Çıplak kadın tiyatrosu kimin kurgusu?

Gazeteci Ruhat Mengi,"çıplak kadın" olayının tamamen`kurmaca ve organizasyon`olduğu açıklamasında bulundu.

Cem TV'de canlı olarak yayınlanan Göksu Öngören'in sunduğu 13.00 Haber Bülteni'ne telefonla bağlanan ünlü gazeteci yazar Ruhat Mengi, dün ki çıplak kadın olayı ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Gazetesi Yazar Ruhat Mengi ülkemizde yaşanan Gezi Parkı eylemleri ve sonuçları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Taksim'de ortaya çıkan mayolu kadın olayının tamamen bir kurgu olduğunu söyleyen Mengi şunları söyledi:

"Bunu ancak Femen yapar"

Dün o komik haberleri duyduk mayolu bir kadın herhangi bir şekilde hakikaten aklı başında olan insan bir kadın ne kadar marjinal olursa olsun gidip de Taksim'de soyunur mu? Bugüne kadar hiç görüldü mü böyle bir şey? Bunu Ukrayna'li Femen Grubu yapar ancak. Dünya da başka çılgın bir grup yoktur bunu yapacak olan.

"Bu bir düzmecedir"

Eğer orada bir mayolu kadın görünüyorsa ben bu düzmecedir derim. Akıllı olan herkeste bunu der ve aynı anda karşısına tepeden tırnağa tesettürlü bir kadın çıkıp bunu yaptınız, yaktınız, yıktınız diye bağırarak orada ki kitleleri o kadınla özdeşleştirip bir fırsatçılık yapıyorsa aynen bunun da mayolu kadın gibi düzmece olduğuna inanırım. Bunun kitap okuyan polisler gibi düzmece olduğunu düşünürüm. Şimdi bunun bu milleti aptal yerine koyma gibi geliyor bana. Ki bu çok sık yapılıyor.

"Duran adam duran adama karşı" (Atatürk ve Türk Bayrağına karşı duran adamların karşısında bunlar ayni zamanda Atatürk ve Türk Bayrağında arkalarını dönerek durdular)

Duran adam yazılı tişörtlerle 8-10 kişi taksimde duran gençlerin karşısına çıktılar. Nereden çıktı bu tişörtler? Duran adam duran adama karşı. Hepsi tek elden çıkan tişörtler. Gerçek Duran adamlar aslında vuran adamlara karşıdır yani şiddete karşı.

Böyle bir eylem başladıktan sonra artık durdurmak mümkün değil. Bakın İnönü Atatürk'e sormuş Türk insanı için en zor nedir diye O'nu ayağa kaldırmak demiş. Aynı derecede de ayağa kaldırdıktan sonra durdurmak. İnsanlar ayağa kalkmak için yıllardır sabrediyorlar, artık her şeye müdahale her şeye müdahale ve ülkede ki haksızlıklar hukuksuzluklar bütün bunlar insanları bir patlama noktasına getirdi ki bu her ülkede olabilir.

Konuşmasının başında ülkemizin laik devlet özlliğini kaybettiğini ve ülkede ki bölünmenin artığını söyleyen Mengi, ülkemiz "Arap ülkelerinde görülen din mezhep kavgalarına bir sürükleyiş, insanların türban üzerinden din üzerinden namaz üzerinden cami üzerinden her türlü ayrıştırılması mezheplerin de ayrıştırılması yani bundan önce Türkiye gayet hoşgörülü, bütün dinlerin bir arada yaşadığı, inançlı inançsız herkesin gayet iyi anlaştığı ve yaşadığı bir ülkeydi. Bırakın ayrı mezheplerden olmayı inançlı ve inançsız olanlar bile birbirlerinin inançlarını tartışmadılar bu ülkede. Şimdi bunlar tartışmalı hale geldiği gibi mesela görüyoruz ki parti başkanlarının mezheplerinin farklı olduğu, işte kökenlerinin farklı olduğu, Güneydoğu'dan geldiği bu nedenle de mesela Kürt olduğu, etnik kökenlerinde aynı şekilde tartışır hale geldi insanların. Bundan önce Türkiye de herkes etnik kökeni, dini, mezhebi, inancı ne olursa olsun herkes bir arada yaşıyordu. Kimsenin dinine inancına da bir müdahale yoktu. Aslında laik devletin gereği olarak bütün dinlere eşit mesafe de olması açısından dini uygulamaların ibadetlerin dini kıyafetlerin devlet dairelerinde ve okullarında olmaması buna izin verilmemesi dışında insanlar ne özel alanlarında ne namazların da ne camilerinde hiçbir zaman Türkiye de problem olmamıştır. Herkesin şapkasını önüne koyup bunu dürüst bir şekilde düşünmesi gerekir. "şeklinde konuştu

"Nuh Suresi'nde öyle dediğine inansam kapanırdım"

Birileri beni kışkırtıyor yoksa bu ülkede isteyen başörtüsünü örter isteyen örtmez. Nuh Suresi'nin 35. Ayetinde eğer kadınlara mutlaka bu bir emirdir başınızı örteceksiniz dendiğinde ve saçınızın da tek teli görünmeyecek dendiğinde inansaydım ben de saçımı örterdim. Ben bunun öyle olmadığına o günlerde kullanılan ölçüyü göğüslerinizin yakalarınızın üzerine indirin açılmasın vücudunuz dendiğinde ben buna inandığım için ben örtünmüyorum. Şimdi benim daha az Müslüman olduğum, Allah'a daha az inandığımı, daha az ibadet ettiğimi hiç kimse tartışamaz. Zaten benim Müslümanlık dinimde bunu yasaklar. Kimsenin dinini, ibadetini, mezhebini tartışamazsın. Zaten mezhep ayrımı Müslümanlıkta yok. Sonradan ortaya çıkmış bir şey.

"Bayrak'ın sebebi var" (rte, akp Kazlıçeşme mitinginde "Evlerinize Atatürksüz Türk bayrağı asın" dedi.)

Şimdi Arap ülkelerindeki o kargaşaya doğru dini kargaşaya doğru bir yandan da sürükleniyoruz. Oraya sürüklenirken Milli Bayramlarımızın Milli diyerek sevdiğimiz inandığımız insanların atalarımızın bu ülkede yaşamış Kurtuluş Savaşı'nın ve onun sayesinde Cumhuriyetle elde edilen kazanımların her şeyin bir yandan kaybolduğunu görüyoruz. Bakın şimdi mitingler de herkes eline bayrak alır oldu. AKP'nin yaptığı mitinglerde. Gösteri yapanların bayraklarla ortaya çıkmasının bir sebebi vardı. Aynen bugün Duran İnsanın durmasının sebebi olduğu gibi. Onlar bayrakla çıktılar çünkü son zamanlarda bayrağa ve milli değerlere olan saygının kaybolduğu, Atatürk'e Atatürk Heykellerine el ve dil uzatmanın başladığı böyle bir dönem yaşandığı için ve bir yandan da ülke bölünme yolunda bir takım adımlar atıldığı bununda halk tarafından görüldüğü için bir tepki olarak ortaya çıktı. Yani insanlar bayraklarıyla sokağa çıktılarsa evlerine bayrak astılarsa durup dururken bunun bir sebebi var. Siz mitingler de ele bayrak alın diye bağırırken bu aynı şey değildir. Benim bugün ki yazımda da bundan bahsettim.

"Ben durduğum için bana polis saldırtamazsın"

Taksimde veya diğer illerde duran insanların durmak için bir nedenleri var. Onlar hala Gezi parkının şiddetle boşaltılması insanların öldürülmesi ve buna rağmen suçluların cezalandırılmaması ve Gezi parkına kimsenin sokulmaması bunlar insanlarda tepki yaratıyor. Sen benim kamusal alanımı devlet zoruyla ve polis zoruyla elimden alamazsın.

Sizde sokağa çıkın diye çağrı yapıldı. Şimdi sopalı sopalı insanlar yürüyen insanlara saldırdı. Ben durduğum için bana polis saldırtamazsın.

İyi çalışmalar, saygı ve sevgiler

MuratBinzet

Mailto:m1000zet@gmail.com,

zaryop:jaro

Qui scribit, bis legit
Yazan iki kere okumus sayilir.

Latin Atasozu
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com

Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/

Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.

Oraj POYRAZ Hoş geldiniz!...

25 Haziran 2013 Salı

15-Çıplak kadın tiyatrosu kimin kurgusu?