25 Eylül 2013 Çarşamba

10-Saygı Öztürk: Murat kaptanları THY unuttu

Türkiye Cumhuriyeti Devleti daha kimleri unutmadı ki?
Kaymakamlar, korucular, subay ve astsubaylar, erler, belki yüzlerce vatandaş.
Bazıları yıllarca esir kaldı.
Esir düşen memurların devletle ilişiği kesildi.
Aileleri ortada bırakıldı.
Ne şehit, ne gazi saydılar.
Görmezden geldiler, duymazdan geldiler.
Yıllar sonra bir şekilde yurda dönenler oldu.
Onların basına konuşmasına dahi engel oldular.
Terk ederken utanmadılar, yüzlerine vurulunca utandılar.


Saygılar
Oraj POYRAZ
--------------


Saygı Öztürk: Murat kaptanları THY unuttu

25 Eylül 2013

Tarih 9 Ağustos 2013…
Türk Hava Yolları (THY) uçağının kabin ekibini taşıyan araç, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta, silahlı kişiler tarafından durduruldu.
Pilotlar Murat Akpınar ve Murat Ağca'yı yanlarına alan saldırganlar kayıplara karıştı.
Pilotları büyük bir örgütün değil "küçük bir grubun" kaçırdığı belirlendi.
Yani kısa sürede sonuç alınacağı değerlendirildi.

O grubun adı "İmam Rıza'nın Ziyaretçileri" adını taşıyor.
Suriye'de Beşar Esad yönetimine karşı mücadele eden Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) elinde bir yıldır rehin tutulduğu öne sürülen 9 Lübnanlı Şii'nin serbest bırakılması halinde pilotlarımızın serbest bırakılacağı belirtiliyor.

Pilotlarımızdan haber yok

Suriye ve Lübnanlılar arasında yaşanan olaylar bizi niçin bu kadar ilgilendiriyor ki, pilotlarımız "pazarlık aracı" olarak kullanılıyor?
Nedeni, Türkiye'nin ÖSO'ya silah ve malzeme desteğinde bulunduğu iddiasından kaynaklanıyor.
Dolayısıyla Lübnanlı hacıların kaçırılmasından da Türkiye'yi sorumlu tutuyorlar.
Yani, pilotlara karşılık hacıların bırakılması koşulunu öne sürüyorlar.

Pilotlarımızın kaçırılmasından sonra "demeç patlaması" yaşandı.
Aradan tam 1.5 ay geçti.
Ne, ÖSO'nun elinde bulunan 9 Lübnanlı'nın serbest bırakılmasını sağlayabildik, ne de teröristlerin elinde rehin tutulan pilotlarımızı kurtarabildik.
Tabii ki iki pilotun aileleri de perişan…
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, pilotlarımızın ailelerini bakanlığa davet edip görüşmesi, ellerindeki bilgileri paylaşması insani açıdan önemliydi.
Bakanlığın Ortadoğu Dairesi Başkanı Serdar Bey, elinden gelen gayreti gösteriyor.
Ancak henüz sonuç alınmış değil.

Çalan her telefon umut oluyor

Murat Ağca'nın babası Zeki Ağca, Elazığ'da oturuyor.
Telefonunu çaldırdığımda, inanıyorum ki heyecanla açmış, oğluyla ilgili müjdeli bir haber geleceğini düşünmüştür.
Ancak karşısında oğluyla ilgili haber verecek değil haber alacak birisi olduğunu öğrendiğinde umudunu bir kez daha çalacak yeni telefona bağlamıştı.

"Oğlumdan haber yok.
Siz ne biliyorsanız biz de o kadarını biliyoruz.
Onları unuttular.
Aradan bunca zaman geçmesine rağmen hala serbest bırakılmaması bizi hayli kaygılandırıyor ve üzüntümüzü anlatacak kelime bulamıyoruz.
Ben erkek olarak biraz daha dayanıklıyım.
İdare ediyorum.
Ama annesi tamamen perişan.
Her dakika oğlumdan ve pilot arkadaşından hayırlı haber gelecek diye bekliyoruz.
İnanın vakit geçmiyor.
Hep hayırlı haber alalım diye dua ediyoruz.
Elimizden başka bir şey gelmiyor"

Murat Ağca'nın dayısı Veysi Güce ile konuşuyorum.
O da "hayırlı haber beklemek" dışında yapacak bir şeyleri olmadığını belirtiyor.
Kendilerine bakanlıktan yeni bir bilgi verilmediğini de kaydediyor.

Pilot Murat Akpınar'ın kardeşi İrfan Medet Akpınar, avukatlık yapıyor.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, pilotların kendilerine yakışır bir biçimde "dik durmalarını" söylemişti.
Devletin onları unutmayacağını da kaydetmişti.

Kuşkusuz, devletimiz vatandaşını unutmuş değildir.
Bunun için gizli bir diplomasi yürütüyordur.
Her gelişmenin paylaşılması da mümkün değildir.
O yüzden kardeş İrfan Medet Akpınar da, "Şu aşamada devletin ilgili birimlerinin gerekeni yapmasını sabırla bekliyoruz.
Gerekli temasların yürütüldüğü söyleniyor.
Onun dışında bizim bir bilgimiz yok.
İnşallah daha fazla uzamadan iyi bir sonuç alırız"
demekten başka bir şey söyleyemiyor.

Sendika başkanı ne diyor?

Hava İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, THY'nin "bakın biz gidiyoruz" demek ve daha fazla kazanmak için bir çok ülke hava yollarının gitmediği Afrika ve Ortadoğu ülkelerine personelin hayatını riske atarak sefer yaptığını belirtiyor.
Ayçin, sohbetimizde şunları söylüyor:

"Yabancıların uçmadığı yerlere personel gönderilirken, riskler anlatıldığında 'ya gidersiniz, ya da başınızın çaresine bakarsınız' denilip işten çıkarılmakla tehdit ediliyor.
Bağdat'a giden ender şirketlerden birisiyiz.
Özellikle riskin yüksek olduğu bazı Afrika ülkelerine sefer düzenlenmemesi için çok uyardık.
Bunlar dikkate alınmıyor.
Lübnan, bütün uyarıların finali oldu.
Kaçırılan pilotlarla ilgili THY yönetimi 'pilotların arkasındayız' açıklaması dışında sessiz.
Kimseye bu konuda açıklama yapılmıyor.
Bir pilotumuz, Lübnan'da yaşanan olayı protesto amacıyla uçmadı.
Bu arkadaşın sorumlu kaptanlığı 6 aylığına alındı.
Pilotların aileleriyle ilgilenilmiyor.

Arkadaşlarımızın bırakılması için Uluslararası Taşımacılık Federasyonu ile görüşüp Lübnan sivil havacılık sendikasıyla temasa geçtik ve yardım istedik.
Onların da yapacak çok fazla bir şeyi yok.
THY, kendilerine yandaş olmayanların sorumluluklarını kabul etmiyor.
Bu da THY'ye yakışmıyor"

Böyle dar günde, zor günde THY pilotlarını unutuyor, buna tepki gösteren pilotunun kaptanlığını alıyorsa, riskli ülkelere uçuş yapılmasın uyarıları dikkate alınmıyorsa benzer olaylar her zaman beklenmeli…

SÖZCÜ


a45UyF587661-201307301451-10

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
Bir yigit cikmis meydane! - Ugur Dundar
. . . . . .
Heybetlidir,
Karizmatiktir!
Yuruyusu,
Durusu meydan okuyucudur,
Kabadayidir!
. . . . . .
Cevresi yagci doludur.
Yagcilar,
Yaglar da yaglar!
Oyle ki,
Her taraftan yag akar!..
. . . . . .
Saga bakar,
Alkis...
Sola bakar,
Alkis...
Agzini acar,
Alkis!..
Hic konusmasa bile,
Cok guzel konusmus gibi,
Kopar alkis!..
. . . . . .
Haykirdi mi yer gok inler!
Karsisina cikmak yurek ister!
Kizdiginin pesini birakmaz,
Ben ettim, sen etme!'' diyene aldirmaz!
Diz cokturur,
Tus eder, ezer!
Is biter,
Oyle gider!..
. . . . . .
Havasina bakarsaniz,
Alemde rakipsizdir,
Sanirsiniz,
O tek guctur!
Gerisi hictir!..
. . . . . .
In midir, cin midir?..
Yoksa sen ben gibi,
Bir fani midir?..
. . . . . .
Bilenler icin,
Atmalar, tutmalar,
Esip gurlemeler,
Kukremeler,
Meydan okumalar,
Oyunun kuralidir!
Sovdur!
Senaryoyu yazanin verdigi
Roldur!
. . . . . .
Artik soralim:
Bu kisi kimdir?
. . . . . .
Yanildiniz!
Kirkpinar'da bunlardan cok vardir!
Anlattigim ''Yalanci Pehlivan''dir!..
. . . . . .
Not: Turk Dil Kurumu sozlugune gore, yalanci pehlivan; Yapamayacagi bir
isi yapabilecekmis gibi gorunen kimse''dir!
Kirkpinar'daki yagli gureslerde ise yalanci pehlivanlar, iki buyuk gures
arasindaki boslukta cayira cikarilir!
Gorevleri, gures tutacaklarmis gibi yaparak, seyirciyi oyalamaktir!..
. . . . . .
Can Dundar
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder