16 Kasım 2021 Salı

KERİM YILMAZ : SİSTEM SORUNU NASIL AŞILIR?

KERİM YILMAZ : SİSTEM SORUNU NASIL AŞILIR?

Bu ucube sistemde dahi, çoğulcu demokrasiyi içselleştirip, erklerin ayrılığına, hukukun üstünlüğüne, yargı bağımsızlığına inanmış bir cumhurbaşkanın adil bir yönetim icrası mümkündü...

14 Kasım 2021

Ülkemizde geniş kitlelerin ekonomik durumunun kötüleşmesiyle, gayri memnunların çoğalıp açıktan sorgulamaya başlamasının iyice su yüzüne çıkardığı yönetim yetmezliğinin asıl sebebi "yeni sistem" yetmezliği nasıl aşılabilir? Kısaca ve kabaca değerlendirmeye ancak elverişli bu yazıda işin siyasi, sosyal ve hukuki boyutlarına bakacağız.

Siyaseten; Bir zorunluluk ya da gerekirlikten öte mevcut iktidarın ömrünü uzatma amacıyla yapılan anayasa değişikliği referandumdaki "hile-şaibe" tartışmaları bir yana kabul oranı ile yeni sistemin 'konsensus' ölçüsünde benimsenmediği için daha başlangıçta yetersiz kalmıştır. Temel mutabakat metni olan anayasa yönetimde bir sistem değişikliği öngördüğünde toplumun en az 2/3 ünün onayıyla meşru sayılır. Bu yüzden TBMM'de anayasa değişikliği salt değil, nitelikli çoğunlukla ancak yapılabilir. Neredeyse başabaş oranlı bu geçiş ise toplumsal destekten yoksun kalmış ve yetersizlikle başlamıştır.

Sosyal açıdan; İçeriğin yeterince bilgilendirilmediği ve tarafların konuyu anlatma araç ve imkanlarında aşırı nispetsizlik hali, halkı doğrudan ilgilendiren yönetiminde olacak değişime ikna, hukuk sosyolojisi bakımından güdük kalmıştır. Demokrasinin oturduğu sacayağının üçüncüsü "özgür basın" olmayınca, toplum bu değişim tartışmasına katılamamıştır. Bu da değişimi geniş kitleye izah ile ikna ederek makulleştirme yerine, dayatmayla mecburlaştırmıştır.

Hukuki açıdan; Daha baştan fiili durumu hukukileştirmek gibi akıl, mantık ve hukuk dışı bir gerekçeyle işe başlanması siyasi tarihimize kara leke olarak geçmiştir, öyle kalacak ve anılacaktır. Çünkü her fiili durum hukukileştirilemez. Örneğin ülkemizde yaygın olan kan davalarını önlemek yerine suç olmaktan çıkarmak ne kadar aptalca bir düşünce ise bu da öyledir. Zira devlet-kamu evrensel ilkelere oturan hukuk düzeniyle kurulur ve yönetilir. Kan davasını önlemek için "hukukileştirme" yerine cezasını artırmıştır.

Sistemi-rejimi- değiştiren anayasa değişikliği toplumda tartışmaya açılmadan yasalaşmış ve referandum kampanyası hem araç ve imkan eşitsizliği hem de konuyla ilgisiz, inanç başta soyut değer sömürüsüne dayalı propaganda ile hayata geçirilmiştir. Yeni sistem hızlı işleyecek derken yavaşlamış, erkler ayrılığı getirecekken birliğe varmış, sonunda devlet yönetilemez hale gelmiştir. Bugün tüm alanlarda her boyutuyla yaşanan kötülüğün sebebi budur.

İşin iyi yanı bu sistemin sürdürülemezliğinin kısa sürede anlaşılmış ve kabullenilmiş olmasıdır. Toplumun çoğunluğu sistemden memnun değildir. Son anketlerin ortalamasına göre, 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' % 38 oranında destek görürken, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' isteyenler % 62 oluyor. Oysa bu ucube sisteme geçmemizi sağlayan Nisan- 2017 referandumunda % 51.4 evet, % 48.6 hayır demişti. Çok kısa süreli uygulaması bile halkın mutsuzluğuna neden oldu. Özellikle ekonomik açıdan canından bezdirdi.

Seçmendeki bu değişimin en büyük sebebi ekonominin kötü olmasıdır. Ekonomik verilerde neredeyse 2001 yılına dönüşen gerçek, hükumetin siyasal desteğini zayıflatmıştır. Bugün için seçmenin sadece % 27'si hükûmeti ekonomi alanında 'başarılı' buluyor. İçinde AKP ne oy vermişlerin de olduğu, % 68'ü ise 'başarısız' diyor. Kararsız % 5'lik kesiminde öncesinde iktidar seçmeni olduğu aşikardır.

Çözüm ne olmalıdır?

Bugün artık halkın talebine uygun olarak parlamenter sisteme dönüş konusunda muhalefetin tümü hemfikir. Önüne ne konulsa da işin esası parlamenter sistemdir. Ancak bu dönüşün zamanı içeriğinden çok daha önemlidir. İktidarı uzun süren tek partinin adeta devletleştiği, kurumların içinin boşaltıldığı, kuralsız bir 'defacto' yönetim kadroları bir "düzeltme" harekatına muhtaçtır. Bunu -kısa bir dönem için- anayasal yetki bakımından güçlü mevcut sistemle yapmak kolay ve uygun olacaktır.

İyi kanun kötü uygulayıcı elinde kötü, kötü kanun iyi uygulayıcı elinde iyidir. Bu ucube sistemde dahi, çoğulcu demokrasiyi içselleştirip, erklerin ayrılığına, hukukun üstünlüğüne, yargı bağımsızlığına inanmış bir cumhurbaşkanın adil bir yönetim icrası mümkündü. Ama olmadı, olamadı. Hukuk şuurundan yoksun, devleti aile şirketi sanıp yapılan ve yaşanılanlarla bu aşama çoktan geçildi. Bir düzeltme harekatı artık zorunluluk haline gelmiştir.

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/sistem-sorunu-nasil-asilir--kerim-yilmaz-486834h.htm

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

Yanlisin istikbali yoktur.

~Ali Ucar~

- - - - - - - - - - - - - - - -

2/1-1/2

Giderken bura için, gelince ora için,
Gününde ve gecende kendince ora için
Sakladığın kendini böldün iki yarım'a;
İki kez yaralandın bir yarım yara için.

~Özdemir Asaf~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Nur İndi

Kış kışlada kışlar iken
Karakuşi bir yazıylan
Kışkışlanıp, kışkışlanıp
Akkuğulu yazmalarla
İne inmez yazılara
Elif oldu ne demezsin
Teliflerim, teleflerim
Sivil oldu savaşlarım
Onbeş gündür kardı yağdı
Daha da yağacakmış eyvah
Yarına kalmaz görürüm
Bütün çocuklarıyla çocukluğumun
Ve tuşları üzerinde -İLAHİ- bir orgun
Nur baba gibi geçerken Bach

Zeyil
Bu sulu kar ve bu pespaye şiir
Sürerse bu minval üzre
Bizi bilmem ama, aziz karilerim
Gözlerimde hüzünlü ve tütsülü bir tebessüm
Yarına kalmaz, ben, fücceten ölürüm...

~Can Yücel~

- - - - - - - - - - - - - - - -

OMRUMDE SUKUT
. . . . . .
Cingiraksiz, rehbersiz deve kervani nasil
Ipekli mallarini kimseye gostermeden
Sonu gelmez kumlara uzanirsa muttasil
Omrum oyle esrarli gececek ses vermeden
Ve boylece bu omur, bu omur her dakika
Bir buz parcasi gibi kendinden eriyecek
Semada yildizlardan, yerde kurtlardan baska
Yasayip oldugumu kimseler bilmeyecek

~Cahit Sitki TARANCI~

- - - - - - - - - - - - - - - -

EY SEYİRCİ HİZAYA GEL\//www.youtube.com/watch?v=XA2kEJ6UIK4">https://www.youtube.com/watch?v=XA2kEJ6UIK4


- - - - - - - - - - - - - - - -

Firsat ara, guven arama, limandaki tekne guvendedir ama bir sure sonra alti curumeye baslar.

~Anonim Nasihat~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Türker Ertürk "İflas Eden Dış Politika" - Sesli Köşe Yazısı 10 Mayıs 2021 #Pazartesi #Makale
https://www.youtube.com/watch?v=0i_WypUuVAo

- - - - - - - - - - - - - - - -

Sadece gelenek olduğu için bir inanca bağlanmak...
bu elbette namussuz olmak, korkak olmak, tembel olmak demektir\
— Öyleyse, ahlaklılığın ön koşuluna namussuzluk, korkaklık ve tembellik olmuyor mu?
(Tan Kızıllığı, Madde 101)

~Friedrich Wilhelm Nietzsche
(d. 15 Ekim 1844 - ö. 25 Ağustos 1900)
Ahlâk ve değerler sisteminin kuruluşuna yönelik bir temel çerçevesinde
çağının kültür, din ve felsefe görüşlerini eleştiren nihilist Alman düşünür, filolog~


- - - - - - - - - - - - - - - -

Olaylari degistiremiyorsaniz, bakis acinizi degistirmelisini.

~Bizans atasozu~
OrajKalip


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -



Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder