19 Haziran 2011 Pazar

POLITIK - HIRİSTİYAN BATI NIN YENİ TÜRKİYE ÖZLEMİ

Nurullah AYDIN

20 Haziran 2011-ANKARA

 

HIRİSTİYAN BATI NIN YENİ TÜRKİYE ÖZLEMİ

 

Anadolu, Hıristiyan batı için tarihsel süreç içinde kutsal bölgedir

 

İlk Hıristiyanlar; Kudüs'ten sonra Tarsus'a oradan Kapadokya'ya ve diğer yerlere varlıklarını sürdürdüler. Havariler ilk tebliğ bölgesi olarak Anadolu'da varoldular. İncili de yer alan kiliseler arası mektuplaşmalar, Anadolu topraklarına yapıldı. Meryem ana kilisesi Efes'te. Kutsal kitap tartışmalarının yaşandığı süreç içinde ilk konsül olarak toplanan ve yüzlerce İncil yerine dört incili kabul eden toplantı İznik'te yapıldı.

 

Vatikan merkezli Roma İmparatorluğu'nun doğu kısmı, Hıristiyanlığı resmen kabul eder.. Hıristiyanlıkta ilk temel ayrım olan Katolik Ortadoks ayrımı böylece başlar. Bizans; Hıristiyan devlet olarak tarihteki ilk yerini alır. Hıristiyanlığın sembolü Ayasofya, İstanbul da yapılır. Hıristiyanlığın tarihi ilk dönem sanat eserleri, Anadolu'da yer şekillenir.

 

Avrupalılar ile Türkler; Anadolu'ya sahip olmak için mücadele etmiştir. Haçlı savaşları bu kapsamda sürmüştür.

 

Günümüzde; Roma'yı ABD temsil etmektedir. Dünyaya nizam vermek isterken, insan hakları, demokrasi, özgürlük uyuşturucusunu vererek köleleştirme projesi uygulamaktadır.

 

Batı'nın Türklere Türkiye ye bakışında ise değişme olmamıştır.

Yok etmeyi başaramayan batı, bu kez İslamcıları devşirerek kendinse bağlı kılmış, bu yolla denetimi ve kontrolü kurmayı başarmıştır.

 

Bakın; CIA eski istasyon şeflerinden Paul Henze'nin Türkiye'ye ilişkin tahlilleri sıklıkla kamuoyunda yer alır. Hatırlayalım: Kemalizm'i tarihe gömerken, Türk devletinin ve Türk milletinin tarihe gömüleceğini bilecek kadar zeki, bilgili ve Türkiye'yi tanıyan biri olan Henze, Türkiye Raporu, hazırlamıştı.

 

Paul Henze raporunda; Türkiye'de İran ve Arap parasıyla desteklenen köktendincilik Türkiye için tehlikeli değildir. Nurcular ilericidir, demokrattır. Nakşiler geriye dönük değildir. Türkiye'nin Yeni Dünya Düzeni içindeki yeri ılımlı İslam'dır. Kemalizm Türkiye'yi çağın gerisine itmiştir. Türkiye Kemalizm'i bırakmalıdır. Batı'nın çıkarı Türkiye'nin Batı ile ılımlı İslam yoluyla bütünleşmesidir. Atatürk ilkeleri Yeni Dünya Düzeni ile ölmüştür".

 

Yine Henze; Eski Sovyetlerde, püriten Vahabi doktrinler, kirlenmeye ve materyalizme karşı panzehir olarak yaygınlaştı. Said Nursi'nin öğrencileri olan Nurcular, bilim, modern bilgi ve ciddi modern eğitimin, geleneksel olarak İslam'da olduğunu savunuyorlar. Türk aydınlarının Nakşibendiler konusundaki kaygıları yapaydır; Türkiye'nin doğusunda ve kasabalarında yaygın olan Nakşibendiler, eski Sovyetlerdeki bağımsız Türk Cumhuriyetlerinde ortaya çıkan girişimci sınıflar için, doğal bir bağlantı noktası işlevini görmektedir, demişti.

 

Samuel Huntington ise 1997'de şöyle demişti; "Türkiye Avrupa ile Asya, İslam ile laiklik arasında bölünmüş bir ülke. Eğer Türkiye Batılı bir ülke olma ısrarından vazgeçer, modernleşme ve demokrasinin bir İslam ülkesinde de mümkün olduğunu göstermeye daha çok ağırlık verirse İslam'a büyük bir model, katkı olur".

 

Alman Şarkiyat Enstitüsü Müdürü, "Alman İslam'ı" projesinin kuramcısı Udo Steinbach;  Türkiye'de bir ulus olmadığını, Türk kimliğinin yapay, zorlama olduğunu, söylemişti.

 

Steinbach; Sorun, Atatürk'ün bir paşa fermanıyla yarattığı yapay ürün Türk devleti ve ulusudur. Bu uyduruk ulusu Atatürk nasıl kurdu? Önce Ermenileri yok ettiler, sonra da Rumları. Kürtleri şu ana kadar neden yok etmediler bilinmez, diye konuşmuştu.

 

Graham Fuller, Richard Perle, Hanry Barkey, Morton Abromowitz, Paul Wolfovitz gibi isimler Türkiye'ye ilişkin hep aynı şeyleri önermişlerdi. Türkiye'de de pek çok öğretim üyesini, siyasetçiyi, iş adamını, sendikacıyı, gazeteciyi, sivil toplum örgütü, meslek odası, baro yöneticisini ikna ettiler.

 

Gelinen durum ise her şeyi açıklıyor. Ayrıştırma projesi uygulanıyor.

Peki bu ülkenin aydınları ne yapıyor?

Kapı kapı dolaşıp yandaşlıkla nemalanma peşinde.

Ne diyelim?

 

Günün Sözü: Tarihi bilmeyen bir toplumun, bilenlerce yönetilmesi kaçınılmazdır.

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder