28 Şubat 2022 Pazartesi

MURAT MURATOĞLU: RUSYA ZATEN KAYBETTİ!


MURAT MURATOĞLU: RUSYA ZATEN KAYBETTİ!

Rusya savaşı çoktan kaybetti. Bütün Ukrayna'yı ele geçirse bile bunu sürdüremeyecek. Her geçen gün daha da zorlanacak. Sonunda pes edecek.

Kitleleri bir arada tutmak için tek çare daha fazla otoriterleşme… Yan etkisi? Hızlı fakirleşme…

Komünizmden çıkıp özgürlüğün tadını almış bir halkın hürriyetlerini kısma denemesi bir yerde patlayacak.

Bütün dünyayı karşınıza alıp eğitimli bir halka bunu "değerli yalnızlık" diye açıklayarak yutturamazsınız. Onu ancak biz yutarız.

★★★

Rusya başına etkisi uzun yıllar sürecek bir bela aldı. Bunu ben düşünüyorum da onlar düşünemiyorlar mı? Düşünemiyorlar demek ki! Yoksa kim yapar böyle ahmakça bir hareketi?

Zira ellerinde zengin doğal kaynaklarıyla, çok kaliteli eğitmen ve bilim insanı ordusuna sahip olan bir ülke 30 yıldır ekonomik olarak aynı yerde sayıyorsa bir sıkıntı, bir eksiklik var demektir. Sorun her ne kadar birileri toz kondurmasa da yönetimdedir.

Rusya ne kadar dayanacak?

Savaş mecbur kalmadıkça çok büyük lükstür. Maliyetinin altından kalkmak her ülkenin harcı değildir. Hele ekonominiz çok kuvvetli değilse bile bile ladestir.

Üzerine bir de uluslararası bir yaptırım yerseniz unu, suyu, şekeri hazır ediniz. Ekonomin helvasını kavurmaları elzemdir.

★★★

Rusya'ya yönelik finansal yaptırımlar arasında atom bombası sayılabilecek SWIFT sistemine erişim yasaklaması geniş çaplı yürürlüğe girdi.

SWIFT, dünyanın en yaygın bankalar arası para transfer sistemi… Mal alıyorsun bedelini SWIFT ile yolluyorsun. Mal satıyorsun SWIFT ile parayı alıyorsun. Yurtdışında bir otele rezervasyon yapıyorsun. Akreditif açıyorsun. Teminat yatırıyorsun. Ülke içerisinde dahi dövizini bir başka bankaya gönderirken SWIFT kullanıyorsun.

Şimdi işler Rusya için hiç de kolay olmayacak. Yavaşlayacak, zaman zaman duracak.

★★★

Bunun yanında Rus Merkez Bankası'nın, ekonomik şoku engellemek için döviz rezervlerini kullanmasına engel olunması kararı alındı. Bu bile rezervlerin üçte ikisinin yani yaklaşık 400 milyar doların dondurulması anlamını taşıyor.

Neler olabileceğini anlatmaktansa elimizde olmuşu var. İran… Uygulanan ambargo neticesinde SWIFT ve dolar kullanımına ilişkin engellemeler sonucu ihracatının büyük ölçüde kısıtlanması ile birlikte ithalatı da darbe yedi. Dış ticareti durma noktasına geldi.

Petrol ihracat gelirlerinin neredeyse yarısını ve dış ticaretinin yüzde 30'unu bu yüzden kaybetti. Ülke çok ağır krize girdi.

★★★

Amerika, Avrupa Birliği, İngiltere ve Kanada, ilk etapta bazı Rusya bankalarının SWIFT erişimine engel koydu. Bir bankayı yaptırım dışında bıraktı. Gazprombank yani doğalgaz satan Gazprom'un iştiraki.

Şimdilik Rusya'dan gaz tedariki ve karşılığında döviz transferi devam edecek. Küçük bankaların sisteme erişimi sürecek. Büyük bankalar küçülecek. Nitekim bu durum bile Rusya'nın finansal sisteminin ağır darbe yemesi demek.

★★★

Rusya kısa vadede yaptırımları atlatabilecek güçte… Döviz ve altın rezervlerini savaşa göre ayarlayıp güçlendirdi. Yabancı yatırımcıların payı önemsenmeyecek kadar düşük düzeyde…

İyi de hazıra dağ dayanmaz. Maliyetler öyle bir artacak ki birkaç haftaya insanların yaşamlarını etkilemeye başlayacak. Fatura tabii ki yönetime çıkacak. Bakalım ne kadar dayanacak?

En etkili silah

Ekonomi aynı zamanda bir savaş aracıdır. Rakibin politik ve askeri gücünü zayıflatmak için kullanışlı bir aparattır. Amaç karşı tarafı istenilen anlaşmaya zorlamaktır, hizaya sokmaktır.

Geçmişe gittiğinizde ekonomilerin, devletlerin kaderlerini çizdiğine şahit olabilirsiniz. Nitekim Gazi Mustafa Kemal Atatürk bir söylevinde "Türk tarihi incelenirse bütün yükselme ve gerileme sebeplerinin bir ekonomi meselesinden başka bir şey olmadığı anlaşılır" sözleriyle hikayeyi özetlemiştir.

★★★

Aynı bağlamda Sovyetler Birliği de örnektir… Bugün Almanya'nın ortasından duvar geçmiyorsa, Doğu, Batı'ya katılmışsa, sebebi ekonomik olarak diz çökmeleridir.

Soğuk Savaş'ın bitiş süreci ekonomik faktörlerin ulusal güvenlik için çok önemli olduğu gerçeğini tescillemiştir. Devletler artık kendi ekonomilerinin esiridir… Ekonomilerini ele geçirirsen senin esirindir. Esas hikaye Rus askerlerinin değil de Rus ekonomisinin bu yükü ne kadar sürdüreceğidir.

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/murat-muratoglu/rusya-zaten-kaybetti-6978429/

--

- - - - - - - - - - - - - - - -

HEPIMIZE DAIR
. . . . . .
Yalniz kendi basin mi dertli sanirsin,
Golgesi yeryuzunde avare insan\?
Tas da istemezdi yosun tuttugunu;
Solmakta her cicek kokusu ucunca.
Tasadir agaca ruzgarda yapragi;
Her kus yanar az cok olen yavrusuna;
Sivrisinek de halinden memnun degil;
Viziltisi sikayet makamindadir.

~Cahit Sitki TARANCI~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Safsata [( İng:Fallacy), (Osm;Kıyası-ı batıl)], bir düşünceyi ortaya koyarken ya da anlamaya çalışırken yapılan yanlış çıkarsamaların tamamına safsata denir.
Safsatalar, ilk anda geçerli ve ikna edici gibi gözüken ancak yakından bakıldığında kendilerini ele veren sahte argümanlardır.
Günümüz Türkçe'sinde safsata kelimesi kusurlu akıl yürütme anlamını kaybetmiş, yanlış inanç manasında kullanılır olmuştur.
Oysa, safsata, insanın muhakeme yetisinin yanlış yönde kullanımıdır ve çoğu kez önyargı, eksik bilgi, batıl inançlar, duygusallık, yersiz göndermeler, acelecilik, özensizlik, genelleme, duygu sömürüsü, Türkçe'yi kötü kullanma gibi sebeplerden kaynaklanır.
---
Adam Karalama Safsatası (Argument Against the Man) :
Bir kişinin önerileri yerine, önerinin reddedilmesini sağlamak için, kişiye sövgü mahiyetinde yapılan saldırı.
Örnek 1:
Tanrının olmadığını mı tartışıyorsun\?
Sen bir delisin.
Örnek 2:
Barış: Hükümetin enflasyonu düşürmede başarılı olduğunu düşünüyorum.
Taner: Ne o, hükümetten kemik mi bekliyorsun\?
Örnek 3:
Senin müdür hakkında söylediklerini duydum.
Nankör adam, sen müdürün o kadar ekmeğini yedin
Köksal Toptan, Mehmet Niyazoğlu'ndan 10 milyar doları alırken bu paranın kaynağının ne olduğunu hiç merak etmez mi\?
Bu paranın vergisi ödenerek kazanılmış bir gelir olup olmadığını hiç aklına getirmez mi\?
Etmez.
Ve getirmez...
Çünkü hortlak...
Hortlaklar hortlarlar...
Asla merak etmezler..
10 milyarı ceplerine koyarlar.
(Necati Doğru, 15.8.2000, Sabah)
Yazar, Köksal Toptan'a, Mehmet Niyazoğlu'dan aldığı paranın kaynağını merak etmeden kullanması iddiasını hakaretle perçinlemeye çalışıyor..
Güncel Örnek 2:
Mrs.Merwe o gün Genel Kurul salonuna Nazlı ablasının kolunda, refakatte giriyor.
O ablası ki, geçmiş yaşamını herkes çok iyi biliyor.
Yalısında düzenlenen partiler, verilen içkili davetler, şarap ve rakının su gibi aktığı görkemli sofralar, sauna partileri..
Ve kocasını mektupla Demirel'e şikáyet etmekten utanmamış, en sonunda kapağı Fazilet Partisi'ne atıp milletvekili olmayı başarmış bir vatandaşımız
Biz;yerine göre "efendi" de oluruz, "nazik" de
"Soyguncu"ların, "vurguncu"ların, "dinsiz" ve "donsuz"ların, "lezbiyen" ve "homo"ların egemen olmaya çalıştığı ve de "kendilerinden olmayan"ları "ayak takımı" gibi gören aşağılık "soysuz"ların borusunun öttüğü bir ülkede, gerekirse "ayak takımı" olur, bozarız hepsinin "fiyaka"larını..
Bu yüzden "uyumsuz" görünmekten de asla rahatsızlık duymayız
Fakat "anlama özürlü" bir öğretmen, adı hiç önemli değil, kendisinin ne kadar faşist ve merhametten uzak bir zihniyete sahip olduğunun farkında bile olmadan, savunduğum teze değil de "şahsıma" yüklenen bir e-mail göndermiş.
(İlker Sarıer, 20.9.2000, Sabah)
Yazar, kendisini eleştiren kişinin fikrine değil, kendisine saldırdığını söylediği şahsın fikirlerine değil kendisine saldırarak aynı safsataya düşüyor...
Güncel Örnek 5:
Evet
Bu transferlerin de güç simsarlığı liginde mühim karşılıkları var tabii.
Yoksa cidden, bunlar gazete değiştirse ne yazar; o can sıkıcı formüllerle işleyen köşelerini yazsa ne yazar, yazmasa ne
Yazar.(Perihan Mağden, 14.10.2000, Radikal)
Yazar burada, bazı gazetelere transfer edilen köşe
Yazarlarını tavırlarını hakaret ederek eleştiriyor.
Güncel Örnek 6:
Şahsen ben, demokrasiyi bir türlü sevemiyordum.
"İnancımın demokrasiye ihtiyaç duyacağına" inanmıyordum.
Demokrasi yokken, biz, üç kıt'aya 7 denize hâkimdik.
Şimdi emperyalistlerin kölesi durumuna düşmüştük.
Hindistan'a gitsem, ineğin önünde önümü düğmelerdim.
Gerçi bu bana zor da gelmezdi.
Zira nice öküzlerin karşısında önümüzü iliklemeye zâten alışmıştık.
(Hüseyin Üzmez, 9.10.2000, Akit)
Yazar, birilerinin karşısında saygı göstermek zorunda kalışını mecburen saygı gösterdiklerini aşağılayarak anlatıyor.
Güncel Örnek 7:
Dolayısıyla, bizim serserilerin Katmandu özlemi bile, çok gereksiz bir Amerikan özentisi olabilmişti ancak...
'Ulan, elin Amerikalısı'nın sorunu o, bizi bağlamaz, biz istediğimiz zaman gider herhangi bir torbacıdan alıveririz plakayı da diyemiyorlardı salaklar...
Sonra ne mi oldu\?
Kimi genç yaşında sebil oldu, ziyan oldu gitti, kimi topluma dönüp çoluk çocuğa karıştı...
Burada da, Amerika'da da...
Şimdi çıkıp da Katmandu edebiyatı yapmalarına biz ağzımızla gülmeyiz.
Hele günümüzde buna hiç gerek yok, çünkü gençlik artık bol ve kolay uyuşturucu da bulabiliyor, şehirli ve paralı kesimi tavşanlar gibi hababam da çiftleşebiliyor...
Yani bir nevi küçük Amerika olduk bile...
Haa, sanayi toplumunun getirdiği özel sorunlardan bunalmak istiyorsanız, önce o sanayiyi kurun da sıkıntısını ondan sonra yaşarsınız
Katmandu ha\? ..
Hadi yürüyün be emekliliği gelmiş kart zibidiler.
(Engin Ardıç 11-10-2000 Star )
Yazar, muhataplarını eleştirirken, eleştirilerini hakaretleriyle destekleme gayreti gösteriyor.

- - - - - - - - - - - - - - - -

"Tanımadıklarımız, henüz tanışmadığımız arkadaşlarımızdır."

~Anonim~

- - - - - - - - - - - - - - - -

UNESCO'DAN ÖDÜL ALDIK

https://www.youtube.com/watch?v=I0ZGf4qiNLU


- - - - - - - - - - - - - - - -

Din elbette bir vicdan işidir.
Lakin din sadece vicdan işidir demek büyük bir sapıklıktır.

~Mehmet Şevket Eygi~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Kime sordumda seni, dogru cevap vermediler.
Kimi alcak, kimi hirsiz, kimi deyyus dediler.
Kunyeni almak icin partiye ettim telefon,
Bizdeki kayda gore, simdi o mebus dediler.

~Neyzen TEVFIK~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Konusma sanatini bilen adam, dusunduklerinin hepsini soylemez, fakat soylediklerini dusunur de soyler.

~Aristoteles ~

- - - - - - - - - - - - - - - -

Dinsizler, tarihin her çağında insan hakları için savaştı, ve her zaman özgürlüğün ve adaletin korkusuz avukatı oldular.

~Robert Ingersoll~
OrajKalip

- - - - - - - - - - - - -
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -

Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur-gundem@googlegroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : 0raj.p0yraz@neomailbox.net  /  oraj.poyraz@openmail.cc
Grup Sayfamiz : https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum.

Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim.

Videolar, resimler, makaleler falan.
:
http://insulaelibertatis.com/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder