24 Eylül 2013 Salı

10-Nusret KEBAPÇI - NATO KAFA…

Bana göre anlamlı olan laf şu:

Hadi başlattığınızı varsayalım…
Nasıl biteceğini de hiç düşündünüz mü?

Nusret KEBAPÇI


Nusret KEBAPÇI - NATO KAFA…

İçinde bulunduğumuz daha doğrusu burnumuza kadar battığımız şu Suriye konusu, "Kurtla Kuzunun Hikâyesine ne kadar da benziyor.

Belki okuyanlarınız hatırlar…" kurt bir derede suyun yukarısında su içerken aşağı taraftaki kuzuyu görmüş ve…

-" Kuzu suyumu bulandırıyorsun demiş. Kuzu cevap vermiş

-Ben suyun aşağısındayım nasıl bulandırabilirim ki…

Kurt bunun üzerine… -Fark etmez ben seni yemeyi kafama koydum"

Anlayacağınız Suriye konusunda durum aynen bu, adamlar Suriye'ye müdahale etmeyi kafalarına koymuşlar ya ne yapsan boş…

Fark etmiyor

İlk olarak nasıl başlamışlardı…

"Esad diktatör…"

"Halkına baskı uyguluyor…"

"Reformları yapmıyor…"

Hem diktatör kavramı hemen bu tür olayların hepsi için kullanılmaktadır…

Yugoslavya'yı hatırlıyor musunuz?
Ne deniyordu Tito için…

Diktatör!

Peki ya Saddam için ne denilmişti?
Azıcık hafızaları tazeleyelim, yok kendinizi daha fazla zorlamayın yine diktatör…

Ya Kaddafi…

Aslında fark etmiyor gerekçe hep aynı…

Kendi halkına baskı uyguluyor

Yani anlayacağınız Suriye için de durum bundan çok farklı değil…

O da diktatör…

Bu olaylara bakarken sakın ola ki körfez ülkelerinde de demokrasi yok hepsi diktatör türünden herhangi bir düşünceye de kapılmanıza gerek yok…

Onların çok önemli bir farkı var…

Onlar demokratik diktatörlük…

Anlayamadınız değil mi?

Bu ülkeler; kendilerinde olmadığı halde başka ülkelerde demokrasi mücadelesi veriyor ya bu yüzden…

Neyse işte, baktılar ki halk liderine sahip çıkıyor…

Bu kez başka bir yalanı devreye sokabilmek için çeşitli ülkelerden devşirilen sözde İslamcı, gerçekte CİA ve MOSSAD kuklası El Kaide türünden ne kadar örgüt varsa hepsini ülkeye sokarak hemen her türlü olanakla desteklediler ama baktılar ki bu durum da giderek inandırıcılığını kaybediyor…

Suriye devletine karşı savaşanlar deşifre oluyor…

Bu kez yine çoğu zaman yaptıkları gibi kimyasal silah yalanına sarıldılar ama tutmadı…

Geriye tek çareleri kaldı.

ABD ya da NATO'yu bu işe sokabilmek uğruna herhangi bir kışkırtmayla Suriye'yi misilleme yapmaya zorlamak…

Hem Reyhanlı' da olanlar da bu nedenle değil miydi?

Sonuç olarak helikopter olayı bu iş için biçilmiş kaftandı ama olmadı.
Suriye her zamanki gibi olaya soğukkanlı bakarak gelebilecek tehlikeyi gördü ve herhangi bir müdahaleye yol açabilecek bir tavır içine girmedi…

Tabi bu arada "biz hazırız, gerekeni yaparız" türünden bizim yetkililerimizin efelenmelerini görünce insan sormadan edemiyor…

Suriye'de başlayan bir savaş, sahi bizi ne kadar etkiler…

Hani olur ya; ABD'nin yanında saf tutunca kendinizi oralarda hissedebilirsiniz de…

Hadi başlattığınızı varsayalım…

Nasıl biteceğini de hiç düşündünüz mü?

 

18–09–2013

Nusret KEBAPÇI


a45UyF587661-201307301451-10

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
Dusmani, savas meydaninda uzun surecek savaslardan cok, savas oyunlari bitirir.

Sun Tzu'dan Savas Sanati
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder