25 Eylül 2013 Çarşamba

10-Rifat Serdaroğlu: AK KARAKOL HÜKÜMETİ

Borçlarını ödeyemediği için cezaevine düşen çiftçi, esnaf, işçi ve emekli sayısı 89 bin olmuş.

Az bile olmuş.
Bunca akılsızlık, yıllarca süren bir aldanmadır bu, kolay değil.
Elbette bunun bir cezası olacak.

Ve en çok kızdığım, gidip sorsanız bu insanlar hala daha aynı lafları söyleyecekler.
  • Kime oy verelim?
  • Bunlar namusludur, bir de bunları deneyelim?
  • Bunlar dindar insanlar, alnı seccade görmüş insanlar, müslüman insanlar.
  • Biraz da biz çalalım.
  • Bunca yıl ezildik, artık sıra bizde.
Türk halkını engin sağduyusuymuş, eşsiz ferasetiymiş.
Sonuç budur işte.

Saygılar
Oraj POYRAZ
--------------

Rifat Serdaroğlu: AK KARAKOL HÜKÜMETİ

25 Eylül 2013

Başbakan Erdoğan herhalde bundan sonra Bakanlar Kurulu toplantılarını Karakol'da yapacak.
Becerisizlik-çapsızlık-fikri gelişimini tamamlamamış yöneticilerin sıkışınca sığındıkları yol ya yasaklardır, ya da zor kullanmak için polisi ve güvenlik güçlerini kendi halkına karşı kullanmaktır.

Statlarda toplumsal bir olay mı oldu, hükümetin aleyhine slogan mı atıldı?

Haydi, gelsin 30 bin yeni polis, 10 bin yeni koruma görevlisi.

Millet kredi borçlarını ödemekte zorlanıyor mu?

Son üç yılda, borçlarını ödeyemeyen ve cezaevine konulan çiftçi-esnaf-işçi-emekli sayısı 89 bin mi oldu?
O zaman AK Karakol hükümeti ne yapacak?

Ülkedeki Cezaevi ve İcra Dairesi sayılarını iki misline çıkaracak!

Üniversite Gençliği, insan hak ve özgürlükleri için yürüyüş mü yapıyor, çevre duyarlılığı ile seslerini mi yükselttiler?

AK Karakol hükümeti derhal karar alıp, üniversitelerde AK Polisin görev yapmasını sağlayacak!

Yakında aynen İran'daki gibi eli sopalı "AK Din Polisleri" sokaklarda saçı görünen kadın ve sakalı olmayan erkek avına çıkarlarsa hiç şaşırmayın…

Demokratik Ülkelerde böyle problemler yaşandığı anda, ülkeyi yöneten siyasetçiler derhal incelemeye, gerçeği arayıp bulmaya çalışırlar.

  • İnsanlar niçin borçlarını ödeyemiyorlar?
    Ekonomik politikanın temeli olan "İnsan" ekonomik uygulamalardan nasıl zarar görüyor?
    Bankacılık sektöründe aksayan ne var?
    İnsanların geçim standartlarını yükseltmek için ne yapılmalı?

Gelişmiş demokrasilerde hükümet bu ve benzeri olaylar karşısında ilime-bilime-uzmanlığa ve gerçeğe dayalı araştırmalar yapar, karar vermeden evvel Sivil Toplum Kuruluşları ve taraflarla paylaşır, onları dinler.
Sonucunda kararını verir ve kararını kamuoyu ile paylaşır.
Ortak Akıl sonucu ortaya çıkan sonuç, toplumun büyük kesimi tarafından kabul edilir ve alınan kararlara herkes uyar.

Fakat "Uzlaşma Bilgeliğinden" , "Bilimden" , "Tartışma Kültüründen" nasibini almamış, ömrü boyu cemaat-tarikat önderi denen din bezirgânlarının dizini dibinde oturup emir almış, biat kültürü ile yetişmiş bademlerin yapacakları, sadece zora başvurmak olur.

Yönettiği milletini gerçekten seven, ona hizmet etmeyi "ibadet" sayan siyaset adamı, kendi insanları arasında ayırım yapmaz, yapamaz.

Başbakan Erdoğan ise, sadece kendi gibi düşünenleri kendinden sayar.

Diğerleri muzur ve yok hükmündedir.

Erdoğan ağzını her açtığında Suriye'de Esad'ın zulmünü, Müslümanları öldürmesini anlatır.
Son bir haftada, Irak'ta Şii mahallerine yapılan bombalı saldırı sonucu 64 kişi öldü.
Kenya'da El-Kaideye bağlı El-Şabab terör örgütü alışveriş merkezini bastı ve 59 kişiyi öldürdü.
Erdoğan'ın dizinin dibinde oturduğu kişinin önderi olduğu Taliban, Pakistan'da kilise bastı ve 78 kişi öldürdü.

Bu vahşetlerle ilgili, Başbakan Erdoğan'dan bir tane olsun kınama mesajı duydunuz mu?
Duyamazsınız.

Çünkü bu katiller, Erdoğan'ın "Aslanlarım" dediği kişilerdir.

Erdoğan'ı televizyon canlı yayınında, Mısır'lı Esma için hüngür-hüngür ağlarken seyretmiştik.
Güney sınırımızı Peşaver'e çeviren El-Kaide'nin yan kolu El-Şabab Kenya'daki saldırıda, 8,5 aylık hamile olan Elif Yavuz'u ve çocuğunu acımadan öldürdü.

Başbakan Erdoğan'dan bir damlacık olsun gözyaşı gören oldu mu?
Göremezsiniz.

Çünkü Elif Yavuz hem Türk'tü, hem de başı açıktı.
Yani Erdoğan için bu insan zaten yok hükmünde idi.

Değerli Okurlar;

Değil 30 bin isterse 300 bin tane polis alsın, her mahalleye bir cezaevi koysun, üniversiteleri polisle yönetsin, statları taraftara kapatsın, yani kendi çalsın-Apo oynasın, ne yaparsa yapsın, önümüzdeki kısa dönemde Türk Milleti bu badem takımını sırtından atacak.
Yetmedi mi bu kadar çile?

Sağlık ve başarı dileklerimle 25 Eylül 2013

İLK KURŞUN

 

 


a45UyF587661-201307301451-10

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
M.L.S. ICIN
. . . . . .
Varligini sabah diye selamliyanlardan-
Yoklugunu gece sayanlardan-
Yuksek goklerde kutsal atesi golgeleyen-
Aglayarak umit icin her saat seni kutsayanlardan-
Yasam icin-ah. Hepsinin ustunde,
Derinlere gomulu inancin Gerceklik
Erdem ve Insanlikta canlanmasi icin-
Umitsizligin menfur yataginda olmeye yatanlardan,
Birden yukselir, senin mirildandigin sozler uzre,
Isik olsun
Mirildandigin sozlerin, gozlerinin-
Seraphlara ozgu bakisiyla gerceklesen-
Sana en cok borclu olanlardan-sukrani
Tapinmaya benzeyen-ah, animsa
En dogrusunu-adanmis olani en cok tutkuyla,
Ve dusun ki bu gucsuz dizeleri o yazdi-
O yazdi, yazarken urperip dusunerek
Bir oldugunu ruhunun bir meleginkiyle.

Edgar Allan Poe
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder