16 Eylül 2020 Çarşamba

EMİN ÇÖLAŞAN : BOŞ TIP DİPLOMALARI




================================

EMİN ÇÖLAŞAN : BOŞ TIP DİPLOMALARI

16 Eylül 2020

Sevgili okurlarım bundan bir süre önce ülkemizde çok tanınan ve mesleğin her açıdan duayeni ve ustası olan bir grup deneyimli doktorla konuşuyorduk…

Onlara sordum:

"Hocam yeni mezun tıp öğrencileri nasıl? Onların tıp bilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?"

Meğer bilmeden hedefi tam 12'den vurmuşum.

Hepsi dertliydi…

"Belli fakülteler dışında ne yazık ki durum hiç parlak değil. Bu çocuklara yeterli eğitim vermeden mezun ediyorlar ceplerine diplomaları koyup piyasaya sürüyorlar. Önüne gelen her ilde özellikle büyük illerimizde bol kepçe tıp fakülteleri açılıyor. Bunları yetiştirmesi gereken akademik kadrolar sayıca son derece yetersiz. Karşımıza öyle yeni mezun çocuklar geliyor ki söyleyecek söz bulamıyoruz…"

Bu durumdan kimin sorumlu olduğunu sordum…

"Kim olacak devlettir" dediler… Sorumluluğun ceplerine diploma konulan gençlere ait olmadığını özellikle vurguladılar…

★★★

Hocaların bu sözleri beynime çakılmıştı…

Ertesi gün gazeteye geldiğimde internete girip bazı dökümler çıkardım…

Tablo ne yazık ki hocaları doğruluyordu.

Devletin resmi verilerine göre Türkiye'de halen eğitim verip doktor yetiştiren 111 tıp fakültesi var…

Bunlardan 80'i devlete 31'i vakıf üniversitelerine bağlı…

Ve bunların bazılarında öğrencileri yetiştirmekle yükümlü olan hoca sayısı sıfır!

Evet aynen böyle…

İşte size bazı örnekler:

★★★

-Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde (TF) öğrenci sayısı 30 hoca sayısı bir.

-Bandırma 17 Eylül Üniversitesi TF öğrenci 40 hoca sıfır.

-Kırklareli Üniversitesi TF öğrenci 30 hoca sıfır.

-Malatya Turgut Özal Üniversitesi TF öğrenci 80 hoca sıfır.

-Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin Trabzon Erzurum İzmir Adana ve Bursa'da tıp fakülteleri var. Her birinde öğrenci sayısı 60 hoca sayısı yine sıfır.

Bu üniversiteye bağlı olan sadece Hamidiye

Tıp Fakültesi'nde ise 70 öğrenci yine sadece dört hoca var!

İşi bilenlerin söylediğine göre büyük şehirlerde yer alan birkaçı dışında çoğu tıp fakültelerinde akademisyen sayısı çok eksik.

Dolayısıyla öğrenciler belli dersleri yeterince görme olanağı bulmadan yetişip diploma alıyor.

★★★

Her İl'e en az bir üniversite!

Slogan çok iyi…

Üniversiteler az gelişmiş illerimizin büyük bir açığını gerçekten giderdi.

Yeni binalar yapıldı kuş uçmaz kervan geçmez yerlere yeni kadrolar kızlı erkekli eğitim ve uygarlık geldi.

Ama gelin görün ki o üniversitelerin diploma durumları biraz tartışmalı!

Yani diplomalar elbette geçerli ama onlar ne yazık ki bir kağıt parçasından öteye geçmiyor.

İş aleminde iş piyasasında hatta devlette ve kamu kurumlarında o kağıt parçalarının fazla bir değeri ve saygınlığı bugüne kadar olmadı.

Üstelik hemen hepsi diplomalı işsizler ordusuna katılmak zorunda kalıyor.

★★★

Sevgili okurlarım bu süreçte üzerinde en çok durulması gereken konu mutlaka tıp fakülteleri olmalı.

Siz o gençleri yetersiz eğitimle mezun edeceksiniz sonra onlar böylesine eksik bir eğitim sonrasında Türkiye'nin dört bir yanında hastalara bakacak tanı koyacak tedavi edecek.

Konuştuğum hocalar anlatıyordu:

"Bu kadar çok tıp fakültesi açılması bilimi inkâr etmektir. Bazıları sadece ticari amaçla kuruluyor verilen parlak ilanlarla gençlere ve ailelerine gel gel yapılıyor. Oysa her tıp fakültesi için belli bir altyapı gerekir. Yeterli akademisyen kadronuz laboratuvarlarınız olacak. Bunlar olmadığı takdirde isterseniz yüzlerce tıp fakültesi açın hiçbir işe yaramaz. Gösteriş için ticari kazanç için tıp fakülteleri açarsanız dostlar alışverişte görsün diye doktor yetiştirmeye kalkışırsanız sonuç işte böyle olur…"

★★★

Evet tam 111 adet tıp fakültemiz var…

Bazıları eski ve köklü üniversitelerimizin bünyesinde görev yapıyor ve iyi öğrenciler yetiştiriyor. Zaten tıpta uzmanlık sınavını da çoğunlukla onlar kazanıyor.

Utanarak söylüyorum ama önemli bir bölümünün içi ne yazık ki boş!

Altyapı yok öğrencileri eğitecek hocaları laboratuvarları yok…

Üstelik üzerinde çalışıp hocalarından eğitim alacakları hastaları da yok!

Ne o biz geleceğin doktorlarını yetiştiriyoruz…

Canımız ve sağlığımız onlara emanet olacak!

https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/emin-colasan/bos-tip-diplomalari-6039781/?fbclid= IwAR2Gb9isyxJLmUgnRcRrkow_gd2E8Ox2TT76E-e9gUIPvctRtgWpQzmFCMo

================================

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Millete efendilik yoktur.
Hizmet vardir.
Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.

Gazi Mustafa Kemal ATATURK

- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI

187. ESKI VE YENI DINLER, SOYUT KURUNTULARINI VE GULUNC AYINLERINI HEP BIRBIRLERINDEN ALMISTIR

Eski rahiplerin dinleri yok oldu, ya da daha dogrusu bu dinler bicim degistirmekten baska bir sey yapmadi. Her ne kadar yeni ilahiyatcilarimiz onlara sahtekar gozuyle bakiyorlarsa da, genel toplami artik bizim icin var olmayan sistemlerinden bircok daginik kisimlari topladilar. Teolojinin baska bir tarzda yeniden giydirmekten baska bir sey yapmadigi dogmalari cagdas dinlerimizde hala aynen bulmakla kalmiyoruz; hurafeler bulasmis dini islerinin, Thergie'lerinin*, buyulerinin, efsunlarinin dikkat ceken artiklarini da bu dinlerde goruyoruz. Misir'dan alinmis tuhaf fikirlerle dolu oldugunu gordugumuz ibrani dininin peygamberlerinden, rahiplerinden, yasa yapicilarindan kalan turbeleri saygiyla ziyaret etmeleri hala Hiristiyanlara emredilir. Bu sekilde, hilekarlar ya da puta tapan hayalciler tarafindan duslenen garabetler hala

Hiristiyanlarin "kutsal" gorusleridir.

Tarihe biraz goz atilirsa, insanlarin butun dinleri arasinda goze carpici benzerlikler gorulur. Yeryuzunun her yerinde dini fikirlerin, kavimleri, donem donem kederlendirdigi ve sevindirdigi gorulur. Her yerde igrenc ibadet yerlerinin, ibadet islerinin zihinleri mesgul ettigi ve meditasyon konulari oldugu gorulur. Cesitli hurafelerin soyut hayaletlerini ve ayin bicimlerini birbirlerinden aldiklari gorulur.

Dinler, genellikle bunlari birlestirmek, eklemek ve o anki amaclarina uymayanlari kaldirmak hakkini koruyarak, seleflerinin malzemelerini kullanmislardir. Misir dini, putatapma (sanemperestlik) ayinini bu dinden uzaklastirmis olan Musa'nin dinine temel hizmetini gormustur. Musa hizipci bir Misirlidan baska bir sey olmamistir.

Hiristiyanlik, birlestirilmis " Yudaizm"den (Musevilikten) baska bir sey degildir. Muslumanlik ise, Hiristiyanliktan, Yahudilikten ve Arabistan'in eski dininden ibarettir.

*Gokyuzu ruhlari ile iliskiler uzerine kurulu bir tur buyu.

- - - - - - - - - - - - -
Artik saf ask ya da tutku soz konusu degildi.
Hicbir duygu saf olamiyordu, cunku her seye korku ve nefret sinmisti.
Kucaklasmalari bir savas, orgazmlariysa bir zafer olmustu.
Bu, partiye indirilmis bir darbeydi.
Sevismek siyasal bir eylemdi.

George Orwell

- - - - - - - - - - - - -
Din, irdelenmemis inanclari, kurumlarin gucu ve gecen zaman araciligiyla sarsilmaz hakikatlere cevirme isidir.

DAWKINS,RICHARD (1941) Ingiliz biyolog.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner

- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 81 Kasten oldurme

1) Bir insani kasten olduren kisi muebbet hapis cezasi ile cezalandirilir.


- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder