10 Nisan 2017 Pazartesi

ARZU KÖK : MİLLETİN PARASI…

 


ARZU KÖK : MİLLETİN PARASI…

"Türk Kurtuluş Savaşı boyunca Hind Müslümanları (ki şimdi Pakistan deriz) Anadolu'da savaşanlara yardım için para toplama işini Muhammed Ali Cinnah ve ekibindeki ünlü Türk dostu ve Mustafa Kemal hayranı Gazi Nazrul İslam'ın organizesiyle gerçekleştirmişlerdir. Bu para yardımları altı seferde Anadolu'ya -Ankara'ya- Mustafa Kemal Paşa emrine verilmiştir. Ayrıca on binden fazla, bazı kaynaklara göre 16 bin gönüllü fedailer Anadolu'daki Türk istiklal hareketine katılmak için toplanmış.

Mustafa Kemal Paşa'nın henüz Çankaya Köşkü'ne taşınmadan önceki Ankara'nın ilk günlerinde İstasyon'daki Direksiyon binasındaki ikametgahına Nizamettin Bey (Ankara'da Mustafa Kemal Paşa'nın kurduğu Hakimiyeti Milliye gazetesinin başına hem genel müdür hem de başyazar olarak getirdiği rahmetli Nizamettin Nazif Tepedelenlioğlu) çağrılır. Burada Mustafa Kemal Paşa, bankanın getirip kendisine teslim ettiği masadaki torbaları Nizamettin Bey'e göstererek;

-Bunlar Hind Müslümanlarının Anadolu mücadelesine yardım için gönderdikleri altın paralardır. Tam da zamanında ilaç gibi imdadımıza yetiştiler. Şimdi bunları al ve arabama atlayarak Taşhan'a git. Yanına alacağın 2 kişi ile bunları sayıp, zaptını tutup maliye vekiline teslim et. Makbuzunu alıp bana getir. Paraları sayarken kapıya 2 nöbetçi dikmeyi de unutma. Hadi marş marş...

Hemen dediklerini yaparlar. Taşhan'ın özel odasında paraları sayarak 18 küçük torbaya doldurup maliye vekiline teslim edip, makbuzunu alırlar. Yine İstasyon'daki Mustafa Kemal Paşa'nın ikametgahına dönüp makbuzu kendisine teslim ederler.

Bu arada paraları sayarken bir tek altın sayım yapılan masadan yuvarlanıp zemindeki tahta döşemeler üzerindeki bir aralıktan kayıp bir alt kattaki at ahırlarına düşmüş. Bunu basit görüp önemsememiş ve üstünde durmamışlar. Laf arasında Paşa'ya bundan bahsedilince Paşa öfkeyle elini masaya vurarak şunları söyler:

-Babanızın parasından mı bahsediyorsunuz?.. O, milletin parası... O para ile bir Mehmetçiğin hayatı kurtulacak… Bir vatan parçası kurtulacak... Hemen gidin, o düşen parayı arayıp bulun. Torbasına koyun, maliye vekiline teslim edin. Makbuzu yeniden tanzim edin ve bana getirin.

Bu talimatının ardından önceki makbuzu geri verir. Nizamettin Bey ve beraberindekiler tekrar arabaya biner geri dönüp gereğini yaparlar. Aranır taranır ve o bir tek altın lirayı bulunur. Maliye vekiline teslim edilip alınan yeni makbuz Mustafa Kemal Paşa'ya götürülür. Paşa bir "Aferin" çektikten sonra ilave eder;

-Şimdi benim de size bir müjdem var: Bugünkü tabildotta kuru fasulye ile pilav var...

Bu paralar gerçekten Ankara için ilaç olur. Çünkü devlet 5 aydır memur maaşlarını verememiş, hatta mebuslar da maaş alamamıştı..."( Nizamettin Nazif Tepedelenlioğlu anılarından)

Şimdi diyeceksiniz ki bu meseleyi neden anlattı? Atatürk'ün millete ait tek bir kuruşa bile nasıl öen verdiğinin, her kuruşun bu vatan evlatları için ne anlama geldiğini bildiğinin ispatıdır bu mesele. Şimdi böyle mi? İktidarda olanlar bunca açlık sınırında yaşayan vatandaşımız varken Atatürk'ün verdiği kadar milletin parasına değer veriyorlar mı? Millet açken milletin parasını har vurup harman savurmuyorlar mı?

Hele ki şimdi bir referendum sürecindeyiz ve kanunların hiçe sayıldığı bir kampanya yürütülüyor.

Özellikle evet bloğu, uçağından makam aracına, resmi/gayriresmi parti medyasından güvenlik güçlerinin kullanımına kadar devlet imkânlarının hepsini kullanıyor. Yetmiyor, kısıtlı gücüyle "HAYIR" kampanyası yapanlar engelleniyor, dövülüyor, eziliyor. Araçlarına el konuluyor. Bireysel kampanya yapanlar soluğu nezarette alırken, kurumsal kampanyalarda "HAYIR" için ne salon ne de billboard verilmiyor. Açık hava, yükseklik, doğa, mümkün olsa uzay bile "evet" için kullanılacak. Oysa oylanacak olan bir siyasi parti değil, anayasa değişikliği. Ama tek adam rejimi adına bütçe tepe tepe kullanılıyor. Nereden geliyor bu değirmenin suyu?

"Bu harcanan paralarla kaç okul, kaç hastane veya fabrika açılırdı?" diye sormadan geçemiyorum.

Afişlerinde "Herşey millet için" deniyor ama görülüyor ki yokluktan, işsizlikten kırılan milletin parası harcanıyor. Millet için çalışan, ATATÜRK gibi olur, böyle değil.

Dolayısıyla "HAYIR" sadece tek adam rejimine bir uyarı değil. "HAYIR" kaybedilmek istenen gerçekliği yerine koymak için de gerekli. Milletin parasının millet için harcanması için de, akıl sağlığımızı korumak için de gerekli.

http://arzu-kok.blogspot.com.tr/2017/04/milletin-paras-arzu-kok.html

 
a45UyF587661-170409231318 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/04/10  13:35 2  65  alelma@yahoogroups.com


 


Dum vivimus servimus
Yasadigimiz surece hizmet ederiz. (Presbiteryen Kolej slogani)

Latin Atasozu

Bir Ihanet Belgesi: Necip Fazil in Genclige Hitabesi..

Ustad diye nitelendirdikleri Kisakurek in Ataturk yazdiktan sonra ben de yazabilirim diye ortaya doktugu satirlar; sizler ne dusunursunuz acaba???

Necip Fazil KISAKUREK : GENCLIGE HITABE

Bir genclik, bir genclik, bir genclik...
Zaman bendedir ve mekan bana emanettir! suurunda bir genclik...
Devlet ve milletinin buyuk capa ermis yedi asirlik hayatinda ilk ikibucuk asrini ask, vecd, fetih ve hakimiyetle susleyici; uc asrini kaba softa ve ham yobaz elinde kenetleyici; son bir asrini Allahin, Kur an inda belhum adal dedigi hayvandan asagi taklitcilere kaptirici; en son yarim asrini da Isgal ordularinin bile yapamayacagi bir cinayetle, Turku madde planinda kurtardiktan sonra ruh planinda helak edici tam dort devre bulundugunu goren... Bu devreleri, yukseltici ask, curutucu taklitcilik ve oldurucu kufur diye yaftalayan ve simdi, evet simdi... Besinci devrenin kapisi onundedimdik bekleyen bir genclik...
Gokleri cokertecek ve yeni kurbaga diliyle butun dikey leri yatay hale getirecek bir nida kopararak mukaddes emaneti ne yaptiniz? diye meydan yerine cikacagi gunu kollayan bir genclik...
Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, irzinin, evinin, kininin, ocunun davacisi bir genclik...
Halka degil, Hakka inanan; meclisinin duvarinda Hakimiyet Hakkindir dusturuna hasret ceken, gercek adaleti bu inanista bulan ve halis hurriyeti Hakka kolelikte bulan bir genclik...
Emekciye Benim sana acidigim ve yardimci oldugum kadar sen kendine aciyamaz ve yardici olamzsin! Ama sen de, zulum gordugun iddiasiyla, kendi kendine hakki ezmekte ve en zalim patronlardan daha zalim istismarcilara yakani kaptirmakta basi bos birakilamazsin! ; Kapitaliste ise Allah buyrugunu ve Resul emrini kalbinin ve kasanin kapisina kazimadikca serbest nefes bile alamazsin! ihtarini edecek... Koku ezelde ve dali ebedde bir sistemin, askina, vecdine, diyalektigine, estetigine, irfanina, idrakine sahip bir genclik...
Bir bucuk asirdir yanip kavrulan ve bunca kesfine ve oyuncagina ragmen buhranini yenemeyen ve kurtulusunu arayan bati adaminin bulamadigini, Turk un de yine bir bucuk asirdir iste bu hasta bati adaminda buldugunu sandigi seyi, o mubarek olus sirrini, her sistem ve mezheb, ortada ne kadar hastalik varsa tedavisinin ve ne kadar cennet hayali varsa hakikatinin Islamda oldugunu gosterecek ve bu tavirla yurduna, Islam alemine ve butun insanliga numunelik teskil edecek bir genclik...
Kim var? diye seslenilince, sagina ve soluna bakinmadan fert fert ben varim! cevabini verici, her ferdi benim olmadigim yerde kimse yoktur! duygusuna sahip bir dava ahlakini pirildatici bir genclik...
Can tasima liyakatini, canlarin cani ugrunda can vermeyi cana minnet sayacak kadar gozu kara ve o nispette strateji ve taktik sahibi bir genclik...
Buyuk bir tasavvuf adaminin benzetisiyle, zifiri karanlikta, ak sutun icindeki ak kili farkedecek kadar gozu keskin bir genclik...
Bugun komik universitesi, hokkabaz profesoru, yalanci ders kitabi, cikartma kagidi sehri, muzahrafat kanali sokagi, fuhs albumu gazetesi, saskina dormus ailesi ailesi, ve daha nesi ve nesi, hasili, guya kendisini yetistirecek butun cemiyet muesseselerinden aldigi zehirli tesiri uzerinden silkip atabilecek, kendi oz talim ve terbiyesine, telkin ve temmisesine memur vasitalara kadar nefsini koruyabilecek, tek basina onlara karsi durabilecekdestanlik bir meydan savasi icinde ve cetinler cetini bu isin destanlik savasini kazanabilecek bir genclik...
Annesi, babasi, ninesi ve dedesi de icinde olsa, gelmis ve gecmis butun eski nesillerden hicbirini begenmeyen, onlara siz gunesi ceketinizin astari icinde kaybetmis marka muslumanlarisiniz! Gercek musluman olsaydiniz bu hallerden hicbiri basiniza gelmezdi! diyecek ve gercek muslumanligin ne idugu nu ve nasil ini gosterecek bir genclik...
Tek cumleyle, Allahin, kainati yuzu suyu hurmetine yarattigi Sevgilisinin alemleri manto gibi buruyen etegine tutunacak, O ndan baska hicbir tutamak, dayanak, siginak, sarinak tanimayacak ve O nun dusmanlarini ancak kubur farelerine denk muameleye layik gorecek bir genclik...
Bu gencligi karsimda goruyorum. Maya tutmasi icin otuz kusur yildir, devrimbaz kodomanlarin viski cektigi kamistan borularla cigerimden kalemime kan cekerek yirtindigim, kivrandigim ve zindanlarda curudugum bu genclik karsisinda, uykusuz, susuz, ekmeksiz, basimi secdeye mihlayip bir omur Allaha hamd etme makamindayim.
Genc adam! Bundan boyle senden bekledigim manevi babanin tabutunu musalla tasina, Anadolu kitasi buyuklugundeki dava tasini da gedigine koymandir!
Surda bir gedik actik; mukaddes mi mukaddes!
Ey kahbe ruzgar, artik ne yandan esersen es!...
Allahin selami uzerine olsun...

Necip Fazil KISAKUREK
Biz ceylan gozluleri, defterleri sagdan verilenler icin yeniden yaratmisizdir; onlari bakire, eslerine duskun ve hepsini bir yasta kilmisizdir.

Vakia/56/35-8.
Cennette cinsel yasama iliskin mustulu haberlerden.

Sufeyla Sahin : Muavenet e yapilan ABD saldirisi.2 Ekim 1992.Bunu sakin unutma!

Katil Amerika!!!
NASIL OLDU?
OLAY SONRASI
GAZILER NE DIYOR?
DAVA SONUCU IBRET VERICI
IRAN NE YAPMISTI?
ACIKLI VE DUSUNDURUCU
SORUSTURMA BILE ACILIRDI
KOMUTAN NE DEDI?


Katil Amerika!!!

Gemi komutani Kurmay Yarbay Kudret Gungor, Vardiya Subay Tegmen Alper Tunga Akan, Telsiz Astsubayi Serkan Aktepe,

Cavus Mustafa Kilinc ve Topcu Er Recep Akan

Rahmetle aniyoruz...

Yine Muavenet Faciasi nin yil donumu; 5 sehit 22 gazinin trajik hikayesi...13 yil once meydana gelen olayin sonrasinda bizim icin bir cok ibret var. Ege de tatbikat sirasinda durup dururken Amerika tarafindan vurulan Muavenet Firkateyni ni hic unutmamak unutturmamak gerekir. Yaziyi okuyunca daha iyi anlayacaksiniz.
NASIL OLDU?

2 Ekim 1992 gunu, planlamasinda gercek atisin bulunmadigi Display Determination Tatbikatindayiz. Dinlenme aninda, yani herkes uykudayken, tam gece yarisi Amerikan Ucak Gemisi Saratoga attigi 2 Sea Sparrow Fuzesiyle Firkateynimizi vurdu.

Birer saniye arayla atilan 2 fuzenin biri komutanin bulundugu kaptan koskunu,digeri kurmay ekibin bulundugu savas harekat merkezini vurdu.
OLAY SONRASI

Faciadan sonra olanlari kisa basliklariyla hatirlatayim:

Yarali personelimiz helikopterle Saratoga ya ameliyata alindi...

Saratoga dan bir ekip geliyor fuze parcalarini almak istiyor.

Bir assubayimiz Recep Kayaci delilleri yokedecekleri kaygisiyla parcalari vermedi.

5 sehit 22 yaraliya, koca gemimizin hurdaya donmesine ragmen tatbikat kesilmedi.

Hic birsey olmamis gibi devam etti.Iste ilk sorgulanmasi gereken skandal bu...
GAZILER NE DIYOR?

Konustugum hicbir gazi, ornegin olayda bir kolunu ve bir bacagini yitiren Ustegmen Ilter Ozdil, cigerlerinde hala fuze parcasi tasiyan Tegmen Uluc Kilic ve diger personel olayin asla kaza olmadigini soylediler. Sea Sparrow Fuzeleri oyle omuzdan atilan bir tanksavar roketi degil. Bu basli basina bir sistem. Bir kac personelin, geminin radar ve bilgisayar sistemlerinin kombine olarak atisa karar verecegi bir silah sistemi. O sirada gemiler dost sularda, ortada tehdit yok. Supheli bir gemi yaklassa dost-dusman tanima araclari (IFF) var. Dahasi cagri yapar kimlik sorarsin. Bunlarin hic biri yapilmiyor. Gemimiz dusman olarak seciliyor dogrudan ates ediliyor. Dolayisiyle olayin kaza olmasina imkan ve ihtimal yok. Olay kaza olarak gecistirilmeye ve unutturulmaya calisiliyor.
DAVA SONUCU IBRET VERICI

Olaydan sonra sehit ve gazi yakinlari Amerika ya tazminat davasi aciyor.

Hukumetten en ufak bir yardim gelmedigi gibi bir de yazi gonderiyorlar.Geminin 19 yasindaki telsiz subayi sehit Serkan Aktepe nin babasi Ahmet Aktepe: Bize Amerika yi dava etmeyin diye yazi gonderdiler. Esim oglmuzun uzuntusunden kanser olup oldu ona ilac parasi bile bulamadim. yaziya ragmen Amerika ya karsi dava aciliyor 4 sene suruyor...

Gerisini davayi sehit ve gaziler adina acan ve takibeden Avukat Erkan Pekce den alalim:

Davanin iki senesi bu dava magdurlarla Amerikan deniz Kuvvetleri arasindamidir, yoksa iki hukumet arasindamidir? Sorusuna yanit aramakla gecti. Sonucta mahkeme olayin bir political question yani politik bir sorun olduguna karar verdi!

Avukata gore; Iste tam bu nokta yapilan saldirinin kaza olmadigi siyaseten yapilmis bir saldiri oldugunun hukuki belgesi oluyor.Bundan sonra Coninin biri tatbikatta silahini temizlerken bir mehmetcigi vursa... Olay political question yani siyasi mesele denip kapatilacak.Ortada hukuki dayanak (ictihad) var cunku....
IRAN NE YAPMISTI?

Hemen hemen ayni siralarda yine bir Amerikan Gemisi ayni tip bir fuzeyle bir Iran yolcu ucagini vurmustu.Iran hukumeti yolcularin tazminatini Amerika dan soke soke aldi.

O zaman Amerika Iran la iki dusman.Biz ise dost ve muttefikiz! Iran hukumeti vatandasinin hakkini soke soke aliyor, bizimkiler ise Amerika yi rahatsiz etmeyin diyor. Zavalli sehit ve gazi yakinlarini koca Amerika yla karsi karsiya birakiyor.

Bir yanda hic bir mudanaasi olmayan Iran.Diger yanda Amerika ya gobekten bagli, ezik, sahsiyetsiz ve kompleksli bazi yoneticileriyle Turkiye...
ACIKLI VE DUSUNDURUCU

Ege de yasanan bu olaydan sonra Amerika nin Muavenet e karsilik olarak Turk Deniz Kuvvetleri ne Knox sinifi 8 firkateyni hibe ettigi aciklandi. Oysa durum hic de oyle degil.

Avukat Erkan Pekce konusuyor: Bu aciklama dogru degil gemilerden biri sembolik bir ucretle verildi. Ancak diger yedisi her biri 171 milyon dolardan bize satildi. Ilgili internet sitelerinde herkes bunun kayitlarini bulabilir! ...Gercekten de FMS yani Foreign Military Sales (askeri satislar) ile ilgili sayfalarda bunlar yaziyor.Isin en acikli yani bu gemilerin bir kismi kisa sure sonra hizmet disi olup hurdaya ayrildi.
SORUSTURMA BILE ACILIRDI

Bu olaydan son sora olay meclise intikal etmeli siyasi sorusturma acilmaliydi.Hatta Amerika da ateselik yapmis bir dostum bizimkiler israr etseydi Amerikan Kongresi bile kendi personeli icin sorusturma acardi.Orada prosedur boyledir ama bizimkiler ne icerde ne Amerika da sorusturma acilmasini isetemediler dedi.Maalesef 5 sehit 22 gazinin hesabi ne icerde ne disarda sorulamadi.
KOMUTAN NE DEDI?

Emekli Oramiral Vural Beyazit yani donemin Deniz Kuvvetleri Komutani yapmayi dusundugum Muavenet Belgeselinde konusmayi reddetti. Tuncer cigim olay kazadir.

O firkateyni ( yani Muavenet asil adi Uss Gwyn) bize cok sembolik bir parayla hibe etmislerdi. Bir kazadir oldu bos ver karistirma. Bunu yaparsan seni alaya alirlar sen bu isin uzmanisin yapma... dedi.

Ben 2003 de TV8 de iken bu facianin belgeselini yaptim.Bir kez bu kanalda yayimlandi.Daha sonra hic tekrar edilmedi.Program diye takla atan her magazin programini bile defalarca yayimlayan TV8 nedense bu belgeseli bir daha tekrar etmedi.

Bu olaydan alinacak ders: Baskasindan borc para ve silah alirsan olacaklara razi olursun. seklinde ozetlenebilir. Ama kazin ayagi oyle degil. Once durustluk, vatan sevgisi, sahsiyet ve cesaret lazim. Iste koca Turkiye bunlarin ek$ikligini yasiyor..


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder