisledigi, sinirlarimizin, obur taraftan, olumden kacan sayisiz Muslumanla dolu olmasiyla da teyit edilmis oluyor.
Ingilizler, bu hareketlerin cereyani esnasinda, bir yandan Ermenilerin Muslumanlara karsi tutumlarini tesvik ettiler, hatta onlari bu konuda kiskirttilar, diger taraftan Ermenilerin tecavuzlerini bize sayip doktuler ve bunlari tahammul edilemez hareketler olarak nitelediler ve bu komsu devlete saldirarak misillemede bulunmaya bizi zorladilar.
Fakat biz hakikatin kendini gostereceginden emin olarak Ermeni tahriklerine tahammul ettik ve Ingilizlerin ofkelerini fark etmemis gorunduk.
Hakikaten, bizi Ermenilere saldirmaya tesvik eden ve bu sekilde kendi boluklerini o topraklara gonderebilmelerini saglayacak bir ortam yaratmayi planlayan Ingilizlerin tutumlarini meydana cikarabilecegimizi dusunduk.
Ingilizlerin butun bu manevralari, Kafkasya yi bosaltmalari mecburiyetini hissettikten sonra, onlarin subay ve temsilcileri tarafindan baslatildi.
Erzurum ve Van daki Muslumanlarin ve bilhassa sinir bolgelerinde yasayanlarin; Ermenistan da cereyan eden katliama dair her gun aldiklari haberler ve olumden kacan ve aglanacak vaziyette olan multecilerin manzarasi karsisinda, buyuk heyecana kapilmalari cok normaldir.
(24 Eylul 1919)
K.ATATURK
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Insanlarin ekonomik sorunlari, dus kirikliklari var.
Anadolu insani asil ve aziz!
Icine atiyor, belli etmiyor, gozyaslarini icine akitiyor
Toplumun her seyin erisilebilir olmasinin ne kadar korkunc bir durum yarattiginin farkinda olmadigini dusunuyorum.
Bunu gozden gecirmemiz gerekiyor.
Insanlar gunun birinde artlarinda biraktiklari bilgilerden kurtulmak icin isimlerini degistirecek
Schmidt, GOOGLE Ceo su
Maide Suresi 38.Ayet:
Hirsizlik eden erkek ve kadinin, yaptiklarina karsilik bir ceza ve Allah tan bir ibret olmak uzere ellerini kesin.
Kur an-i Kerim in bazi ayetlerine iliskin mazeretler:
1- Bu ayetler yanlis tercume edilmis!
2- Bu ayetler yanlis anlasilmaya musait yani herkes anlayamaz!
3- Bu ayetler zaman asimina ugradi yani bugun gecersiz!
4- Bu ayetler cag disi yani Islam da reform yapilmasi lazim!
5- Bu ayetlere iman etmek imkansiz ama yine de ben bir muslumanim!
Mazeretlerin Cevaplari:
1- Diyanet Vakfi Meali ni, konularinda uzman Ilahiyatci Heyet hazirladi. En cok itibar edilen meal. Heyetteki herkesin yanlis tercume yapmasi imkansiz. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
2- Kur an-i Kerim i herkesin anlayabilecegine dair ayetler var* ve zaten bu sebeple indirilmis . Tersi ise adaletsizlik olur cunku herkesin anlayamayacagi ve yanlis anlasilmaya musait bir kutsal kitap gondermek Allah a yakismaz. Bir sakinca da sudur; Muslumanlara siz Kur an i anlamazsiniz, sadece biz anlariz diyen ruhban sinifi olusur ki Islam da ruhbanlik haramdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
3- Kur an in, kiyamete kadar , cihansumul(evrensel) yani her zaman ve her yerde hukmunun gecerli olduguna inanmak farzdir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
4- Allah 21. yuzyilin hayat sartlarini ve yasam bicimini ezelden beri bildigine gore Allah in bu durumu hesaba katmadigi ni iddia etmek Allah a karsi cok buyuk bir iftiradir. Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
5- Bu ayetlere iman etmeyenin adi Musluman degil Kafir dir.** Hal boyle iken bu mazeret gecersizdir.
*Bakiniz: Nahl Suresi 89. Ayet, Enam Suresi 38. Ayet, Maide Suresi 15. Ayet, Hac Suresi 16. Ayet.
**Bakiniz: Bakara Suresi 85. Ayet ve Maide Suresi 44. Ayet.
Bozcaada Yolunda Volvo V40 Testi
24 Temmuz 2013
Gectigimiz hafta Volvo nun yeni uretimi V40 serisi icin #osensin kampanyasi dahilinde arabayi test etmek icin Bozcaada ya gidecektik. Arabayi henuz gormeden begenmistim. Sonucta bu bir arabaydi ve her halukarda belediye otobuslerinden iyiydi.
Yola cikis Hollywood filmlerini aratmayacak bir tempodaydi. Alti ustu Bozcaada ya gidecektik ama hazirliklar bir rehine kurtarma operasyonunu aratmiyordu. Yol haritalari, kameralarin kurulmasi, takip araci, kahve termosu, yol gozlugu, arac kiti... Kampanyayi yuruten Havas Engage Istanbul hicbir ayrintiyi atlamamisti. Takip araciyla her daim irtibat halinde olmamizi saglayan bir telsiz bile verdiler. Iste o an kuskulanip Yasa disi bir seyin icinde degiliz, oyle degil mi? diye sordum gozlerimi kisarak.
V40 i ilk gordugumde tepkim Belediye otobusune gore oldukca kucuk oldu. Yillardir belediye otobusunde seyahat edince insan butun kiyaslamalari ona gore yapiyor. Sofor mahalline oturdugumda aliskanliktan olsa gerek yasli bir teyzenin gelip yer isteyecegi tedirginligini yasadigimi itiraf etmeliyim. Cok sukur boyle bir sey yasanmadi.
Dolmabahce den Bozcaada ya dogru hareket ettik. Ilk olarak hiz kadranini fotografladim. Bunu 127 km hizla giderken yapmak cok kolay degil. Kimseye tavsiye etmiyorum. Yanimdan belediye otobusleri geciyordu. Orada tikis tikis seyahat edenleri gorunce agladim. Ama onlar guluyordu. Iki gun sonra tekrardan aramiza doneceksin bakislariyla beni suzduler. Yaptiklari hos degildi.
Yolda V40 in Adaptive Cruise Control sistemini test ettim. Ondeki araca gore hizi ayarlayan bir sistem bu. Yokus yukari ya da asagi fark etmiyor, ondeki aracla aranizda sizin belirlediginiz mesafeyi koruyacak sekilde ilerliyor araba. Gaza ya da frene kendi basiyor. Buyuk kolaylik seklinde degerlendirilebilir ama sofor karizmasi dedigimiz olgu yara aliyor. Yaa cruise control olduktan sonra ben de surerim seklinde insani yaralayan ifadelere maruz kaliyorsunuz.
Bir de dalginlikla seridinizi asarsaniz direksiyon titriyor ve sizi gerisin geri seridinize donduruyor. Bunu da 2013 yilina geldigimiz bugunlerde bir insan haklari ihlali ve kisi iradesine saygisizlik olarak degerlendirdim. Trafigin emniyeti acisindan dogru olabilir fakat ozgur irade yerlerde. 1789 Fransiz Ihtilalinin kazanimlarini birer birer kaybettigimiz hissine kapildigimi soylemeliyim. Elbette bu ozelligi kapatabildiginizi veya sinyal verdiginiz zaman devre disi kaldigini belirtmek lazim.
Sorunsuz bir sekilde yola devam ediyorduk. Canakkele ye dogru cesitli ilcelerin ve kasabalarin icinden gectik. Burada etraftaki tabelalara bakinca bir gercegi fark ettim. Istanbul dan uzaklastikca dukkan isimlerinde bir ozensizlik, bir vurdumduymazlik goze carpiyor. Mistik Bufe, Ejder Pansiyon, Cogumlu Solaryum bunlardan sadece birkaci. Ozellikle Ejder Pansiyon da durup hangi kafayla boyle bir ismi sectiklerini ve neden hala batmadiklarini sorasim geldi. Fakat yolumuz uzundu.
Gelibolu da arabali vapura binip karsiya gectik. Oradan Bozcaada ya bizi goturecek vapura binmek uzere Geyikli ye dogru yola ciktik. Yol uzerinde mola yerimiz Manzara Restaurant ti. Adindan da anlasilacagi gibi muhtesem bir manzarasi vardi. Ama inanir misiniz bir kere bile donup bakmadim, cunku yemek daha onemliydi. Manzara her yerde vardi.
Yolda, kirmizi i$iklarda, benzincilerde, vapurda hep ilgi odagiydik. Unlu biri oldugum icin ilgiden $ikilmamayi ogrenmeliydim. Fakat sorular genelde kac beygir, fiyati ne kadar minvalinde olunca hayal kirikligina ugradim. Daha yeni piyasaya cikmis bir arabanin benden cok ilgi gormesi uzucuydu. Arabayi suren ben oldugum icin bana da hayranlikla bakiyorlardi. Ayagimizi yerden kesiyo iste turunde cevaplarla tevazumu ve efendiligimi gosterince bana bir kez daha hayran kaldilar.
BOZCAADA
Bozcaada ya vardigimizda aksam olmustu. Hemen otele yerlesip bizi bekleyen yemek masasina kavusmak icin Cabali Balikcisina gittik. Harika bir ortamda, adaya ozgu yemeklerle birlikte leziz bir balik ziyafeti cektik. Yemek yerken baliklarin nasil olup da bin yillardir ayni ucuz numarayi yiyip oltaya geldiklerini sorguladim. Bu konuda kendilerini birazcik olsun gelistirseler su an masada kizarmis halde olmazlardi.
Ertesi gun guzel bir kahvaltinin ardindan kisa bir Bozcaada turuyla adadaki uzum baglarini, plajlari ve yel degirmenlerini gorme sansimiz oldu. Uzum baglari neyse de o yel degirmenleri bana cok ise yariyormus gibi gelmedi. Sanki Biz de ulke ekonomisine katkida bulunuyoruz, bos durmuyoruz dercesine yapilmislardi. Cok uzerlerine gitmedim.
Sonunda kisa sure kaldigimiz ve bir daha gelme istegi uyandiran bu adadan gitme vaktimiz geldi. Esyalarimi toplarken otelin duvarlarina son kez baktim. Zorla duygusallasmaya calistim ama beceremedim.
Donus yolu gidise nazaran biraz daha agir tempoda gecti. Saatlerce araba kullanmis olmaktan mutevellit kendimi tir soforlerinde gorulen birtakim tuhaf hareketleri yaparken buldum. Arabadan inip bacaklari ayirarak hafif kambur yurumek, ileride cevirme var selektorleri yapmak, arabesk dinlemek bunlardan birkaciydi.
Takip aracinda bize eslik eden Volvo yetkilisi Serdar dan telsiz vasitasiyla V40 in bir ozelligini daha ogrendim. Dunyada ilk defa kaputta hava yastigi teknolojisi de V40 ta kullanilmis. Allah gostermesin bir yayaya carpma durumunda kaputtaki hava yastigi devreye girip yayanin kazayi en az zararla atlatmasini sagliyormus. Serdar a Iste simdi gonul rahatligiyla birkac yayaya carpabilirim, tamam dedim. Bunu yapmamak daha uygun olur, tamam dedi. Bu bir test surusu ve bunu denemek icin can atiyorum, tamam diye usteledim. Ic cekti ve Lutfen saga ceker misin, tamam dedi. Saga cektim, bana kendince hakli sebeplerle bunu test etmememizin herkesin hayrina olacagi konusunda kafa sisiren bir nutuk atti. Gonulsuzce kabul ettim.
Gerek kaputta hava yastigi teknolojisi gerekse aractaki sensorlerin iki kollu ve iki bacakli bir siluet algiladiginda devreye giren alarm ve otomatik fren sistemi yillar boyu severek yaptigimiz bir gelenegin tarihe karismasi anlamina geliyordu: Arkadasin uzerine araba surmek. Bir gelenegin daha yok olusunu gozyaslari icinde fark ettim.
Sonuc olarak:
Rampayi 6. Viteste 165 km hizla cikma keyfini yasadim.
Havas Engage Istanbul en ufak ayrintiya kadar bizimle ilgilendi. Son baktigimda takip aracinda Yusuf bana corap oruyordu.
Belediye otobuslerine bir daha binmek istemiyorum.
V40 in iki gunde test edilemeyegini ogrendim. En az 5 yil kullanmak gerekiyor.
Istanbul a yaklastigimizda arabayi biraz daha kullanmak icin Nisantasi ndaki partiye Kars uzerinden gitmeyi teklif ettim. Bunun biraz zaman alacagi ve daha kestirmeden gidersek vaktinde yetisecegimiz soylendi.
V40 tan ayrilirken son kez donup baktim. Bir daha benim gibi sofor bulamayacaksin, biliyorsun degil mi? dedim. Sarildik.
http://beyinsizadam.net/turkiyede-bilim-neden-ilerlemiyor/
lukasaluka@gmail.com
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo | LiteCoin URL: LTtsCJ2mLUXLLs8v5US8w5zQeq66eakPtU |
NameCoin URL : N7wbJyxqoueznDHu9tnu56y1V7B9P1Phs4
FeatherCoin URL : 6rHGzeMefFvzqmBM5VNqmUziCxtga4wpDs
TerraCoin URL : 1GQFs8GpaTXxoeTAsGmo56WNfYSZRy2mBD
PeerCoin URL : PMeBpz6X9RRLQxdFs5Jws5JwFec3Mzen8q6Twg
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder