Londra'da bir gün IISS'de bir konferans vardı.
Konu Türkiye olduğu için konferansa gittim.
Birkac konuşmacı Türkiye hakkında "jeo-politik önemi tarihi vb. " konularda konuşma yaptı.
En son bir profösör çıktı kürsüye.
Türkiye'nin modernleşme tarihi hakkında oldukça bilgili olduğu anlaşılıyordu.
Konuşmasında Osmanlinin yükselişi ve duraklama dönemini birkaç cümleyle anlattıktan sonra gerileme doneminde çöküşü durdurmak için gösterilen cabalardan bahsetti.
Sonra da 3.Selim döneminden başlayarak cumhuriyet donemi inkilaplarına kadar modernleşme sürecini özetledi.
Bu anlatim sirasinda; "Osmanlı'da modernleşme sureci ordu ile basladigindan 1980'lere kadar modernleşmede öncülüğü ordu mensupları yapmistir. " anlaminda ifadeler kullandi .
80 darbesinde de ordunun ülkeyi iç savaşın eşiğinden döndürdüğünü ilave etti.
Soru cevap sürecine gelindiginde soru soranlardan PKK sempatizani oldukları sordukları sorulardan anlaşilan birkaç kişi PKK olaylarini çarpitarak ordu ve turkiye'yi suçlar tarzda sorular sordular.
Profesör bu soruları detaylı bir şekilde cevapladı.
Özet olarak "PKK silahlı bir terör örgütüdür.
Dünyanın hangi ulkesi olursa olsun silahli teror orgutlerine silahla karşılık verir.
Türkiye kendini savunmaktan daha fazlasını yapmamistir. " dedi.
Sonra yine Turkiye vatandaşı olduğu anlaşilan biri söz aldi. "
Profesör askerlerin Türkiye'nin modernleşme ve demokratikleşmesinde öncü rol oynadigi iddianiz bana abartili ve tutarsiz bir iddia gibi geldi.
Ayrica 80 darbesini ovuyormuş gibi gorunen ifadelerinizi demokrasinin dogum yeri olarak bilinen İngiltere'nin bir profosöründen duymuş olmaktan dolayı çok şaşırdım. " dedi .
Profesor "Sanirim vaktimiz dolmak uzere bu sebeple soylediklerinize kisaca cevap verecegim.
Türkiye'de demokratikleşme yönündeki ilk köklü adım 2.Meşrutiyettir.
Meşrutiyet subaylarin cogunlukta oldugu Ittihat ve Terakki Partisi tarafindan ordu mensuplarinin onculugunde gerceklestirilmistir.
Cumhuriyet'i kurup saltanati kaldiranlar da başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere askerlerdir.
Bu yadsinamaz bir gercektir.
Ben asker degilim.
Burada askerleri ovmek gibi bir endise de tasimadan tespit ettigim gercekleri soyledim.
Peki neden askerler onculuk etmişlerdir?
Çunku Turklerin modernlesme sureci Ordunun modernlesmesi ile baslamistir.
Sanayi olmadigi icin avrupadaki gibi burjuva sinifi Osmanlida ortaya cikmamistir.
Ticaret de Turklerin elinde degil azinliklarin elindedir.
Universiteler ve sivil egitim askeri okullarin acilmasindan cok sonra yayginlasmaya baslamistir.
Fakat bu okullar cumhuriyet donemine kadar yetersiz kalmistir.
Okuma yazma orani cok dusuktur.
Okuyup yazanlarin da cogu askerdir.
1920'ler Turkiyesinde sivil aydin kesim neredeyse yok denecek seviyededir.
Doktor gibi ilk açılan sivil egitim kurumlarindan mezun olanlar bile avrupa ile kiyaslanmayacak kadar azdir.
Yani o donemde aydin denince akla gelen askerlerdir.
Bu sebeple modernlesme surecinde subaylar oncu rol oynamistir.
1980 darbesine gelince o dönemde tum dunya iki kutuplu düzenin sebep oldugu kanli olaylarla karşi karsiya kalmistir.
Avrupa'da da bircok ulke kanli catismalar yasamistir.
Italya'da basbakan kacirilip oldurulmustur.
Almanya'da kanli olaylar yasanmis ama Alman siyasetciler sorumluluk alip sert tedbirlerle olaylari kontrol altina alabilmistir.
Ingiltere ve diger Avrupa ulkelerinde de teror eylemleri yasanmistir.
Avrupa'da siyasetciler ve devlet kurumlari halkin ve aydinlarin destegiyle bu olaylari kontrol edebilmislerdir.
Ama bircok Asya Guney Amerika ve Afrika ulkesi ayni basariyi gosterememistir.
Bu sebeple bircok ulkede ic savas yasanmistir.
Bazi ulkelerde rejimler degismis bazi ulkeler bu ic savaslarda bölünmüştür.
Diger bazi Asya Ortadogu ve Guney Amerika ulkelerinde ise bu bölünme sureci askeri darbelerle durdurulmustur.
Elbette askeri darbeler demokratik bir ulke icin istenmeyen bir seydir.
Ama 80 darbesi ile Türkiye iç savaş yaşamaktan ve hatta bölünmekten kurtulmuştur.
Darbe oncesinde her gun onlarca patlama ve silahli saldirida onlarca insan olurken darbecilerin aldigi sert tedbirlerle olaylar kisa surede sona ermistir.
Ustelik Turkiye'de ordu bazi Asya Ortadogu Guney Amerika ve hatta Guney Avrupa ulkelerinde oldugu gibi hicbir zaman omur boyu suren ve babadan ogula geçirilmeye calisilan askeri diktatorlukler kurmamıştır.
Darbelerden sonra en kisa surede tekrar parlementer sisteme gecilmistir.
Turkiye'nin sorunu ordunun otoriter eğilimleri degil sivil elitin yetersizligidir.
Elbette askeri darbeleri desteklemiyorum ama insan hayatinin kutsal oldugunu dusunuyorum.
Bu anlamda iç savaş yaşanip yuzbinlerce insan olecegine sivil siyasetciler ve aydinlarin beceriksizligine halkin yasami ve devletin butunlugunu kurban etmek istemeyen bir askeriyenin tutumunu da anlayabiliyorum. "
Profesorun cumleleri muhtemelen bire bir boyle degildi ama aklimda kaldığına gore bunlari ifade etmişti.
Konferanstan sonra gidip kendisi ile biraz sohbet ettim.
Adam Turk tarihi ve toplum yapimiz hakkinda bizim aydınlarımızla karşılaştırılamayacak kadar çok şey biliyordu.
Bunu gorunce cok uzuldum.
Bizim derdimiz ne askeri darbeler ne siyasal islam ne de bolucu teror.
Bunlar asil sorunumuzun sadece bir sonucu.
Asil sorunu cozmeden bunlari cozemeyiz.
Cunku bunlari yaratan asil sorunumuz.
Kendi tarihini bilmeyen kendi halkini tanimayan bu yuzden ya rusca ya çince ya amerikan ingilizcesi ya Almanca-Fransizca-ingilizce veya Arapca gibi yabanci lisanlarla halkin sorunlarina recete yazmaya calisan siyasetci aydin sanatci vb. kesimlerdir.
Bu kesimler turkce recete yazmayi becerebilselerdi darbeler de olmazdi feto ve turevleri de olmazdi 80 oncesi anarsisi de olmazdi 80 darbesi de olmazdi pkk teroru de olmazdi.
Kimse sucu disarida veya baska bir yerde aramasin.
Tarlayi duzgun capalamayan zararli otla urun verecek olan bitkiyi ayiramayan birinin tarlasinda saglikli ve bol urun almayi beklemesi ahmakliktir.
Suc komsu tarla sahibinde ayrikta kanyaşı'da degil sorumlulugunu yerine getiremeyen tembel bilgisiz beceriksiz kisilerdedir.
- - - - - - - - - - - - -a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Millete efendilik yoktur.
Hizmet vardir.
Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
187. ESKI VE YENI DINLER, SOYUT KURUNTULARINI VE GULUNC AYINLERINI HEP BIRBIRLERINDEN ALMISTIR
Eski rahiplerin dinleri yok oldu, ya da daha dogrusu bu dinler bicim degistirmekten baska bir sey yapmadi. Her ne kadar yeni ilahiyatcilarimiz onlara sahtekar gozuyle bakiyorlarsa da, genel toplami artik bizim icin var olmayan sistemlerinden bircok daginik kisimlari topladilar. Teolojinin baska bir tarzda yeniden giydirmekten baska bir sey yapmadigi dogmalari cagdas dinlerimizde hala aynen bulmakla kalmiyoruz; hurafeler bulasmis dini islerinin, Thergie'lerinin*, buyulerinin, efsunlarinin dikkat ceken artiklarini da bu dinlerde goruyoruz. Misir'dan alinmis tuhaf fikirlerle dolu oldugunu gordugumuz ibrani dininin peygamberlerinden, rahiplerinden, yasa yapicilarindan kalan turbeleri saygiyla ziyaret etmeleri hala Hiristiyanlara emredilir. Bu sekilde, hilekarlar ya da puta tapan hayalciler tarafindan duslenen garabetler hala
Hiristiyanlarin "kutsal" gorusleridir.
Tarihe biraz goz atilirsa, insanlarin butun dinleri arasinda goze carpici benzerlikler gorulur. Yeryuzunun her yerinde dini fikirlerin, kavimleri, donem donem kederlendirdigi ve sevindirdigi gorulur. Her yerde igrenc ibadet yerlerinin, ibadet islerinin zihinleri mesgul ettigi ve meditasyon konulari oldugu gorulur. Cesitli hurafelerin soyut hayaletlerini ve ayin bicimlerini birbirlerinden aldiklari gorulur.
Dinler, genellikle bunlari birlestirmek, eklemek ve o anki amaclarina uymayanlari kaldirmak hakkini koruyarak, seleflerinin malzemelerini kullanmislardir. Misir dini, putatapma (sanemperestlik) ayinini bu dinden uzaklastirmis olan Musa'nin dinine temel hizmetini gormustur. Musa hizipci bir Misirlidan baska bir sey olmamistir.
Hiristiyanlik, birlestirilmis " Yudaizm"den (Musevilikten) baska bir sey degildir. Muslumanlik ise, Hiristiyanliktan, Yahudilikten ve Arabistan'in eski dininden ibarettir.
*Gokyuzu ruhlari ile iliskiler uzerine kurulu bir tur buyu.
- - - - - - - - - - - - -
Artik saf ask ya da tutku soz konusu degildi.
Hicbir duygu saf olamiyordu, cunku her seye korku ve nefret sinmisti.
Kucaklasmalari bir savas, orgazmlariysa bir zafer olmustu.
Bu, partiye indirilmis bir darbeydi.
Sevismek siyasal bir eylemdi.
George Orwell
- - - - - - - - - - - - -
Din, irdelenmemis inanclari, kurumlarin gucu ve gecen zaman araciligiyla sarsilmaz hakikatlere cevirme isidir.
DAWKINS,RICHARD (1941) Ingiliz biyolog.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 81 Kasten oldurme
1) Bir insani kasten olduren kisi muebbet hapis cezasi ile cezalandirilir.
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder