MUSTAFA MUTLU : Melih Gökçek babasının parasını mı harcıyor?
Aydınlık - Haberler
26 Eylül 2013
Yasalarımıza göre belediyelerin yapacağı işler bellidir.
Örneğin, çöp toplar belediye…
Daha da önemlisi, nikah kıyar!
Ya da kocasından dayak yiyen kadınlar için "sığınma evleri" yapar…
Cenaze kaldırır; ki en az nikah kıymak kadar önemlidir!
Böçeklere karşı ilaçlama yapar.
Kentleri planlar, düzenli yapılaşmayı sağlar.
Kanalizasyon borusu döşer!
Yol yapar, doğalgaz getirir, itfaiye kurarak yangın söndürür.
Nereye fabrika, nereye konut yapılacağına karar verir.
Sebze ve meyve hali kurup, denetler…
Okul öncesi eğitim verebilir, mesleki eğitim kursları düzenleyebilir.
Kütüphane açar, sağlık hizmeti götürür, öğrenciler için yurt kurar…
Hatta ucuz konut yapar!
Toplu taşımacılıktır öncelikli görevlerinden biri de…
Park yapar, halka açık spor alanlarını düzenler…
***
Peki; ne yapamaz belediye?
Tüm bu faaliyetleri yürütürken, asla kâr amacı güdemez…
Örneğin, belediye otobüsüne binen vatandaştan, on kuruş maliyetli mesafe için iki lira alamaz!
Evinizin önünü otoparka dönüştürüp, "otopark fişi" kesmeye çalışmaz!
Bir de kafasına göre davranamaz!
Muhaliflerin eylemlerinde günlerce kapattığı metroyu, iktidar partisinin mitingi için geceyarılarına kadar çalıştırıp, üstelik "bedava" yapamaz!
İktidar mitingleri için "parayla adam" kiralayamaz!
***
Bizdeki belediyeler ise…
Yapmaları gerekenleri yapmazlar da…
Yapılmayacak her işin peşine düşerler!
Hele hele arkasında bir de iktidar partisi varsa; derebeyine dönüşür belediye başkanı!
Çünkü iktidar, muhalif belediyelerden müfettişlerini eksik etmez de…
Kendi partisinin belediyesi ne halt yerse yesin, görmezden gelir!
***
Dün sevgili kardeşim Saygı Öztürk'ün yazısından öğrendim:
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin kendisini "başbakan" sanan Başkanı Melih Gökçek, Gezi Direnişçileri'nin üzerine daha rahat gidebilsin diye Ankara Emniyeti'ne 30 milyon lira veriyormuş!
Bu parayla TOMA alınacakmış polise!
Gökçek bunu doğrulamıyormuş ama Emniyet'teki kaynakları sağlammış Saygı'nın, "Belediye parayı bankaya yatırdı bile" diyorlarmış!
İyi de hükümet misin sen kardeşim?
Devlet dururken, bu iş sana mı düşer?
Ayrıca harcadığın o para sana babandan miras mı kaldı ki kafana göre dağıtıyorsun?
İlle de devletin daha fazla TOMA almasını istiyorsan, kişisel servetinden ver 30 milyon lirayı!
***
Gariptir bizde belediye işleri!
Muhalifsen düzenleyeceğin konsere getireceğin sanatçı için dahi "ihale" açmanı isterler de…
İktidardaysan sıra sıra dizersin TOMA'ları!
Adam!
AKP Tekirdağ Milletvekili Ziyaeddin Akbulut, bir süre önce engelli yurttaşlarımızı kastederek, "Biz onları adam yerine koyduk" dedi.
O günlerde yazamadım, çünkü "yerim" yoktu…
Ancak şimdi yazmazsam çatlarım:
"Siz" kimsiniz bilmiyorum Ziyaeddin Paşa; ama şunu bil ki…
Seçim öncesi halkın ayağını yalayıp, seçim sonrasında hakaret eden politikacılarsa kastın…
Yani senin gibilerse…
Biz sizi adam yerine bile koymuyoruz!
GÜNÜN SORUSU
Kasımpaşaspor'un yeni tesisleri önceki gün Başbakan'ın katıldığı bir törenle açılmış…
AKP'liler Başbakan'ı, "Her yer Tayyip, her yer Erdoğan" sloganıyla karşılamış…
Sorum onlara:
Recep'i ne yapacağız?
Yoksa ondan vaz mı geçtiniz?
Beki'nin önlenemez yükselişi
Başbakanlık eski sözcüsü Akif Beki'yi biliyorsunuz: Genel yayın müdürlerini sık sık arayıp "ayar"vermesinden dolayı "Akif Deki" diye de bilinir kendisi…
Başbakanlık'taki görevinden gönderildikten sonra yandaş bir haber kanalını yönetti, CNN Türk'te Ayşenur Arslan'ın yoktan var ettiği "Medya Mahallesi" programına "iktidar kontenjanı"ndan monte edildi.
Son olarak da Doğan Grubu'na bağlı Radikal gazetesinde köşe yazarıydı.
Şimdi Hürriyet'te, hem de Oktay Ekşi'den boşalan köşede yazacakmış!
Ne diyelim; devir onların devri:
Muhalif gazetecilerin ekmeğiyle oynayan patronlar, kendi ekmeklerini (!) kurtarmak için "yaranma"yarışına girdi!
Ancak tarih sadece "Deki"leri değil, onları baştacı edenleri de yazacak…
Bundan hiç kuşkunuz olmasın!
GÜNÜN İSYANI!
Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı, Ali İsmail Korkmaz isimli genci Gezi Direnişi sırasında öldürdükleri gerekçesiyle, aralarında polislerin de bulunduğu sekiz sanığın ömürboyu hapis cezasına çarptırılmasını istedi…
İsyanım, günlerce bu cinayeti perdelemeye çalışan Eskişehir Valisi'ne:
Şimdi ne diyeceksin Vali Bey?
Yeni masalın var mı?
a45UyF587661-201307301451-10
Kalbi kirmaya tek bir soz yeter; ama kirilan kalbi tamir etmeye ne bir ozur, ne de bir omur yeter.
Charles Bukowski Sozleri / Heinrich Karl Bukowski / Bilge Sozleri
Kurmus oldugum gruba uye olun Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur: Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com | Ayrilmak isterseniz de : Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com | Grup Sayfamız : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ | Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz. http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder