Ortaçağ artıkları demiş yazar. Aslında artıkların ait oldukları zaman Ortaçağdan da öncesi. Malum Hz. Muhammed'in ölüm yılı 630 civarındadır. Bir büyük sıkıntı var. Insanlığa ve İslam alemine etki eden bir sıkıntı. Bana göre İslamiyetin tamamı, toptan sıkıntılı. Ben kişisel tercihimi buna göre yaptım. Elbette benim laf söz söylemem bir engel de yok. İnsalar çoğu zaman Hanefi mezhebindenim, Sünnet ehliyim derler. Dediklerinin farkında olmadıklarını düşünüyorum. Malum sünnet Hz. Peygamberin yaptıklarını taklit etmek, dediklerini de yapmaktır. Burada sünnetin kapsamının ne olaması gerektiği ciddi bir sorundur. Bundan başka, sünnete uymak dini 630 yılına ve o zamanın Arap örf ve adetlerine sabitler. Ki böyle bir din, asla çağlar ve mekanlar üstü olamaz. Aslında İslamın altın çağına nokta koyan da Sünniliğin bir politik nizam olarak yaygınlık ve ağırlık kazanmasıdır. Ben şükürler olsun ki, Müslüman değilim. Kurtuldum, doğru yola döndüm, hidayete ulaştım. Ama hala daha Müslüman olanlar bence düşünmeli. 2013 yılı itibariyle doğrudan askeri işgal altında, ya da idari, askeri, ekonomik vesayet altında olmayan tek bir Müslüman toplum yoktur. (O.P.) Dahası Arap alemi 1000'li yıllardan itibaren, Türkler ise 1500'lü yıllardan itibaren sürekli olarak bir gerileme, çürüme, bozulma yaşamaktadır. Neden? Bu çok önemli bir sorudur. Bu güne kadar bu soruyu soranlar iki türden cevap verdiler. Bir bölümü sorunu toplumun yeteri kadar dindar, yeteri kadar imanlı, ititaktlı, ibadetli olmadığına bağladı. Çare olarak daha mutlak ideat, daha az yorum, daha katı şartlar gösterildi. Bunun net sonucu daha kötürüm, daha aciz, daha ilkel, daha çok sömürülen toplumlar yaratmış olmasıdır. Günümüz İslamının çoğunda bu görüş etkindir. | Bir bölümü Hz. Peygamberin her sözünün ve her hareketinin ilahi mesaj taşımadığını düşünürek, farklı kapsam ve ölçeklerde sünnet uygulaması geliştirdi. Kimileri ilahın sözlerini sadece Kur'an da söylemiş olduğunu, peygamberin bütün söz ve hareketlerinin insani olduğunu, Kimileri de bir bölüm söz ve tavrının ilahi mesaj taşıdığını kabul ettim. Halen günümüz İslam aleminde bu türden mezheplerin etkin olduğu ülke yoktur. Bana göre Müslümanların hem Müslüman hem de çağdaş olabilmelerinin tek yolu ikinci yoldur. Yani sünneti toptan reddetmek ya da kısmen sınırlamak. Ben ise İslam aleminin içinde bulunduğu fikirsel çıkmazın çok daha derinde yattığını düşünerek hepsini toptan reddettim. Malesef ilahın mesajlarını içerdiği söylenen, Kur'an hatalardan, eksikliklerden, zıtlıklardan uzak değildir. Konuşmayı, düşünmeyi, araştırmayı, tartışmayı kesin şekilde reddetmeyen insanlar için internette sonsuz sayıda kaynak vardır. Bana göre insanlığın tertemiz bir sayfa açmaya şiddetle ihtiyacı vardır. Geçmiş dinlerin arkaik kalıntılarından arınmış, aklı imanın ilk ve en önemli şartı olarak ortaya koyan yeni bir din ve yeni bir ahlak. Bunu insan eliyle bulunup, kurgulanmasına insan idrakinin ve aklını yeterli olduğuna inanıyorum. Bana göre tanrı mutlak güç sahibidir, kusursuzdur, yarattıkları da kusursuzdur. Dolayısıyla mucizelere, peygamberlere, doğrulama, düzeltme, yalanlama ihtiyacı yoktur. Tanrı eksikli değildir, duygular insani özelliklerdir, tanrı insanlar gibi kızmaz, kin tutmaz, kıskanmaz. Hoşnut edilmeye de ihtiyacı olmadığında, övülmeye, yüceltilmeye, abad edilmeye, yani ibadet edilmeye ihtiyacı yoktur. Tanrının kuralları, kanunları vardır. Bunların en iyi bilinenleri doğa kanunlarıdır. Bunları anlamak ve öğrenmek insanın tanrıyı anlamak adına, görevi olarak ortada durmaktadır. Tanrının insanlar ya da bilinç sahibi varlıklara mesajları olabilir. Tanrının, eğer varsa insanlardan taleplerini ve tanrının doğasını, benim de arkaik dinlerin belirtiğine benzer şekilde ifade ettiğim kendi suretinden yarattığı evrenin doğasını anlayarak bulabileceğimizi düşünüyorum. Oraj POYRAZ |
Suay Karaman - ORTAÇAĞ ARTIKLARI "Mayo reklamı şehvet sömürüsüdür" (6 Mart 1996, Hürriyet Gazetesi) diyen bir başbakanın yönetiminde, ülkemizde kadınlara karşı söylem ve eylemlerde aşağılama ve şiddet almış başını gitmektedir. AKP'li Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan'ın, İlahiyat Fakültesi mezunu olan babası Ali Rıza Demircan "İslama Göre Cinsel Hayat" adlı bir kitap yazmıştır. AKP'li Tuzla Belediyesi'nin, "dokuz yaşında kızlarla evlenebilirsiniz" gibi birsürü saçma fikirlerden oluşan kitaplar dağıtması, bazı AKP'li belediyelerin, "başı açık dolaşmak günahtır" diye broşür dağıtması, ülkemizin ortaçağ karanlığına doğru sürüklendiğini gözler önüne sermektedir. Eski Sağlık Bakanı Recep Akdağ: "Tecavüze uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar" ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün; "Tecavüzcü, kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masum" söylemlerinden sonra TRT'de iftar programına katılan tasavvuf düşünürü Avukat Ömer Tuğrul İnançer, hamilelerin sokağa çıkmasının terbiyesizlik olduğunu söylemiştir. Kadına bakış açısı İslam toplumlarında iç karartıcıdır. "Müslüman ülkelerdeki bütün kiliseler kapatılmalıdır" çıkışlarıyla bilinen Suudi Arabistan'ın Büyük Müftüsü Şeyh Abdülaziz El eş-Şeyh; on yaşındaki kızların evlenebileceği açıklamasında bulunmuştu. 2011 Mayıs ayında Faslı imam Zemzemi Abdul Bari, evliliğin ölümden sonra da geçerliliğini sürdürdüğünü, kocaların da, kadınların da ölen eşlerinin cesetleriyle, ölümden sonraki ilk altı saat içerisinde seks yapma hakkına sahip olduklarını söylemişti. 21.yüzyılda, kadına değer vermeyen İslam ülkelerinde gerçek demokrasi yoktur ve geri kalmış toplumlardır. Kadını sokakta görmeye tahammül edemeyen bağnaz düşünce, eve hapis etmek istemektedir. Türkiye'de kadının çalışma hayatına katılma oranı her geçen yıl düşmektedir. Dünya Sağlık Örgütü'nün 2011 yılı verilerine göre eşi veya eski eşi tarafından fiziksel şiddete maruz bırakılan kadınların oranı ülkemizde %50'dir. Türk kadını, büyük önderimiz Atatürk sayesinde yıllar önce kazandığı eşit yurttaşlık hakları konusunda Çin, Fransa, İsviçre, İtalya, Japonya gibi birçok uygar ülkenin önünde bulunurken, bugün bu haklarını kaybetmeye ve ikinci sınıf olmaya itilen bir konuma getirilmek istenmektedir. İlk Kurşun Gazetesi, 29 Temmuz 2013. |
^^^^^ - vvvvv
zaryop:jaro
Bir guzel soz soyleme sanati varsa, bir de guzel anlama ve dinleme sanati vardir.Epiktetos
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder