25 Kasım 2015 Çarşamba

Rifat Serdaroğlu: ÖLÜ PARTİLER (2)

Rifat Serdaroğlu: ÖLÜ PARTİLER (2)

(Türkiye'nin sınırlarını ihlal eden herkes gereken yanıtı alır. Bu söze yürekten katılırım. Fakat ülkemizin sınırlarını Peşaver'e çevirenlerin bu sözü söylerken

dokuz defa düşünmeleri gerekir! Devlet Adamlığı, böylesine bir kötü duruma

sebep olacak politikaları uygulamamak ve milletinin başına bir dert daha açmamaktır. Bu tarz olsa olsa, kıt görüşlü, kafası dışa bağlı kasaba politikacılarının ve Soylu Damat Berat Paşa Hükümetlerinin işi olabilir…)

* * *

-KURULTAY PARTİSİ;

Yılların CHP'lisi bir dostum geçen gün şöyle diyordu; "40 yıllık CHP'liyim yüzüm bir defa güldü. O da partiye kayıt olmak için gittiğim fotoğrafçıda resim çektirirken güldüğüm zamandı. Fotoğrafın da parasını peşin almışlardı!"

* * *

Bazı insanlar vardır, doğuştan şanssızdırlar. Altın'ı elleseler bakıra döner.

CHP yöneticileri de böyle. Türkiye'de yaşarlar fakat Danimarka-Norveç-İsveç'te siyaset yapar gibi çalışırlar. Gerek örgütlerinde, gerek Genel Merkezlerinde "Memur Zihniyeti" etkindir. Sabah 9/Akşam 17 arası, çalışıyor gibi yaparlar.

Hafta sonları mutlaka dinlenirler. Bir CHP'li sorumlu yönetici sabah işinin başına gidinceye kadar, sabah namazından evvel kalkan bir Tayyiban Partili, hem namazını kılar, hem tüm günlük basını okur, günlük programını kontrol eder ve en az 20-30 telefonla seçmenlerine ulaşmış olur!

* * *

Genel Merkezde cam kırılsa, "kim kırdı bu camı" diye Kurultay'ı toplarlar.

Yine toplayacaklar. Genel Başkan Adaylarına bakıyorum. Hepsi iyi yetişmiş, güzel insanlar. Fakat hiç birinin anlamadığı, anlamak istemediği konu şudur; "Türk Siyasetinin sorunu, güven sorunudur." Bu adayların hiçbiri öncelikle CHP seçmenine, sonra da diğer seçmene güven vermemektedir. Anadolu deyişiyle bunların hiçbiri toprak kokmamaktadır!

Türk Seçmeninin kafasındaki soru şudur; "Bu adam, Tayyiban'ı alt edebilir mi? Beni bademlerden kurtarabilir mi, kazanımlarımı koruyabilir mi, arttırabilir mi?"

* * *

Başıma gelen bir olayı naklederek konuya açıklık getirelim;

CHP'li Milletvekillerinin Silivri'de tutuklu oldukları zamandı. Bir düğün daveti sebebiyle Bergama'nın bir köyüne gittim. Köy kahvesinde sohbet ederken sordum; "Neden CHP'ye, Kılıçdaroğlu 'na oy vermiyorsunuz?

Görmüyor musunuz, namuslu-dürüst adam, daha ne istiyorsunuz?"

Köyden biri aynen şöyle dedi; "Bak Serdaroğlu, CHP'li Milletvekilleri hapiste değil mi? Eee, kendi adamını hapisten çıkaramayan adamdan millete fayda

gelir mi? Tayyip onun yerinde olsaydı, şimdiye kadar Türkiye'yi ayağa kaldırır, adamlarını dışarı çıkartırdı…"

* * *

Türk Milletinin %70- 75'indeki algı böyledir. Üstüne üstlük, Atatürk'ün kurduğu bir partinin Genel Başkan Yardımcılığına Atatürk'e ana-avrat küfreden birini, diğerine de tescilli Kürtçü-Bölücüyü oturtursanız, seçmene gökyüzünü de vaat etseniz, oy vermez. Çarpıklık sadece kişilerde değil!

Bir bakıyorsunuz Sosyalist Enternasyonale üye olunuyor, bir bakıyorsunuz İmam-Hatipçi olunuyor!

Vahşi Kapitalizmin temsilcisi "Etekli Kemal Derviş" partinin Genel Başkan Yardımcısı olmuş, emekliye iki maaş vereceğini söylüyor!

Önümüzdeki Kurultay'dan sonra daha da bölünecek CHP'ye önümüzdeki

15-20 senede iktidar görünmüyor…

* * *

ÜLKÜCÜ PARTİ;

Ülkücü camia, Türkiye'de Devrimcilerle birlikte devlet tarafından en çok ezilen, işkence gören Milliyetçi-Türkçü-Maneviyatçı bir camiadır. Başbuğ Türkeş'in vefatından sonra bu camia, darbe dönemlerinde bile görmediği eziyeti kendi parti yöneticilerinden gördü.

Teşbihte hata olmaz derler ya aynen öyle! MHP Genel Merkez Yöneticileri, sanki ellerine uzun birer değnek almışlar, parti için çalışanların kafalarına vurup kovalıyorlar, oy vermeye gelen insanları da korkutup kaçırıyor gibiler.

Ülkücü harekete destek vermiş onurlu insanları teker-teker uzaklaştırdılar. Tayyiban Partisi ne zaman dara düşse, Genel Merkez, Türk Milletine küfür eder gibi onlara destek verdi. Ülkücü camianın önemli bir kısmını iktire-kaktıra Tayyiban Partisine oy vermeye zorladılar. Sonuç, tam bir yüzkarası!

40 Milletvekilliği, kaçtı gitti ama herkes yerinde oturuyor.

Sizce, 2018 tarihine Kongre günü veren Bahçeli ve ekibiyle bu partiye 2071' e kadar iktidar görünüyor mu? Yoksa benim mi gözlerim bozuk…

* * *

APONUN PARTİSİ;

Nasıl ki hiç kimse Tayyiban Partisinde Erdoğan'ın lafının üstüne laf söyleyemezse, PKK Narko-Terör örgütünün siyasi kanadı olan bu partide Apo'nun her dediği olur.

Apo bugün emir versin, Türkiye'nin bölünmesi şartıyla bu partinin milletvekillerinin tamamı Tayyiban'ı da desteklerler, Başkanlık sistemi için de oy verirler, İslam Devletine geçilmesini bile onaylarlar.

Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde, 54 Bin insanın hayatını çalan bir Narko-Terör örgütü için siyaset yapan bir partiyi yaşatmazlar. Terörle-katillerle arasına mesafe koyamayan bir partinin varlığı demokrasiye bağlanamaz.

Böyle bir partinin varlığını sürdürmesine izin vermenin sebebi ya hainliktir, ya da aptallıktır.

* * *

Değerli Okurlar;

Partiler din değildir. Eğer gönül verdiğiniz parti işlev göremez hale gelmişse, bir kişinin veya belli bir grubun eline geçmişse, ülkeye ihanet çizgisine yaklaşmışsa, düzeltmek için de tüm yasal yollar kapalıysa onu terk edersiniz. Biz zamanında bunu canımızın yanması pahasına yaptık. Çiller ve ekibi, Erbakan'ı Başbakan, İsmail Kahraman'ı Kültür Bakanı yapmaya kalktığında, parti içi mücadeleyi başlattık. Mücadele yolları Genel Merkez tarafından tamamen kapatıldığında,

kurulacak Refahyol Hükümetini yıkacağımızı yüzlerine karşı söyledik ve ellerimizle kurduğumuz partimizden ayrıldık. Sonra da o hükümeti yıktık…

* * *

İnsan olan, siyaseti ülkesi ve milleti için, hizmet için yapmalıdır.

Aksi, yanlışa ortak olmak demektir ki, bu ülkeyi seven kimsenin buna hakkı yoktur.

* * *

Yarın, ne yapılması gerektiğini, Türk Milletinin başına örülen bu beladan nasıl kurtarılabileceğini bildiğimiz kadarıyla yazmaya çalışacağız…

* * *

Sağlık ve başarı dileklerimle 25 Kasım 2015



İLK KURŞUN




a45UyF587661-151125104953 Oraj Poyraz At Neomailbox cimcime@neomailbox.net
2015/11/25  11:00 1  39  undefined undefined add_anadoluhareketi@googlegroups.com

 
--

BU ELLER MIYDI?
. . . . . .
Bu eller miydi masallar arasindan
Ruyalara uzattigim bu eller miydi.
Arzu dolu, yasamak dolu,
Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan.
Bilyalarin aydinlik dunyaciklari
Bu eller miydi hayati o dunyalarin.
Altin bir oyun gibi eserdi
Altin tuylerinden mevsimin ruzgari.
Topraktan evler yapan bu eller miydi
Ki simdi degmekte toprak olan evlere.
El isi vazifelerin onunde
Tirnaklarini yiyerek dusunmek ne iyiydi.
Kaybolmus o cizgilerden
Falcinin saadet dedikleri.
O koylu cakisinin kestigi yer
Sogut dallarindan duduk yaparken...
Bu eller miydi kesen mavi serceyi
Birkac damla kan ki zafer ve kahramanlik.
Yorganin altina saklanarak
Bu eller miydi sevmeyen geceyi.
Ayrilmis sevgili oyuncaklardan
Kirmis kucucuk siselerini.
Ve her seyden ve her seyden sonra
Bu eller miydi Allaha acilan !

Fazil Husnu DAGLARCA

Sultan Vahdettin, Ingilizlerin Osmanli topraklarinda idareyi mumkun oldugu kadar suratle ellerine almasini istiyor.

VAHDETTIN (Osmanli Padisahi!!!) - 1919

Ozmirli Olmak

23 Temmuz 2013

Ozmirliyiz biz. Sandalyeye korbenaz, domatese dumbut, patlicana tatlican, enginara Bu ne la boyle tatsiz tuzsuz deriz. Ama gobek marula gobek marul deriz. Ona farkli bir isim bulamadik henuz. Neyse... Biz acayip farkliyiz, cok sekeriz.

TURKIYE DEN $ikildigim zaman Ozmir e giderim ben.

Simide pompilon deriz biz.

Cekirdege mahmut.

Kumru bir kustur bizde, normal olani da budur.

Sandalyeye korbenaz, domatese dumbut, patlicana tatlican, enginara Bu ne la boyle tatsiz tuzsuz deriz.

Sen sigorta dersin...

Biz alksfafalswi deriz. Sen Hii? dersin, biz Zzzt erenkoy deyip kahkahalarla guleriz. Bir elimizde mutlaka pismis tavuk budu olur. Kahkaha atarken tavuk budunu isirmaktan cok hoslaniriz.

Denizi kiz, kizlari deniz, sokaklari hem kiz hem deniz, daglari hem sokak hem kiz hem deniz, ovalari hem dag hem sokak hem kiz hem deniz kokar. Biraz kari$ik gibi gorunuyor ama alisinca kolay. Eyfel Kulesi nden atlamayana kiz verilmez bizde. Atlayanlar da olur zaten. Neticede bizde kiz verilmez. Kizlarimizi tavlayamazsiniz, ben cok denedim olmuyor, bosuna ugrasmayin.

Bak iddia ediyorum pispirik sampiyonasi duzenlense kupayi Ozmirli kadinlar alir. Sasirdin degil mi? Al buna da sasir! (Bir an sinirlerime hakim olamayip terbiyesizlestigim icin ozur diliyorum) Neyse... Cunku erkekleriyle kahveye giderler. Bu kotu aliskanliklari hep oradan kapmislardir. Asidir bizim kadinlarimiz. Askili giyerler, askisiz giyerler, bazen hic giyinmedikleri olur. Okuz gibi bakarsan bir cakarlar bir de duvardan yersin. Akilli ol, almayayim aklini.

Erkeklerimiz de fena degildir, detaya girmeyeyim, sirf Brad Pitt bile fikir verir. Yoremizin sevilen sanatcilarindandir, okul yaptirmistir. E ayiptir soylemesi sembolumuz de kutup ayisidir (aniden konu degistirdim, neden yaptim bilmiyorum). Isguzar bir belediye baskanimiz Kutup ayisi olsun mu la demis, oyle kalmis.

COK DEGISIGIZ

127 cesit koftemiz oldugu icin McDonalds in bunalima girdigi dunyadaki tek sehirdir. Buradaki McDonalds calisanlarinda depresyon, hayata karsi ilgisizlik ve gozleri sabit bir noktaya dikme seklinde hareketler gorursunuz. Hepsi intiharin esigindedir. McDonalds CEO sunun her aksam masasindaki haritada Ozmir in uzerine yumrugunu vurarak Milyarlarca lanet olasi dolarimiz var ama su kahrolasi Ozmir de gunde sadece 18 lanet olasi hamburger satabiliyoruz, bu beni gercekten uzuyor dostum, bu kahrolasica durum lanet olasica beni gercekten cok uzuyor dedigi rivayet edilir.

Erkek cocuklarina en cok Abidin adi konulan yerdir burasi. Ama biz Abidin e Murat deriz, Muzaffer e Hulki. Degisigiz biz. Bazen biz de kendimizi sorguluyoruz acikcasi.

Sumuklu dediler biz Ozmirlilere, baktilar iltifat olarak algiliyoruz, ilkel dediler. Halbuki sumuklu daha agir bir ifadeydi, biraz sacmaladilar dogrusu. Sonra bunu fark edip lagim dediler. Biz de Hangi lagim, Philip Lahm mi? dedik, gulmediler. Gercekten iyi bir espri degildi ama sana ne! Keyfimizin kahyasi misin? Ozmirliyiz biz, yeri geldiginde iyi sakalar yapmayi da biliriz. Ama anlayana.

Halbuki Dostoyevski Balim demis Ozmir e. Kendi memleketine bakip Budala yi yazmis, Ozmir e bakmis Balim demis. Elbette hos bir jest yapmis ancak ne olursa olsun keske kendi memleketinin insanlarina budala demeseymis. Belki de Nobel almak icin yapmistir, bilemiyorum.

YERIM BEN BIZI!

81 vilayetin 81 inden de yurttas yasar Ozmir de. Herkese kapimiz aciktir. Yeter ki Ozmirli ruhu tasisin. Ozmirlilik bir durustur, yasam felsefesidir, hayatin anlamidir. Hangi memlekette dogmus olursan ol, kim olursan ol gelip insaatlarimizda calisabilirsin. Insan ayrimi yapmayiz. Dedim ya...

Simide pompilon deriz biz.

Cekirdege mahmut.

Domatese dumbut.

Ama gobek marula gobek marul deriz. Ona farkli bir isim bulamadik henuz. Birkac alternatif uzerinde calisiyoruz ama tatmin edici bir isimde uzlasamadik.

Dedim ya...

Ozmirliyiz biz.

Acayip farkliyiz, cok sekeriz. Keyfimizin kahyasi misin, sana ne!

Inanin bazen bagimsizligimizi ilan etmemek icin zor tutuyoruz kendimizi. O kadar tatliyiz ki. Offf. Su an kendimi mincikliyorum. Yerim ben bizi.

http://beyinsizadam.net/
lukasaluka@gmail.com


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder