26 Ekim 2016 Çarşamba

TUNCA ÖĞRETEN : Forbes’a göre Türkiye’de internet hükümet kontrolünde: Belgeleri iki yıl önce çıkmıştı

Yükselen faşizmin ayak sesleri, totaliter rejimin çığlıklarıdır bunlar.

Uslanmaz, aymaz, akıllanmazsanız bir gün sabahın köründe evinizin kapısı kukulatalı, maskeli insanlar tarafından kırıldığında, kollarınızdan sürüklenerek sivil plakalı minibüslere ensenizden tıkıldığınızda, meçhul yerlerde bodrum katlarda, penceresiz odalara atıldığınızda, taşşaklarınızdan buruluduğunda, kıçınıza jop sokulduğunda anlayacaksınız.

Ve çok geç kalmış olacak.
Bütün bunlar olurken, komşularınız, dostlarınız, arkadaşlarınız sinecek.
Vardır bir sebebi diyecek.
Benim bir suçum yok, bana bulaşmaz bu işler diye kendini rahatlatacak.

Taaaa, ki onların da kapısı çalınına kadar herkes kendini avutacak.
Bu işler hep böyle olmuştur.

Okuma özürlüsünüz, gidin IInci Dünya Savaşı belgesellerini izleyin, Arjantin, İspanya faşizm belgesellerini izleyin.
Okumayın, izleyin o da yeter.

Başkanlık tartışmalarını hep bu perspektifle düşünün.
Benden söylemesi.

Oraj POYRAZ ( 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
           L2fSIJNoA0xfSNxA      


TUNCA ÖĞRETEN : Forbes'a göre Türkiye'de internet hükümet kontrolünde: Belgeleri iki yıl önce çıkmıştı

26/10/2016 12:33 @tuncaogreten | tuncao@me.com

ABD'nin prestijli dergilerinden Forbes, Türkiye'de devletin Whatsapp, Skype, Facebook ve Facetime dahil her türlü görüşmenin yanı sıra kullanıcıların hangi siteleri ziyaret ettiğini takip edebildiği sistemi satın aldığı ABD merkezli Procera Networks'ün çalışanlarının itiraflarına yer verdi.

Bir mühendisin "Hayatımın geri kalanını Erdoğan'ın çılgınlığı yüzünden pişmanlık duygusuyla geçirmek istemiyorum. O yüzden artık bu işte yokum" sözlerine yer verilen ve 46 milyon internet kullanıcısının fişlendiğinin ortaya çıkarıldığı habere dair Türk Telekom belgeleriyse iki yıl önce yayınlanmıştı.

Hükümet, Gezi'nin ardından sosyal medya kontrolüne başlamıştı

2013'teki Gezi olayları sırasında sosyal medyanın direniş için aktif bir şekilde kullanılması, AKP iktidarını rahatsız etmişti. Sonrasında da hükümet sosyal medyayı kontrol altına almak için pek çok girişimde bulundu. İşin ciddiye bindiği ilk girişimse 2014 haziranında oldu.

TİB'den 'emir' niteliğinde e-posta

15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından peş peşe çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle, 17 Ağustos 2016'da kapatılarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na (BTK) devredilen Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB), Türkiye genelindeki internet servis sağlayıcılara (İSS) emir niteliğinde bir e-posta gönderdi.

TİB'in İSS'lere gönderdiği o e-postaya ulaştım ve haberleştirdim. TİB'in yolladığı e-postaya göre, kullanıcıların mesajlarının engellenmesi ve izlenmesi için yapılacak değişiklik, kullanıcıyla sosyal medya sitesi arasında gerçekleşen güvenlik sözleşmesinin (HTTPS), bir şekilde korsan yöntemlerle delinmesine dayanıyordu. İSS'ler aracılığıyla hayata geçirilmesi planlanan sistem, bilgisayar başındaki kullanıcıyla işlem yaptığı sitesi arasına bir 'böcek' gibi girip, tüm işlemleri anında görebilecekti.

Örneğin kullanıcı Twitter üzerinden bir paylaşımda bulunduğunda, sistem kullanıcı ve Twitter'ın bilgisi olmadan içeriği silmek için doğrudan müdahale yetkisine sahip olacaktı.

Hükümet bütün özel yazışmaları takip edebilecekti

Yetki yalnızca bununla da sınır değildi. Hükümet, İSS'ler aracılığıyla hayata geçirmek istediği sistemi kurduğu takdirde, sadece Twitter değil, özel yazışmalar, kredi kartı bilgileri ve ticari sırlar gibi internet üzerinden paylaşılan her tür bilgiye doğrudan ulaşabilecekti.

Belgeye ulaştıktan sonra görüşüne başvurduğum adını vermek istemeyen bir İSS yetkilisi, TİB'e, HTTPS güvenlik sertifikasının açılmasının teknik olarak çok zor ve hukuki olarak da suç olduğunu defalarca anlattıklarını söyledi: "Ancak ısrarla bu konuda çözüm bulmaya zorlandık. TİB yetkilileri bize 'Dünyada HTTPS trafiğini kullanıcı fark etmeden çözen ülkeler var. Araştırın ve siz de aynısını yapın' telkinlerinde bulundu. Bu uygulamanın insan hakları ihlali olacağını ve güvenlik zafiyetine sebep olabileceğine dikkat çektik ama ikna edemedik."

Haber, 21 Haziran 2014 tarihli Taraf gazetesinde 'Devlet her eve böcek koyuyor' başlığıyla yayınlandı. Bir gün sonra Türk Telekom konuyla ilgili bir basın açıklaması yayınladı ve haberin de yayınlanan belgenin de düzmece olduğunu iddia etti. Her türlü hukuki yola başvuracaklarını açıklamaya eklemiş olasalar da, belgenin gerçekliği kendilerini ikna etmiş olacak ki henüz bu haberle ilgili hakkımda bir soruşturma başlatılmadı.

Türk Telekom, interneti kontrol altına alacak bir yazılım satın aldı

Bir hafta sonra ulaştığım başka bir belgeyse, Türkiye'de internet kullanıcısının artık gizli ve saklısının kalmadığının da kanıtıydı.

Belgede, TİB'in direktifiyle Türk Telekom'un bir ihale şartnamesi hazırladığı ve ABD merkezli Procera Networks adlı yazılım şirketinden, Türkiye internetini tamamen kontrol altına alacak bir yazılım satın almak üzere olduğu ya da zaten almış olduğu görülüyordu.

ABD'nin, Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA) sahip olduğu sisteme eşdeğer olarak gösterilen Procera Networks markalı yazılımla devlet şunları yapabilecekti: "Türk Telekom tarafından tam bir istihbarat ve engelleme sisteminin altyapısının kurulması, Whatsapp, Skype, Facetime, iMessage, e-posta ve Facebook mesajlaşmaları dahil tüm özel yazışmaları görüntüleyebilme, kullanıcıların adreslerini nokta atışı yaparak bulabilme, kullanıcıya farkettirmeden DNS yönlendirme ve DNS hijacking yapabilme, internet kullanıcılarının hangi siteleri ziyaret ettiğini tespit edebilme ve internetteki her türlü içeriği tek tuşla engelleyebilme."

Türk Telekom, 3 Temmuz 2014'te Taraf'ın manşetinden 'Özel hayat bitti' başlığıyla verilen bu haberi de zaman kaybetmeden yalanladı: "Taraf Gazetesi'nde 3 Temmuz 2014 tarihinde Tunca Öğreten imzasıyla yayınlanan 'Özel Hayat Bitti' başlıklı haberdeki kurumumuz hakkındaki iddialar tamamen gerçek dışıdır. Türk Telekom tarafından sağlanan altyapı ve erişim sağlama hizmetleri, Türkiye'deki tüm erişim sağlayıcıların tabi olduğu yasal düzenlemeler çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Bu konuda ilgili kurumlar, BTK ve TİB üzerinden gelen yasal uygulamalar ve düzenlemeler dışında farklı bir uygulama yapılması söz konusu değildir. Borsa İstanbul'a kote olan şirketimiz, çalışmalarını halka açıklık, hukuka uygunluk, kurumsal yönetişim ve şeffaflık ilkeleriyle sürdürmektedir."

Yazılım şirketi çalışanları Forbes'a konuştu

Gelelim tüm bu hatırlatmayı neden yaptığımıza.

ABD'nin prestijli dergilerinden Forbes için çalışan meslektaşım Thomas Fox-Brewster, geçen 26 Eylül'de beni arayıp, 2014'teki bu haberlerle ilgili bildiklerimi anlatmamı ve belgeleri hala saklıyorsam kendisiyle paylaşmamı istedi. Ne biliyorsam anlattım, elimdeki belgeleri de yolladım. Brewster'ın dün Forbes'ta yayınlanan yazısı, aynı zamanda iki yıl önceki haberlerin de sağlaması oldu.

Brewster, Forbes'ta yayınlanan 'ABD şirketinin teknolojisi, Türkiye'ye vatandaşlarını izlemesinde yardımcı mı oluyor' başlıklı haberinde, Procera Networks'te görev almış yazılım mühendislerinin itiraflarına yer verdi.

'Hayatımın geri kalanını Erdoğan'ın çılgınlığı yüzünden pişmanlık duygusuyla geçirmek istemiyorum'

Haber, itirafta bulunan mühendislerden birinin sözlerini de alıntılayarak şöyle başlıyor: "Hayatımın geri kalanını Erdoğan'ın çılgınlığı yüzünden pişmanlık duygusuyla geçirmek istemiyorum. O yüzden artık bu işte yokum.' Kaliforniya'daki Procera Networks'e ait Fremont isimli bir firmada üst düzey teknik mühendis olan Kriss Andsten tarafından 4 Nisan'da şirket çalışanlarına yazılmış olan bir e-posta, telekom teknolojileri firmasında bir iç isyan niteliğindeydi."

'Neden insanların şifrelerini ele geçiriyoruz?'

Procera çalışanlarının şirket içinde kullandığı Confluence adlı dahili sosyal ağda Türkiye'ye satılan yazılımla ilgili yazışmalara ulaşan Forbes muhabiri Brewster, bir şirket çalışanının "Neden insanların şifrelerini ele geçiriyoruz? Buradaki kulanım amacı nedir? Bu bende kötü bir his uyandırıyor" diye yazması üzerine bir mühendisten şu yanıtı aldığını aktardı: "Yazılım Türkiye'de olası dolandırıcılık faaliyetlerini önlemek amacıyla kullanılıyor."

Andsten ise şu yanıtı verir: "Şifrelerin ele geçirilmesi ile herhangi bir dolandırıcılığı önlemek arasında bir bağlantı olamaz. Bu daha çok sosyal bir grafiklendirme işine benziyor. Burada doğru gitmeyen şeyler var. Burada beni endişelendiren; bu işten aslında ne çıkar sağlandığı ve bizi ne gibi risklerle yüz yüze bıraktıkları. Bu teknoloji asıl amacından farklı işler için kullanılıyor."

'Etik olmayan anlaşmalar yapmak zorunda değiliz'

Sosyal ağdaki Türkiye'ye satılan sistemle ilgili tartışmaların devamında Andsten, Procera'nın Türk Telekom ile çalışmaya devam edeceğini öğrenince şirketten ayrılır. Giderken de büyük bir şüphe dalgası yaratır. Öyle ki, çalışma arkadaşlarından biri "Şirkette bu olayı ortaya çıkardı" der, Andsten için. Mühendisin işten ayrılmasından iki gün sonra, şirket çalışanlarına gizli bir adresten La Resistance (direniş) imzalı bir e-posta gider. Türk Telekom ile yapılan anlaşmaya karşı olanları harekete geçirmeyi amaçlayan e-postada şu ifadeler yer alır: "Etik olmayan anlaşmalar yapmak zorunda değiliz. Procera, dünya için iyi şeyler yapabilecek, harika bir şirket. Bizim işimiz ağ kalitesini yükseltmek. Her birinizin e-postası önemli. İsterseniz anonim bir adresten yollayın. Sesimiz ne kadar yüksek çıkarsa o kadar ciddiye alırlar"

Andsten'in gidişinden sonra beş mühendis daha şirketteki görevinden istifa eder. Halen Procera'da çalışanlarla istifa edenler, Procera ile Türk Telekom'un işbirliğinin devam ettiğini söyler.

Böylece Türk Telekom'un, iki sene önce yayımlanan belgelerin ardından Türkiye'deki 46 milyon internet kullanıcısını fişleyip takip ettiği, yazılımı satın aldığı Procera firması çalışanları tarafından da teyit edilmiş oldu.

http://www.diken.com.tr/forbesa-gore-turkiyede-internet-hukumet-kontrolunde-belgeleri-iki-yil-once-yayinlanmisti/
a45UyF587661-161026140050 Oraj Poyraz At Alpinaasia oraj_poyraz@alpinaasia.com
2016/10/26  15:36 4  58  aciksayfa@yahoogroups.com


 



--

Azarlamada asirilik inat atesini alevlendirir.

Hz.Ali

Peygamber 30 erkegin cinsel gucune sahipti.

Buhari

Levent Erturk : UNDERGROUND

Su aralar Underground (yeralti) yazarlarini okuyorum ve onlarin igneli, saldirgan, ahlaksizca, aykiri yazim tarzlarini cok seviyorum. El birligi ile, Dunya nin icine etmeye devam ediyoruz. Bu oyunda herkes -kendince- hakli. Muslumanlar, Yahudiler, Hristiyanlar, Ruslar, cinliler ecinniler vs herkes hakli. Dunya nin icine edenler ise, cok akilli insanlar . Onlari gordukce aklima Buzlar cozulmeden piyesinde kasaba kaymakami olan delinin soyledikleri geliyor. Size benim gibi deliler uymaz. Size coook akilli idareciler lazim! Evet, bunlar cok saygin insanlar. Bunlarin hepsi en ust seviye universiteleri bitirmis, en ust duzey yonetici konumlarina gelmis insanlar. Hemen hepsi, iclerindeki cocugu geberttikten sonra, finans ve silah yolu ile Dunya yi yeniden design etmeye kalkisan tipler. Alayi toplum icinde ornek ve model olan kisiler. Bunlar milli ve manevi degerlere cok bagli.

Tarihe bakin; insan kani icmeye doyamayan ne kadar sadist varsa, hepsi kucaklarina bir cocuk alip devlet ve milletinin menfaatlerini koruyan ornek lider pozlari vermislerdir. (Hayati ve insanlari gercekten seven kisiler ile bunun sadece edebiyatini yapan kisiler arasindaki farklari bulmayi da sizin idrakinize birakiyorum.)

Underground edebiyat demistim. Ne yapiyor yeralti edebiyati? Bence cok guzel bir gorevi yerine getiriyor. Ahlakli, efendi olmayi bir kenara birakip dogrudan saldiriyor, isiriyor, tekmeliyor, sirasinda kufur ediyor ve bizim bu akilli dunyamizin arka planindaki yozlasmisligi cok guzel sergiliyor.

Ama yeralti yazarlarini bizim dinibutun ve ahlak ve dahi maneviyat sahibi cici cocuklar sevmez, oyle degil mi ? Mesela Charles Bukowski bizimkilere gore degildir. Adam sabahin korunde icmeye basliyor, ABD nin ve onun isbirlikcilerinin duzenine bir araba dolusu kufur ediyor, soyle makyaji akmis ucuz bir hatun bulursa geceyi onunla birlikte geciriyor ve Mac in basina gecip memeler ve kalcalar uzerine dusunduklerini yaziyor. Bu arada, kendisini imana davet eden iki katolik rahip e ve bir Zen budist ozentisi geri zekaliya kalayi basiyor. Ay ne ayip !

Peki, ahlak ve maneviyat sahibi cici liderlerimiz ne haltlar ediyorlar ? Neler yaptiklari meydanda degil mi ? Dunyanin yarisindan fazlasini kana boyayan bu tipleri mi kutsayacagiz ? Sirf ceketli gravatli ve saygin gorundukleri icin mi ?

Bir alkolik size ne yapabilir ? Bir tinerci kac kisiye zarar verebilir ? Yolun kenarinda seks pazarligi yapan bir fahise kac kisinin ahlakini bozabilir ? Oturun hesaplayin ! Bizim cici cocuklar bunun binlerce kat fazlasini yapiyorlar. Her sene, milyonlarca insan katil veya soyguncu olmaya mecbur ediliyor. Milyonlarca kiz, hem de oz aileleri tarafindan fuhus sektorune satiliyor. Arastirin, basta Asya ve Latin Amerika olmak uzere, Dunya daki fuhus sektorunu. Kim suclu ? Vucudunu satan mi, onu bu satisa mecbur eden mi? Direnci kirilana kadar dovuldukten sonra, vucuduna uyusturucu zerkedilen ve bir barakada erkeklerin begenisine sunulan bir genc kiz ahlaksiz oluyor, oyle mi ? Fitrati geregi ... abiler, ablalar....!!!

Ha,bir de bu durumu kutsayan ilahiyatcilar var ...Tum bu sistemi kutsal sulari ile yikamaya kalkisanlar.

Sistemin tum parcalari, birbirlerini destekleyecek sekilde oylesine guclu durumda ki, sisteme karsi cikmaya calismak bile onu daha guclendirmekten baska ise yaramiyor. Iste bu durumun farkina varan Bukowski gibi bir insan, dunya kurtarma receteleri falan yazmayi bosverip sunlari yaziyor: Yeniden dunyaya gelsem kedi olmak isterdim. Butun gun yer, icer, sonra kicimi yalayip uyurdum! cok mu bayagi bir tesbit? Bence iyi dusunun, burda muthis bir analiz var.

Yeralti edebiyati namuslu hanimlari, milli ve muhafazakar beyleri rencide edecektir elbette. cunku hicbir namuslu hanim o namusunu kac bin kizin satildigi bir ticaret sayesinde koruyabildigini dusunmek istemez. Ona bu gercegi hatirlatirsaniz suratini eksitir. Ramazan sofrasinin basinda vaktin gelmesini bekleyen mumin kardeslerimiz de kendi dinlerinin sosyal yonunu bosverip Tanri ile sevap pazarligi yapmanin huzuru icinde yasarlar. Ah ne kadar fakirdi sahabeden Ubeyd bilmemne hazretleri. Agla ya mumin agla. Gelsin devlet ihaleleri ve medyanin dolarlari ...

Yeralti edebiyatini bu yuzden seviyorum. Bu dunyada; Hristiyan, Musluman, Budist vs demeden bu sistemi kim guclendiriyor ise, onlara kalayi basanlari seviyorum. Peki bir ise yarayacak mi, yani, bir seyler degisecek mi ? Zannetmem. Ama en azindan, su cop tenekesinin kapagini kaldirip kendi pisligimiz ile biraz yuzleselim. Belki ilerde birileri gercekten temizlik yapmaya baslayabilir.

Neyse, bu kadar kafa utulemek yeter. Sizler icin Chuck Palahniuk un bazi sozlerini alintiliyorum. Hakli mi, degil mi, siz karar verin. Saygilar

***

Alintilar:

Binlerce yildir insanoglu bu gezegendeki her seyin icine etmis, her seyi boka cevirmisti ve simdi tarih benden herkesin pisligini temizlememi bekliyordu. Bos konserve kutularini suyla calkalamali ve yassiltmaliydim.

Kullandigim her benzin damlasinin hesabini vermeliydim.

Artik sizi yargilamak uzere bekleyen Tanri degil, piyasa.

Bir arada olmaktan nefret ettikleri ama yalniz kalmaktan da korktuklari icin insanlar telefon denilen bir alet kullaniyorlarmis.

Eger ne istedigini bilmezsen, bir bakarsin istemedigin bir suru seyin olmus.

Butun kimliginiz bir anda yok olursa ne yaparsiniz? Butun hayat hikayeniz bir yanlistan ibaret oluverirse, bu durumla nasil basa cikarsiniz?

Terbiyemi takinarak bir yere varamayacagimi anladim; artik ortaligi karistirma zamani geldi.

Ve istedigim halde degistiremedigim o kadar sey var ki...

Hayatin da porno filmlerin de sonu bellidir; tek fark, hayat orgazmla baslar.

Cok yakinda ayni anda ayni seyleri dusunmeye baslayacagiz. mukemmel bir uyum icinde olacagiz. senkronize. birlesmis. esit. kati. karincalar gibi. bocekler gibi. koyunlar gibi.

O kadar cok sey ogrenmistik ki, dusunecek zamanimiz kalmamisti.

Dunya nufusu arttikca insanlarin sayisi azaliyor.

Hiclige yapacagimiz inis baslamistir,lutfen kemerlerinizi baglayin ; )

Cahillik bir zamanlar sonsuz mutluluktu...

Levent Erturk


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo LiteCoin URL:   LTtsCJ2mLUXLLs8v5US8w5zQeq66eakPtU

NameCoin URL       :  N7wbJyxqoueznDHu9tnu56y1V7B9P1Phs4
FeatherCoin URL     :  6rHGzeMefFvzqmBM5VNqmUziCxtga4wpDs
TerraCoin URL        :  1GQFs8GpaTXxoeTAsGmo56WNfYSZRy2mBD

PeerCoin URL         :  PMeBpz6X9RRLQxdFs5Jws5JwFec3Mzen8q6Twg





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder