KORAY KAMACI : "ÖZEL EĞİTİMLİ PAPAZLAR DİYANET"E YERLEŞİYOR
http://www.ozel-buro-istihbarat.com tarafından derlenmiştir.
Haçlı Seferleri'nin kökenini irdeleyen ve tüm Türkiye tarafından sevilen 'Haçlı Seferleri' adlı kitabın yazarı Koray Kamacı 'Papaz okullarından özel eğitime tabii olan Papazlar, kimlikleri değiştirilerek bir şekilde Diyanet'e bağlı olarak çeşitli Diyanet kurumlarına ve bölümlerine entegre oluyorlar' dedi. Haçlı Seferleri kitabının yazarı Koray kamacı Haçlı Seferleri'nin geçmişini ve günümüze olan etkilerini Haber Kıta'ya değerlendirdi.
Koray Kamacı: Özel eğitimli papazlar Diyanet'e yerleşiyor
Haçlı Seferleri'nin kökenini irdeleyen ve tüm Türkiye tarafından sevilen 'Haçlı Seferleri' adlı kitabın yazarı Koray Kamacı 'Papaz okullarından özel eğitime tabii olan Papazlar, kimlikleri değiştirilerek bir şekilde Diyanet'e bağlı olarak çeşitli Diyanet kurumlarına ve bölümlerine entegre oluyorlar' dedi. Haçlı Seferleri kitabının yazarı Koray kamacı Haçlı Seferleri'nin geçmişini ve günümüze olan etkilerini Haber Kıta'ya değerlendirdi.
Öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?
Efendim öncelikle İstanbul/Fatih doğumlu olup, aslen Iğdırlıyım. Trakya Üniversitesi Tarih mezunuyum. Başta Ortadoğu ve Vatikan olmak üzere, çeşitli alanlarda araştırmalar yapmaktayım ve bunun ile ilgili birçok yerde konferanslar veriyorum. Aynı zamanda ''Türk Devlet Anlayışı'' ve ''Haçlı Seferleri'' olmak üzere yayınlanmış iki tane kitabım bulunmaktadır. Bunun yanı sıra çeşitli yerlerde köşe yazarlığı yapmaktayım. Kocaeli TV, TR1 TV'de canlı yayın programlar hazırlayıp sundum. Şuanda ise İstanbul Times TV ve Kanal t'de halen canlı yayın ''Gizli Gerçekler'' programını Erkan Macit ile birlikte hazırlayıp, sunmaktayım… İlim yolunda var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Bu konuda her daim bunu birinci görevim olarak addederim.
Haçlı Seferleri adlı kitabınız çok beğenildi. Kitabınızın bu kadar beğenilmesinin nedeni sizce nedir?
Türkler, Alparslan önderliğinde yapılan Malazgirit Savaşı'ndan sonra, Anadolu'dan çıkarılmak için Batılı Devletler tarafından çeşitli müdahalelere maruz kalmıştır. Anadolu Selçuklu Devleti'nde olduğu gibi, Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyetinde de Anadolu'dan bizleri atmak için yapılmadık savaş, zulüm ve entrika kalmamıştır. Özellikle Osmanlı Devleti'nde Fatih Sultan Mehmed'i, Türkiye Cumhuriyeti'nde ise Atatürk'ü zehirleyen güç odağı aynı elin uzantısıdır. Osmanlı'nın son döneminde Sultan II. Abdülhamid'e yapılanlar neyse, Türkiye Cumhuriyet'inde de benzer uygulamalara iftiralara maruz kalanlar olmuştur. Kaos düzeninin mimarları bu Milletin inancını, dinini, imanını ve geçmişe olan bağını koparmak için Haçlı Seferleri'nin psikolojik savaş ayağını sürekli diri tutmuşlardır. Biz de kitabımızda 1096 tarihinde başlayan bu Haçlı Seferler'inin çıkış noktasını ve kökenini eserimizde belirttik. Çünkü meselenin aslına inildi mi gerçekler daha kolay anlaşılır. Haçlı seferleri günümüzde halen devam etmektedir. Nitekim George W. Bush "11 Eylül'deki saldırının ardından terörizme karşı "Haçlı Seferi" başlamıştır. Ancak bu zaman alacaktır. Bu yüzden de Amerikan vatandaşlarının sabırlı olması gerekmektedir.'' diyerek günümüzde de bu seferlerin devam ettiğini bir nevi itiraf etmiştir. Onun içindir ki bu konu bizim için yani İslam Dünyası için halen güncelliğini ve önemini korumaktadır. Sanırım bu yüzden kitabımız da ilgi gördü ve görmeye de devam ediyor.
Haçlı Seferlerini yapanlara Batı'da kahraman olarak bakılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yani buna hiçbir şekilde şaşırmamak lazım. Çünkü Batı'da Hıristiyanlığın dini olarak lideri konumunda olan Papa, Ortaçağ'daki gibi Ruhban sınıfını yani kendilerinin üstünlüğünü devam ettirmektedir. Bunu birçok olayda da görmekteyiz. Bu bağlamda baktığımız zaman da onlara göre İslam Dünyasına ve Müslümanlara yapılan her saldırının sevabı vardır ve kutsal saymaktadırlar bunu… Üzücü olan ise biz de Tarih'te Haçlılara karşı kahramanca mücadele etmiş ve İslam'ı bedeni ile siper etmiş nice Kahramanlar vardır ama Batı'daki gibi kahraman olarak anılmazlar ve hatta birçok kesim tarafından da hakarete ve iftiraya maruz bırakılırlar. Size Batı'nın ikiyüzlülüğü konusunda güzel bir örnek vermek isterim: Haçlılar ve Haçlılarla beraber olanlar Fransa'da Elize sarayına toplanmıştı. Hatırlayanlar bilirler. Toplantı'nın adı da gayet manidardı. Libya halkı ile dayanışma için Paris zirvesi olarak adlandırılmıştı. Orası o gün resmen bir Kurtlar Sofrası idi. Tıpkı yüzyıl öncesi gibi. Hatırlayın o zaman da adı Paris Barış Konferansı idi ama Dünya orada parçalara ayrılmıştı. Elizedeki konferansta, Küresel güçler ve aktörleri bir araya gelmişti. Hatta Irak Dış İşleri Bakanı Hoşer Zebari bile ordaydı. Bir tek kim yoktu biliyormusunuz? ''Türkiye'' yoktu… Olay açık ve net!
Günümüz Haçlı seferleri'nin zihniyeti de belli: ''Toprağın üstündekiler ölür, altındakiler onlara kalır''
Ortaçağ'daki Haçlı Seferleri'nin Türklerin batıya ilerlemesini engellemek için yapıldığını söylüyorsunuz sizce günümüzde de bu durum devam ediyor mu? Ediyorsa nasıl ediyor?
Gayet tabi devam ediyor. Bunu her anlamda her olayda görebiliriz. Çağımız da savaşların en çok yoğun bir biçim de kullanılış biçimi de Psikolojik Savaş ve Ekonomik Savaştır. Bu ikisini de Ülkemizde sıkça görebiliriz. Ne zaman önemli bir atılım yapmaya kalksa Türkiye, hemen Küresel kaoscular tarafından önü kesiliyor. Bunun yakın geçmişte örneği çoktur. Özellikle baktığımız zaman Türkiye'deki ekonomik krizlere ve darbelere iyi bakmak lazım. Bu darbeler içinde 28 Şubat'ın ayrı bir önemi vardır. Bu konular hakkında söyleyecek çok şey var lakin zülfiyare dokunur…
Ama şu bir gerçek ki, her ne olursa olsun ne yaparlarsa yapsınlar bu Millet çok büyük bir Millettir. Türkiye'den çıkacak olan kutlu bir zat, Türk-İslam dünyasının yönünü ve ufkunu açacaktır. Bu zat hem Küresel kaosculara karşı hem de Haçlı zihniyetinde olanlara karşı mücadele edecektir. Bu zat Türkiye'den çıkacaktır. Kur'an'da dediği gibi: ''İslam yeryüzüne hakim olacaktır'' (Şüphesiz)! Bu çıkacak kutlu kişi Hz. Mehdi'dir. Buna inancım tamdır. Zaten Ehli Sünnet vel Cemaat inancına göre de Mehdi vardır ve bekleniyor İnşallah…
Haçlı Seferleri'nin İslam coğrafyasının bu durumda olmasına etkisi olduğunu düşünüyor musunuz?
Kesinlikle etkisi vardır. Özellikle o dönemde Avrupa karanlık bir devir yaşarken, Ortadoğu yani İslam coğrafyası altın çağını yaşıyordu. İlimde, bilimde, sanatta, felsefe ve tıpta büyük buluşlar ve gelişmeler yaşanmaktaydı. Batı ise Haçlı Seferleri ile birlikte İslam coğrafyasındaki birçok bilimsel konuyu alarak daha çok geliştirdi. Hal böyleyken Batı'nın Haçlı zihniyeti ve sömürüsü bu manada sürekli arttı. Bugün de gelinen noktada İslam coğrafyasındaki sömürge ve zulüm devam etmektedir. Günümüzde İslam coğrafyasının yer altı ve yer üstü zenginliklerinin kimler tarafından sömürüldüğüne baktığımız da karşımıza bin yıllık Haçlı zihniyeti çıkmaktadır.
Vatikan'ın Gizli Hocaları ile ilgili çok çarpıcı bir yazıya imza attınız. Vatikan ile İmamların bir bağlantısı olduğunu düşünüyor musunuz?
Elbette düşünüyorum. Çünkü Vatikan bu noktada Türkiye üzerinden önemli bir çalışma yürütüyor. Papaz okullarından özel eğitime tabii olan Papazlar, kimlikleri değiştirilerek bir şekilde Diyanet'e bağlı olarak çeşitli Diyanet kurumlarına ve bölümlerine entegre oluyorlar.
Biz bu yazıyı yazdığımızda bize çok karşı çıkanlar oldu. Ama ben bizzat bazı yerlerde (Özellikle İstanbul'da) bununla alakalı belge ve bilgilere ulaştım. Bir bakıyorsunuz adamın adı Ahmet ama asıl kripto adı Kostantin… Bu husus ile alakalı araştırmalarım ve çalışmalarım devam ediyor. Buradaki en önemli amaç, İslam'ı yozlaştırarak ılımlı hale getirmek ve sözde Dinlerarası Diyalogu iyice hayata geçirerek Müslümanları hakiki dinden uzaklaştırmaktadır. Bu arada burada yani Papaz okullarından yetişen daha doğrusu özel yetiştirilen kişilere genel de sağ bileklerine bir çip dahi taktırıyorlar. Bunlar ayrıca; Kabala, Havas ve Cifir ilimleri gibi önemli ilimleri de öğrenmektedirler.
Ülkemizdeki misyonerlik çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sizce haçlı seferleri'nin bir parçası mı?
Ülkemizdeki misyonerlik çalışmaları özellikle bu dönemde tam manası ile artmış vaziyettedir. Özellikle şunu belirtmek istiyorum ki; Misyonerler artık taktik değiştirmiş durumdadır. Günümüzde artık Müslümanları Hıristiyanlaştırmak yerine, hakiki Müslümanlıktan uzaklaştırma yöntemini benimsemişlerdir. Yani şöyle de denilebilir: Ilımlı İslam ve Dinlerarası Diyalog adında projeleri Müslümanlara yedirmeye çalışıyorlar. İslam'ın ılımlısı olmaz. İslam'ın kaideleri ve olmazsa olmazları bellidir. Bu bağlamda baktığımız zaman Haçlı Seferleri'nin psikolojik ayağının devam ettiğini çok rahat görebiliriz. Açıkça belirtmeliyim ki; bu projenin çıkış noktasının Türkiye olmasının en büyük nedeni: Türkiye'nin laik-seküler anlayışıdır.
Başka bir kitap hazırlığınız var mı? Varsa biraz içeriğinden bahseder misiniz?
Birçok proje olmakla beraber, bunlardan öncelikli olarak üçüncü bir kitap çalışması hazırlığım var. Değerli ağabeyim araştırmacı-yazar Kürşat Berkkan ile, Siyonizm hakkında bilinmeyen ve gizlenen gerçekleri bu kitapta enine boyuna açıklayacağız. Kitapta ayrıca birçok kripto teşkilat ve Türkiye üzerindeki bağlantılarını ve emellerini ortaya koyacağız. Bu bağlamda Vatikan'a dair gizli kalmış pek çok gerçeği de gün yüzüne çıkaracağımız bir kitap olacak… Çok güzel bir eser olacağından şüphem yok! Umarım bu çalışmamız hayırlara vesile olur.
a45UyF587661-151117132619 Oraj Poyraz At Neomailbox cimcime@neomailbox.net
2015/11/17 14:00 1 39 undefined undefined add_anadoluhareketi@googlegroups.com
Bagislamak, buyuklugun sanindandir.
Hz.Ali
Said-i Nursi, gundemi takip etmedigi icin yeniliklerden uzaktir.
Ona gore dunyada; vaktini gecirdigi medrese egitimi, buranin gundeminde olan tartismalar ve bu donemde okudgu tarikat kitaplari vardir.
Ne Kur an i tanir ve bilir, ne de halki...
Halktan uzak bir gundemi vardir.
Kitaplarini halkin anlayabilecegi dilde yazmamistir.
Boylelikle eserlerini daha gizemli hale getirmistir.
Halktan bir cogu da anlamadigi seylere daha cok inanir olmustur.
(Tarihce-i Hayat 624)
...din hissi, dunyanin acisi duyulan tokadiyla derhal Turk milletinin vicdanindaki cadirini yikti, davetlileri, Turk dusmanlari olan Arap collerine gitti.(..) Artik Turk, cenneti degil, (..) son Turk ellerinin mudafaa ve muhafazasini dusunuyordu.
Iste dinin, din hissinin Turk milletinde biraktigi hatira.
Mustafa Kemal ATATURK
(Mustafa Kemal in yazdigi Afet inan imzasiyla cikan Medeni Bilgiler kitabi 1931)
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder