9 Nisan 2017 Pazar

SONER YALÇIN: AKP’Lİ ARKADAŞ

 


SONER YALÇIN: AKP'Lİ ARKADAŞ



​Ülke olağanüstü şartlar yaşarken bu referandum nerden çıktı?

Sahi, Erdoğan ne istedi de yapamadı? Bir tek örnek gösterebilir misin? Yok.

O halde referandum dayatması niye?

Keza. Mursi'nin sonunu, Mısır referandumunun getirdiğini detaylarıyla yazdım.

Erdoğan'ın kaç kez kandırıldığını yazdım.

Yine yazıyorum:

Bu referandumun arkasında büyük oyun var; bunu gör!

Atalarımız bu sinsi oyuna geldi.

Bu topraklar bu kurnaz oyunla parçalandı.

Ortak mirasımız Osmanlı'dan örnek vereyim:

19'uncu yüzyıl Osmanlı Devleti'nde önemli değişimlerin/dönüşümlerin yüzyılı olarak kabul görür. -Sen ne kadar Cumhuriyet'le özdeşleştirsen de- dışsal kaynaklarcadesteklenen "Batılılaşma" kavramı bu yüzyılın eseridir.

Batılılaşma çabasının amacı; merkezi devleti tekrar padişahın kişisel otoritesi altına sokmaktı.Çünkü…

Değişimin etkili ve hızlı olabilmesi için, Batılılaşma yanlısı padişahların tek güç haline getirilmesi ve itibariyle değişimin yukarıdan dayatılması şarttı.

Değişim; kapitalizmle ekonomik bütünsellikti. Sanayileşen ve yeni pazarlar arayan Avrupa, Osmanlı'yı küresel pazara bu "değişimle" açmak istiyordu.

1838 Baltalimanı Ticaret Anlaşması'yla bu yol açıldı. Fakat…

Yeni pazar için yeni düzen şarttı. (Tanzimat Fermanı ilan edildi.)

Yeni pazarın alt yapısının, güvenliğinin vs. sağlanması şarttı. (Derebeylerinin tasfiyesi, bürokrasinin güçlenmesi, vergilerin toplanması, tren yolları inşası, yeni ordu kurulması, okullar açılması vs. gerçekleştirildi.)

Yani… Kapitalizm pazarıyla bütünleşme, Osmanlı'da merkezi iktidarı güçlendirerek gerçekleştirilmeye çalışıldı. Bitmedi…

Bekleyiniz konuyu referanduma getireceğim…

CEBEL LÜBNAN BENZERİ

İdari yapının da değişmesi gerekiyordu.

Tanzimat döneminde 34 idari birim oluşturuldu. Örneğin…

1847'de Kürdistan kuruldu.

1850'de Lazistan kuruldu.

Bu ıslahatlar hep -Avrupa'nın dayatmasıyla- merkezi otoriteyi güçlendirmek hedefiyle hayata geçirildi.

Ah işte; ne yapılsa olmuyordu!

Bu kez dış kaynaklar (Kırım Savaşı-Paris Anlaşması'ndan yararlanarak) Osmanlı'ya Islahat Fermanı'nı dayattı. Osmanlı borç girdabına sokuldu. Böylece…

Merkezi devlet yapısını kontrol altına alma yolunda hızla ilerleyen Avrupa devletleri, taşrada iktisadi yapısının hakimiyeti için eyaletlere el attı.

Tanzimat, Kürdistan, Lazistan doğurdu ise, Islahat Fermanı geri kalır mı:

İlk örneği, Cebel-i Lübnan oldu.

Lübnan'daki iç çatışmalara son vermek isteyen Avrupa devletleri Osmanlı'nın bu topraklarına asker çıkardı. İdari yönetimini Avrupa Komisyonu üstendi. Ve nihayetinde Lübnan Nizamnamesi imzalanarak bu topraklara özerklik verildi.

Girit'te de benzeri yaşandı.

1864, 1867, 1871, 1876'da eyalet-vilayet düzenlemeleri yapıldı. Taşrada, özellikle gayrimüslim unsurlar iktisadi ve siyasi olarak güçlendirildi.

1876 Anayasası'nın; Fransız-İngiliz parlamentarizmine değil, Rusya-Avusturya/Macaristan gibi "tek adamlık" anayasasına benzemesi tesadüf müydü? Bu nedenle rafa kaldırılıverdi. Sonra ne oldu; II. Abdülhamit, özerklik verilmesinden yana değildi; ama her sıkıştırıldığında geniş özerklik veren anlaşmalara imza atmaktan geri durmadı. Bosna-Hersek gibi… Ya kaybettiği topraklar?

Büyük oyun hiç bitmedi… "Merkeziyetçiliği güçlendirmek" diye yola çıkan dış kaynaklar,20'nci yüzyıl başından itibaren Osmanlı'ya yerel yönetimleri (adem-i merkeziyetçiliği)dayatmaya başladı. Prens Sabahattin'in, Damat Ferit'in arkasındaki güç oldular.

Sonuçta… Elbirliğiyle Osmanlı'yı parçaladılar.

Gelelim referanduma…

GİT HDP'LİYE SOR

AKP'li arkadaş 15 yıl boyunca partin ne dedi:

"Türkiye'de bütün kötülüklerin anası merkeziyetçi devlet anlayışıdır."

Tek bir örnek vereyim:

AKP danışmanı, Sabah gazetesi yazarı Doç. Nezir Akyeşilmen 2011'de şöyle yazdı:

"Çağdaş demokrasilerde üst yöneticilerin tamamı halk tarafından seçilir. Oysa ülkemizde daha krallıklar dönemindeki ilkellikler devam ediyor. Mesela, merkezden vali atama, merkezden kaymakam, emniyet müdürü, savcı, müftü atama. Bu uygulamalar çağdaş dünyanın kabullenemeyeceği, demokrasinin ruhuyla çelişen, özünde diktatöryal uygulamalardır."

Örnekler çok. Uzatmayayım. Benzer sözleri çok duydun, okudun.

Sorunun çözümünü, yerel yönetimleri güçlendiren "sihirli" adem-i merkeziyetçipolitikalarda bulduklarını da biliyorsun.

Hatırla… "Atanmışlar" değil "seçilmişler"den yanaydınız!

İttihatçılardan CHP'ye "atanmışların" temsilcisi gördüklerinize neler neler söylediniz.

Peki.

16 Nisan referandumundan "evet" çıkarsa ne olacak:

Bu kadar mülki-idari yetki Osmanlı'da ve Cumhuriyet'te görülmemiş bir merkeziyetçi devlet yapısı ortaya çıkaracak.

Tek örnek yeter: Devlet Başkanı; yardımcılarını, bakanlar kurulunu, partisinin milletvekillerini, üst yargı üyelerini, genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanlarını, valileri, rektörleri, diyanet işleri başkanını uzatmayayım; bürokraside aklına hangi makam gelirse oraya atama yapabilecek.

Devlet başkanının "güç sarhoşu" yapılmasının sebebi nedir arkadaş?

19'uncu yüzyıldaki sinsi oyuna geri mi döndük arkadaş?

Merkezi devleti güçlendirmek isteyenlerin gizli niyetleri belli değil mi arkadaş?

Yine nasıl idari taksim yapılacak arkadaş?

Bunları bana sorma!

Git samimi bulduğun HDP'liye sor; neden "evet" oyu vereceklerini açıklasınlar sana! "Kantonların yolu açılacak" diyorlar.

Ey AKP'li arkadaş!

Sen niye büyük tezgahı görmüyorsun inatla?

Meseleyi kişileştirme.

Vatana yazık etme!

 
a45UyF587661-170409220920 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/04/10  09:22 2  65  alelma@yahoogroups.com


 


Barba non facit philosophum
Sakal felsefe yapmaz
(Plutarkhos tan alinti)

Latince Atasozleri

BAKARA - 29 Yeryuzundeki herseyi sizin icin yaratan odur.
Sonra goklere yonelerek yedi kat gogu sizin icin duzenledi, yaratti.
O herseyi bilir.

Levent ERTURK : BIR AFRIKA YARATILIS OYKUSU - TANRI BUMBA

levbaba@yahoo.com

Bir Orta Afrika halki olan Boshongo kabilesinin yaratilis miti. Boshongolar, Tanri ya Bumba derler.

***

Baslangicta, karanliklar icinde, sudan baska hicbir sey yoktu. Ve Bumba yalnizdi.

Bir gun Bumba, karninda cok siddetli bir aci hissetti. Ogurdu, zorlandi, kasildi ve sonra Gunes i kustu. Boylece her yeri i$ik kapladi. Gunes in isinlari suyu kurutmaya basladi, ta ki Dunya nin kara uclari gorunene kadar. Siyah kumsallar ve kayaliklar gorulebiliyordu. Fakat yasayan hicbir sey yoktu.

Bumba, Ay i ve yildizlari kustu, simdi gecenin de kendi isigi vardi.

Fakat Bumba nin hala karni agriyordu. Bir kere daha ogurdu ve ortaya dokuz tane canli cikti: Koy Bumba isimli bir leopar, sorguclu kartal Pongo Bumba, timsah Ganda Bumba, ve Yo isimli kucuk bir balik, sonra, yasli kaplumbaga Kono Bumba; ve leopar kadar hizli hareket eden, olumcul, guzel Simsek Tsetse; sonra beyaz balikcil Nyanyi Bumba, ayrica bir bocek, ve Budi isminde bir keci.

Bunlarin hepsinden sonra insanlar geldi. Bir suru insan vardi, fakat sadece bir tanesi Bumba gibi beyazdi. Onun adi Yoko Lima idi.

Ortaya cikan yaratiklar diger yaratiklari dogurmaya basladi. Balikcil butun kuslari yaratti, caylak haric. Timsah ise yilan ve iguanayi yaratti. Keci, butun boynuzlu yaratiklari olusturdu. Kucuk balik Yo, tum denizler ve sulardaki baliklari yaratti. Bocekten diger bocekler cikti. Yilanlar kivrilarak cekirgeleri ortaya cikardilar ve iguana boynuzu olmayan tum hayvanlari cikardi.

Sonra, Bumba nin uc oglu dunyanin geri kalanini bitireceklerini soylediler. Ilk oglu Nyonye Ngana beyaz karincalari yaratti fakat gorevini bitirebilecek kadar guclu degildi, bu yuzden oldu. Yine de karincalar hayattan ve varolmaktan mutlu olarak topragin derinliklerine indiler, corak topraklari kapladilar ve yaraticilarini onurlandirdilar.

Ikinci ogul, Chonganda, muhtesem agaclarin, otlarin, ciceklerin, bitkilerin fiskirdigi yesil bir alan yaratti. Ucuncu ogul, Chedi Bumba, farkli bir seyler yapmak istedi, fakat tum cabalarina ragmen Kite isimli bir kustan baska sey yaratamadi.

Butun bu yaratiklar icinde sadece Simsek Tsetse sorun cikariyordu. Basa o kadar cok bela olmaya basladi ki sonunda Bumba onu gokyuzune kovaladi. Insanlar atesi bilmiyorlardi, Bumba onlara agaclardan nasil ates cikarilacagini ogretti. Onlara, her agacin icinde ates bulunur dedi ve sonra agaci delip atesi nasil ozgurluge kavusturacaklarini anlatti. Bugun bile, bazen Simsek Tsetse yeryuzune sicrar ve etrafa zarar verir.

Sonunda, butun yaratma isleri bittiginde, Bumba baris icindeki koylere yurudu ve insanlara dedi ki: Bu mucizelere sahip cikin. Onlar size aittir.

Boylece Bumba, yaraticimiz ve ilk atamiz, her gun gorup kullandigimiz tum mucizeleri yaratti ve insanlarla diger yaratiklar arasindaki barisi sagladi.

***

Kaynak:

Maria Leach, Baslangic, dunyanin her yerinden yaratilis mitleri, Boshongo kabilesi bolumu (The Beginning, New York, 1956, pp.145-6; translated and adapted from E. Torday and J. A Joyce, Les Boshongo, pp.2)

Tercume: Levent Erturk
https://leventerturk1961.wordpress.com/2015/08/26/bir-afrika-yaratilis-oykusu-tanri-bumba/

- - - - - -

Saygi deger insanlar;

Afrika halklarindan Boshongo kabilesinin yaratilis inancini anlattigim yazima dileyenler blogumdan ulasabilirler.

Not:Bu tur mitlerdeki tanrilara tapmiyorum.
Sadece okumayi ve farkli seyler ogrenmeyi seven bir insanim.
Lutfen kimse,sen bunlara mi tapiyorsun seklinde sorular sormasin.
Aslinda bunubelirtmem gereksiz, fakat ne yazik ki bazi gruplarda okuduklarini anlamaktan aciz insanlar bulunuyor.
Boyle bir hatirlatmada bulundugum icin hepinizden ozur dilerim.

Levent Erturk.

- - - - - -

Ayni uyariyi ben de tekrar edeyim.
Idrak yollari tikanmis cok insan var maalesef

Oraj POYRAZ


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder