28 Eylül 2013 Cumartesi

10-DEMOKRASİ DİYE DİYE İLERİ FAŞİZME


DEMOKRASİ DİYE DİYE İLERİ FAŞİZME

27 Eylül 2013

Demokrasiyi en çok seven, ona aşık olan halk hangisidir, diye sorulsa ne yanıt verirsiniz?

Bana sorulsa; "yeryüzünde demokrasiyi en derin aşkla seven tek halk Türk halkıdır" derim.

Bizdeki demokrasi aşkı, halk destanlarındaki aşklar gibidir.
Halk masallarındaki aşıklar kavuşamadan ölürler.
Ama aşkları yaşamaya devam eder ve dillere destan olur.

Türk halkı demokrasi uğruna her şeye katlanıyor.

Siyaset erbabı da sürekli olarak halkın demokrasi aşkını istismar ediyor.

Her kötülüğü demokrasi kılıfı altına saklıyor!

İşte bu yüzden, demokrasi aşkımızın ulusumuza zarar vermesinden korkar oldum.

Anlatmaya çalışayım.

150 yıldır demokrasiye kavuşmak için canımızı dişimize taktık, olmuyor…

Cumhuriyeti ve bağımsızlığı kazandık.
Çok partili yaşama geçtik.

Baktık ki; iktidar despotlaştı.
27 Mayıs'la dünyanın en demokratik anayasalarından birini yaptık.
Demokrasinin kralını uygulamaya başladık.
Bu kez siviller işi berbat ettiler, yönetemediler.
Sonunda kan gövdeyi götürmeye başladı.

12 Eylül'de askeri cunta demokrasiyi yerine oturtmak için yönetime el koydu(!..) Ama demokratik unsurların hepsini ezdi.
Ülkeyi, dinci gericiliğin yeni adresi ve ABD hizmetçisi ANAP'a teslim etti.
Kurulan yeni düzene "demokrasi" diyerek halkı aldattılar.

Yeni iktidar işe başlar başlamaz demokrasi ve insan haklarının üzerine bir çizgi çekti.

90 larda kurulan koalisyon hükümetleri demokrasinin gereklerine uyacak sandık.

Bu kez de; Turgut Özal'dan miras kalan yolsuzluk, hırsızlık, vurgun, talan siyasetlerine teslim edildik.

İş çığırından çıkınca 28 Şubat süreci başlatıldı.
Din istismarına, yolsuzluklara, hırsızlıklara son verilecek, eğitim sistemi düzeltilecek diye umutlandık.
Ama çok kısa sürdü.
Bir yandan ekonomik bunalım, öte yandan emperyalist komplo ile perde kapatıldı.

Seçime gittik.

Daha bir yıl önce, iç-dış işbirlikçilerin oluşturduğu AKP yi başımıza oturttuk.

AKP de her siyasi parti gibi, demokrasiye olan büyük aşkını ilan ederek işe başladı.

Nihayet demokratikleşecektik!…

Bütün varlığıyla, ruhuyla, geçmişiyle, benliğiyle demokrasiye inanmayan insanların; referanslarını kısır bir din anlayışından alan insanların, bizi demokrasiye kavuşturacaklarını sandık!

Aradan yıllar geçti.

Sonunda "demokrasi geldi" dedikler.

Üstelik bu gelene: İLERİ DEMOKRASİ (!) diyorlardı.

Bizim aşık olduğumuz, yanıp küle döndüğümüz demokrasi bu değildi.
Biz basit şeyler istiyorduk.

Yaşam güvencesi, insan hakları, barış, özgürlük, adalet, eşitlik …

Ama iktidar partisi her yaptığına "demokrasi" diyerek halkı kandırmayı başarıyor!
Demokrasi de demokrasi…
Sanki bu güne kadar diktatörlükle yönetiliyorduk.
150 yıllık savaşımla hiçbir hedefe ulaşılamamıştı!
Cumhuriyetin kazandırdığı uygarlık düzeyi sıfırdı!

İktidar, her seferinde demokrasi için yeni bir paket getiriyor.
Çoğunluğu sayesinde de yasalaştırıyor.

Her paketi de de bizim demokrasi aşkımızdan yararlanarak yutturuyor!

Ama her seferinde bizi demokrasiden biraz daha uzaklaştırıyor!..

Yasalara ve uygulamalara şöyle bir göz atınca görürüz ki; hiç birinin bizim bildiğimiz, sevdiğimiz, aşık olduğumuz demokrasiyle ilgisi yok!

Ama iktidar borazanları "demokratikleştik!" diye bayram ediyor, propoganda yapıyor!..

Halk; demokratikleştik sanıyor!
Aldatılıyor…

Güçler ayrımı yok.
Üniversite, basın, demokratik örgütler, sendikalar sus-pus…

Muhalefet yok sayılıyor.
11 yıldır hiçbir önerisi kabul edilmiyor!

İktidar habire toplumu ayrıştırmak için uğraşıyor!
Birbirine düşürmeye çalışıyor!
Hakaret, aşağılama, iftira, küfür…

Hiçbir eleştiriye tahammül yok!

Basına, savcılara, yargıçlara, aydınlara emir veriliyor.
Ayar veriliyor!
Olmazsa ikamet adresi cezaevi olarak değiştiriliyor!

Medya yoluyla odalarımıza kadar giren köpekler sürekli havlıyor, hırlıyor, ısırıyor!..

AKP li siyasetçiler, il-ilçe başkanları, kamu kurumlarının başındaki yöneticilerin tepesine oturup emrediyorlar!

Bütün makamlar ehliyetsiz ve kifayetsiz yandaşların arpalığı olmuş!

Bütün ihaleler, kamu ihale yasasına aykırı olarak, seçilmiş yandaşlara veriliyor!

Hak, hukuk, adalet kavramları unutulmuş, masum insanlar özel yargılarla infaz ediliyor!

Cumhuriyeti, bilimi, laikliği ortadan kaldırmak için stratejik planlar uygulanıyor!

Yasalar toplumdan ve muhalefetten gizleniyor.
Mecliste, gece yarısından sonra oylanan yasalara gizli amaçlarla, sahtekarca yöntemlerle eklemeler yapılıyor.

Birbirinden farklı onlarca konuda hazırlanan düzenlemeler, bir torbada toplanıp, yasama kurallarına aykırı olarak yasalaştırılıyor!

İnsan hakları, yaşam güvencesi, özel yaşamın gizliliği hak getire…

Antidemokratik yasaları demokratikleştirmek için hiçbir çaba yok.

İktidar; varlığını haksız ve adaletsiz yasalara dayandırıyor!

İktidar demokrasiye aykırı yasaları değiştirmek için en küçük bir adım atmıyor.
Ama yeni bir anayasa yapmak için Türkiye'yi kandırıyor ve iki yıldır oyalıyor!..

Türkiye kendi demokrasisini yok ederken Suriye'ye, Libya'ya "insan hakları ve demokrasi" adına saldırıyor!..

Bütün bunların adına ileri demokrasi deniliyor!

Buna demokrasi denemez.
Olsa olsa ileri faşizm denir.

Bu kadar yeter…

Her şeyin ne kadar sahte ne kadar yalan olduğu ortadadır.

İktidar kargosundan yeni bir paket çıkmak üzere…

Eski paketler, yeni paketin konusunda fikir veriyor.
Zira; yaptıkları yapacaklarının teminatıdır.

"Benim oğlum bina okur; döner döner yine okur" durumu görülecektir.

Paketler ABD, PKK, dinci ve cemaatçi çevrelerle AKP nin özel isteklerinden oluşmaktadır.

Daha önce olduğu gibi; yenisi de "demokrasi paketi" diyerek yutturulacaktır.

Çünkü; Türk halkı demokrasiye aşıktır.

Bu nedenle ona ne verirseniz adına "demokrasi" demeniz yetmektedir.

Tevfik Fikret "DOKSAN BEŞE DOĞRU" adlı ünlü şiirinde "kanun diye kanun diye kanun tepelendi" diyordu.

Aynı anlayış devam ediyor.

"Demokrasi" dedikçe demokrasi tepeleniyor!..

Eski paketler var olan demokrasinin kolunu bacağını alıp götürdü.
Tek kişi diktatörlüğü yarattı.

Yeni paketin de demokrasi ile ilgisi olmayacaktır.

AKP nin ve PKK nın özel amaçlarına hizmet eden düzenlemeler, demokrasi sosu ile sunulacaktır.

Türk halkı demokrasiye aşıktır.

Artık bu aşktan öte bir şey oldu.

Bir fetişizme dönüştü.

Fetişizm bir sapkınlıktır.

Demokrasinin özüne değil, sözcüğüne sapkınca sarılmış durumdayız.

Demokrasi diyerek faşizme demir attık!

Cennet vadedilerek cehenneme postalanıyoruz.

İşte bu yüzden, demokrasi aşkımızın halk masallarındaki aşklara benzemesinden korkuyorum.

Bu korkunç AK Kandırmacayı görmek, Türkiye cumhuriyetinin ve ülkemizde yaşayan herkesin geleceğini kurtarmak halkımıza düşen en ivedi görevdir.

Artık demokrasi ile aldatılmaya dur diyelim…

Eskiler şöyle seslenirlerdi, zamanıdır:

Kalkın ey ehl-i vatan!..

Uyanın!..

Altan ARISOY

İLK KURŞUN


a45UyF587661-201307301451-10

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
CINASLI SIIR
. . . . . .
Inanmazsa bir insan bu dogmadir der dine
Bagnaz ve inanmazin kendi yansin derdine.
. . . . . .
Ya Allah Bismillah'la masal anlatir nine
Guzel ahlak akil var bakarsan sen dinine.
. . . . . .
Kirk makamla suslenmis dort kapimiz bir desen
Hak Muhammed Ali'yi ben bilirim bir de sen.
. . . . . .
Anlamadan saldirip attigi oku saydi
Enel Hakki bilirdi bagnazlar okusaydi.
. . . . . .
Iftira eden bir kul onu odun eylesin
Ahrette cahil yanar, ehil od'u neylesin.
. . . . . .
Sir icinde sir dolu bilmeze yollar tasli
Inancli her can gencken tenler olur cok yasli.
. . . . . .
Gursesim soz soylemez anlayana susarsin
Bu yol bir derya deniz cok terlesen susarsin.
. . . . . .
Hosca ve dostca kaliniz.
Guvenc GURSES
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder