3 Haziran 2013 Pazartesi

15-Rifat Serdaroğlu: TEPKİ SELİ

Bence de eğer başbakan helen devam eden gösterilerde göstericilerin karşısına milyonlar koymaya yeltenirse o zaman tarihe kendi halkını bilerek isteyerek iç  savaşa sürüklemiş bir lider olarak geçer.
Bir düşünün yüzbinler, onbinler, milyonlar tıpkı Rugby takımları gibi meydanlarda karşı karşıya.
Kim kimi az bulduysa dövüyor, linç ediyor, öldürüyor.
Bunun adına sizce ne denir?
Bence miting denmez, iç savaş denir.

Ve aslında başbakan bunu kısmen denedi.
Özellikle de İzmir'de görüldü.
Gösteriler sırasında elinde demir borularla gezen ne resmi  ne de sivil polis olmayan bazı kalabalıklar da vardı.

Polise 1 Mayıs a Özel Şapka

BDP'nin dünkü basın açıklamasının yapıldığı sırada görev yapan sivil polis memurları ile Çevik kuvvet

Bunlar fotograflandı, bunların darp ettiği insanlar görüldü.
Polisin ararasına, arkasına, önüne partili militanların karıştırılması çok kötü bir iştir.
Bunun alametleri vardır.
Devamı gelirse  sonuçları kötü olur.
Yeltenecek olanları uyarayım dedim.

Oraj POYRAZ

Rifat Serdaroğlu: TEPKİ SELİ

02 Haziran 2013

Türk Milletinin demokratik tepki selinin önünde hiçbir kütük duramaz.

Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlarının günlerdir sürdürdüğü "Demokratik Tepki" sadece Taksim Gezi Parkında yapılan "İmar Yolsuzluğuna ve Ağaç Kesimine" bağlanamaz.

Türk İnsanı, 11 yıldır süren Baskı-Zulüm-Hukuksuzluk-Yobazlık-Cumhuriyete ve Demokrasiye saldırıya ve faşizan baskılara isyan ediyor.

Bu yüzden Taksim'de başlayan "Demokratik Direniş" bir anda İstanbul'un her yerine ve diğer şehirlerimize sıçradı.
Türkiye dışında da, Berlin'de-Los Angeles'te-Paris'te yaşayan Türkler, Polisin aşırı güç kullanmasına ve faşist uygulamalarına, düzenledikleri toplantılarla tepki koydular.

Bundan sonra ne olur?

AKP, Türk Milletinin kendisine verdiği "vekâleti" çiğnemiştir.

Türk Milletine-Atatürk'e-Atatürk Milliyetçiliğine-Türk Vatanının Birliğine Bütünlüğüne ihanet etmiştir.

Türk Milletinin bu tepkisini AKP Hükümeti, tazyikli su-biber gazı-cop ile zor kullanarak durduramaz.
Bu olaylar bundan böyle artarak devam edecektir.

Çünkü Türk Milleti, kendi kaderine el koyma kararını almıştır.

Bu hareketler, sadece şehirlerde değil, ilçe ve beldelerde de yapılacaktır.

Demokrasiye inandığını söyleyen Başbakan Erdoğan süratle aklını başına almalı ve gerçekleri görmelidir.

Öyle, "onlar yüz bin kişi toplarsa, ben bir milyon kişi toplarım" şeklindeki kabadayı tavrı, AKP Genel Başkanı Erdoğan'a yakışabilir ama TC Başbakanına yakışmaz.
Çünkü Türk Milletini kimse toplamıyor.
AKP Hükümetinin anti demokratik uygulamaları Türk Milletini bir araya getiriyor.

Erdoğan'ın yapması gereken halkın sesine kulak verip, sorumlu bir yönetici gibi davranmasıdır.
Erdoğan, Türk Milletinin bu tavrına karşı olan tutumunu değiştirmez ve can kayıpları yaşanırsa sorumlu kendisi ve hükümeti olacaktır.

İçişleri Bakanlığının üst düzey bürokratlarının da inisiyatif kullanmaları, polisi vatandaşla karşı-karşıya getirecek eylemlerden uzak tutacak yöntemleri uygulamaları gerekmektedir.

Çünkü İçişleri Bakanı yapılan zatın, Başbakana itidal tavsiye etme ve sözünü dinletebilme kabiliyeti maalesef yoktur!

Ülkeyi yöneten AKP Hükümetinin- Yüksek Yargının-Genelkurmay Başkanının-MİT Müsteşarının çok iyi anlamaları gerekir ki;

Büyük Türk Milleti;

  • Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, Federe İslam Devletine dönüştürülmesine izin vermeyecektir.

  • Cani Öcalan ile AKP Hükümeti adına MİT Müsteşarının imzaladığı anlaşma kabul edilemez.
    Ulus Devlet ve Üniter yapı, can pahasına korunacaktır.

  • Türkiye, komşusu Suriye ile savaş istememektedir.
    Sınır İllerimize AKP Hükümeti tarafından getirilen El-Kaide ve benzeri tüm militanlar derhal sınırlarımız dışına çıkarılmalıdır.

  • Devletimizin Lâik-Demokratik-Sosyal-Hukuk Devleti ve Parlamenter sistem korunacaktır.

  • Anayasamızın ilk dört maddesi mutlaka korunacaktır.

Türk Milletinin bu kararına uyanlar, bu aziz toprakları "Vatan" olarak kabul edenler, etnik kökeni-inancı-ırkı ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyetinin eşit ve özgür vatandaşlarıdırlar.

Bu gerçek dışında hayal kuranlar, Türk Milletinden değildirler.
İsteyen Barzani'nin, isteyen İran'ın, isteyen Obama'nın yanına gitmekte özgürdür.

Ne diyordu Büyük Usta Musa Eroğlu;

Geçtim Dünya Üzerinden / Ömür, Bir Nefes Derinden

Bak Feleğin Çemberinden / Yolun Sonu Görünüyor…

Senin devrinin de sonu geldi be usta.
Ne yapacan, uyacan mecbur.

Türk Milleti böyle istiyo!

Sağlık ve başarı dileklerimle 02 Haziran 2013

İLK KURŞUN

a45UyF587661-201306031000-15
^^^^^ - vvvvv


--
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Dusunmek zor istir; insanin varolus nedeni yaptigi yalanlari aciga cikabilir...

Dusuncenin Dusunceli Sozleri
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder