Re: [desifre] Re: [AdaletveKalkinma] Deccal-i

Ben de bunu anlamıyorum.
Benzer sözleri Hz. Muhammed söylediğinde bir sıkıntı yok.
Fettullah Gülen söylediğinde akıl hastası diyorsunuz.

Şu dünyada tanrıyla güreştiğini söyleyen peygamberler görüldü.
Tanrıyla birebir karşı karşıya gelip hasbıhal ettiğini söyleyenler de oldu.
Bazıları tanrıyla karşı karşıya gelmeyi uygun görmedi onlar da meleklerle görüştüler.
Görüşmeler kimi zaman uyanıkken yüz yüze oldu, bazen de rüyada oldu, bazen de hülya şeklinde oldu.
Tanrı emrettiği için evladını kesmeye kalkan da oldu.
Tanrının bir şekilde bir bakireyi kendi dölüyle hamile bırakıp, kendi doğumunu sağladığını söyleyenler de oldu.
Daha neler, neler?!

Ne fark var?
Her ikisinin de sözlerinin kendilerinden başka güvencesi yok.
Her ikisinin de sabit kanıtları yok.
Şahitleri yok.

Birisi peygamber oluyor, öbürü meczup.
Bu durumda diğer peygamberlerin, ya da bir başka bakışla da meczupların hakkı yenmiş olmuyor mu?
Hasan Mezarcının da hakkını yemiş olmuyor musunuz?
Adnan Hoca var bir de, adama şizofren diyoruz?
Gerçekle bağını koparmış, paranoid hezeyanları var diyoruz.
Ya Adnan Hoca gerçekten Allah'la bağlantı kurduysa?
Ne olacak bu durumda?

Erzincan'lı müslüm koca 1962 yılında bir iftiraya uğramıştı. kurtulunca ilk doğacak oğlunu allaha kurban adamıştı. 2 aylık oğlunun gözlerini bağlayıp boğazını kesti. adağını yerine getirmişti. Bu gerçek bir olaydır ve din adına yapılan vahşetlerden sadece biridir. tarık akan'ın canlandırdığı, adak isimli bir filmi de vardır. İslamdan korkmamız gerekir mi?

Benim tanıştığım çok kişi var.
Allahla görüşmüş, mesajlar almış, tebliğci olmuş.
Büyük bölümün yetiştiğim üniversite Psikiatri Kliniğinde büyük salonda gördüm, tanıdım.
Bazılarının sözleri gerçekten çok şiirseldi.
Biz bunları ekolali dedik önemsemedik.
Ama ya bunlar ilahi bir şiirsellikse, ya ekolali değilse.
Yakın zamanda tanrıdan evladını kesme emri aldığı için oğlunu kesen bir peygamber de oldu.

Bakın bu en ilginci. Oğlunu tanrıya değil ama, Adnan Menderese kurban etmeye karar vermiş bir baba. Biz böyle bir milletiz işte. Oraj POYRAZ Tarih 5 Ocak 1960. Adnan Menderes Güney gezisine çıktı. Son durak Tarsus'tu. Onu yine büyük bir kalabalık karşıladı. En önde ise üç kurban onun ayak basmasıyla kesilmeyi bekliyordu. Bir koyun, bir dana ve bir de çocuk! Evet!.. Ali Bayat isminde bir kişi 'Başbakanın uçak kazasından kurtulması şerefine' 7 yaşındaki oğlunu kurban edecekti. Menderes, Ali Bayat'ın elindeki pankartı gördüğünde şoka girdi. Hemen arabadan inerek bir eliyle bıçağını tutan babanın elinden çocuğu aldı. Gözlerinden öperek arabasına bindirdi. Ama sarsılmıştı. (Söylenen odur ki; bu olaydan sonra Menderes birkaç hafta kendine gelemedi. İki gün sonra yapacağı Yunanistan gezisini erteledi.) Olanlara inanamıyordu.

Fakat, bu sefer işler umulduğu gibi gitmedi, adamı akıl hastanesine attılar.

Bence çok fazla peygamberin hakkı yeniyor.
Gözden kaçan, göz ardı edilenler var.

Oraj POYRAZ

On 08.04.2014 19:48, ahmet dogan Simsek wrote:

 

Allah bu kainatı Muhammedin Nurundan yarattı ama benim için devam ettiriyor diyen F Gülen eğer akli dengesi yerinde ise bize deli diyenlerde 

Peygamberler ve Allahın ilim irfan verdiği kişilere deli diyenler kadar haklıdır. 

Bu konunun aslını ise bu gidiş ile mahşerde hep birlikte kesin olarak öğrenebileceğimiz anlaşılıyor.

Selamlar

A.D.Şimşek

8 Nisan 2014 18:56 tarihinde Yunus Kavik <ykavik@gmail.com> yazdı:

 

Kenan Bey

 

F.G. ye bakış ve yaklaşım hususunda sizinle zıt fikirlere ve duruşa sahip olmama rağmen ben de sizinle aynı kanaatteyim bu arkadaşın ruhi durumu ile ilgili olartak. Münir bey de aynı kanaatte. Oraj Bey de aynı kanaatte. Daha başkaları da.

Bu kadar insan aynı müşterekte birleştiğine göre demek ki vardır bir durum.

Geçmişte yaşadığını itiraf ettiği bazı hadiselerin verdiği kalıcı bir hasar söz konusu sanırım.

 

Yunus Kavik

 

8 Nisan 2014 18:48 tarihinde Kenan Kilimci <kenankilimci77@yahoo.com> yazdı:

ALLAH (C.C) ACİL ŞİFALAR VERSİN.

(Şaka değil, espri değil. Gerçek hayatta bu arkadaşı tanıyan varsa, çevresine zarar vermeye başlamadan acilen bir doktora (psikiyatriste) götürmelidir)

 

On Tuesday, April 8, 2014 5:48 PM, ahmet dogan Simsek <ahmetdogan.simsek@gmail.com> wrote:

Deccal-i

Bir grup da F. Gülen için Deccali demiştim. Buna Deccal olamaz diye itiraz geldi. Doğrudur Bizzat Decal olamaz. Ya da Lügat manası sahte yalancı anlamları taşıdığı için bu anlamı ile denilebilirde.   Her ne ise deccali sözümün yanlış anlaşılması üzerine vermem gereken cevaba geçelim.

Deccal Demedim. Deccali, yani deccala çalışan Deccalin hizmetinde olan anlamında söyledim.

Bunun içinde çok ciddi gerekçelerim var. Çünkü, ben senin Rabbinim diye metafizik alemden gelip insanın içinden kasasının içinde ama tıpkı normal konuşma gibi net ve sesli konuşan bir deccali varlığın saldırısından Allah'ın Lutfu koruması ile pek zor kurtulabilmiş, ve kurtulamayan kişilerden, onu tanrı zannedip bir çocuk kurban etmezsen kıyameti koparacağım ya da kurban kesersen senin hürmetine bütün herkesi bağışlayacağım diye anası ile birlikte çocukları kaçırıp kurban kesip yiyen bir kişiye yurt dışından maaş bağlanmasında yardımcı olmuştum. Yurt dışında çalışırken aklını kaybettiği için işini de kaybettiği ortada kalıp Türkiye geri gönderilmiş bir kişi idi. Sonradan Polisler evini başıp kaybolan çocukların bazı eşyalarını ve bir miktarda çocuk eti buldular.

Arıca ABD Başkanı Georg Bush  Tanrı bana hey Georg (Corç) git ve bu işi bitir dedi haçlı seferi başlamıştır. Diyerek Afganistan, Irak' Sefar başlatmak talimatını verirken aynı şeytani ve deccali kaynaktan emir almadığını söylemek de bana göre pek mümkün görünmemektedir. 

F.G denilen Hocada aynı kaynaktan emir aldığının anlaşılmasına sebep olan Gayri İslami ve İslamı ifsat edecek işler yaparak Yahudilere hizmet ettiği bilinmektedir. 

Hadislerde geçen deccalın bir merkebi (Eşeği yani biniti) olacağı, onunla dünyada dolaşmadık bir yer bırakmadan her evin önünden her sokaktan geçeceği naklen ve bazı yazılı kaynaklarda gelmektedir. 

Bu merkebin Her kılında çeşit çeşit oyunlar çalgılar çengiler olacaktır. Deccal da o merkebine binip her evin önünden geçerek insanları onun çalgı çengi ve sesleri ile aldatacaktır. Başını pencereden çıkarıp bakanın boynuzları uzayacak ve bir daha geri çekemeyecektir. Dünyanın öte başında konuşsa onun dediğini dünyada herkes duyacaktır. Merkebinin hizmetinde yetmiş bin Yahudi seyis ve onlarında hizmetinde pek çok Yahudiler ile diğer milletlerden hizmetçiler olacaktır mealinde açıklamalar vardır. Şimdi o zamanlar ancak böyle anlatılabilecek bu olayı günümüze göre yeniden kontrol edelim ve tefsire çalışalım. Hepimizin evinde Televizyon denilen pencereler vardır. Bakınca bazı anten takviyeleri yapılınca yüz binlere varan kanallarda çalgı çengi çıplak kadınlar, kızlarımızın aklını başından alacak yakışıklı kahramanlar rolünde deli kanlılar, dansözler, şarkı ve teganniler. Aleni öpüşmeler sevişmeler ve daha aşırılarını gördüğümüz halde harama bakmaktan sakının ayetlerine rağmen boynuzlarımız uzamış gibi takılıp kalmakta ve başımızı çekememekteyiz..Bilgisayarlarımızda her türlü ahlaksız sitelere girmek mümkündür. Kullandığımız programın adı Windows dur yani pencerelerdir. 

Bunların tümüne, gazetelerde dahil, medya denilmektedir. Bu durumda Medya deccalin merkebidir. Yani eşeğidir. Seyisleri de Yahudilerden oluşan seyis başılar ve hizmetinde kullandıkları kişiler ile onların yem ve ihtiyaç olarak deccalın merkebine sunarak yem ettikleri de artistler, dansözler, oyuncular, aleni fuhuş yapan fahişelerin yanı sıra hak dinleri bozmakta kullandıkları hakikate hizmet ediyor gibi HAK'kı ifsat edecek yollardan yetiştirdikleri deccali kişileri, yetiştirmekte kullandıkları F. Gülen gibi deccal için hizmet edecek uşaklar üreten kişilerin cemaat adı verilmiş hipnozlu robot atölyelerinde kullandıkları deccali adamları vardır. 

Anlaşılması olayların içinde  içinde yaşarken aşırı yakından baktığımız için müşahede edilmesi çok zordur. 

Dün imkansız gibi görülen ve başka şekiller de hayal edilen deccalın merkebi seyisleri yemi suyu ve hizmetinde çalıştırılan dünya medyasına mazeme yetiştiren Yahudi yöneticileri ile Gülen misali hak dinleri ifsat etmekte kullanılan Deccalin merkebine hizmet eden, hizmet köleleri gözlerimizin önündedir. Ama Allah görmeyi nasip etmedikçe bizlerde dikkat etmediğimizden farkına varmak herkese nasip olmamaktadır. 

Nasip olsun diyenler haramlardan el çekip kul haklarından kaçınıp boş ve malayani işleri terk edip Allah dan başkalarına asla zarar vermeyip, Allah, Kuranın rehberliğinde sadık ve Resulü Muhammed Mustafa gibi karnı aç iken karnına taş bağlayıp helal olmayan kaynaklardan hiç bir şey kabul etmeyen az yiyen doymadan kalkan kişiler olmak ve tövbe etmek gerekmektedir.

Deccal'in vaat ettiği dünya cenneti ve keyfince yaşamak özgürlüğü ile haramı helali boş vermemektir. 

Deccal'ın eşeği olan medyanın seyisleri genellikle Yahudiler ve hizmetinde kullanılanlarla, Yahudilerin emrine girmiş olanlardır. Bu vasıfları Gülen fazlası ile kendi şahsında aldatıcılığına kadar temsil etmek ile Deccalın eşeğinde ki kıllardan biri olarak İslamı ifsat şarkıları söyleyen bir çalgıcıdır. .

Her şeyin doğrusunu kemali ile bilen ise sadece Allahtır. Biz onun göstermediğini bilemeyiz. Gördüklerimizi ise ondan daha net gösterebilecek kimse yoktur.

Alemlerin Rabbi Alah'a hamd ve senalar olsun Gönderdiği resule onun ali ashabına sonsuz selamlar olsun bizlere gönderdiği bizlere hidayet yollarını gösteren Resulüne ve Kurana samimi olarak iman edip teslim olarak uyanlardan eylesin inşallah.

Deccal'in şerrinden Allah sığınmak her Müslümanın dualarında yeralması gereken bir zaruri ihtiyaçtır. 

Deccal İslam alemin de yalancı sahte Hz. İsa tarafından öldürülmesi ile kurtulabileceğimiz bir mahluk anlamına gelmektedir.

Hristiyan âlemin de ise Anti Crist. Yani Anti İsa peygamber olarak İsa Mesih'in karşıtı olan anti İsa (AntiCrist) Mesih dir. 

Yani biri Rahmani diğeri ise Şeytani Mesih olarak kabul edilmektedir.

A.D.Şimşek

 

__._,_.___

Reply via web post

Reply to sender

Reply to group

Start a New Topic

Messages in this topic (3)

Visit Your Group

• Privacy • Unsubscribe • Terms of Use

.

__,_._,___

zaryop:jaro
Savas ya da anlasmaya baslamadan once, tum olasiliklari gozonune almak akililiktir. Bunlari iyice dusunun. Hareketlerinizin doguracagi sonuclari gozden gecirin. Boylece en kotu duruma hazirlikli olursunuz.
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com

Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/

Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/