10 Eylül 2016 Cumartesi

Mevlüt Uluğtekin Yılmaz : Cemaat, tarikat, felâket!

 


Mevlüt Uluğtekin Yılmaz : Cemaat, tarikat, felâket!

Sevgili okuyucum; altı yıl önce yayımladığım yazıyı, yaşadığımız felâket karşısında -uyanmak adına- güncelleyerek tekrar sunuyorum.

İstanbul'da 1630'lu yıllarda "Kadızâdeliler" adıyla dinî bir topluluk (cemaat) türedi. İstanbul'un camilerinde vaaz veren bu adamlar, bıyık tipleriyle uğraşıyor; dudakları taşan bıyıkların şeriata uygun olmadığını söylüyor; Arap giysileri dışında giyinmenin, dinden çıkmak olduğunu öne sürüyorlardı… Avrupa'da müspet bilim fırtınası eserken, onlar matematik eğitiminin dine aykırı olduğunu savunuyorlardı. İstanbul'un fikir hayatı bunların yarattığı tartışma konuları üzerine oturmuştu.

Padişahları etkilemişler; halkı sindirmişlerdi. Öylesine şirret ve terbiyesizdiler ki; birisi herhangi bir camide kendi fikirlerine uymayan bir konuşma yapsa, o konuşmacıyı -vaizi-kürsüde taşlıyorlar; fırsatını bulunca da öldürüyorlardı. Yakaladıkları insanları ölüm tehdidi altında, anlayışlarına göre "imana davet" ediyorlardı. Oysa kendileri iğrençlik derecesinde ahlâksızdılar!

Devletin başkentinde Kadızâdeliler cemaatinin terörü esiyordu! Saray'da tuttukları köşe başlarıyla, bir anlamda devleti yönetiyor; tayinler yaptırıyor; görevden aldırıyorlardı. Bu arada, Kadızâdelilerin etkisini kırmak için Abdülmecit Sivasî Efendi de kendi tarikatını öne sürüyordu… Kısacası, bilim zihniyetiyle silkinen Batı karşısında o değerli yıllar, cemaat-tarikat oyalanmalarıyla, boşuna geçti gitti…

O yıllarda, dinin siyasete bulaştırılmasına fikirleriyle direnç gösteren bir kişi vardı: Kâtip Çelebi! Gerçek bir aydın olan Kâtip Çelebi, cemaat-tarikat fırtınasında Mizanü'l Hakk (En Doğruyu Seçmek İçin Hak Terazisi) adlı kitabını yazarak bu din tüccarlarıyla mücadele etti. Sonunda; Çelebi'nin yol göstermesi, Köprülü Mehmet Paşa'nın sıkıyönetimi sayesinde halk, bu zalimlerden 1656'da kurtuldu. (İliştiri: Geniş bilgi için bakınız: İ.H.Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, 17. yüzyıl; Mevlüt Uluğtekin Yılmaz, Osmanlı'nın Arka Bahçesi).

Bir başka felaketi Osmanlı yönetimindeki Arabistan'da yaşadık…

Muhammet bin Abdülvehhab'ın 1750'li yıllarda kurduğu fikir tabanlı dinî hareket, İngilizlerin Hindistan'a girmesiyle beraber, kısa sürede bir mezhep konumuna geliverdi. Sonra da bu hareket silahlı güç olarak belirdi. Onlara Vehhabiler deniyordu.

Vehhabiler, 19. yüzyılın başından beri çıkarttıkları isyanlarla -İngilizler yararına- Osmanlı'yı tırmalamaya başladılar. 1. Dünya Savaşı sırasında da tam bir İngiliz oyuncağı oldular; Osmanlı'nın güney kanadını çökerttiler!

Tüm bu felaketlerin temelinde, halk dalkavuğu sözde 'devlet adamlarının' siyaset karışımlı 'dinî cemaat'lere -aynen günümüzde olduğu gibi- hoşgörüyle bakması yatıyordu! Sözgelimi 1. Abdülhamit Han 1774 de tahta çıkınca, tehlikeyi fark eder ve Vehhabilik hakkında bilgi ister. Cevdet Paşa Tarihi'ne göre; İstanbul uleması -günümüzdeki Fetullah haininin hafife alındığı gibi- padişaha verdikleri raporlarda konunun önemsiz olduğunu belirtirler. Gerçek şu ki, sadece İstanbul'dakiler değil, Hicaz yöresinde görevli Osmanlı'nın devlet adamları da burunları dibindeki olayı -din algısıyla-değerlendiremiyor; İstanbul'a gönderdikleri raporlarda: "Vehhabilerin tehlikeli olmadığını, İslâm ilmi ile meşgul bulunduklarını" ifade ediyorlardı.

İşte, o sözde 'İslam ilmi' ile meşgul olanlar, yıllar sonra 1. Dünya Savaşı'nda, kutsal İslam toprağını 'kâfirlere' teslim ettiler!

İngiliz Generali Allenby, 1917'nin Ocak ayında Kudüs'teki kutsal taşın üstüne çıkıp "Haçlı ordularının yüzyıllardır başaramadığını başardık" dediğinde, en çok alkışı o sözde 'İslam ilmiyle' meşgul olanlardan aldı!

İşte, Fetullah haini de başarsaydı; o da, en coşkun alkışı, ABD denilen sözde müttefikimizden alacaktı!

Kahraman Türk milleti ve kahraman Polisimiz sayesinde, çok büyük bir ABD projesini atlattık… Uluların ulusu yüce Tanrım, bizlere bir daha böyle bir felâketi yaşatmasın.

Esen kalın efendim.

Mevlüt Uluğtekin Yılmaz

04 Temmuz 2016 – Yeniçağ Gazetesi



 
a45UyF587661-160910142303 Oraj Poyraz At Alpinaasia oraj_poyraz@alpinaasia.com
2016/09/10  14:20 2  65  islamvebilim@googlegroups.com


 



--

Iyi ol fakat cok iyi olma.
Birazcik huysuz ol
Fakat cok degil.
Icinden geliyorsa... dua et.
Eger sana rahatlik veriyorsa arada bir kufur de et.
. . . . . .
Etrafindakilere mumkun oldugunca dostca davran, musfik ol.
Eger bir gun kotu davranmani gerektirecek bir durum Karsisinda
Kalirsan;
Bagir, cagir, kir, dok ve unut!
Her zaman ve her yerde eline gecen butun saadeti yakala,
En ufak bir parcanin bile kacmasina izin verme...
. . . . . .
Yasa herseyden once yasa
ve sirf, tesadufen bu dunyaya gelmis oldugun icin,
Laf olsun diye gunlerini gecirme.
Eger gercek aski taniyacak kadar sansliysan;
Butun kalbin, ruhun ve bedeninle sev.
. . . . . .
Hayatini o sekilde yasa ki;
Her an kendi elini $ikabilesin
ve her gun faydali olan, hic olmazsa bir sey yap ki;
Gecelerin yaklasirken ortuleri uzerine cekip kendi kendine


Kahrolasi insan ne nankordur (inkarcidir) (ABESE 80/17)
O size istediginiz her seyden verdi.
ALLAH in ni metlerini sayacak olsaniz sayamazsiniz.
Dogrusu insan zalim ve keffardir (nankordur) (IBRAHIM14/34)

Cocuklar Bayrami Hak Edecek Ne Yapti?

24 Temmuz 2013

23 Nisan ulkemizde Cocuk Bayrami olarak kutlaniyor. Peki cocuklar boyle bir bayrami hak edecek ne yapti? Bir basarilari vardi da biz mi gormedik? En buyuk basarilari yemegini bitirmek olan bir gruptan bahsediyoruz.

Cocuklara boyle bir bayram vermek gereksiz. Cocuklara her gun bayram zaten. Her gun parkta, bahcedeler. Ekstradan bir bayram vermenin manasi ne? Sanirsin ki yil boyunca santiyede calisiyorlar, sanirsin ki siva yapiyor, cimento tasiyorlar... Butun yaptiklari cikolata yiyip cam cerceve indirmek.

O SIIR DINLENECEK

Cocuklar gulsun diye... Bak sen! Cocuklar zaten guluyor. Neye gulduklerini bilmiyorum ama guluyorlar. Hatta en berbat esprilere bile guluyorlar. Gecen gun yegenime Sana Japon taklidi yapayim mi deyip gozlerimi cekik hale getirdim, gulme krizine girdi. Bu mudur yani? Sen buna gulersen ben neden iyi espri yapmak icin kendimi kasayim ki? Kalite yerlerde ama kahkahayi basiveriyor. Dolayisiyla cocuklar gulsun diye bayram vermenin manasi yok.

En uzuldugum de Meclis in acildigi bu ozel gunun cocuk bayrami yapilmasi. Meclis in acilmasinda cocuklarin ne gibi bir katkisi var acaba? Demokrasi isteriz deyip yuruyus mu yaptilar, miting mi duzenlediler? Onu birak, Meclis in acildigi gun neredeydiler? Dur yerleri de biz silelim, su sandalyeleri de biz tasiyalim deyip bir isin ucundan tuttular mi? Hayir. Tam tersine ayakbagi olmuslardir. Pek cok milletvekilinin uykusuz gecelerinin sebebi bu keratalardir.

Ote yandan bayram veriyorsun vermesine ama keratalar eglenmiyor ki? Neymis, sira sira dizilip saatlerce kotu siirler dinlemek cok $ikiciymis. Bak, bak!

Ben sana bu bayrami veriyorsam sen de o siraya girip o siirleri pasa pasa dinleyeceksin arkadasim! Begenmiyorsan geri ver bayrami. O istiyor ki cebine bir 10 lira koyalim, istiyor ki cikolata verelim, seker verelim.

Istiyor ki bir degil iki degil tam 5 kavanoz bal verelim, ustelik polen de hediyesi olsun. Yok oyle yagma!

GOZUN DOYSUN GOZUN

Peki kendilerine bir bayram verilen cocuklari gercekten taniyor muyuz? Cocuk dedigimiz insanlar kavgaci, gecimsiz, bencil tipler. Bir oyuncak alinmadi diye ortaligi birbirine katabilecek canlilardan soz ediyoruz burada. Tatmin olsalar neyse... Bir kilo cikolata versen ellerine, oburunun elindekine goz dikecek kadar da acgozluler. Ben Ayse nin cukulatasini da istiyommmm! Gozun doysun, gozun! Ayrica Istiyom ne? Cukulata ne? Guzel Turkcemizi mahveden de maalesef bunlardir.

Cocuklar bu 23 Nisan da eglenmek yerine oturup bir dusunsunler. Yedigi onunde yemedigi arkasinda olup da bu kadar sorun cikaran baska bir canli var mi? Ote yandan biz yetiskinlere bakiyorum, gercekten de cok olgun insanlariz. Onlar gibi degiliz. Burada cocuklarin Caillou sapkalarini onlerine koyup bir ic muhasebesi yapmalari gerekiyor. Nerede yanlis yaptiklarini ve hayatin cikolatadan ibaret olmadigini anlamalari lazim. Ama maalesef bundan cok da umitli degilim.

http://beyinsizadam.net/
lukasaluka@gmail.com


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo LiteCoin URL:   LTtsCJ2mLUXLLs8v5US8w5zQeq66eakPtU

NameCoin URL       :  N7wbJyxqoueznDHu9tnu56y1V7B9P1Phs4
FeatherCoin URL     :  6rHGzeMefFvzqmBM5VNqmUziCxtga4wpDs
TerraCoin URL        :  1GQFs8GpaTXxoeTAsGmo56WNfYSZRy2mBD

PeerCoin URL         :  PMeBpz6X9RRLQxdFs5Jws5JwFec3Mzen8q6Twg





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder