7 Kasım 2012 Çarşamba

Saygı Öztürk - Herkesin kızdığı adam: Şemdin Sakık

Kimden bahsediyoruz bilelim.
Sonuçta bir sürü insanı ters köşeye yatıran bir adam.
Neden gizli tanık olmuş, neden vaz geçemiş?
Hakkında kanaatimiz ne olmalı?

Oraj POYRAZ

Saygı Öztürk

Herkesin kızdığı adam: Şemdin Sakık

"Par­mak­sız Ze­ki­" kod ad­lı Şem­din Sa­kık, te­rör ör­gü­tü­nün si­lah­lı ka­na­dı­nın en et­ki­li isim­le­rin­den­di. Ab­dul­lah Öca­la­n'­la gö­rüş ay­rı­lı­ğı­na düş­tü. Yar­gı­lan­dı, tu­tuk­lan­dı ve so­nun­da ör­güt­ten kaç­tı.

Şem­din Sa­kık, kar­de­şi Arif ile bir­lik­te ci­pe bin­di­ri­lip Bar­za­ni­'ye gö­tü­rü­lü­yor. Irak­lı şo­för, ara­cın arı­za­lan­dı­ğı­nı be­lir­tip, ka­pu­tu açı­yor. Ar­ka­dan ge­len bir araç­tan inen­ler, söz­de arı­za­nın gi­de­ril­me­si­ne yar­dım­cı ol­mak is­ti­yor. Şem­din Sa­kık da, işin uza­ya­ca­ğı­nı tah­min et­ti­ği için araç­tan inip yo­lun ke­na­rın­da ekin­lik ala­na gi­ri­yor. Tu­va­le­ti­ni ya­par­ken, bir ta­ban­ca ka­fa­sı­na da­ya­nı­yor. Sa­kı­k'­a gö­re o ta­ban­ca­yı da­ya­yan ki­şi "Ye­şi­l" kod ad­lı Mah­mut De­mi­r'­den baş­ka­sı de­ğil­di. Sa­kık da o an ta­ban­ca­sı­nı ku­şa­ğı­nın ara­sın­dan çı­kar­ma­ya ça­lı­şı­yor ama bo­şu­na… Oto­mo­bil­de bu­lu­nan Arif de di­ğer gö­rev­li­ler ta­ra­fın­dan et­ki­siz ha­le ge­ti­ri­li­yor. Ora­dan gö­tü­rü­lüp, ken­di­le­ri­ni bek­le­mek­te olan he­li­kop­te­re ko­nu­lu­yor.
Şem­din Sa­kık ve kar­de­şi Di­yar­ba­kı­r'­a he­li­kop­ter­le ge­ti­ri­li­yor. On­la­rı, Özel Kuv­vet­ler Ko­mu­ta­nı En­gin Alan (Bal­yoz ve Er­ge­ne­kon da­va­la­rın­dan tu­tuk­lu), Jan­dar­ma İs­tih­ba­rat ti­mi­ne tes­lim edi­yor. Sor­gu­su­nu ha­len Er­ge­ne­kon da­va­sı­nın tu­tuk­lu sa­nık­la­rın­dan Ce­mal Te­mi­zöz ya­pı­yor. Ba­kın şu işe ge­ti­ren, sor­gu­la­yan ve ge­ti­ri­len de ce­za­evin­de.

'Ba­na kim ni­çin kı­zı­yor an­la­ta­yı­m'

İki yıl ön­ce Sa­kık, "giz­li ta­nı­k" ol­ma­ya ka­rar ver­di. Ce­za­evin­de ifa­de­le­ri alın­dı. 18 yıl ör­gü­tün dağ kad­ro­sun­da bu­lu­nan, bir­çok ey­lem em­ri­ni ve­ren, can ya­kan Şem­din Sa­kık, ken­di­si­ne kı­zıl­dı­ğı­nı bi­li­yor. Sa­kı­k'­ın mek­tu­bun­dan çok çok kü­çük bir bö­lü­mü oku­ya­lım:

- 3 yıl­dır zi­ya­ret­çi­si yok: 12 Ey­lül 1980 As­ke­ri re­ji­min­den ka­çıp da­ğa sı­ğın­mış­tım. An­nem ve öz kar­deş­le­rim her an ölüm ha­be­ri­min ge­le­bi­le­ce­ği kor­ku­su­nu ya­şar­ken, üvey kar­deş­le­rim ise mi­ras or­tak­la­rın­dan bi­ri ek­si­lir bek­len­ti­si­ne gir­miş­ler­di. Ai­lem­den bi­ri­si ba­na 'Sen dağ­day­ken çok akıl­lıy­dın. Ce­za­evi­ne dü­şün­ce ak­lı­nı mı ye­din?' de­di. Mi­ras hak­kım olan her şe­yi elim­den al­dı­lar. Kar­deş­lik­ten at­tı­lar. Ai­le üye­le­rin­den her­han­gi bi­ri­si­nin be­ni zi­ya­ret et­me­si­ne ya­sak koy­du­lar. Top­lum­dan ba­na yar­dım­cı ol­mak is­te­yen­le­ri bi­le en­gel­le­di­ler. Tam 3 yıl­dır ce­za­evin­de be­ni zi­ya­ret eden tek ki­şi yok­tur.

- Par­ti­li­ler ba­na kız­gın: Sor­gu­cu­la­rın bü­tün ıs­rar­la­rı­na rağ­men 'Kim­se­yi ta­nı­mı­yo­ru­m' di­ye­rek, dağ­da bu­lun­du­ğum dö­nem­de be­nim­le iliş­ki­de olan Kürt si­ya­set­çi­le­ri ko­ru­ma­ya ça­lış­tım. Ben tes­lim ol­mak­la far­kın­da ol­ma­dan adam­la­rın ek­me­ğiy­le oy­na­mı­şım. Me­ğer adam­la­rın 'si­ya­si çö­zü­m' di­ye bir dert­le­ri, plan­la­rı, ça­ba­la­rı yok­muş. Adam­la­rın tek der­di bi­rey­sel ve ai­le­vi çı­kar sağ­la­mak­mış. Bu da an­cak dağ­da kan dö­kül­dük­çe müm­kün olu­yor­muş.

- Apo ba­na kız­gın: Avu­kat­la­rıy­la gö­rüş­tü­ğün­de be­nim is­mi­min ba­şı­na 'al­ça­k' sı­fa­tı­nı ge­ti­ren Ab­dul­lah Öca­lan, ör­gü­tün bü­tün geç­mi­şin­de ya­şa­nan suç­la­rın hep­si­ni ya­lan do­lan­lar­la öre­rek üze­ri­me yık­ma­ya ça­lış­tı. Öca­lan ve tay­fa­sı her gün be­ni öl­dür­me­ye ça­lış­tı. Ama kız­gın­lık­la­rı, düş­man­lık­la­rı din­me­di. Si­la­hı­mı bı­ra­ka­rak onun da Şa­m'­dan çık­ma­sı­na ne­den ol­muş­tum. Çün­kü her şe­ye rağ­men ya­şa­ma tu­tun­ma su­çu iş­le­miş­tim. Oy­sa Öca­lan haz­ret­le­ri sa­de­ce ölü­le­ri se­ver.

- İti­raf­çı­lar ba­na kız­gın: PKK iti­raf­çı­la­rı­nın 'İ­yi ki sen de gel­di­n' di­ye­cek­le­ri­ni san­mış­tım. An­cak ha­yal kı­rık­lı­ğı­na uğ­ra­dım. Ken­di ara­la­rın­da 'O­nun is­mi­nin pe­şi­ne ta­kı­lıp dağ­la­ra çık­tık. Kos­ko­ca Şem­din Sa­kık na­sıl iti­raf­çı olu­r' de­di­ler. İti­raf­çı­la­rın da sa­va­şın so­na er­me­si gi­bi bir dert­le­ri­nin ol­ma­dı­ğı­nı an­la­mış­tım. An­cak sa­vaş olur­sa öz­gür­lük­le­ri­ne ve gay­ri­meş­ru yol­lar­la ba­zı eko­no­mik rant­la­ra ka­vu­şa­cak­la­rı­nı fark et­tim. Ör­gü­te ve dev­le­te duy­duk­la­rı kız­gın­lık­la­rı­nın hın­cı­nı ben­den çı­kar­ma­ya ça­lış­tı­lar.

- PKK mu­ha­lif­le­ri ba­na kız­gın: PKK'­dan dış­lan­mış da­ğı­nık bir grup var. Bun­lar Tür­ki­ye ve yurt dı­şın­da bi­rey­sel gay­ret­ler için­de­dir. PKK'­nın si­lah­lı mü­ca­de­le­si­nin Kürt­le­re za­rar ver­di­ği­ni, si­lah­lı mü­ca­de­le­ye kar­şı ol­duk­la­rı­nı, si­lah­la­rın sus­tu­ru­lup si­ya­se­te bir şans ta­nın­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni söy­le­yip du­rur­lar. Bun­la­rın ba­na dost­luk eli uza­ta­ca­ğı­nı umut et­mi­şim. Ya­nıl­mı­şım. Me­ğer, bu sah­te Kürt­çü­le­rin de ek­me­ğiy­le oy­na­mı­şım, sa­va­şı dur­dur­ma­ya ça­lı­şa­rak on­la­ra bü­yük za­rar ver­mi­şim. Es­ki sol­cu­lar ve Er­ge­ne­kon­cu­lar da ba­na kı­zı­yor.

- As­ke­ri yön­tem­le çö­ze­ce­ği­ni dü­şü­nen­ler kız­gın: Ben, sa­va­şın bir çık­maz ol­du­ğu­nu gör­dü­ğüm için gel­dim. Si­ya­si­le­rin dağ­dan ini­şi­mi hoş kar­şı­la­ya­cak­la­rı­nı bek­li­yor­dum. Oy­sa ağ­zı­nı açan her si­ya­set­çi ba­na ha­ka­ret et­ti. Me­ğer on­lar da sa­vaş­tan bes­le­ni­yor­lar­mış. Ba­rı­şın gel­me­si ha­lin­de gün­dem­den dü­şe­cek­le­ri­ni dü­şü­nü­yor­lar­mış.
- Top­lum ba­na kız­gın: Ai­le­min, Kürt si­ya­set­çi­le­rin, Öca­la­n'­ın, iti­raf­çı­la­rın, si­ya­set­çi­le­rin, as­ker­le­rin ba­na olan kız­gın­lık­la­rı­nı an­lı­yo­rum. Çı­kar­la­rı­nı ze­de­le­di­ğim için ba­na kız­gın ol­duk­la­rı­nı bi­li­yo­rum. Ya sa­vaş­tan za­rar gö­ren sı­ra­dan in­san­lar ne­den ba­na kız­gın? Si­la­hı bı­rak­tı­ğım ve 14 yıl­dır hüc­re­de tu­tu­lup ce­za­mı çek­ti­ği­me gö­re, top­lu­mun ba­na kız­gın ol­ma­ma­sı ge­re­kir.
İş­te, kı­zı­lan bu adam dün "giz­li­li­ği­" kal­dı­rı­lan ta­nık­tı. Dün­kü söz­le­riy­le de Sa­kık kız­dır­mış­tır. Çün­kü, an­lat­tık­la­rı­nın önem­li bir bö­lü­mü yo­rum­dan öte de­ğil­di.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder