15 Eylül 2011 Perşembe

ONUNCU KÖY

Bekir Coşkun -Müslümanlar Nasıl Kurtulur?..

Müslümanlar kurtulmak istiyorlar...

Geri kalmışlıktan, yoksulluktan, eziyetten, cefadan, kavgadan, kandan, gözyaşından...

*

Kurtulmak için genelde bir kurtarıcı buluyorlar...

Sonra kurtarıcıdan kurtulmak gerekiyor...

Onları; Tahrir gibi meydanlarda ya kurtarıcıyı bulduklarına sevinirken...
Ya da kurtarıcının heykeline ip bağlayıp sürükleyerek kurtarıcıdan kurtulduklarına bayram ederken görmemiz ondan...

Ama kurtulmaktan kurtulduklarını gören yok...

*

Çünkü, onların kurtarıcılarında aradıkları ilk unsur şeriat, aynı zamanda kurtulamamalarının da ilk unsuru...

*

1500 yıl öncesinin öğretileri ile bugünün medeni, çağdaş, gelişmiş, eşit, hür, özgür insanı olmanın olanağı yok...

Ne okuyup üflemekle hastalar düzeliyor...

Ne tekbirle otomobil üretiliyor...

Ne duayla uyduya gidiliyor...

Onun için "şeriattan ayrılmayın" diye bağıran şeriatçının üzerine çıktığı kamyonet Japon, megafonu Alman, saati İsveç, şıpıdık terliği Çin...

İtalyan gözlüğü olmasa, kâğıdı da okuyamayacak zaten...

*

Din elbette yüce bir duygudur...

Kul ile Allah arasında mutluluk ve huzur kaynağıdır inananlar için...

Saygındır...

*

Ama bir tek Müslüman ülkenin olsun huzur yüzü görmeyişi, bir tek Müslüman ülkenin olsun gelişmiş olmaması, bir tek Müslüman ülkenin olsun mutlu, güçlü, bağımsız, huzurlu olmayışı...
Tüm Müslüman coğrafyasının acı, kan, gözyaşı içinde çırpınması, bir temel sorun olduğunu göstermiyor mu?..

Müslümanların birbirlerini tekbir getirerek parçalamaları dahi Batı'nın silahı, kurşunu, bombası, mayını, roketi ile mümkünse...
Ya da dualarla yaşama dönmek için bile gâvurun ilacı, enjektörü, röntgeni, merhemi gerekiyorsa...

Yok mu hâlâ bir soru?..

*

Tek yanıtıdır bunun:

Laiklik...

*

Dün Tayyip Erdoğan'ın Kahire'de Müslümanlara "laikliği" önerdiğini duyduğumda bunları düşündüm...

Zulümle, hukuksuzlukla, entrikalarla, tuzaklarla yıkmak istedikleri Atatürk'ün laik cumhuriyeti şimdi de Araplara lazım demek ki...

Kurban olun Atatürk'ün tırnağına...

 bcoskun@cumhuriyet.com.tr


MAHMUT LICALI Görev tanımına Atatürk tırpanı

Milli Eğitim Bakanlığı'nın teşkilat yapısı, kanun hükmünde kararname ile sil baştan değişti.
Daire başkanı ve şube müdürü kadroları yerine kariyer uzmanlık sistemi getirildi.
MEB'in görev tanımındaki "Atatürk inkılap ve ilkeleri ile Cumhuriyetin temel niteliklerine bağlı öğrenci yetiştirme" ifadesi kaldırıldı.
MAHMUT LICALI'nın haberi ■

Eğitim sistemi sil baştan

ANKARA - Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) teşkilat yapısı, dün Resmi Gazete'de yayımlanan kanun hükmünde kararname (KHK) ile sil baştan değişti.
Bakanlık'ın hizmet birimlerinin sayısı 32'den 17'ye inerken daire başkanı ve şube müdürü kadroları yerine kariyer uzmanlık sistemi getirildi.
İdari yöneticilere verilen ek ders ücreti uygulamasına da son verilirken düzenlemeyle MEB'in görev tanımındaki "Atatürk inkılap ve ilkeleri ile cumhuriyetin temel niteliklerine bağlı öğrenci yetiştirme" ifadesi kaldırıldı.
Bunun yerine, "öğrencileri, bedeni, zihni, ahlaki, manevi, sosyal ve kültürel nitelikler yönünden geliştirme, insan haklarına dayalı toplum yapısının ve küresel düzeyde rekabet gücüne sahip ekonomik sistemin gerektirdiği bilgi ve beceriyle donatmak" amacı getirildi.
Milli Eğitim Bakanı'nın Bakanlık hizmetlerini "milli güvenlik siyasetine uygun" olarak yapma görev tanımı da çıkarıldı.

Bakan Ömer Dinçer yeni teşkilat yapısının Bakanlık'ın merkezi ve büyük olan yapısından kaynaklanan koordinasyon ve bürokratik sorunları aşmak için yapıldığını belirtti.
MEB'in KHK ile değişen yapısı bazı başlıklarla şöyle.

Üst düzey yöneticilere sözleşme modeli: Bakanlık'ın merkez örgütünde uzman yardımcılığından müsteşara kadar olan üst düzey bürokratlar kadro karşılığı sözleşmeli olarak çalıştırılacak, bu statüdekilere yılda 4 ikramiye verilecek.
Üstün gayret ve başarı gösteren üst düzey personele bakanın onayıyla 2 teşvik ikramiyesi ödenecek.
Böylece üst düzey yöneticilere bir yılda 6 kez ikramiye alma olanağı tanınmış oldu.

MEB'de uzmanlık dönemi başladı: Şube müdürleri ve daire başkanlığı kadroları yerine kariyer uzmanlık sistemi getirildi.
Bakanlık'ın yaklaşık uzman ve uzman yardımcısı kadrosunda 400 personel çalıştırılacağı belirtilirken, bu yıl bitmeden 50 ya da 100 uzmanın göreve başlayabileceği belirtiliyor.
Uzmanların aylık ücretinin 3 bin 500 TL olacağı kaydedildi.

Yöneticiye ek ders ücreti yok: Öğretmenler dışında yönetici ve personele verilen ek ders ücreti uygulamasına son verildi.

TTK'nin yetkileri azaltıldı: MEB'in beyini olarak nitelendirilen Talim ve Terbiye Kurulu'nun (TTK) üye sayısı 15'ten 10'a indirildi.

Yöneticilere 'performans' kriteri: Bakanlık'ın her kademesindeki yöneticilere performans kriteri getirildi.
Eski teşkilat yapılanmasında yöneticilerin görevlerine atanma ve bu görevlerde yükselmede 'kariyer ve liyakat esas alınır' ifadesi kaldırıldı.

Rotasyon yasada: Öğretmenlerin özüre bağlı yer atamaları yalnızca yaz aylarında yapılacak.
İl ve ilçe milli eğitim müdürleri ile okul müdür ve müdür yardımcılarına yönelik yönetmelikle düzenlenen rotasyon uygulaması KHK ile yasaya da girdi.
Müdür ve müdür yardımcılarının atamasında hizmet süresi ve kıdemin yanı sıra performans da dikkate alınacak.

Din Öğretimi meslek çatısına girmedi: Bakanlık'ın meslek eğitimine ilişkin birimleri Mesleki ve Teknik Eğitim Müdürlüğü çatısı altında toplanırken imam-hatiplere yönelik faaliyet gösteren Din Öğretimi Genel Müdürlüğü bu yapının dışında tutularak yapısı aynen korundu.

CHP: MEB'in 'milli' kısmı tarih oldu CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce yaptığı yazılı açıklamada, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un KHK ile değiştirilmesine "Meclis'in devre dışı bırakılması, hükümetin Milli Eğitim Bakanlığı üzerinde 2002 yılından beri yürüttüğü özel politikanın finali olmuştur.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın 'milli' kısmı tarih olmuştur"
diye tepki gösterdi.
İnce
"Artık adı milli olan bakanlığın milli bir görevi olamayacağı bu hükmün çıkarılmasıyla ilan edilmiş bulunuyor" dedi.

 

--  -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ Kırdım diyorsun zincirlerini...  Evet, köpek de çeker koparır zincirini,  Kaçar o da, ama halkaları boynunda taşıyarak...   PERSİUS

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder