20 Kasım 2021 Cumartesi

MEHMET BOZ : 3 KASIM 1918’DE MUSTAFA KEMAL’İN "GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER" SÖZÜNDEKİ KARARLILIKTAN BUGÜNE NE KALDI?

MEHMET BOZ : 3 KASIM 1918'DE MUSTAFA KEMAL'İN "GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER" SÖZÜNDEKİ KARARLILIKTAN BUGÜNE NE KALDI?

bomemed@gmail.com

13 Kasım 1918'de Mustafa Kemal'in "Geldikleri gibi giderler" sözündeki kararlılıktan bugüne ne kaldı?

103 yıl önce söylenen "geldikleri gibi giderler" sözünün öyküsü

1- Silahınızı vermeyin!

2- Geldikleri gibi giderler!

***

Biraz masal gibi…

Ama hepsi gerçek , belgeli bir tarih Mustafa Kemal'in tarihi…

SARAY MUSTAFA KEMAL'İ "ASİ VE TEHLİKELİ" BULUYOR

Örneğin 13 Kasım 1918… Tam 103 yıl önce…

Mustafa Kemal Paşa İstanbul'a geliyor…

Nereden geliyor? Adana'dan geliyor…

Niye geliyor? Çünkü Saray onu görevden almış, "hemen gel" demişti?

Niye görevden almıştı?

- Çünkü "Mondros Teslimiyetini tanımam, İskenderun'a çıkarlarsa İngilizlere ateş açarım" demiş…

- Çünkü Saray'la bir hafta boyunca "telgraf savaşı" yapmış Mustafa Kemal…

- Çünkü "Bu anlaşma ile İngilizler ülkeyi işgal eder, yakında kabineyi de belirler" demiş….

Saray "asi ve tehlikeli" bulduğu Mustafa Kemal'i Yıldırım Orduları Komutanlığı'ndan almış, başka görev vermemiş, acilen İstanbul'a çağırmış…

Mustafa Kemal sonra Haydarpaşa'dan askeri motorla karşıya geçmek istemiş…

Ama tam o sırada İstanbul'u işgal eden düşman zırhlıları (İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunan) peş peşe Boğaz'a girdiği için geçiş izni verilmemiş…

"GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER"

Birinci Dünya Savaşı'nın galibi İtilaf devletleri,

22 İngiliz,

12 Fransız,

17 İtalyan,

4 Yunan gemisi

Ve 6 denizaltıdan oluşan tam 61 parçalık donanma ile İstanbul'u işgal etmişler 13 Kasım günü…

Mustafa Kemal, Haydarpaşa'da oturup çay içmiş, beklemiş…

Nihayet iki saat kadar bekledikten sonra, Enterprise ismi(*) ile Fransız işgal kuvvetlerinin emrinde bir tekne ile Boğaz'a sıra sıra kale gibi demirleyen düşman demir zırhlıların arasından karşıya geçer.

Bu geçiş esnasında Mustafa Kemal , Boğaz'daki işgal donanmasını işaret ederek, ağlamakta olan yaveri Cevad Abbas'a "Geldikleri gibi Giderler" sözünü söylemiş olmasının yıldönümüdür.

1915'te o zırhlıları Çanakkale'de 70 bin şehit pahasına durduran, İstanbul'un işgalini önleyen Mustafa Kemal, aynı zırhlıların üç yıl sonra İstanbul'u işgal etmesine karşı sadece üç kelime söylüyor:

"Geldikleri gibi giderler…"

İstanbul Fatih'ten sonra (1453) ilk kez düşman tarafından işgal edilmiş…

Mustafa Kemal'in dudaklarından dökülen bu üç sözcükteki muazzam direniş ruhu üzerine sadece bir an düşünün….

Ya sonra?

............

Nerede yanlışa düşüldüğünün ayırtına varamayan milletin mürekkep yalamışları "Geldikleri gibi giderler" diyecek ikinci bir Atatürk'ü bekler olmuştur.

(Derlemedir )

( *) Kartal İstimbotu'nun (romorkör) tarihsel önemi:

13 Kasım 1918 günü trenle Adana'dan dönen Mustafa Kemal Atatürk'ü Haydarpaşa rıhtımından Galata'ya geçirmiş olmasıdır. Yarım saatlik bu geçiş esnasında Mustafa Kemal ,Boğaz'daki işgal donanmasını işaret ederek, ağlamakta olan yaveri Cevad Abbas'a "Geldikleri gibi Giderler" sözünü sarf etmiştir. Bu geçiş esnasında Kartal henüz bir Türk istimbotu değildir. Enterprise ismi ile Fransız işgal kuvvetlerinin emrinde bir teknedir. 1923 yılında Türk bayrağına kavuşmuş ve adı Kartal olmuştur.

(1 ) KARTAL'I KURTARMA PLATFORMU öncülüğünde 10 bine yakın gönüllünün destek verdiği imece ile proje zamanında tamamlanmıştır.

Atatürk'ün "Geldikleri gibi giderler" sözünü söylemesinin 100.yılı olan 13 Kasım 2018 Kartal Müze Geminin, Dz.K.Komutanlığı'na 13 Kasım 2018'de devir teslimi yapılmıştı.

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

"İçinizden gelen sese kulak tıkamayın, ama o sesin yeterli olduğuna da inanmayın."

~Robert Heller~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Imkanlarinin altinda yasa\

~Anonim Nasihat~

- - - - - - - - - - - - - - - -

En guzel deniz daha gormedigim denizdir.
En guzel cocuk daha buyumeyendir.
En guzel duygular daha yasamadigimiz duygulardir.
Sana soyledigim en guzel soz daha soylemedigimdir.........

~Anonim Nasihat~

- - - - - - - - - - - - - - - -

ORMAN VE BAHÇE

Ömrümün ortasında karanlık bir ormanda uyanırken, kaçan fırsatlar,
pişmanlıklar, uçulmayan göklerin zevki,kanatlarımın izi kalan hava
parçacıkları, hepsi hepsi, sırtımdaki çakıl taşları gibi yerlerini bulan ve
daha yerleşmeye çalışan, boşlukları ve fazlalıkları doldurmak için
koşuşan izler gibi, şu çaydanlığın altındaki is gibi bir dayanıklılığın
resmi olan herşey, topukladığım közler, ayağıma bulaşan küller, işte
hepsi hepsi, bugüne ve düne ve yarına ait olan herşey, yolcu yolunda
gerek diyor.

Ömrümün ortasında karanlık bir ormanda uyanırken, sorular, niye daha
önce görüşmedik seninle gibi, kavuşmadan başlayan ayrılıklar ve kurak
bir ormanda bir fidanın ilk yapracığı gibi niye umarsız başlar bazen
dostluk, niye son anda bastırır pişmanlık ateşi, küçük çıkarlar için
verdiğimiz büyük ödünlerden dolayı duyduğumuz pişmanlık ateşi, niye
yakar ormanı çaresiz, niye iki elmas gibi avcumda ışıldayan gözlerin,
dokunmaya çekindiğim gözlerin, orman yangınına dayanıklı gözlerin
o kadar uzak, ama niye ışıldayan gözlerin bir soruya dönüşmekte şimdi?

Oysa bahçe bir düzyazı gibi, düzenlenmesi hiçbir zaman bitmeyen bir
düzyazı, sözcükleri ölen, toprağını kendi gübreleyen, virgüllerini
sakarlıkla koyan, kendini öğle güneşinde sulayan ve meyvelerini hep
kışın veren, yenmeyen meyvelerini kışın veren bir düzyazı gibi bahçe,
kadınların hep aşık olduğu, kadınların hep aşık olduğu ama erkeklerin
pişmanlık duyduğu ve yalnız kaldığı bir düzyazı gibi bahçe kendini
kazarak ve yazarak avutur.

Bu uyanma saati sırtımda sertliği çakılların, çalsın davulunu akıl, üflesin
flütünü ve vursun zillerini sağduyu, kırsın kalemini düşüncesizlik ve
oturtup kardeşi üzgüyü yanına, yaksın ateşini aşkın: Öpün onuru
alnından, taç yaprağından ve yazgı, sürüye sürüye sakalını,defolup
gitsin yldan temizleyerek kösnüsünü asfaltın

Ömrümün ortasında karanlık bir ormanda uyanırken, tanrım ne çok ışık
var yürünecek, fidan var dikilecek, ölüm var görülecek.

~ali cengizkan~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Ömer Hayyam Bütün Dörtlükler [ 203. - 389 ]

Canların canı dost, gel etme, dinle beni.
Küsme Feleğe, değmez, yeme kendini;
Çekil, otur gürültüsüz bir köşeye,
Seyret bu hengamede olan biteni.

- - - - - - - - - - - - - - - -

Baslica uc cesit insan vardir: bilgi sever, sohret sever, para sever.

~PLATON~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Sevda Bahçesi

Bir gül mahzun durur bahçede
Yaprakları yorgun.
Sen pembe güllerin en pembesi\
Hasta solgun.

Bir gül taze durur bahçede
Yaprakları diri.
Sen beyaz güllerin en beyazı
Sabahlar kadar iri.

Bir gül baygın durur bahçede
Yaprakları serin.
Sen sarı güllerin en sarısı
Yağmur gibisin.

Pembe gül hülyandır açılmış,
Beyaz gül yanakların,
Sarı gül dağınık saçlarındır,
Ve mahzun kalbim ateş gibi
Yanan dudaklarındır.


~Cahit Külebi~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Sen Bir Ceylan Olsan

Sen bir ceylan olsan ben de avcı
Avlasam çöllerde saz ile seni
Bulunmaz dermanı yoktur ilacı
Vursam yaralasam söz ile seni.

Kurulma sevdiğim gözelim deyin
Bağlanma karayı alları geyin
Ben bir çoban olsam sen de bir koyun
Beslesem elimde tuz ile seni.

Koyun olsan otlatırdım yaylada
Tellerini yoldurmazdım hoyrada
Balık olsan takla dönsen deryada
Düşersem toruma hız ile seni.

Veysel der ismini koymam dilimden
Ayrı düştüm vatanımdan ilimden
Kuş olsan da kurtulmazdın elimden
Eğer görsem idi göz ile seni.

~Aşık Veysel~

- - - - - - - - - - - - - - - -

COCUK KUS>>
Bir kustu,
Alli alli bir kus.
Her tuyune bir cicek bagladilar
Ucmadi o.
Bir kustu,
Mavili mavili bir kus.
Her tuyune bir boncuk bagladilar
Ucmadi o.
Bir kustu,
Yesilli yesilli bir kus.
Her tuyune bir cocuk kordelasi bagladilar
Uctu o.

~Fazil Husnu DAGLARCA~
OrajKalip


- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -



Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder