Bülent ESİNOĞLU - Ajan fabrikaları ve hammadde kaynakları Gazetevatanemek, 16 Mayıs 2013 Artık resmi ağızlardan da duyuyoruz. Türkiye'de 400 bin Suriyeli var. Uluslar Arası Kriz Grubu 450 bin diye açıkladı. Sayının çokluğu, Amerika ve Avrupa için, kullanacakları insan sayısının artması bakımından olumludur. Onlar için olumludur. Savaşın Türkiye içinde de yayılmasında, öncü rol oynayacaklardır. Amerika'nın Suriye'den sonra istikrarsızlaştıracağı ya da böleceği ülke için hammadde stoku olarak da kullanılacaktır. Afganistan ve Irak'ta kullandıkları El-Kaide bünyesindeki asker teröristleri, Libya'yı bölerek çoğaltmışlardı. Şimdi Suriye'den elde ettiklerini, Hatay Apaydın Kampında, ideolojik ve pratik yönden eğiterek gurkalara katacaklardır. Bu tür kitlesel devşirmeler, paralı askerleri ve ajanları, ABD'ye daha düşük maliyetlerle istihdam etmeyi sağlamaktadır. Mülteci kamplarında, MİT, Esad'ın ajanlarını arıyormuş! Hürriyet Gazetesinde kampları dolaşan, MİT mensuplarının fotoğrafları var. Amerika ile AKP arasında yapılan bir sürü İstihbarat antlaşmaları vardı. Birinin adı da; Operasyonel Fizyon* Birimi idi. Kampları birlikte mi inceliyorlar? Türkiye'deki sözde mülteci kampları(aslında karargâh) Batının gizli servislerinin, eğitim, uygulama ve devşirme alanıdır. Çünkü buradan devşirdiklerini, kendi planları gereğince, daha sonraki bölecekleri ülkelerde kullanacaklar. Konvansiyonel Savaşlar yerine, bundan böyle örtülü savaşlar sahne alacağına göre… İstikrarsızlaştırılan her yöre, ajan fabrikası niteliğindedir. Ülkemizdeki kamplar kimin denetiminde diye sorarsanız; Özel Paşadan ses gelir. Mübarek sivil toplum örgütü başkanı ya, ülkenin güvenliği ondan sorulmaz. O sadece sivil toplum örgütü olarak görüş bildirir. Amerikan ajanlarının ülkemiz içinde yapıp ettikleri de zaten sivil toplum etkinlikleridir! Yabancı parası ile siyaset yapan örgütlerle, ajan sivil toplum örgütleri arasında fark arıyorsanız bulamazsınız. Siyaset parası olanın eline bırakılınca, aç ve işsiz de çok olunca, ajan devşirmek ülkemizde çok kolaydır. Kamplarda ne oluyor bitiyor diye sorarsanız. Size MİT'in kamplarda yaptığı gezintiyi gösterirler. CIA ve MOSSAD'ın gazetecileri, Angelina Jolie'leri girer, sen giremezsin. Ama sen giremezsin. Çünkü o bölgeler Batı için kurtarılmış bölgelerdir. Ajan fabrikalarıdır. 22 ülkenin sınırlarını ve rejimlerini değiştirmek için, o ülkelerde örtülü savaşlar yapmak için, Batının çok ama çok ajana ihtiyacı vardır. Mevcut iç ve dış ajanlar yetmiyor. *Fizyon, küçük parçaların birleşimidir. |
^^^^^ - vvvvv
zaryop:jaro
SEREFINIZE.... . . . . .
Neden icki icilirken SEREFINE denir ?
Her ulkenin kendine has deyisleri vardir bu konu ile ilgili.
. . . . . .
Kimi sagligina der, kimi mutluluguna...
Ruslar nazdrovya der, Rumlar stinigia...
Bizde ise konu daha hos ve de farklidir...
Biz serefe ya da daha da ozellestirip serefine deriz...
Eee bize de bu yakisirdi degil mi!!!..
. . . . . .
Bu serefe sozunun nereden geldigini hic merak ettiniz mi, ya da niye
serefe dendigini?
. . . . . .
Zamanin zaman oldugu donemlerde, icki icmek bir adap, usul isiymis.
Icki masasina oturan agir agabeyler, icmeye baslamadan once kendi
aralarinda su anlasmayi yaparlarmis:
. . . . . .
Arkadaslar bu meret sisede durdugu gibi durmaz, her ne kadar yakin ahbap
olsak da, bir sure sonra cenemizin bagi cozulur ve olmadik seyler
soyleyip sonradan pisman olacagimiz seyleri anlatabiliriz. Bu masada
konusulan ve anlatilanlar sadece ve sadece bu masada kalacak, soz mu?
Soz!..
Serefine mi?
Serefine!!..
. . . . . .
O gunlerde belki de bir yeminmis bu serefine sozu..
Iste tum hikaye bu...
Isterseniz,iyilige,sagliga da diyebilirsiniz...
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder