18 Haziran 2013 Salı

15-Bülent ESİNOĞLU - Ya Tayyip’ten vazgeçeceksiniz, ya da Türkiye’den

Yazıyı okuyup yanlış anlayanlar var.
Açıklık vereyim.
Gezi Parkı olayları ve Açılım Sürecini berberce düşündüğünüzde, ülkenin büyük bir açmaz içinde olduğunu göreceksiniz.
  • Gezi Parkı olayı Açılım Süreci'ni durdurmuştur.
  • PKK'yla mücadeleyi de hükumet durdurmuştur.
  • Bölücüler ise hareketlerini durdurmamış tam tersi hızlandırmıştır.
  • Bir büyük Kürt Kongresi toplanmış, siyasi taleplerde bulunmuştur.
Şimdi bu tavda ülkemizde gelişecek bir siyasi kriz ülkenin,
bölücülerin askeri ve siyasi eylemlerine karşı savunmasız kalmasına sebep olacaktır.
Halen ülke dış politika, iç politika, askeri durum açısından son derece kırılgan, zayıf bir haldedir.
Hükümet ve cemaat el birliğiyle bu durumu yaratmıştır.

Bülent Esinoğlu durumun ne kadar tehlikeli, savunmasız ve nasıl bir açmaz halinde olduğunu anlatmış.
Yoksa bazılarının sandığı gibi Recep Tayyip Erdoğan'ın ne kadar vazgeçilmez  olduğunu söylememiştir, ya da uyguladığı politikaların övgüsünü yapmamamıştır.

Oraj POYRAZ

Bülent ESİNOĞLU - Ya Tayyip'ten vazgeçeceksiniz, ya da Türkiye'den

Yirmi gündür süren direniş eylemleri kitleleri, büyük ölçüde eğitti.
Eylemler, kitleleri eğitmenin ötesinde, özgürleştiriyor.
Avrupacı solculuk kırılıyor, antiemperyalist tutum güçleniyor.
Birlikte mücadele etmeyi öğreniyor.
Bayrağı ele alıp sokağa çıkmak başlı başına bir duruş yaratıyor.
Eylemlerin karşısında siyasi iktidarın aldığı tavır ortadadır.
Eylemleri mümkün olduğunca erken bastırmak ve ülkenin bölünmesi için, PKK ile yaptığı Açılım görüşmelerine devam etmek.
Direniş eylemleri; Türk/Kürt ayrışmasını geri plana ittiği için, onların açılım görüşmeleri aksıyor.
Çünkü direnişler, Türk Kürt kimliğini mücadele alanında bir potada eritiyor.
Kimlik sorununu ortadan kaldırıyor.
Bölünmeye harcanan enerjiyi, emperyalizme karşı, bütünleşmeye/birleşmeye yöneltiyor.
Bizler dikkatimizi direnişlere yoğunlaştırmışken, faşizm, bölücüleri daha da özgürleştirmenin imkânlarını Diyarbakır'da bölücülere sunuyor.
Diyarbakır'da, Kuzey Kürdistan Birlik ve Çözüm Konferansı yapıldı.
Yayınlanan bildiride, Kürtler özerklik-federasyon-bağımsızlık gibi siyasi taleplerini belirleme hakkına sahiptir.
Kürtler kendi kaderlerini tayin hakkına, sadece Kürdistan halkının kararına ve onayına bırakılması, Konferansımızda ortaklaşılan bir ilkedir.
Bu konferansa,  basit bir toplantı gibi bakarsak, çok yanıltıcı olur.
Bu bir meclistir.
Türk devleti ile görüşecek bir heyet seçmiştir.
Kürt hükümeti diyebileceğimiz bu heyet, Türk Hükümeti ile görüşmelerde yetkili kılınmıştır.
Konferansta üç temel çağrı yapılmıştır.
-Kuzey Kürdistan'ı tanıyın.
-Meclisimizi ve hükümetimizi kurduk.
-Ey dünya ulusları bizi tanıyın.
AKP PKK Açılım görüşmelerinden ortaya çıkan sonucun Kuzey Kürdistan olduğu da böylece kesinleşmiş oldu.
Direniş eylemlerini ve PKK AKP görüşmelerini bir arada düşündüğümüzde, ya Tayyip'ten vazgeçeceğiz, ya da Türkiye'den…
Hem Tayyip, hem Türkiye ya da ikisinin arası diye bir şey olmadığı ortadadır.
Bu meselenin hafife alınacak bir yanı yoktur.
Yoktur.
Çünkü Güneydoğunun yönetimi PKK bırakılmıştır.
Ordu Açılım görüşmeleri nedeniyle, PKK ile mücadeleyi bir yana bırakmıştır.
Tayyip'e yaranacak kitlelere değil, vatanı savunacak, mücadele edecek kitlelere ihtiyacımız vardır.
a45UyF587661-201306181500-15
^^^^^ - vvvvv

--

zaryop:jaro

Baskasindan, ozellikle politikacidan medet, ummayin.

Sakip SABANCI
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com

Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder