10 Şubat 2017 Cuma

MHP Lideri Bahçeli ile ilgili müthiş iddia, 'Bir zarf geldi ve..'



 


MHP Lideri Bahçeli ile ilgili müthiş iddia, 'Bir zarf geldi ve..'

MHP kulislerindeki sağlam kaynaklara göre, "Bahçeli o meşhur konuşmayı yapmadan önceki gün kendisine kapalı bir zarf geldi. Ne olduysa ondan sonra oldu..." 10 Ekim Pazartesi gününe işaret ediyorlar..." dedi.

9.2.2017 09:17

Gazeteci Ahmet Takan Yeniçağ'daki köşesinde iki müthiş iddiada bulundu. Takan, MİT Başkanı Hakan Fidan'ın Katar ziyaretlerinde FETÖ'nün bazı isimleriyle bir araya gelerek barış görüşmeleri yaptığını yazdı. Takan, MHP Lideri Devlet Bahçeli ile ilgili olarak da Genel Başkan Yardımcılığı görevinden "Hayır" dediği için istifa eden MHP İstanbul Milletvekili Atilla Kaya'nın açıklamalarına dikkati çekerek, "Bahçeli o meşhur konuşmayı yapmadan önceki gün kendisine kapalı bir zarf geldi. Ne olduysa ondan sonra oldu..." 10 Ekim Pazartesi gününe işaret ediyorlar..." diye yazdı.

Ahmet Takan parlamenter sistemden yana iken bir anda Başkanlık Sistemine açık destek veren MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin tavır değişikliği ile ilgili olarak şunları yazdı: "Dikkatlerinizden kaçmaması için, Başkanlık sistemine "hayır" diyerek partideki Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa eden MHP İstanbul Milletvekili ve Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı, İstanbul Milletvekili Atila Kaya'nın "o hafta ne oldu" sorusunu bir kez daha hatırlatacağım. Atila Kaya, "Sistem tartışmaları başlayınca sayın Genel Başkan, MYK üyeleri, Milletvekilleri ve il başkanlarıyla yaptığı toplantılarda 'Parlamenter sistemden yanayız' dedikten bir hafta sonra başkanlık sistemine 'evet' dedi " diyor. Çok önemli ve de çok çarpıcı bir iddia. Atila Kaya'nın da bunu boşuna konuşmadığı kesin. MHP kulislerindeki sağlam kaynaklara göre, "Bahçeli o meşhur konuşmayı yapmadan önceki gün kendisine kapalı bir zarf geldi. Ne olduysa ondan sonra oldu..." 10 Ekim Pazartesi gününe işaret ediyorlar..." dedi."

İşte o bomba yazı;

MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın yurt dışına yaptığı gizli ziyaretlerin birinden bahsedeceğim... "Gizli" ibaresi anlamsız gelebilir. Elbette, MİT Müsteşarının görüşme ve temasları yurt içinde de olsa yurt dışında da olsa gizli olur. Olmalıdır da. Bir ülkenin en büyük istihbarat ve güvenlik teşkilatının başındaki ismin görüşmeleri çok gerekli görülmedikçe ilan edilmemelidir. İşin doğası bunu gerektirir.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın Körfez ülkelerine sıkça gidip geldiği de Ankara'da bilinir ve çok konuşulur. Yıllardır böyledir!.. Fakat, AKP kulislerinde Fidan'ın son zamanlarda Katar'a yaptığı ziyaretler -bana göre de- spekülatif iddialara yol açıyor. Az sonra dile getireceğim iddiayı, AKP'de çok önemli isimlerden duymasam kaleme almayı hiç düşünmem. Fakat iddia çok ciddi, dile getirenler de çok emin!.. Havuz medyasından talimatlandırılan ve iliştirilmiş gazetecilerden biri de değilsen bu ciddi haberi atlayamazsın!.. İddia şöyle: "Hakan Fidan, Katar ziyaretlerinde Fethullah Gülen cemaatinden bazı isimlerle bir araya geliyor, barış görüşmeleri yapılıyor."

Ayrıntı sorarsanız; var ama şahsi görüşlere dayalı. Bana sorarsanız referandum ve sonrasında takip edilen ince ayarlı süreçte hiçbir gelişme bana sürpriz gelmez. Nedenlerini kaba taslak şöyle sıralayabilirim:

* 15 Temmuz hain darbe girişiminin baş aktörlerinden Tümgeneral Mehmet Dişli ile ilgili bazı şaibelerin hâlâ ortalıkta dolaştığı ve abisi AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli'nin mevcut görevine hâlâ devam ettiği ...

* 15 Temmuz hain darbe girişimini araştırmak için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'nun çalışmasını çok yakından takip eden bir gazeteci olarak, dosyanın nasıl kapatıldığını çok iyi bildiğimden, nasıl suyuna tirit bir çalışma yürütüldüğünü gördüğümden.. Devlet ve millet bekasını tehdit eden böyle hain bir girişimi aydınlığa çıkarmak için ek çalışma süresini bile kullanmamasından... Başbakan, Genelkurmay Başkanı, MİT Müsteşarı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Ahmet Davutoğlu'nun komisyona getirilmemesi... Tutuklu olan darbecilerin gidip dinlenilmemesi...

* Adil Öksüz muamması..

*Ziraat Bankası, Halkbank ve THY gibi kuruluşların Varlık Fonu'na devredilmesi...

* Son olarak da, AKP Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya'nın bir toplantıda açık açık sarf ettiği, "Hükümet üyelerinde ve Milletvekillerimizde ByLock çıkmadı" sözleri. Hani!.. "Kabine içinde en az 6 Bakanda ByLock tespit edildi, AKP'de 50'ye yakın da ByLockcu mebus var" iddialarını sarayın en baş danışmanlarından ve bazı AKP ileri gelenlerinden kulaklarımla duymasam neredeyse ben de inanacağım Erol Kaya'ya!..

* Oslo görüşmelerinin önce hakaretlerle nasıl inkar edildiğini, sonra da "çözüm süreci" adına nasıl can siparene savunulduğunu da hatırlayın.

Bu verilere bir de, yeni CIA Direktörü Mike Pompeo'nun ilk yurt dışı ziyaretini bugün Türkiye'ye gerçekleştireceği, ziyaret kapsamında Türk yetkililerle PYD ve FETÖ başta olmak üzere gündem maddelerini istişare edeceğini ekleyelim. Yeni CIA Başkanı Pompeo, 15 Temmuz'daki darbe girişiminin hemen ardından R. Erdoğan'la ilgili olarak dikkat çekici bir tivit atmıştı. Pompeo, Erdoğan'dan "İslami totaliter bir diktatör" olarak söz etmiş daha sonra da hesabını kapatmıştı.

Ankara'nın derin kulislerinin kafaları çok karışık bugünlerde!..

Şimdi, madalyonun diğer yüzüne geçeceğim...

Yazılarımızı yakından takip edenler de çok iyi bilir. Aslında, benim için hiç sürpriz değildi Doktor Devlet Bahçeli'nin 11 Ekim 2016'da partisinin grup toplantısında, AKP'ye "getirin anayasa değişikliğinizi" çağrısını yapması. Daha sonraki gelişmelerle de, gizli ittifaklar, gizli görüşmeler, her şey belgelerle ortalığa döküldü. Önceki gün de Bahçeli'nin Erdoğan'a bağlılığını en açık bir dille itiraf etmesiyle, mızrağın çuvala sığmayacağı gerçeği bir kez daha tescil edildi.

Esas!.. Dikkatlerinizden kaçmaması için, Başkanlık sistemine "hayır" diyerek partideki Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa eden MHP İstanbul Milletvekili ve Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı, İstanbul Milletvekili Atila Kaya'nın "o hafta ne oldu" sorusunu bir kez daha hatırlatacağım. Atila Kaya, "Sistem tartışmaları başlayınca sayın Genel Başkan, MYK üyeleri, Milletvekilleri ve il başkanlarıyla yaptığı toplantılarda 'Parlamenter sistemden yanayız' dedikten bir hafta sonra başkanlık sistemine 'evet' dedi " diyor. Çok önemli ve de çok çarpıcı bir iddia. Atila Kaya'nın da bunu boşuna konuşmadığı kesin. MHP kulislerindeki sağlam kaynaklara göre, "Bahçeli o meşhur konuşmayı yapmadan önceki gün kendisine kapalı bir zarf geldi. Ne olduysa ondan sonra oldu..." 10 Ekim Pazartesi gününe işaret ediyorlar...

Yani, aynı 7 Haziran akşamında yapılan erken seçim çağrısı konuşması (!) gibi 11 Ekim 2016 (Salı) konuşmasından da kimsenin haberi yoktu.. Aynı Kocayayla gibi!..

Anlayacağınız, işin sırrı yine zarfta!..

Bendeniz, sabıra ve zamana inanlardanım. Gün gelecek, kimin kimle nasıl gizli ittifaklar içinde olduğu yine belgelenecek. Bahçeli'nin misyonu ve görevleri de belli!.. Referandum sandıktan aşırılırsa, federasyon haritalarını görüşmek için FETÖ/HDP ortaklarıyla tekrar masa kurulunca, kapı kulları, tivıtırın liderine hangi ulvi sıfatları yükleyecekler?.."

siyasetcafe.com

 
a45UyF587661-170210165539 Oraj Poyraz At 0raj.p0yraz@neomailbox.net 0raj.p0yraz@neomailbox.net
2017/02/10  20:43 2  65  alelma@yahoogroups.com


 

--

Bu millete cok sey ogretebildim ama onlara usak olmayi
bir turlu ogretemedim.

K.Ataturk

Peygamber, Medine de bir yahudi tarafindan buyulendi.
Gunlerce ne yaptigini bilmez durumda ortalikta dolasti.

Buhari 59/11; 76/47; Hanbel 6/57; 4/367

Guzelligin Yarismasi Mi Olur?

24 Temmuz 2013

Dirsegi burna degdirme yarismasi bile guzellik yarismasindan daha heyecanli. Cunku guzellik tamamen genetik. Yarisma oncesi yapilan kamplarda kizlar roportaj veriyor, Iddialiyim cunku cok calistim diyor. Neyine calistin? Genlerinle mi oynadin?

Guzellik yarismalarinin mantigini anlamakta zorluk cekiyorum. Guzellik dedigin Allah vergisi, uzun boyluluk gibi bir sey. Dirsegi burna degdirme yarismasi bile daha heyecan verici ve surprizlere acik.

Guzellik, Mendel kanunlariyla alakali. Yani anne guzel, baba yaki$ikliysa kiz guzel olur. Anne guzel degil, baba yaki$ikli ise kiz gene guzel olur. Anne guzel degil, baba yaki$ikli degilse kiz yine de guzel olur. Cunku kizlar genelde guzel olur. Erkekler oyle degildir mesela, erkeklerin cogu cirkindir.

Yani olay tamamen genetik. Heyecan yapmaya gerek yok, cunku bir insanin guzel olup olmayacagini dogumundan dokuz ay onceye denk gelen bir yaris belirliyor. Isi ciddiye alip bir de yarisma oncesi otellerde kamp falan duzenliyorlar. Kiz roportaj veriyor: Iddialiyim cunku cok calistim... Neyine calistin? Genlerinle mi oynadin?

En bayildigim kisim birinci secilen guzelin yaptigi konusma... Ulkemi en iyi sekilde temsil edecegim, gercek Turk kadinini gorecekler, bizi cok yanlis taniyorlar diyor. Nasil yanlis taniyorlar mesela, 95-65-110 olarak mi biliyorlar bizi? Sen mi bu imaji duzelteceksin? Ya biz Turkler ozumuzde 90-60-90 izdir, lutfen bizi boyle taniyin? diye mi dolasacaksin yurtdisinda?

BUNA YANILTICI REKLAM DENIR

Ayrica kabul edelim ki o yarismalarda birinci olanlar pek de Turk kadinini temsil etmiyor. Benim etrafimda gordugum kadinlar hic oyle 90-60-90 degil. Kimi kandiriyorsun? Yarin bir gun turistler ulkemize gelip 1.60 boy 65 kiloda gercek Turk kadinini gordugunde ne cevap vereceksin? Bunun adina yaniltici reklam denir.

UZAYLILAR NEDEN KATILMIYOR?

Bir de kainat guzellik yarismasi duzenleniyor. Gercekten cok iddiali bir organizasyon. Kainat deyince insan en azindan birkac gezegenden katilim olur diye bekliyor tabiatiyla. Ama bir bakiyorsun yarismacilarin hepsi dunyali! Organizasyon guzel dusunulmus, vizyon genis ama katilim? Acaba uzaylilar bizim kainat guzellik yarismalarina niye ilgi gostermiyor diye hic dusundunuz mu? Benim aklima uc ihtimal geliyor: Ya boyle bir yarismayi seviyesizce ve kadina hakaret olarak gorduler, ya kafalarinin ustundeki o antenlerle cok fazla sanslarinin olmadigini dusunduler, ya da uzayli diye bir sey yok. Bence akla en yatkin ihtimal birincisi.

Cagri merkezlerinin acigini yakaladim

Hepimiz $ik $ik GSM, banka ve yayin platformlarinin cagri merkezlerini ariyoruz ve dakikalarca monuden monuye dolastiriliyoruz. Oncelikle firmalara bu zengin monuler icin tesekkur ediyorum. Gercekten insan hangisini sececegini sasiriyor, cok sagolun. Ama eger aceleniz varsa ve beklemekten telefonu parcalayacak seviyeye gelmek istemiyorsaniz yapmaniz gereken cok basit: For English press 9 diyor ya, iste ona basiyorsunuz. Ama ben Ingilizce bilmiyorum ki! demeyin, sakin olun. Cok cabuk panige kapiliyorsunuz, yapmayin. Birazdan Ingilizce bilmemeniz avantaja donusecek.

Evet, 9 a bastiysaniz monuden monuye suruklenmek yerine karsiniza dogrudan bir musteri temsilcisi cikiyor. Turist kacmasin diye herhalde, hemen bagliyorlar. Siz ortaokul Ingilizcenizle May fonn nambir... eee... iz... eee... fayf... tiri.... pardon, forro... seklinde meselenizi anlatirken bir sure sonra karsidaki gorevli bayginlik gecirecek gibi oluyor ve Boyle olmayacak, isterseniz Turkce devam edelim diyor. Siz de yalandan isteksiz bir tavirla Okey, normally i don t like to speak in Turkish, but, for you, it is okay... diyorsunuz. Yani diyorsunuz ki Tamam, normalde Turkce en sevmedigim dillerden biridir ama bu seferlik boyle olsun, sizin hatiriniz icin... Boylece dakikalarca bekleme $ikintisi yasamadan sorununuzu cozuyorsunuz, hem de anadilinizde. Bizzat denenmis ve sonuc alinmistir. Bu iyiligimi unutmayin.

http://beyinsizadam.net/turkiyede-bilim-neden-ilerlemiyor/
lukasaluka@gmail.com


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder