İBRAHİM GÜNDÜZ: CIA BAĞLANTILI KİTAPTA TÜRKİYE HAKKINDA "İÇ SAVAŞ" SENARYOSU YAZILDI
23 Şubat 2022
"Ataman Kardeşliği" ve "515 Haşimi" adlı yapılanmalar Türkiye'de gündem olmuştu. CIA bağlantılı akademisyen Barbara Walter, "İç Savaşlar Nasıl Başlar ve Nasıl Durdurulur" adlı kitabında Türkiye için "iç savaş" senaryosu yazdı.
Bu yılın başlarında Adana, Aydın ve İstanbul'da alarm zillerini çaldıran olaylar yaşandı. "Ataman Kardeşliği" adı altında örgütlenen ırkçı bir grup, sokak ortasında mültecileri darp edip görüntülerini yayınladı. Adana'da ise kendilerine "515 Haşimi" diyen bazı Suriyeliler sokakta sopa ve bıçaklarla dolaşıp poz vermeye başladı. İstanbul-Esenyurt'ta bir başka olayda 5 kişilik gurup iki Filistinliden sigara istedi. "Yok" cevabı alınca bıçak çekip kovaladı. Ardından kalabalıklaşan gurup, "Suriyelileri istemiyoruz" diye bağırarak mültecilere ait işyerlerine taşlarla saldırdı…
İLGİLİ HABER İÇİN:
-515'in sırrı... Bahçeli ve Soylu bu görüntülere ne diyecek
OLAYLAR HER YERE YAYILDI
Son aylarda Türkiye'nin birçok şehrinden buna benzer haberler alıyoruz. Savrulan ve yönetilemeyen bir devletin, olayları film gibi izlediğine ve tedbir almakta geciktiğine şahit oluyoruz. Sınırları delik-deşik olmuş bir ülkede milyonlarca "mülteciyi" veya "göçmeni" veya "geçici misafiri" adına ne derseniz deyin Türkiye'nin şehirlerine kontrolsüz olarak bırak, ondan sonra ortalık karışınca da, "O şehirleri yasakladık… Buralardan çıkardık" diye açıklamalar yap. Yani devleti yönetenler planlı, programlı projeler yerine günlük ve anlık pansuman tedbirleriyle günü geçiriyor.
TÜRKİYE, "PATLAMAYA HAZIR BİR BOMBA GİBİ"
Milyonlarca mültecinin ya da göçmenin bir anda bir ülkeye doluşması çok ciddi bir olaydır. Ve bu ciddi olay ciddi planlama ister; organizasyon ister. Beslenme, barınma, sağlık ve eğitim konuları es geçilemez. Geçerseniz bir süre sonra büyük krizlerle karşı karşıya kalırsınız. Bugün Türkiye'de olduğu gibi.
Çok basit nedenlerle yaralamalı, ölümlü kavgalar yaşanıyor. Toptancı bir anlayışla Türkiye'deki göçmenler ve mülteciler damgalanıyor. Huzursuzlukların ve ekonomik sıkıntıların kaynağı olarak gösterilmeye çalışılıyor. Nefret ve nefret körükleniyor… Patlamaya hazır bir bomba gibi…
AMERİKA, İÇ SAVAŞLARIN "EL KİTABINI" YAZDI
Bu noktada bir kitaptan söz etmek istiyorum. Bu yılın başında ABD'de yayınlandı: "İç Savaşlar Nasıl Başlar ve Nasıl Durdurulur." (How Civil Wars Start and How to Stop Them) Henüz Türkçe olarak basılmadı.
AMERİKA ARTIK DEMOKRATİK DEĞİL
Yazarı: Kaliforniya San Diego Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü olan Barbara Walter. Walter, Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı CIA'in başka ülkelerdeki siyasi istikrarsızlıkları analiz eden komisyonunda çalışmış bir akademisyen. Kitabında, ABD'nin bir iç savaşa birçoklarının inanmak istemediğinden çok daha yakın olduğu yorumunu yapıyor.
AMERİKA'DA ARTIK İDEOLOJİ YOK, KİMLİK VAR
Walter, Amerikan demokrasisinin "Anokrasi"ye kaydığını anlatıyor. Yani ne tam olarak demokratik ne de tam olarak otokratik. Ayrıca ABD'de partilerin artık ideolojik veya belirli politik farklılıklar üzerinden değil ırk, etnisite ve dini hatlar üzerinden ayrışmaya başladığına dikkat çekiyor.
TÜRKİYE DE TIPKI AMERİKA GİBİ
Walter, Türkiye'yi de "Anokrasi" olarak sınıflandırıyor…
Amerikalı akademisyen bu çalışmasıyla, iyice kutuplaşan bir ülkenin aslında bir iç savaşa ne kadar yakın olduğunu anlatmaya çalışıyor. Ülkelerin demokratikleşme ve demokrasiden uzaklaşma süreçlerinde, yani "geçiş dönemlerinde" iç savaş riskinin arttığına dikkat çekiyor.
AMERİKA'DA KALKIŞMALAR BAŞLADI
Walter, CIA'in ayaklanmanın fasılları olarak ifade ettiği ilk iki evrenin (yani kutuplaşma ile etnik ve dini temelli siyaset) ABD için çoktan başladığını öne sürerken, üçüncü ve son aşama olan 'açık ayaklanma' faslının 6 Ocak 2021'deki Kongre baskınıyla başlayıp başlamadığını ancak zamanın göstereceğini ifade ediyor.
BOSNA HERSKE ÖRNEĞİ
Walter, "Hayır… Asla burada olmaz" diyenlere Saraybosna'da yaşananları hatırlatıyor:
"Berina Kovac Saraybosna'da büyümüştü. Sırp milisler tepelerde ve banliyölerde örgütlenmeye başladığı günlerde, işe gitmeye, düğünlere katılmaya, hafta sonu tatillerine çıkmaya ve her şeyin yoluna gireceğine kendini inandırmaya devam etti. Yıllarca birlikte çalıştığı, dostlukları eskiye dayanan arkadaşlarının giderek artan etnik hakaretlerini duymazdan geldi. Ancak Mart 1992'de bir akşam geç saatlerde elektrikler kesildiğinde, henüz birkaç haftalık olan oğluyla birlikte evdeydi. Ve sonra birden, makineli tüfek sesleri duymaya başladılar…"
Çoğu insan, şiddet günlük yaşamın bir özelliği olana kadar iç savaş yolunda olduklarının farkında değildir.
AMERİKA'NIN İŞGAL ETTİĞİ IRAK'TA İÇ SAVAŞ NASIL BAŞLADI?
Walter, Irak'da Saddam sonrası yaşanan iç savaşın da iktidardan düşen sunni azınlığın, kendilerini siyasi ve ekonomik olarak mağdur durumda hissedince başladığını savunuyor.
ANOKRASİ NEDİR?
Anokrasilerde vatandaşlar, serbest seçimler gibi demokratik yönetimin bazı unsurlarını elde ederler ama aynı zamanda birçok otoriter yetkiye sahip başkanlara da sahip olurlar. Anokrasiler, "kısmi demokrasiler", "sahte demokrasiler" veya "melez rejimler" olarak da düşünülebilir.
AMERİKALI YAZAR TÜRKİYE'YE "ANOKRASİ" DEDİ
Walter'e göre Türkiye, 2017 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a neredeyse sınırsız yetki veren anayasa değişikliğini yapınca "anokrasi" haline geldi… "Otokrat" oldukları iddia edilen Macaristan Başbakanı Viktor Orbán, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet başkanı Vladimir Putin veya Brezilya cumhurbaşkanı Jair Bolsonaro gibi liderler, siyasi hedeflerini sağlıklı bir demokrasinin önüne koydular ve yurttaşların iş, mülteciler, güvenlik gibi korkularını istismar ederek destek kazandılar.
SİYASİ PARTİLER KİMLİKLER ÜSTÜNE KURULURSA TEHLİKE ÇANLARI ÇALAR
Amerikalı akademisyen, bir ülkede siyasi partilerin etnik, dini ya da ırksal çizgilere göre bölünmesinin büyük tehlike olduğunu belirtiyor. Eski Yugoslavya'da Tito sonrası liderler, vatandaşları bir ideoloji ya da sınıfsal bir mücadele etrafında örgütleme yerine, etnik ve dini kimlikleri harekete geçirmeyi seçtiler ve ardından tam bir hakimiyet aradılar. Bunun sonucu Yugoslavya iç savaşı oldu.
İÇ SAVAŞA GİDEN YOLUN EN BÜYÜK EMARESİ: HİZİPÇİLİK
Bir ülke anokrasi bölgesine girdiğinde, iç savaşın en büyük uyarı işareti hizipçilik oluyor. Yani uzlaşmaz ve esnek olmayan "kimlik temelli" siyasi yapılanmalar. Bu türden hizipleşmiş yapılanmalar içinde liderler genellikle kontrol ettikleri medyanın gücünden yararlanarak, vatandaşları bir dış grubun tehdidi altında olduklarına ve tehdide karşı koymak için liderin altında bir araya gelmeleri gerektiğine ikna etmeye çalışırlar.
KÖYLÜ-ŞEHİRLİ ÇATIŞMASI
Anokrasilerde kentsel-kırsal ayrımı da dikkat çekici bir unsur. Mesela ABD'de beyaz Amerikalılar artık orantısız bir şekilde ülkenin Kuzeydoğu, Ortabatı ve dağ eyaletlerindeki kırsal alanlarda yoğunlaşırken, beyaz olmayanlar kentsel alanlarda, Güney'de ve kıyılarda yoğunlaşma eğiliminde. Bu kentsel-kırsal ayrımı, Türkiye ve Tayland gibi ülkelerdeki diğer aşırı sağ hareketlerde de kritik bir özellik haline geldi.
DEMOKRASİNİN EN MÜHİM ÖZELLİKLERİ
Walter, demokrasinin hangi özelliklerinin önemli olduğunu şöyle ifade ediyor:
"Hukukun üstünlüğü" (hukuki prosedürün eşit ve tarafsız bir şekilde uygulanması); "özgür seçimler ve hesap verebilirlik" (Seçme ve seçilme özgürlüğü, ifade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü ve özgür medya) ve "hükümetin etkinliği" (kamu hizmetlerinin kalitesi ve bağımsızlığı). Bu üç özellik, iç çatışma veya iç savaş riskini belirleyen üç önemli faktördür."
RADİKALLEŞME ARTIYOR
Barbara Walter, ABD'de partizanlığın had safhada ve kutuplaşmanın yaygın olduğunu vurguluyor. Liberaller daha liberal, muhafazakarlar daha muhafazakar hale gelirken iki tarafın ortada buluşma şansı çok az.
Kutuplaşma Amerika'yı parçalıyor.
Voltaire'in bir zamanlar dediği gibi, "Sizi saçmalıklara inandırabilenler, size gaddarlıklar da yaptırabilir."
İbrahim Gündüz
Odatv.com
- - - - - - - - - - - - - - - -
Başlamış bir savaşı kazanmanın tek bir yolu vardır:
Savaşı hemen durdurmak;
yol budur
~Mehmet Murat İldan~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Bir takım şeyhlerin, dedelerin, seyyitlerin, çelebilerin, babaların, emirlerin arkasından sürüklenen ve falcılara, büyücülere, üfürükçülere, muskacılara talih ve hayatlarını emanet eden insanlardan mürekkep bir kütleye, medeni bir bir millet nazariyle bakılabilir mi\?
~Mustafa Kemal Atatürk~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Oyle horozlar vardir ki ottukleri icin gunesin dogdugunu sanirlar.
~G.DUMANT~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Arapça Kuran
ZÜHRUF 3.biz, anlayıp düşünmeniz için onu arapça bir Kuran kıldık.
FUSSİLLET 44.eğer biz onu, yabancı dilden bir Kuran kılsaydık, diyeceklerdi ki: ayetleri tafsilatlı şekilde açıklanmalı değil miydi\?
Arab'a yabancı dilden (kitap) olur mu\?
De ki: o, inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuzdur ve şifadır.
İnanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir ağırlık vardır ve Kuran onlara kapalıdır.(sanki) onlara uzak bir yerden bağırılıyor (da Kuran'da ne söylendiğini anlamıyorlar.)
İBRAHİM 4.(Allah'ın emirlerini) onlara iyice açıklasın diye her peygamberi yalnız kendi kavminin diliyle gönderdik.
Artık Allah dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir.
Çünkü o, güç ve hikmet sahibidir.
YUSUF 2.anlayasınız diye biz onu arapça bir Kuran olarak indirdik.
ŞURA 7.şehirlerin anası (olan mekke'de) ve onun çevresinde bulunanları uyarman ve asla şüphe olmayan toplanma günüyle onları korkutman için, sana böyle arapça bir Kuran vahyettik.(insanların) bir bölümü cennette, bir bölümü de çılgın alevli cehennemdedir.
ENAM 92.bu (Kuran), ümmü'l-kurâ (mekke) ve çevresindekileri uyarman için sana indirdiğimiz ve kendinden öncekileri doğrulayıcı mübarek bir kitaptır.
Âhirete inananlar buna da inanırlar ve onlar namazlarını hakkıyla kılmaya devam ederler.
- - - - - - - - - - - - - - - -
Peygamber, Medine`de bir yahudi tarafından büyülendi.
Günlerce ne yaptığını bilmez durumda ortalıkta dolaştı.
~Buhari 59/11; 76/47; Hanbel 6/57; 4/367~
- - - - - - - - - - - - - - - -
ARTIK KENDİ HİKAYELERİMİZİ YAZACAĞIZ//www.youtube.com/watch?v=r153PXqTuTc">https://www.youtube.com/watch?v=r153PXqTuTc
- - - - - - - - - - - - - - - -
BACAKLAR, KALÇALAR VE KIÇ
rahipten hoşlanıyorduk çünkü bir keresinde
külahta dondurma satın alırken görmüştük onu,
dokuz yaşındaydık o zaman, en iyi arkadaşımın
evine gittim,
annesiyle babası genellikle içki içiyor olurlardı,
kapıyı açık bırakıp radyoda
müzik dinlerlerdi,
bazen annesinin eteği yukarı sıyrılır,
bacakları beni heyecanlandırırdı,
siyah cilalı ayakkabıları ve naylon çorapları
beni tedirgin eder, ürkütür,
ama bir şekilde de
heyecanlandırırdı -
kazma dişlere ve sıradan
bir yüze sahip olsa da.
on yaşına geldiğimizde babası
beynine bir kurşun sıkıp
intihar etti,
ama en iyi arkadaşım ve annesi
o evde yaşamayı sürdürdüler,
annesini elinde alış veriş
çantasıyla yokuşu tırmanırken görür,
onunla birlikte yürümeye başlardım
bacaklarının ve kalçalarının
bir arada işleyişlerinin hayli farkında,
her zaman sevecen konuşurdu benimle,
bir keresinde oğluyla birlikte kiliseye,
günah çıkartmaya gitmiştik,
rahip şişman ve iyi bir kadınla birlikte
kilisenin arkasındaki
küçük evde
yaşıyordu.
ziyaretine gittiğimizde
her şey sıcak ve rahat görünmüştü bana
1930 yılında
çünkü
dünya çapında bir buhran yaşandığını,
deliliğin ve hüznün ve korkunun neredeyse
her yerde olduğunu
bilmiyordum.
~CHARLES BUKOWSKI
Bir Tek Ben Miyim Böyle Yaşayan\?
ateşin içinde ne denli iyi~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Düello..
Bir düelloda
Daha büyük bir şey vardır
Ve daha acıdır bu
Ölümden de ölüm korkusundan da
Bakarsın dün en güvendiğin kişi
Karşı tarafın şahidi olmuş
İşte acıdır bu da
Ölümden de korkusundan da
Daha da acısı vardır ama
O da sevdiğin kadının
Karşı tarafı ziyaret etmesidir
Bu bir nezaket ziyareti de olsa
Düello gerçekleşmemiş de olsa
Acıdır bu
Ondan da ondan da
Daha da acısı
Kılıcın elinde
Alnında bir tutam güneş
Kalakalıyorsun ortada
~Cemal Süreya~
- - - - - - - - - - - - - - - -
Ömer Hayyam Bütün Dörtlükler [ 85. - 389 ]
Ey güzel, sen ki bana derdi derman edensin;
Şimdi: Çekil önümden, diye ferman edersin;
Senin yüzün canımın kıblesi olmuş bir kez;
Ne yapsın, kıble mi değiştirsin bu can dersin\?
- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
| Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
| Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
| Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
| Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
| Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
| Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
 Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder