8 Nisan 2017 Cumartesi

YILMAZ ÖZDİL: TOMAHAWK

 


YILMAZ ÖZDİL: TOMAHAWK


​Sene 1964.

Amerikan donanmasına ait USS Maddox ve USS Turner Joy isimli destroyerler, Tonkin Körfezi'nde devriye geziyordu. 4 Ağustos akşamı saat tam 20.40'ta Kuzey Vietnam hücumbotlarının saldırısına uğradılar. Torpiller kılpayı sıyırıp geçiyordu. Maddox'un komutanı bir yandan toplarını ateşleme emri veriyor, bir yandan da bölgedeki uçak gemisi USS Ticonderoga'ya yardım çağrısı yapıyordu. 16 jet derhal yetişti ama, Vietnamlılar kaçmıştı.

*

Yok öyle kaçmak!

*

ABD başkanı Johnson kararname hazırlattı, ABD'ye yönelik saldırganca hareketleri püskürtmek ve "dünya barışı" için yetki istedi. Temsilciler Meclisi ve Senato ayakta alkışladı. "Misilleme yetkisi" verildi. Başkan teşekkür konuşması yaptı, sonra gitti Vietnam'ın havadan bombalanmasını emretti.

*

İki milyon Vietnamlı öldü.

*

40 sene sonra 2005'te… ABD Ulusal Güvenlik Ajansı "devlet sırrı" niteliğindeki belgelerin gizliliğini kaldırdı. Tonkin Körfezi'nde yaşandığı iddia edilen ve savaş için mazeret olarak kullanılan hadisenin, baştan sona istihbarat yalanı olduğu ortaya çıktı. Destroyerlere saldırı maldırı olmamıştı. Hepsi tezgahtı.

*

Çünkü… Vietnam'daki "kardeş kavgası" o güne kadar örtülü şekilde fıştıklanıyordu. Amerikan karşıtı Vietnam'da suikastlar, sabotajlar tertipleniyor, isyanlar çıkarılıyor, buna rağmen Amerikan yandaşı Vietnam vaziyete hakim olamıyordu. Yandaşlara silah, teçhizat, para veriliyor, becerilemiyor, sonuç alınamıyordu. Öbürlerinin topraklarını savunma ruhu, yandaşlarda yoktu.

*

Şırrak, Tonkin yalanı icat edildi. ABD basını yangına körükle gitti, nasıl kalleşçe saldırıya uğradıklarını ballandıra ballandıra yazdılar, milliyetçi duyguları kışkırttılar. Başkan Johnson televizyona çıktı, ağlamaklı ses tonuyla, ulusa sesleniş konuşması yaptı. Cesur lider ayaklarıyla kahraman oldu.

*

Bilahare…

Aynı filmi Irak'ta izledik.

Ülkeyi parça parça edip, petrolün üstüne oturmak için, peşmergeleri ayaklandırdılar, aşiretleri kalkıştırdılar, CIA kamplarında eğittiler, silah verdiler, olmadı, Saddam'ı devirmeyi bi türlü başaramadılar.

*

Şırrak, kitle imha silahları var, kimyasal biyolojik silahları var, tetiğe basmak üzere, komşu ülkelerdeki milyonlarca masum insanı katledecek dediler. Dumanı tüten füze rampası fotoğrafları yayınladılar. Boru gibi bi şeylerin videosunu televizyonlarda gösterip, bunun ismi "cehennem topu" dediler, bu topla ateş ettiğinde tee Paris'i vurabiliyor, nükleer mermi atabiliyor dediler.

*

Bir milyon Iraklı öldü.

*

Irak'a özgürlük geldi zannederek, şıpıdık terlikleriyle Saddam'ın heykelini döven Iraklıların hepsi imha edildi. Bu zavallı saftiriklerin hepsini gömdükten sonra, ABD'nin ortağı İngiltere'nin başbakanı Tony Blair çıktı, kimyasal silah filan olmadığını, istihbaratın komple uydurma olduğunu itiraf etti, hepsi yalandı, özür dilerim dedi.

*

Halbuki… O kimyasal silah yalanıyla bir milyon Iraklı'nın canına okunurken, ne diyordu asrın liderimiz?

"Irak'ta savaşan Amerikalı kahraman bay ve bayan askerlere, en az zayiatla ülkelerine dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz" diyordu.

*

Ve, geldik Suriye'ye…

*

Ülkeyi bölmek için, Kürdistan petrolüne koridor açmak için, Afganistan'dan Sudan'a, dünyada ne kadar köktendinci terörist varsa, alayını organize edip, Suriye'ye saldılar, olmadı, beceremediler.

*

Şırrak, kimyasal silah kullanıldı diyerek, füze fırlatmaya başladılar.

*

Başta bizim yalakalar olmak üzere, tüm Batı basını fotokopiyle çoğaltılmış gibi aynı manşetleri attı, "günahsız çocuklara karşı kimyasal silah kullanan acımasız Esad'a tomahawk yağdı."

*

Kendi payıma, düne kadar bazı belirsizlikler vardı ama, bugün itibariyle şüphem kalmadı.

Demek ki, Esad hakikaten kimyasal filan kullanmadı!

 
a45UyF587661-170408125930 Oraj Poyraz oraj_poyraz@alpinaasia.com
2017/04/08  13:37 2  65  alelma@yahoogroups.com


 



--

Ordunun. tipki suyun belirgin bir yapisi olmamasi gibi, belirgin bir formu olmamali. Dusmana onceden ne yapacaginizi anlama firsati vermeden bulundugunuz kosullara uyum gostererek saldirin. Kisaca, dusmanin hareket senaryosu kafanizda, durumun izlenmesi ise gozlerinizdedir.

Cao Cao

Dunya, (cennetteki nimetlerin yaninda) mumine zindandir

(Muslim)
Lutfen bundan sonra Muslumanlardan eza, cefa ceken, basina bir musibet gelenler aglayip, zirlamasin.
Cunku baslarina gelen her turlu olumsuzluk onlarin Allahin sevgili kullarindan oldugunu gosteriyor.
Ben demiyorum, hadisler, ayetler boyle soyluyor.

EINSTEIN IN KOZMIK DINSEL DUYGUSU

Tum bu dinsel- tiplerde ortak olan Tanri kavrami insanmerkezci karakteridir.
(...) Ama tum bunlarda bulunan dinsel deneyime dair bir ucuncu asama vardir, saf haliyle cok seyrek olmakla birlikte: ona kozmik dinsel duygu adini verecegim.
Bu duyguyu, hic yasamamis birine, ozellikle buna karsilik gelecek Tanri ya iliskin hic insanmerkezci olmayan bir kavrama sahip olmayan birine izah etmek cok zordur.
Kozmik dinsel duyguyu insanlar birbirlerine nasil iletebilirler, hele ki Tanri ya iliskin bir tanim vermiyorsa, bir teoloji ogretisi vermiyorsa?
Bence, sanat ve bilimin en onemli islevi, onu almaya acik olanlar icin, bu duyguyu diriltmek ve canli tutmaktir.
Bu sekilde din ile bilimin iliskisine dair, bilindik olandan cok farkli bir kavrama ulasiyoruz.
Bir kisi konuyu tarihsel olarak ele alsa, bilim ve dinin uzlasmas karsitliklar olarak gormeye baslar.
(...) Ben iddia ediyorum ki kozmik dinsel duygu bilimsel arastirma icin en guclu ve muhtesem gududur.
(...) Bir insana boyle bir gucu kozmik dinsel duygu verebilir.
Bir cagdasim soylemisti, haksiz olmayarak, bizim materyalistik cagimizda ciddi bilimsel arastirmacilar tek en derin dinsel insanlardir.

How can cosmic religious feeling be communicated from one person to another, if it can give rise to no definite notion of a God and no theology?
In my view, it is the most important function of art and science to awaken this feeling and keep it alive in those who are receptive to it.
We thus arrive at a conception of the relation of science to religion very different from the usual one.
When one views the matter historically, one is inclined to look upon science and religion as irreconcilable antagonists.
(...)I maintain that the cosmic religious feeling is the strongest and noblest motive for scientific research.
(...)It is cosmic religious feeling that gives a man such strength.
A contemporary has said, not unjustly, that in this materialistic age of ours the serious scientific workers are the only profoundly religious people.

New York Times Magazine on November 9, 1930 pp 1-4.It has been reprinted in Ideas and Opinions, Crown Publishers, Inc.1954, pp 36 - 40.It also appears in Einstein s book The World as I See It, Philosophical Library, New York, 1949, pp.24 - 28.)


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/










BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder