13 Eylül 2017 Çarşamba

ARZU KÖK : YIKIN ODTÜ’YÜ!...

Vallahi ne yalan söyleyeyim, ODTÜ'nün genç kızları beni baştan çıkardı.
Kızları demeyeyim, kızı.
İyi ki de çıkardı.
Onlar sayesinde en entellektüel, en kaliteli, en zeki insanlarla tanıştım.
Hala daha kıskanırım, gıpta etmem kıskanırım.
Açık söyleyeyim.
Ben orada gördüğüm bilimsel ortamı başka yerde görmedim.
Ben orada gördüğüm fikirsel özgürlük ortamını başka yerde görmedim.

Henüz 12 Eylül yeni çıkmıştı.
Kitap fuarı vardı.
Yan yana hem Komünizmin, hem de irticanın en baba kitaplarını yan yana gördüğümde aklım başımdan gitti.
Tıfıl gençlerin merdivenlerin üstlerinden YOLDAŞLARIM, KARINDAŞLARIM diye başlayan konuşmaların duyunca kaçıp gitmek gelmişti içimden.
Tertemiz çiftlerin aşk ve sevdayla çam ağaçlarının altında birbirine sarıldığında hademelerin bahçe sulama muslukları açıp onları şoklayarak şaka yaptıklarını gördüğümde şaşırmıştım.
Bahar Bayramını orada gördüm ben..

Yaz okulunu ilk defa orada gördüm.
Yaz okulu ne demek, yazın okula gidilir mi?
Ama şortlarıyla, yazın okula giden, laboratuvarlarda deneyler yapan, deneyler arasında yüzme havuzlarına, tenis kortlarına giden gençleri ilk defa orada görmüştüm.
Ben fikir özgürüğünü ilk defa orada görmüştüm.

ODTÜ'mü ben sevmek ne demek, AŞIĞIM!...

Oraj POYRAZ ( 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
           L2fSIJNoA0xfSNxA      


ARZU KÖK : YIKIN ODTÜ'YÜ!...



Önce Binali Yıldırım, öğrencilik yıllarında "yoldan çıkarım" korkusuyla Boğaziçi Üniversitesi'ni tercih etmediğini açıkladı…

Daha sonra Yeni Şafak gazetesi yazarlarından Yusuf Kaplan, yeni cumhurbaşkanına önerdiği yirmi maddeden on dokuzuncusunda, "Başka kültürlerin gönüllü acentalığını yapan Boğaziçi, Bilkent ve ODTÜ'nün yıkılması" gerektiğini yazdı.

Sonrasında ise Yeni Akit gazetesi yazarlarından Merve Kavakçı, "Müslüman kimliği nedeniyle Boğaziçi'ne layık görülmeyen Davutoğlu'nun başbakan olmasını hakkın tecellisi" olarak yorumladı.

Peki ne diye oluyor tüm bunlar? Muhafazakârların bu okullarla alıp veremediği nedir? Ayasofya misali her fırsatta karşımıza çıkarılmasının anlamı nedir?

Aslında bugün Boğaziçi Üniversitesi'ne karşı her fırsatta ortalığa saçılıveren inciler, okulun kurulduğu 1863 yılına kadar geriye gidiyor. Bundan en az yüzyıl önce, Abdülhamid döneminde de en mükemmel hallerini alıp bir siyasi ideolojiyle bütünleşiyor ve o günden beri de, yazılıdan ziyade sözlü kültürde yaşayan toplumlarda olduğu gibi neredeyse hiç değişmeden tekrarlanıyor. Sanki aynı koşullar bugün tamamıyla geçerliymiş, misyonerler üzerimize atlayıvermek için fırsat kolluyorlarmış gibi.

ODTÜ zaten 'solcu yuvası'. Peki ya memlekete lisansüstü emek sömürüsünü tanıtan Bilkent hangi yabancı kültürün gönüllü acentalığını yapıyor? Bunu anlayamıyoruz. Üstelik beğenelim ya da beğenmeyelim 'akademik kriterler' meselesi var. Yayın çeteleri kurmuş ya da tıp ve ziraat fakültesi yayınlarıyla listeleri zorlayan kitlesel devlet üniversitelerini bir kenara koyarsak, indeksli yayın fetişizmini nasıl tatmin edecek Yeni Türkiye'nin üniversiteleri? Böyle giderse yakında ortalık, zengin Türkçesinin 500 kelimesi içerisinde tanımlayamadığı bir ses duyar duymaz sokakta birbirini boğazlamaya hazır duyarlı(!) gençlerle dolacak.

Üniversitelerin yıkılması konusundaki istekler gelmeden önce Melih Gökçek parsel parsel ODTÜ arazisini yok etme çalışmalarına başlamıştı bile.

Önce, "uygulama imar planı, yapı ruhsatı ve iskan belgesi bulunmadığı" gerekçesiyle ODTÜ'ye 2 milyon YTL'ye yakın ceza kesti. "

Sonra Malazgirt Bulvarı adı verilen yok için bir gece yarısı ansızın girilip binlerce ağaç katledildi ve tüm tepkilere rağmen bu yol yapıldı.

Şimdi ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in "Bu yolu ya yapacağız ya yapacağız" diyerek ısrar ettiği ODTÜ arazisinden geçecek yeni yol ve yollar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından koruma imar planlarını sümen altı edildi.


ODTÜ arazisinden geçmesi planlanan diğer yol projesi ise 'Batı Bölgesi Yolu' planı. Yapılması planlanan Şehir Hastanesi ile birlikte gündeme gelen ve ODTÜ'nün batı arazisinde planlanan proje 22 Haziran'da Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Tabiat Varlıklarını Koruma Şubesi tarafından askıya çıkartıldı. Üniversitenin itirazlarına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Genel Müdürlüğü bu görüşleri dikkate almayarak plan değişikliği yapıp askıya çıkarttı. Plana göre ODTÜ arazisinden 4800 metre uzunluğunda ve 50 metre genişliğinde yol geçecek. Plana göre ODTÜ arazisinin yaklaşık 35 hektarlık bir bölümü kullanılacak. Bu durumda ise ODTÜ kurulduğundan bu yana talan edilen arazi miktarı 100 hektarı geçmiş olacak.

Birdenbire ODTÜ'yü yok etmek olmazdı değil mi? Önce arazileri sıfırlanacak, yıllar öncesinde öğrencileri tarafından dikilen binlerce ağaç katledilecek, sonra sıra ona da gelir diye düşünüyorlar sanırım.

Yıkın ODTÜ' yü Melih Bey yıkın. Bu üniversite dünya çapında gurur kaynağımız da olsa yıkın!… ODTÜ'nün tek suçu yarım asırdır Başkent'in dünya çapındaki övünç kaynaklarımızdan birisi olması... Bu da çok geldi sanırım birilerine…

Arzu KÖK

http://arzu-kok.blogspot.com.tr/2017/09/ykn-odtuyu-arzu-kok.html

 
a45UyF587661-170914000150 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/09/14  07:37 2  65  alelma@yahoogroups.com


 

Dogru soyledigin zaman kimse inanmayacak.
Iste, yalan soylemenin cezasi budur.

Talmud

Rivayet olunduguna gore, Siddika-i musarun-ileyha bir kere ufak bir yastik, bir silte almisti.
Ustunde hayvan resimleri vardi.
Resulullah salla llahu aleyhi ve sellem bunu gorunce kapinin onunde tevakkuf buyurdu da iceri girmedi.
Aise radiya llahu anha bu sirada Resulullah in yuzunde siddet asari sezdim de:
- Ya Resula llah!
Allah a ve Allah in Resulune tevbe ederim.
Fakat bilmem ki ne kusur ettim, dedim.
Resulullah salla llahu aleyhi ve sellem:
Su yastigin burada isi nedir?
buyurdu.
Ben:
- Ya Resula llah!
Kah uzerine oturasin, kah yaslanasin diye senin icin istira ettim, diye cevab verdim.
Resulullah salla llahu aleyhi ve sellem:
- Bu suretlerin sahibleri kiyamet gununde muhakkak azab olunurlar.
Ve bu kimselere tahakkum ve ta ciz yollu : tasvir ettiginiz bu hayvanlari haydi diriltiniz bakalim?
denilir, dedi.
Yine Resulullah:
Sol bir ev ki, icinde suretler vardir, artik o eve Melekler girmez, buyurdu.

Sahih Buhari 980

Asiriliga kacan seyleri seviyorum.
Olcusuz davranislari seviyorum.
Olcusuz dili.
Olcusuz siddeti.
Bu eglenceli.
Ilginic.
Heyecan verici.
Tabiat azgin oldugunda bu hosuma gidiyor.
Bu yuzden dogal afetleri de seviyorum.
Meydana gelen dogal afetler.
Lanet olsun, cok seviyorum.
Gercekten kendimi alamiyorum.
Doga cildirdigi zaman, etraf dagildiginda, insanlar korkup, mulke zarar geldiginde inanilmaz derecede mutlu oluyorum.
Olaya soyle bakiyorum.
Yuzyillardir insanoglu elinden geleni yapti.
Yikmak kirletlmek ve doga nin duzenini bozmak.
Agac kesme, maden ocaklari, atmosferi zehirleme, okyanus balikciligi, nehirleri ve golleri kirletme.
Bataklik ve akiferleri kurutma.
Simdi de doga da karsiligini aliyor.
Insanoglu afetlerle kafasina darbe yiyor, hayalari tekmeleniyor.
Bu hosuma gidiyor.
Ne olursa olsun insanoglu na karsi gram acima duymam ben.(2007 Yili nda yaptigi bir gosteri den)

George Carlin


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder