21 Eylül 2011 Çarşamba

POLITIK - Donanma göndeririz!,Sonra "tısss" yaparız!

Donanma göndeririz!
Sonra "tısss" yaparız!

Necati Doğru

Anakara'da patlama oldu.
Yaralı var, ölüm yok.
Patlamayla binalarda çöken kapı, pencere, vitrin, duvar, kıralan cam enkazı savaş görüntüsü veriyordu.

Terör mü, kaza mı?

Netleşmedi.

Bu yazının yazıldığı saatlerde belli olmamıştı.
Her patlama hemen akıllara; terörün ülkeyi içine çekmeyi başardığı
"iç savaşı" getiriyor.
Şu günlerde bir de
"Doğu Akdeniz'de yaşanan gerilim" nedeniyle komşumuz Yunanistan'ın arkasına İsrail'i de alacağı bir "dış savaş" havası eklendi.

Savaş yıkımdır.

Yeneni bile ağlatır.

Dünyanın her yerinde aklını ve vicdanını peynir ekmekle yememiş, yedirmemiş, kalemlerini "silahlanmaktan çıkarı olanlara kiralamamış" bütün yazarlar, "savaşa karşı" çıkarlar.

Savaş kin üretir.

100 yıl geçer, kin silinmez.

Ben savaşa karşıyım.

Bizim Başbakan, Avrupa Birliği'nden sorumlu bakan ile diğer bakanlar, iktidara yakın kalemler; "Donanma göndeririz… Uçakları uçururuz… İsrail'i pişman ederiz… Yunanistan'ı tepeleriz…" türü yeni bir öfke yükseltiyorlar.

Ve sonra tıssss!

Xxx

Yunanistan, Kıbırıs Rum Kesimi ile anlaşıyor, arkasına bir İsrail şirketini de alıyor.
"Petrol ve doğal gaz sondajı ile araması yapma" konusunda dünyanın ilk 10 şirketi arasına giren bir ABD firmasını da yanlarına alıyorlar.

Türkiye'nin dibinde.

Antalya'ya git.

Gece Kıbrıs'a doğru bak.

Belki ışıklarını bile görürsün.

Yunanistan, İsrail'in kanatları altında ve Doğu Akdeniz'de "en uzun kıyı hattına sahip Türkiye'yi" neredeyse Antalya Körfezi'ne hapsedecek bir meydan okuyuşla petrol ve doğal gaz aramasına başladılar.

Donanma da gönderemedik.

Platformlarını bombalayamadık.

Uçaklar da uçuramadık.

Sondaj kulelerini yıkamadık.

Başbakan da tısss etti ve "Biz bu donanmayı boşuna mı besliyoruz…" diye iç propaganda nutukları atan Avrupa Birliği'nden sorumlu Bakan da adeta dilini yuttu.

Çünkü AB, Türkiye'nin "vururuz, donanma göndeririz" öfkesine sopa gösterdi.
AB Yüksek Politika Dış Temsilcisi Maja Kocijancic adlı sözcü;
"Türkiye'nin tehditlerinden uzak durmasını istiyoruz" dedi.

Tehdit olarak görüyor.

Ve Yunanistan'ın İsrail'in ve ABD'nin korumasında doğal gaz ile petrol aramaya başladığı deniz diplerini de "Avrupa Birliği toprağı" olarak ilan ediyor.

Xxx

Ankara'da kulislere sızan, sızdırılan haberlere göre ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'ye iki kez "Siz gerçekten savaş gemileri ve savaş uçaklarıyla petrol sondaj kulelerini vurmayı düşünüyor musunuz?
"
diye sordu.

İkisine de "hayır" cevabı aldı.

Türkiye "vurma" lafını kaldırdı.

Biz de "arayacağız" lafını koydu.

Sondajınıza sondaj.

Aramanıza arama!

Başbakan'ın, bakanların, iktidarın "iç propagandaya abanıp" halkı aldatmak için Türkiye'yi düşürdüğü durama bak!
"Vururum" diye kabarıyor, sıkıyı görünce "ben de petrol arararım" uzlaşmasına dönüş yapıyor.

Aklın nerdeydi?

Türkiye'nin bir ulusal enerji politikası var mı?
Türkiye'yi Rusya'nın enerji sömürgesi olmaktan çıkartacak ve 2020 ve 2030 yıllarına kapsayacak bir enerji stratejisi neden yok?

http://www.ilk-kursun.com/haber/81948

 

--  -~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~-~ İçimde bir çok büyükleri severim. Onlara karşı muhabbetim vardır, ama açığa vurmam. Bir iki kere açıkladım. Bende geçmiş hayatımdan bir tecrübe kaldı. Bir muhabbet vardır ki asla soğumaz, fakat bu dostluğun değerini kimse bilmez ve takdir etmez. Halbuki benim Mevlanaya açıkladığım sevgi arttı ve eksilmedi, doğrusunu söyleyemiyorum. Ben doğruluğa başladıktan sonra beni dışarı attılar. Eğer tam doğruluk gösterecek olsaydım beni bir hamlede bütün şehirlerden sürer, kapı dışına ederlerdi.   Makalat | Şems-i Tebrizi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder