|
"DİNSİZLERE BENİ İFŞA ETMELERİ İÇİN FIRSAT VERMEYİN"
"Allah beni sınamak için 12 yaşındaki kız çocuğuna fiziksel yakınlaşmamın olup/olmadığını görmek istedi ben de nefsime yenildim ve çok kısa süreli bi temasım oldu. Bu olayın duyulmasına izin vermeyin ve dinsizlere fırsat verdirmeyin. Beni ifşa etmeyin gerekirse kızı alırım"
Uşşaki Tarikatı'nın lideri Fatih Nurullah (Fatih Şağban)
BARIŞ TERKOĞLU : 'KIZINLA SEVİŞMEDİM ÖPTÜM' DİYEN UTANMAZ ŞEYH
03 Eylül 2020 Perşembe
Sanırım hatırlamıyorsunuz. Benim ise hep gözümün önünde.
Umre'den dönen beyaz sakallı adamı karşılarken binlerce insanın havaalanında çektiği zikir... "Elimi öpen cennete gidecek" dediği konuşma... İnsanların o eli öpmek için birbirini ezmesi... "Türkiye Cumhuriyeti son buldu Osmanlı kuruluyor Tayyip Bey birinci padişahımız olarak gözüküyor" sözleriyle meydan okuması... AKP'nin tepesindekilerin onunla fotoğraf çektirmek için yarışması... "Hele İslami devlet olsun; en güzel sarığı biz saracağız en güzel cüppeleri biz giyeceğiz. VAKTİ SAATİ VAR HER ŞEYİN. DEVLETİN KONTROL MEKANİZMALARINDA OLALIM" sözleri...
Uşşaki tarikatı şeyhi Fatih NURULLAH'tan (Şağban) söz ediyorum. İstanbul Kasımpaşa'da meşhur bir dergâhı var. Anadolu'nun farklı bölgelerinde de sayısız tekkesi. Biri de Sakarya Akyazı'daki 3 katlı bina.
Öğrendiğimize göre geçen perşembe günü jandarma Akyazı'daki dergâha bir baskın düzenlemiş Fatih Nurullah'ı gözaltına almıştı. Jandarmanın yanında kızının dergâhta cinsel istismara uğradığını söyleyen baba F. A. da vardı. OLAYLAR BÜYÜDÜ MÜRİTLERİ JANDARMANIN GÖZLERİ ÖNÜNDE KIZIN BABASINI KEMİKLERİ KIRILANA KADAR ÖLDÜRESİYE DÖVDÜ.
Yaşananlara tanıklık edenler bunları anlatıyordu.
Tarikat kurumlarını telefonla aradık. Açan yoktu. Aylardır faal olan Akyazı'daki dergâh ise ertesi gün bir anda "koronavirüs nedeniyle kapalıyız" diyerek kepenkleri indirmişti.
HER SABAH İSTİSMAR
Peki Fatih Nurullah neyle suçlanıyor?
28 Ağustos Cuma günü Akyazı Cumhuriyet Savcısı İ. S'ye sosyal hizmet görevlisi eşliğinde ifade veren 12 yaşındaki Y. A'nın anlattıkları her şeyi açıklıyor.
Y. A'nın annesi de babası da hatta dedesi ve ninesi de Uşşaki dergâhının müridiydi. Y. A. da kardeşleri gibi doğduğundan beri ailesiyle dergâha gidip geliyordu. İstanbul'da bir imam hatip okulunda 7. sınıftaydı. Yazın ailece Akyazı'daki dergâha gelmişlerdi. Baba F. A. tesisat işlerini yapıyor anne E. A. mutfakta çalışıyor mağdur Y. A. ise ziyaretçilere yemek ve çay servisi yapıyordu.
Üç katlı dergâhın en altında zikir yapılıyordu. Orta katta ziyaretçiler kalıyordu. En üst kat ise Fatih Nurullah'a özeldi. Fatih Nurullah'a çay servisi yapan mağdur Y. A. o gün yaşananları ifadesinde şöyle anlattı:
"Üst katta ben ve Fatih'ten başka kimse yoktu. BANA BİR ŞEY DEMEDEN DUDAĞIMDAN ÖPTÜ. Ona bir tepki vermedim. Çünkü korkmuştum. Üst kata çıktığım zaman her fırsatta beni öperdi ve anneme babama söylememem konusunda bana telkinde bulunurdu. "
12 yaşındaki çocuğun savcıya anlattığına göre öpmekle başlayan süreç istismarın en iğrenç noktalarına varmıştı. Y. A. "HER SABAH SABAH NAMAZINA GİDERKEN BENİ OMZUMDAN ÖPÜP PANTOLONUMU İNDİRİP ÖN BÖLGEMİ OKŞARDI" sözleriyle karşı koyamadıklarını anlatıyordu.
En acısı ilk olmadığını anlattığı ifadelerdeydi: "DERGâHTA 10 YAŞLARINDA BİR KIZ DAHA VARDI. O BANA FATİH'İN ONU KUCAĞINA OTURTTUĞUNU ANLATMIŞTI. "
Savcılık ifadesine giren uzman adli görüşmeci Y. A. tutanağa "ifadenin bu haliyle güvenilir olduğu düşünülmüştür" notunu düşmüştü.
HER ŞEYİ AÇIĞA ÇIKARAN SES KAYDI
Bir saat 25 dakika süren ifade bitti. Odadaki herkes küçük kızın anlattıklarıyla dehşet içindeydi.
Dergâhtaki müritlerin ise kafası karışıktı. Kimi bir anda kapanan dergâhta olanları lanetliyor kimi ise "acaba hocamıza iftira mı atılıyor" diye düşünüyordu.
Ta ki o ses kaydına kadar...
Baba F. A. ile Fatih Nurullah arasındaki konuşma kaydedilmişti. KAYDIN İÇERİĞİNDE ÇOCUĞA YAPTIĞI İSTİSMARI İTİRAF EDEN FATİH NURULLAH MÜRİDİNE İFŞA OLMAMAK İÇİN ADETA YALVARIYORDU.
"Mehdiyle evlilik" rüyalarından yola çıkarak çocuğun kendisine verildiği zannına kapıldığını söyleyen Fatih Nurullah babayı "İLERİ GİDEN BİR ŞEY YOK" "İNSAN NEFİS TAŞIYOR ARAMIZDA NİKâH KONUŞMALARI GEÇTİ HATA ETMİŞ OLABİLİRİM" "BEKARETİNDE SORUN YOK" "BANA YAKIŞMAYACAK ŞEKİLDE ÖPMÜŞ OLDUM" "SEVİŞME DİYE BİR ŞEY YOK ÖPTÜM" "BU DA ALLAH'IN BİR TAKDİRİ" sözleriyle sakinleştirmeye çalışıyordu.
Fatih Nurullah'ı çocuğun babasını arayıp yalvartan neden ise belliydi. Mağdur çocuk yaşadıklarını akrabalarına aktarmıştı. Devamını Fatih Nurullah şöyle anlatıyordu: "Deniyor ki bana Y. A. psikolojik sorunlar çekiyor pedagoga götüreceğiz seni hapse atacaklar".
Fatih Nurullah ifşa korkusunu yaşıyordu: "Böyle bir şey olursa daha duramam buralarda millete rezil oluruz ben insan içine çıkamam ya intihar edeceğim ya da gideceğim havayolları açık olsaydı şimdiye oradaydım. "
PEYGAMBERİ DE ALET ETTİ
Bir babayı arayıp kızını istismar ettiğini anlatan tarikat şeyhi ne bekliyordu: "BU İŞİN RACONUNU SEN KES BENİ HANIMLARLA MUHATAP ETME CANINI ALAYIM DİYORSAN GEL CANIMI AL başka bir şey diyorsan ona da razıyım ben çıkmaz bir şeyin içine girdim".
Peki başka bir şey dediği neydi?
Fatih Nurullah "bu senin sana işaretli diyorsan başımın üstüne üstünü örtelim diyorsan o da senin alicenaplığın" dedikten sonra ihtimalleri sıralıyordu:
"AL DİYORSAN ALAYIM AMA ÇOCUĞUN YAŞI UFAK İLERDE OLUR MU OLUR muratlar var mı var ama şu anda böyle bir durum yok".
Çocuğun annesinin kendisine "babası çok sinirli seni öldürür" dediğini söyleyen Fatih Nurullah konuşmada Baba F. A. 'ya "öldürürse F. öldürsün benim yerime mehdi olur" diyordu. Kendisi için "mehdi" tanımı yapmaktan çekinmiyordu. Öyle ki Fatih Nurullah istismarına peygamberi alet etmekten bile çekinmiyordu:
"EFENDİMİZİN SÜNNETİNDE VAR DİYECEĞİM BUNU SEN ANLARSIN DIŞARIDAKİ ADAM ANLAMAZ".
ALLAH'TAN DEĞİL GAZETECİLERDEN KORKUYOR
Konuşmada bir ayrıntı daha var. Belki de muhafazakâr camianın üzerine düşünmesi "iyi ki OdaTV Cumhuriyet Sözcü gibileri var" demesi gerekiyor. Zira Fatih Nurullah Allah'tan değil bakın kimden korkuyor:
"Büyütüp de kâfirlerin diline laf sürme OdaTV'ler şunlar bunlar hepsi bizim üzerimize saldırıyor başımızda binlerce dert var ben gittim mi zaten tarikat biter ocağına düştük. (...) BU ODATV'Sİ SÖZCÜ GAZETESİ SALDIRACAK 'TARİKATÇILAR BÖYLE' LAFLARI OLACAK. "
21 yıldır müriti olduğu şeyhinin kızına musallat olduğunu duymanın şokunu yaşayan baba her şeye rağmen şeyhine saygıda kusur etmiyordu. "Sizin de kızınız var" diyerek şeyhinin vicdanına seslenen baba; kızının şeyhini ateşe ittiği yakasına yapıştığı rüyalar görerek uyandığını anlatıyordu.
KİM BU DEVLET İÇİNDEKİ MÜRİTLER?
Nihayetinde baba kızının uğradığı istismarın boyutunu öğrenince şikâyetçi olmuştu. Tam da şeyhin dediği gibi istismarın peşine baskı altındaki gazeteciler düşmüştü. Elbette karşısındaki tarikatın gücüne bakmadan istismar şikâyetinin gereğini yapan hatta babanın yediği dayağı jandarmaların ifadeleriyle kayıt altına alan Savcı İ. S. de devletin yapması gerekeni yapmıştı.
Fatih Nurullah tutuklandı. Benim şimdi merak ettiğim şu: Yıllardır Fatih Nurullah'a yüz süren halihazırdaki devlet yöneticileri bu "hatırlı" istismarcıya sahip mi çıkacak? Yoksa 12 yaşındaki bir çocuğun karartılmış geleceğine umut ışığı mı yakacak?
Bir de...
Fatih Nurullah'ın "devletin kontrol mekanizmalarında olalım" dedikleri kim acaba? Sakın şimdiden onu kurtarmak için kolları sıvayanlar olmasın!
- - - - - - - - - - - - -a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Bizim milletimiz vatani icin hurriyeti ve egemenligi icin fedakar bir halktir.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
108. TANRILARIN TUMUNUN KAYNAGI VAHSETTIR. BUTUN DINLER DIPSIZ CEHALET, HURAFE, KAN DOKUCULUK ABIDELERIDIR VE YENI DINLER YENIDEN GENCLESMIS ESKI DELILIKLERDIR
Insanlar tarafindan ibadet edilen tanrilarin tumu vahset kokenlidir. Acik bicimde, ahmak kavimler tarafindan hayal edilmislerdir. Ya da korkutma, yildirma sayesinde, ibadet ettirilen seyleri gerektigi gibi incelemek icin ne cesareti ne yetenegi olan safdil ve kaba kavimlere, acgozlu ve kurnaz yasa yapicilari ve ilahlar tarafindan sunulmuslardir.
Zamanimizda, en uygar milletler tarafindan ibadet edildigini gordugumuz Allah'a yakindan bakilirsa, insan, bu Allah'in vahsi ozellikleri bulundugunu da teslim etmek zorunda kalir. Vahsi olmak kuvvetten baska hak tanimamaktir, en uc noktada zalim olmaktir; keyif ve arzularindan baska bir seye bagli olmamaktir; basiretsiz, tedbirsiz, muhakemesiz olmaktir. Ey kendilerini uygar sanan kavimler! Bol bol tutsuler yaktiginiz, dalkavukluk ettiginiz ve kavuk salladiginiz Allah'i bu igrenc yaratilista bulmuyor musunuz?
Tanrisalligin size yapilan tasvirleri, akil ve muhakemesini asla egitmemis olan insanin acik bicimde merhametsiz, kiskanc, intikamci ve kana susamis, hoppa, patavatsiz yaratilisindan alinmamis midir? Ey insanlar, bir ornek olarak, sevimli bir Tanri, olgunlukla dolu bir hukumdar gibi goz onune almaktan da cekinmedigimiz buyuk bir vahsiden baska bir seye tapinmiyorsunuz! Butun ulkelerin insanlarinin dini gorusleri, atalarinin bilgisizliklerinin, bonluklerinin, dehsetlerinin ve kana susamisliginin yasayan eski abideleridir.
Her vahsi, mucizelere istekli, bunu alabildigine icen ve hayalgucunu hareket ettirmeye yetenekli olan seyi asla dusunmeyen, muhakeme etmeyen, uzerine fikir uretmeyen bir cocuktur. Doganin yollari ve araclari hakkindaki bilgisizligi, kendisine harikulade gorunen seyi ruhlara, cinlere, buyulere atfettirir. Gozunde, rahipler buyuculerdir.
Bunlarda tumuyle tanrisal bir kudret oldugunu sanir. Onlarin huzurunda perisan olan muhakemesi sarsinti gecirir. Rahiplerin gaipten verdikleri haberler onun icin, tersini iddia etmek tehlikeli olan, yanilmaz ve kesin iradeler, hukumlerdir.
Din konusunda, insanlar, cogunlukla ilkel barbarliklarinda kalmislardir. Yeni dinler, yeniden tazelenen ya da yeni bir bicim altinda sunulan eski deliliklerden baska bir sey degildir. Eger eski vahsiler daglara, irmaklara, yilanlara, her turden puta taptilarsa, Misir bilginleri timsahlara, farelere, soganlara bagliliklarini sundularsa, kendilerini onlardan daha akilli sanan kavimlerin, son derece saygiyla ekmege, rahiplerinin buyuleriyle icine Allah'in indigini hayal ettikleri ekmege taptiklarini gormuyor musunuz? Allah-ekmek bu konuda kavrayisi en vahsi milletler kadar olan, pek akli basinda olmayan bircok Hiristiyan milletin putu, fetisi degil midir?
- - - - - - - - - - - - -
Disaridaki hayvanlar bir domuzlarin yuzlerine, bir insanlarin yuzlerine bakiyor ama birbirlerinden ayirt edemiyorlardi.
George OrwellHayvan Ciftligi
- - - - - - - - - - - - -
TANRI 1. Felsefe ve dinin John Doe'su. (ABD'de ve Kanada'da, hastanelerde kimlikleri bilinmeyen ya da mahkemelerde yasal zorunluluklar nedeniyle kimlikleri aciklanamayacak kisileri betimlerken kullanilan sahte isim. (c.n.) ) 2. Ilk ateist.
VOLTAIRE (Francois-Marie Arouet) (1694-1778) Fransiz yazar ve filozof.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 46 Hapis cezalari
1) Hapis cezalari sunlardir
a Agirlastirilmis muebbet hapis cezasi.
b Muebbet hapis cezasi.
c Sureli hapis cezasi.
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder