17 Nisan 2017 Pazartesi

Evet, vicdanlar rahat mı?

Bir de merak ediyorum, İslam, Kur'an, hadisler bu konuda ne diyor?
Dar-ül Harp mı diyor, kafire hile, desise, pusu, yalan haktır, helaldir mi diyor?
Kafirin canı, malı, ırzı helaldir mi diyor?
Amaca ulaşana kadar her yol mubahtır mı diyor?
Görünen o ki, öyle diyor.

Açıklık getirelim, AKP'lilerin bu kadar gayretle, iştahla hile yapmaları, hiç gocunmamaları, hiç gücenmemeleri, hiç çekinmemeleri benim aklıma şunu getiriyor.
Müslümanların Allahtan korkuları yok.
Hayır imansız, inançsız olduklarını ima etmiyorum.
Tam tersine çok inançlı olmaları olası.

Bu bakışla bütün bunlar çok normal, çünkü İslam bütün bunlara cevaz  veren bir din ise Müslümanlar neden Allah'dan korksunlar ki?
Sonuçta dinen hak ve mübah olan için Allah'dan korkmaya imkan var mı?

Hatta kafire yapılan, hile, desise, yalan, pusu sevaptır, helaldir, bonus puan bile yazması ihtimali kuvvetlidir.

Peki, bu durumda başka sorular geliyor aklıma.
Böylesi bir dinin inananı olmak sizce uygun mu?
Peki böylesi bir dinin mensupları diğer insanlarla barış içerisinde yaşayabilir mi?

Oraj POYRAZ ( 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
           L2fSIJNoA0xfSNxA      


 
a45UyF587661-170417123332 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/04/17  13:26 2  65  alelma@yahoogroups.com


 

Asinus asinum fricat
Esek esege surtuyor (birbirlerine asiri iltifat edenlere soylenir)

Latin Atasozu

Kur an da, Secde Suresi nde Tanri nin soyle konustugu yazilidir:

Biz dileseydik, herkesi dogru yola eristirirdik.
Ne var ki, An-dolsun ki, cehennemi, cinlerle ve insanlarla dolduracagim diye kesin bir soz cikmistir benden (Secde Suresi, ayet 13).
Bu ayeti okurken bir de Enam Suresi nin su ayetine goz atalim:

Allah kimi dogru yola iletmek isterse onun kalbini Islama acar; kimi de saptirmak isterse...
kalbini iyice daraltir... (Enam Suresi, ayet 125.)

Dikkat edilecegi gibi bu ayetlere gore Tanri, eger dilemis olsa butun insanlari Musluman yapabilecekken yapmiyor; bir kismini Musluman yapip bir kismini kafir kildigini bildiriyor.
Sebep olarak da cehennemi insanlarla dolduracagina dair kendi kendine kesin bir soz verdigini soyluyor.
Daha baska bir deyimle insanlarin tumunu dogru yola sokabilecekken boyle yapmadigini, cunku boyle yapmis olsa, bu takdirde cehennemi insanlarla dolduracagina dair kendi kendine verdigi sozu yerine getirememis olacagini apacik bir sekilde acikliyor!
Olacak sey midir bu?
Hic Yuce bir Tanri, hic yoktan insanlari cehenneme atmak gibi bir davranisa yonelmekten zevk aliyormus gibi konusabilir mi?
Yukaridakine benzer olmak uzere, Kur an in Hud Suresi nin 118.ve 119.ayetlerinde Tanri nin soyle konustugu yazilidir:

Rabbin dileseydi butun insanlari bir tek millet yapardi.(Fakat) onlar ihtilafa dusecekler.
Ancak, Tanri nin merhamet ettikleri mustesnadir.
Zaten Rabbin onlari bunun icin yaratti.
Rabbinin, Andolsun ki cehennemi tumuyle insanlar ve cinlerle dolduracagim sozu yerini buldu (Hud Suresi, ayet 118-119).
Goruluyor ki, bu ayetler anlasilmazliklarla, uyusmazliklarla ve birbiriyle celisir satirlarla, fakat butun bunlardan baska bir de Tanri nin yuceligi fikriyle bagdasmazliklarla dolu.
Kaynak: Ilhan Arsel (Kuranin Elestirisi s. 55-56)


Mine Sogut : AKP nin secim sarkisi Bismillah , muhalefetinki de Illallah


Dunyayi asirlardir coktanrili arkaik dinlere mitoloji ; tektanrili yakin zaman dinlerine inanc degeri bicen bir akil yonetiyor.

O yuzden kalabaliklarin hala gokten bir koc indirildigine inanip kurban kesiyor ve bayram yapiyor olmalarinda yadirganacak bir taraf yok.

Dunyayi yonetmeye talip olmayan ve inatla gercegi arayan supheci akil, dunyayi yonetmeye hevesli ve gucunu gercegi sonuna kadar yadsimaktan alan dogmatik akil karsisinda zayif kaliyor.

Cunku masallar gerceklerden daha etkileyicidir ve kalabaliklar masallara kolay kanarlar.

Buna ragmen gercekler masallardan daha belirleyicidir.

Dogmatikler dunyayi okuzun ya da gokten inen bir kocun boynuzlarinda dondure dursunlar; o bildigini okur ve bir basina uzay boslugunda doner durur.

Kutsallara inanmakta israrci kalabaliklar artik dunyanin yuvarlak oldugunu kabul etmek zorunda kalsalar da bu bosluk meselesi onlarin hic hosuna gitmez.

Bos inanclar olsun, gelenekler olsun ellerine ne gecerse onlarla bu boslugu doldurmaya calisirlar.

Ebedi ve ezeli bir Tanri ya ikna olurlar da varolusun kulliyen ebedi ve ezeli olabilecegi varsayimina katlanamazlar.

Sonsuzluk...

Belirsizlik...

Rastlantisal var oluslar, rastlantisal yok oluslar, evrimler, donusumler...

Tum eski dinlerin bir cikis ve bitis tarihinin olmasi...

Tanri nin bir fikir olarak insanligin cok ileri asamalarinda ortaya cikmasi...

Evrenin sonsuz, zamanin gorece olmasi...

Tum bu bilimsel gercekler bir onceki yazida bahsettigim suskunluk sarmalinda erir gider.

Cunku gercek, her konuda ama en cok inanc konusunda huzur kaciricidir.

Kalabaliklar inanirken inanca kuskuyla bakan azinliklar ve inanmayanlar alacaklari tepkilerden korkar ve susarlar.

Bu suskunluktan ve korkudan guc alan kalabaliklar da kendilerinin evrimleserek degisen, seviserek ureyen ve siddetten beslenen bir canli turu olarak tanimlanmasina pervasizca karsi cikarlar.

Onlar bir yilana kanan Adem le Havva nin gunahkar torunu, birbirini olduren Habil le Kabil in cani kardesidirler ve Tanri ya kurban ettikleri koc sayesinde gunahlarindan ve cinnetlerinden arinacak, sirat koprusunu gecip cennete gideceklerdir.

Obur dunyaya ait bir kusursuzluk olarak istahla tarif ettikleri cenneti bu dunyada neden yaratamadiklarinin sorgulanmasi islerine gelmez.

Iclerindeki kotulugu seytanin varligina atfederek ve Tanri nin merhametine siginarak yasarlar; inancsizlari da yine ayni Tanri nin atesine atarlar.

Kutsal kitap ustune kutsal kitap yazarlar.

Kalabaliklar kendilerini basi sonu belli kurgulanmis bir hikaye icinde goremezlerse, guvende hissedemezler.

Cinayetleri ve suclari ve kavgalari ve dusmanliklari inanc kiliflarinda saklaya saklaya soydan soya bir meziyet gibi aktarirlar.

Varolus efsaneleriyle hayatlarini kutsallastiranlarin...

Dini masallari bilimsel gerceklere ve sorgulamalara tercih edenlerin...

Gokten bir koc indigine inananlarin...

Gerceklerle masallar arasindaki koprude aslinda ne muhtesem hikayeler anlatildigini hic umursamayanlarin...

Iste tum bunlarin nabzina gore serbet veren iktidarlar da bu cehalet atina yular takip kalabildikleri kadar uzun sure iktidarda kalirlar.

O yuzden AKP nin secim sarkisi Bismillah olmalidir.

Muhalefetinki de Illallah ...

http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/375735/Bismillah-ve-illallah.html#


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder