6 Ekim 2015 Salı

Zileli'den Perinçek'e zehir zemberek "bizler" yanıtı

Türkçe harf sorunu olanlar için word dosyası ekte

Zileli'den Perinçek'e zehir zemberek "bizler" yanıtı

++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Ali Serdar Bolat 5 Ekim 2015

Doğu Perinçek, Sanatçılar Birliği Bildirisi'ni Aydınlık'taki köşe yazılarında eleştirmişti. Ümit Zileli bu eleştiriye "zehir zemberek" bir yanıt vermiş. Bakınız:

http://odatv.com/umit-zileliden-dogu-perinceke-zehir-zemberek-yanit-2809151200.html

Ümit Zileli'nin yanıtı şu cümle ile başlıyor:

-Sanatçılar Girişimi'nin bildirisi altında imzamın bulunması, kızıma, gelecekte olacağını varsaydığım torunlarıma, milletime ve gelecekteki "bizlere" sunduğum en değerli armağandır, onur duyuyorum...

Bu cümlede "bizler" diye bir sözcük var. Zileli, bu sözcüğü tırnak içine alarak dikkat çekmiş. Türk Dil Kurumu Sözlüğü'nde bu sözcüğü arıyorum. Benden önce tam 163 milyon kez bu sözcük aranmış. İşte sonuç:

www.tdk.gov.tr

bizler sözü bulunamadı.

26 Eylül 2006 tarihinden itibaren 163.302.526 kez söz arandı.

Türkçede "biz" deriz, "bizler" diye bir sözcük yok. Bu sözcüğü PKK uydurdu. Türk Milleti yoktu, yani "biz" yoktuk, çeşitli etnik ve dinsel guruplar vardı, yani birden fazla "biz", uyduruk PKK diline göre "bizler" vardı. Bu sözcük, bölücülüğün Besmelesi gibi bir şey. Bu sözcük, farkında olmadan kullanılamaz. Zileli de zaten gözümüze sokuyor tırnak içine alarak, bakın, görün hangi sözcüğü kullandım diyor.

*

Mehmet Bedri Gültekin'den dinleyelim bir de:

"Dost eleştirileri ve uyarılarına rağmen yanlış tavırda ısrar eden ise "hata"nın ötesine gider. Safını yeni baştan belirlemiş olur. Vatanını ve milletini, halkın devrim davasını savunmada, o güne kadar omuz omuza olduğu dostlarını vurmaya başlar.

Ümit Zileli tam da bunu yapıyor. Yazdığı yazının daha ilk cümlesinde girdiği yeni mevziyi olanca açıklığı ile yazmış. Belki yeterince dikkat çekmez diye altını çizmiş (cümleyi kalın harflerle yazmış). Daha da ileri gitmiş, yeni mevzisini belirleyen sözcüğü ayrıca tırnak içine almış: "bizlere"

HDP'nin (PKK), 7 Haziran seçim sloganı " 'Bizler' Meclise" idi. PKK Türk Milletinin yerine, her birini ayrı birer "biz" olarak gördüğü etnik ve dinsel grupları ikame etmek istediği için; bu hedefini " 'Bizler' Meclise" sloganı ile ifade etmişti.

Ümit Zileli, Doğu Perinçek'e saldırırken nereye gideceğinin bilincinde olarak "Gelecekteki 'bizler'" diyerek gerekli yerlere mesajını iletmiş oluyor."

M. Bedri Gültekin'in yazısının tamamı için bakınız:

Yanlışta ısrarın varacağı yer.

http://www.ulusalkanal.com.tr/yanlista-israrin-varacagi-yer-makale,4775.html

*

Ümit Zileli, daha sonra, PKK'ya karşı yürütülen mücadeleyi şöyle yaftalıyor:

"...insan topluluklarını boğazlaşmaya götürme harekatı.."

Demek ki Zileli'ye göre PKK'ya karşı mücadele açmak "insan topluluklarını boğazlaşmaya götürme harekatı"dır. Bu tespit yapılınca, çözüm yolunun da boğazlaşmayı önlemek için silahların susması olacağı açıktır. Yani Zileli, Açılım'a geri dönülmesini istemektedir. Zaten imzaladığı Sanatçılar Girişimi Bildirisi de aynı şeyi söylemektedir.

*

Bunun farkında olan Zileli Açılımcılıkla suçlanmamak için önlem alıyor, TSK'nın şu anda PKK ile yaptığı mücadeleyi şu bozuk cümle ile satır altı "sahte" olarak niteliyor:

Hiç kuşkunuz olmasın; o bildirinin altında imzası olan yiğit yurtseverler, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin gerçekten girişeceği "Vatan Savaşını" kanlarını, canlarını en ufak tereddüt göstermeksizin ortaya koymasını da çok iyi bilirler.

Ancak şu soruların yanıtını boşlukta sallanıyor:

1. TSK'nın (ileride belirsiz bir tarihte) gerçekten girişeceği "Vatan Savaşı" da Zileli'nin deyimi ile "insan topluluklarını boğazlaşmaya götürme harekatı" olmayacak mıdır? TSK'nın gerçekten girişeceği Vatan Savaşı'nda

-- Yurt içi ve dışında PKK mevzileri bombalanmayacak mıdır?

-- PKK'lılar öldürülmeyecek midir?

-- Asker, polis ve korucular şehit olmayacak mıdır?

-- PKK'nın şehirlerde açtığı hendekler doldurulmayacak mıdır, kurdukları barikatlar yıkılmayacak mıdır, tuzakladıkları bombalar imha edilmeyecek midir, bunların yapılması için sokağa çıkma yasağı, ilan edilmeyecek midir?

-- "Sahte" dediğiniz bugünkü mücadelede gördüğümüz yukarıda belirtilen olaylar TSK'nın ileride gerçekten girişeceği "Vatan Savaşı"nda olmayacak mıdır, olmayacaksa ne gibi şeyler yapılacaktır da ülke kanlı bir uçuruma yuvarlanmayacaktır, yani kan dökülmeyecektir? Kan dökülmeyen bir savaş nasıl olacaktır?

2. Kılıçdaroğlu, Perinçek'e gönderdiği mektupta, TSK'nın yürüttüğü mücadelenin fay hatlarını parçalayacağını, toplumdaki kamplaşmayı derinleştireceğini yazmıştı. Zileli, bu görüşü mantıksal sonucuna ulaştırıyor, bu mücadelenin insan topluluklarını (Türklerle Kürtleri demek istiyor) boğazlaşmaya götüreceğini öne sürüyor. Ancak, güvenlik güçlerinin bölücü teröristlerle mücadele etmesinin niye boğazlaşmaya yol açacağı açıklanmıyor.

3. TSK'nın gerçekten girişeceği "Vatan Savaşı" ne zaman başlayacaktır?

Tayyip düştükten sonra mı başlayacaktır? Evet ise, o zamana kadar TSK mücadele etmesin de PKK silah ve patlayıcı yığmaya devam mı etsin, Tayyip gitmedikçe Açılım devam mı etsin, Tayyip (Gök Tanrı korusun) ya 3-5 yıl daha düşmez ise?

4. Ve peki, diyelim ki yarın Tayyip düştü. Kim TSK'yı "gerçekten" mücadeleye giriştirecek? "Açılım da Açılım" diyen, "PKK ile mücadele fay hatlarını derinleştirir" diyen Dersimli mi? Değilse kim? Evet kim?

Dersimli "Bu Saray Savaşı fay hatlarını derinleştiriyor, benim ileride gerçekten girişeceğim Vatan Savaşı fay hatlarına bir zarar vermez" demiyor. "Bu iş silahla olmaz" diyor. Peki, siz hangi programla, hangi partinin iktidarı altında gerçekten Vatan Savaşı yapmayı planlıyorsunuz Sayın Zileli? Bu konuda bir programınız var mı? Var ise biz niye bilmiyoruz?

Gelecek yazı: Bölücü terörün nasıl bitirileceği konusunda bir programınız var mı?

arşiv:

Sanatçılar Girişimi Bildirisi: Açılım'a geri dönelim

http://aliserdarbolat.blogspot.com.tr/2015/10/sanatclar-girisimi-bildirisi-aclma-geri.html

*




a45UyF587661-151006135840 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2015/10/06  21:00 1  39  undefined undefined add_anadoluhareketi@googlegroups.com

 

Modus vivendi
Yasam tarzi

Latin Atasozu

2-Islam Arap Putperesligi mi?

A-Putperesligin Tanimi

Putperestlik, genel anlamda bir nesne, goruntu veya fikre tapim iceren bir dini uygulama, anlayis veya inanctir. (http://tr.wikipedia.org/wiki/Putperestlik)

Peki Islam oncesi Arap yarimadasinda hakim din olan Putperestlik nasil bir inanc? Gelin bunu Kuran a bakarak gorelim:

Lokman-25 Andolsun, eger onlara, Gokleri ve yeri kim yaratti? diye sorsan, mutlaka Allah derler. De ki: Hamd, Allah a mahsustur. Fakat onlarin cogu bilmezler.

Yunus-18 Allah i birakip, kendilerine ne zarar, ne de fayda verebilecek seylere tapiyorlar ve Iste bunlar Allah katinda bizim sefaatcilarimizdir diyorlar. De ki: Siz, Allah a goklerde ve yerde O nun bilmedigi bir seyi mi haber veriyorsunuz? O, onlarin ortak kostuklari seylerden uzaktir, yucedir.

Zumer-3 Iyi bilin ki, halis din yalniz Allah indir. O nu birakip da baska dostlar edinenler, Biz onlara sadece, bizi Allah a daha cok yaklastirsinlar diye ibadet ediyoruz diyorlar. Suphesiz Allah, ayriliga dustukleri seyler konusunda aralarinda hukum verecektir. Suphesiz Allah, yalanci ve nankor olanlari dogru yola iletmez.

Zuhruf-19 Onlar, Rahman in kullari olan melekleri de disi saydilar. Onlarin yaratilisina sahit mi oldular? Onlarin (yalan) sahitlikleri yazilacak ve sorgulanacaklardir.

Yani Islamiyet oncesi donemde putperestler de Allah a inaniyordu. Ama putlari kendilerini Allah a yakinlastirici olarak goruyorlardi.

B-Putperest Orf ve Ibadetleri

Putperestlik, Farsca kokenli bir sozcuk olan put sozcugunden turemistir. Pupereslik inanc sisteminde gorulen orf ve ibadetleri ve islamda ki uygulamalari inceleyelim;

1-Ayinler.

2-Namaz.

3-Oruc.

4-Hac.

5-kurban.

6-Sunnet

7-Taki,tutsu ve buyuler

8-Telbiyeler Ilahiler siirler

9-Sembol ve dovmeler

1-Ayinler

Kutsal ve ozel gunlerde genellikle mabetlerde toplanan putperestler geleneklerine gore cesitli gosterilerde bulunur, ilahiler soyler, toplu ritueller yaparlar. Ates uzerinden atlama ya da ates uzerinde yurume, vucutlarina sis batirma bu gosteri orneklerindendir. Kutsal bir puta, gecmisteki kutsal saydiklari kisiden kaldigina inandiklari bir nesneye saygi gosterisinde bulunur, etrafinda doner ya da koklayip operler.

Yillik ayinlerin disinda mevsim baslarinda, ozellikle ilkbahar ve sonbaharda yapilan ayinler de vardir. Belirli gunlerde gunes ve ay festivalleri yapilir.Turlerine gore ayinlerde kutsal saydiklari sudan icer, kutsal saydiklari yiyecekten yerler. Dualar eder, dileklerde bulunurlar. Putperestlerin bu ayin adetlerinin Ibrahimi dinlere de gectigi gorulmektedir. Noel kutlamalari Mitra paganlarindan gecmedir.

Putperest Araplarin yevmul Arabu dedikleri cuma toplantilari, kandil geceleri, asure gunleri, cem ayinleri pagan kokenlidir.

2-Namaz

Putperest ibadetlerinden biri namazdir. Namaz, gunes kultunun rituellerinden biridir ve Hint kokenli bir ibadettir. Islam oncesi Araplar da namaz kilarlardi. Gunumuzde Hindular da namaz rituellerini devam ettirirler. Sansktitce Surya Gunes, Namaskara ise Selamlama veya Baglanti demektir. Boylece Surya Namaskara Gunesle Baglanti anlamina gelmektedir. Surya Namaskara, bedende akan gunes enerjisinin canlandirma teknigidir. Arap putperestlerinin namaz kildigi Kur an da yazilidir.

Enfal-35 Onlarin Kabedeki namazlari, islik calmak ve el cirpmaktan baska bir sey degildir. Kufrunuzden dolayi azabi tadin.

Bilindigi uzere Arapca da salat namaz demektir. Genelde meallerde dua olarak cevrilmektedir. Bu ayette putperestlerin kildigi namazin sekli elestirilmektedir. Putperestler de gunde 5 vakit namaz kilarlardi.

Saharit namazi - Sabah namazi

Musaf namazi - Ogle namazi

Minha namazi - Ikindi namazi

Neilat Serarim namazi - Aksamustu namazi

Maarib namazi - Aksam namazi

Kaynak; Hayrullah ors, Musa Ve Yahudilik, s.399-405; Doc.Dr. Ali Osman Ates, Asr-i Saadette Islam; Saban Kuzgun, Hz. Ibrahim Ve Hanifilik, s.117; Epstein, Judaism.

Kuran da gecen namaz vakit sayisi 3 olmasina ragmen 5 vakit kiliniyor olmasi zamanla putperest doneme donuldugu suphesi tasimaktadir. Ayni sekilde abdest de putperestlerde vardi. Cunup olunca boy abdesti alirlardi. (Ibn-i habib, Muhabber)

3-Oruc

Gunes kultune sahip putperestlerin ibadetlerinden biri de oructur. Namaz vakitlerini gunes zamanli ayarladiklari gibi oruclarini da gunesin dogus ve batisina gore ayarlarlardi. Orucun baslangici bile Islamiyet teki gibi ay a gore tespit ediliyordu. Tipki, bugunku Muslumanlar gibi, ay i gormek icin gozetleme heyetleri bile kuruluyordu. (Hayrullah Ors, Musa Ve Yahudilik)

Islamiyet oncesi arap paganlarinin ilginc gelenekleri vardi.: Bunlar Ramazan dedikleri ayda bir ay oruc tutarlar, Mekke ye Hacca gidip Kabenin etrafinda 7 kez donerler, Kara Tasi (Hacerul Esved) kutsal sayar Kara Tasi i opeler ve gunde dort veya 5 vakit namaz (salat) kilarlar, seytan taslarlardi. ( Is Allah the Same God as The God of Bible?, M. J. Afshari, p 6, 8-9, Islam, Beliefs And Observances, Caesar E. Farah)

Aise anlatiyor: Islam oncesinde Kureys, Asure gununde oruc tutardi. (Buhari, e s-Sahih, Kitabu s Savm/1.) Sabiilik, yildiz kultune sahip bilinen en eski pagan dinidir. Ilginctir ki Sabiiler de 3 vakit namaz kilar ve 1 ay oruc tutarlardi. Farz orucun disinda nafile oruclara da sahiptiler. (Ibn Nedim, El Fihrist, s. 442-445)

Kuran da onceki toplumlarda da orucun oldugu yazilidir:

Bakara-183. Ey iman edenler, sizden oncekilere yazildigi gibi, oruc, size de yazildi (farz kilindi). Umulur ki sakinirsiniz.

Eski Cag dinlerinde, oruc ozellikle, rahiplerin Tanrilara yakinlasmaya hazir olmalarini saglamaya yarayan bir yoldu. Helenistik Donemin inanclarina gore, Tanrilar bir takim kutsal ogretileri ancak oruc tutan kisilere vahiy yoluyla gonderirlerdi. Bazi eski kulturlerde ise oruc, ofkelenen Tanrilari teskin etme gibi amaclara yonelikti. Sibirya Tungu samanlari ise, ruhlarla iliski kurabilmek icin oruc tutarlardi.

Butun dinlerde, belirli zamanlarda oruc tutma gelenegi vardir. Budha rahipleri, gene belirlenmis gunlerde oruc tutarak gunahlarini itiraf ederek, arinacaklarina inanirlar. Hindistan da Sadhular gene gunahlarindan arinmak icin oruc tutarlar. Cin de goksel Yang ilkesinin baslamasindan once belirli bir sure oruc tutulur.

4-Hac

Islam oncesi Araplar da Kabe putperestlerin en kutsal mabediydi ve bolge halklarinin hac mekaniydi. Putperestler tipki gunumuz muslumanlari gibi Kabe etrafinda 7 kez tavaf yaparlardi. Kureys disindan gelen Bedevi putperestler tavafi ciplak olarak yaparlardi. Putlari ziyaret, Hacerul Esved tasina el surme ve opme, Safa ve Merve tepeleri arasinda gidip gelme, seytan taslama hac ibadetinin en onemli rituellerindendi. Putperestlerin hac sirasinda hep bir agizdan yaptiklari telbiye de aynen soyleydi:

Lebbeyk allahumme lebbeyk.

La serike leke illa serikun huve lek.

Temlikuhu ve ma-melek

Eger Mekke ye bir gun yolunuz duserse insanlar kisve denilen bir ortuye burunmus bir kupun etrafinda toplanmis goreceksiniz. Bu tasin odak noktasi da Hacilarin siyah tas dedigi tastir. Bu tas, kupun guneydogu ucundadir ve kis gunesinin dogdugu yere bakar. Gene Kabe de bu tasi open insanlar goreceksiniz. Neden diye soracak olursaniz tasi optugunuzde gunahlarinizdan arinip YENIDEN DOGMUS gibi olacaginizi soylenecektir. Biraz daha etrafta dolastiginizda insanlarin bu kupu 7 kere tavaf ettigini goreceksiniz. Bunlarin hepsi putperest Arap geleneklerinin kalintilaridir.

Ayrica Kabe hicbir zaman yahudiler ve hristiyanlar tarafindan kutsal sayilmamistir. Tevrat ve Incilde Kabe ile ilgili tek bir ayet dahi olmamasi bunu kanitlamaktadir.

5-Kurban

Eski caglarda insan kurban edilmesi, bir nevi temizlenme ve sihir vasitasiydi. Ailenin ilk cocugu Tanri ya ait kabul edilir ve kurban edilmesi gerekirdi. Misirlilar ise kopek basli olarak tasvir ettikleri insanlara Ani diyorlar ve onlari Ay Tanrisina kurban olarak sunuyorlardi. M. Eliade, Anadolu da ozellikle ilk caglarda hasat mevsimi dolayisiyla yapilan insan kurbani ve kafa kesme ayinlerine ornek olarak Frigyalilar i ele alir. Frigyalilarin yuzyillar once hasat zamaninda insanlari, baslarini kesmek suretiyle kurban ettiklerini, hatta elde mevcut delillere gore, o zamanlar bu adetin Dogu Akdeniz in her tarafinda yaygin oldugunu kaydetmektedir.

Islam oncesi Araplarin da eski donemlerde Sabah Yildizi na daha dogmadan buyuk bir acele ile insan ve beyaz deve kurban ettikleri, yine onemli putlardan Uzza ya oglanlarla, kizlarin ve esirlerin de kurban edildikleri ileri surulmektedir. Yakin donemde ise insandan vazgecilmis, hayvan kurbanina gecilmisti. Putlara ozel kurban kestikleri gibi genelde Safa ve Merve tepelerine dikilmis kayadan putlara kurban keserlerdi. Bu kayalarin bir Isaf digeri Naile adli puttu. Isaf ve Naile iki sevgiliydi ve Kabe nin kutsalligini kirlettikleri icin oldurulmus, daha sonra efsaneleserek kutsallastirilmislardi. Araplar, putlara adak da adarlardi. Dilekleri gerceklestiginde, onemli islerinde ve uzun seyahatlerinde adak keserlerdi. Adaklarinin cogu da ilk cocuklarinin erkek olmasi icindi.

6-Sunnet:

Antropologlar sunnetin baslangici hakkinda gorus birligine varamamistir. 6.000 yil once antik Misir da sunnetin varoldugu eski Misir piramitlerinde bulanan bazi mumyalarin sunnetli olduklari gorulmesi ile kesinlesmistir. Tarih boyunca misirlilar, Yahudiler ve Babillilerin sunnet adetine sahip olduklari tespit edilmistir.

Sunnet pagan geleneginin tek tanrili dinlere uzantisidir. Islam oncesi putperestler de sunnet adetine sahiptiler. Putperest Araplarda hem kadin hem de erkekler sunnet edilirdi. Hadislerde Muhammedin, halifelerin ve ashabin sunnetinden bahsedilmemesi, onlarin zaten putperest adeti geregince sunnetli olduklarini gosterir. Kadin sunneti sadece putperest Araplarda degil, eski Misirlilarda da mevcuttu. Misir da yapilan arkeolojik kazilarda bulunan bazi kadin mumyalarinin sunnetli oldugu belirlenmis, kadin sunnetinin nasil yapildigi M.O 1600 lu yillardan kalan duvar resimlerinde detayli bir sekilde tasvir edilmistir.

Bu, kadin sunneti geleneginin kokeninin cok eski caglara dayandiginin gostergesidir ve sunnet geleneginin tarihinin tek tanrili dinlerden daha eski oldugunu, asil olarak bir pagan gelenegi oldugunu, tek tanrili dinlere pagan toplumlardan gectigini gosterir. Tipta erkek sunnetinin az da olsa bir yararina deginilse dahi kadin sunnetinin hicbir yarari olmadigi, kadinin cinsel istegini oldurdugu, olum ve yaralanmalara neden oldugu biliniyor.

7-Taki, Tutsu ve Buyuler

Putperest toplumlarda sans, ugur ve hayir getirmesi icin birtakim tas ve takilar kullanmak adettendi. Kendilerini kotu ruhlardan, cinlerden, nazardan korumasi icin cesitli nesneleri vucutlarina, boyunlarina takar ya da uzerlerinde tasirlardi. Buyu gunumuzde de suregelen ilk cag pagan rituellerinden biridir. Siradan insanlarda bulunmayan gizli bir gucun sahibi olmak, dusmanlarini, rakiplerini altetmek, ask ve cinsellikle ilgili isteklerine kavusmak amaciyla cok cesitli buyu yontemleri uygulanirdi.

Tutsu ise arinma, temizlenme, kotu ruhlari ve cinleri kovma amaciyla paganlarin okult seremonilerinde, Antik Yunan da, Hitit Uygarligi nda, Babil de, Firavunlar donemi Misir inda, Roma Imparatorlugu nda, Hindistan, Tibet ve Japonya da cok eski zamanlardan beri kullanilmaktadir. Tek tanrili dinlerde bunlar yasaklanmis ve gunah sayilmissa da degi$ik versiyonlarla surduruldugu bir gercektir. Ornegin muskalar, ayet yazili kagitlarin evlere, arabalara asilmasi, hastaliga ve nazara karsi okuyup ufleme, nazar boncuklari, mum yakma vb.

8-Telbiyeler, Ilahiler, Siirler

Putperest toplumlar ayinlerinde telbiyeler, ilahiler soylenirdi. Cenaze torenlerinde agitlar yakilir, naatlar okunurdu. Ornegin eski Misir da olu evinden kadinlar sokaklara cikar dovunerek oluye agitlar soylerlerdi. Islam oncesi Araplar da telbiyeler, ilahiler, siirler cok onemliydi. En begenilenleri Kabe ye asarlar, (Muallakat-i Seba Siirleri) putlari icin okurlardi. Islam oncesine ait ne varsa yakilip yokedildigi icin ne yazik ki bu kulturden elde cok az bilgi kalmistir. Bunlardan biri de 7 Aski denilen siirlerdir.

9-Sembol ve Dovmeler

Pagan inanclarda dilin sembollerle kullanilmasina yogun olarak rastlanilir. Hemen hemen her pagan toplumda cesitli semboller mevcuttur. Pentagram denilen bes koseli ters yildiz en unluleridir. Dovme de pagan toplumlarda $ikca kullanilan bir sembol yontemidir. Hintliler, Japonlar, Amerika Yerlileri ve Afrika daki bazi kabileler dovmeyi bir sus olarak yaparlarsa da pek cok toplumda dovmenin hastaliklara ve kotu ruhlara karsi koruyucu bir tilsim olarak uygulandigi, bireyin toplumdaki konumunu (kole, efendi, ergen, isci, asker) vurgulamak icin kullanildigi bilinmektedir.

Dovme yapma gelenegi hayli eskidir. I.O 2000 lerde Eski Misir toplumunda dovmenin yapildigi mumyalardan anlasilmistir. Misirlilarin disinda Britonlarin, Galyalilarin ve Traklarin da dovmeleri vardi. Eski Yunanlilar ve Romalilar, barbarlara ozgu bir ugras saydiklari dovmeyi suclular ile kolelere yaparlardi.

Hun kurganlarinda cikan cesetlerde son derece kivrak cizgilerle ve dekoratif bir anlayisla yapilmis dussel yaratiklar ve koc figurlerinden olusan dovmeler gorulmektedir. Dinsel-buyusel kaynakli bu dovmelerin is oldugu ihtimali ve deriye siringa edilmesi ile olustugu dusunulmektedir. Hunlara ait Pazirik kurganinda bulunan bir baskana ait cesetten anlasildigi uzere Hunlarda asil ve kahraman kisilerin dovme yaptirabildigi, daha sonralari Kazak ve Kirgizlarda da devam eden bu gelenegin yine kahramanlik niteligi tasiyan bireylere uygulandigi bilinmektedir. Ilkel topluluklarda dovme yapilirken torenler duzenlenir. Dovmeyi yapan kisi birtakim dinsel ve buyusel kurallari yerine getirmek zorundadir.

Sonuc

Buraya kadar anlattigimiz putperest adet ve ibadetleri konusunda sanirim herkes hemfikirdir. Muslumanlar da putperestlerin bu ibadetlere sahip oldugunu reddetmez. Bilmeyenler de inceleyip arastirdiklarinda dogrulugunu goreceklerdir.

Bunlar din derslerinde, din kitaplarinda pek anlatilmadigi icin sanilir ki Kur an da yazili olanlarin tumu Hz.Muhammed tarafindan getirildi. Goruyoruz ki Islam in ve Kur an in getirdigi yeni birsey yok. Zekat ve sadakaya varana kadar hepsi putperestlerde mevcut. Putperestlerde olmayanlar da Yahudilerde var. Peygamberlik, melekler, kiyamet, ahiret, cennet, cehennem gibi. Bu durumda putperestlikle tek tanri dinlerindeki ortak ibadetleri nasil aciklayacagiz?

Islam dininin ibadetleri ile Islam oncesi Arap putperestlerinin hemen hemen ayni ibadetlere sahip olmasinin sebebi nedir?

Dinlere inanmayan biri bu durumu dinlerin evrimine baglar. Islam in yeni hicbirsey getirmedigi, Kur an da yazili olanlarin tumunun putperestlerden ve Yahudilerden derleme, toplama oldugu gercegi karsisinda Islamci savunmaya gecer; Dinlerin evriminin dogru olmadigi, Islamin Adem den itibaren varoldugu, degi$ik adlarla da olsa peygamberlerin daima Islam a cagri yaptiklari, namaz, oruc, hac, zekat, kurban, sunnet vb. ibadetlerin basindan beri oldugu ancak toplumlarin zamanla Islam dan saparak putlar ve ilahlar edindikleri, Islam dan miras aldiklari ibadetleri bu putlara ve ilahlara yaptiklari seklindedir.

Ornegin buyuk cogunlugu musluman olan Turkler zamanla Islam dan saptigini, putlar edindigini ve Allah a ilaveten ay tanrisi, gunes tanrisi vb. ilahlara taptigini ama namaz kilmaya, oruc tutmaya, hacca gitmeye, zekat vermeye, sunnet olmaya devam ettigini dusunelim. Turklerde bunlar var mi? Yok! Bu ibadetlerin Turklerde olmayip Arap putperestlerince korunmasi nasil izah edilebilir?

Kabul etmesi zor olsada sonucta tum muslumanlar Arabistanda inanilan bir disi tanriya inanmaya devam ediyor.

Kuran esas itibariyle Arap putperesligine ve geleneklerine yer verdigi icin Yahudiler, Hiristiyanlar ve Hanifler musluman olmaktan kacinmislardir, Abu Amr olayi bunun tipik orneklerinden biridir.

Medine de Evs lerin liderlerinden biri olan Abu Amr b.Seyfi b. al-Numan, Muhammed in butun israrlarina ragmen Islamiyeti kabul etmez. O kadar ki sirf Islam a karsi oldugunu anlatmak icin kendi toplumunu terkedip Mekke ye goc eder. Fakat az zaman sonra Medine ye doner ve Muhammed in yanina giderek sorar: Nedir senin getirdigin din? . Bu soruya Muhammed: Benim getirdigim din Haniffiya dir, yani Ibrahim in dini dir diye cevap verir. Bunun uzerine Abu Amr soyle der: Eger getirdigin din Ibrahim in dini ise, benim de izledigim zaten o dur . Fakat Muhammed ona : Hayir senin izledigin din, Ibrahim in dini degildir deyince Abu Amr kizar ve soyle karsilik verir: Evet o dur, fakat sen, Ey Muhammed, Haniffiya dinine ait olmiyan seyleri (Ibrahim in dinine) ekledin . Bucevaba karsi Muhammed: Hayir ben onu en saf sekliyle getirdim deyince Abu Amr dayanamaz ve Muhammed i yalancilikla suclayarak soyle der: Tanri yalanciyi evsiz barksiz ve yapa yalniz biraksin ve gurbette oldursun .

Daha baska bir deyimle Abu Amr sunu anlatmak ister ki Hz.Muhammed, Kur an i Arap geleneklerine yer veren hukumlerle doldurmaktadir.

C-FIl Olayi

Birde kuranda Fil Suresi vardir ki bu sureyi ve surede anlatilan olayin islam tarihindeki inis nedenini okuyan biri bu isteki garipligi anlayabilir.

Islami Kaynaklarda Fil Olayi:

Habesistan Kralligina bagli Hristiyan Ebrehe Yemen valiligini surdurdugu sirada San a sehrinde Kulleys denilen ve yer yuzunun hicbir yerinde benzeri gorulmeyen bir kilise yaptirdi. Sonra kral Necasi ye bir mektup yazarak : Ben senin icin esi ve benzeri gorulmemis bir kilise yaptirdim, Arap hacilari bu kiliseye cevirinceye kadar bu isin pesini birakmayacagim. dedi.

Araplar arasinda bu kiliseden bahsedilince, Fukaymogullarindan birisi ofkelenerek cikip bu kiliseye geldi ve def-i hacetini yapip burasini kirlettikten sonra ailesinin yanma geri dondu. Bu durum Ebrehe ye bildirildigi gibi ayrica ona bunu yapan kimsenin Araplarin hac maksadiyla Mekke de ziyaret ettikleri Ka be taraftari birisi oldugunu ve hacilarin Ka be den buraya cevrilecegini duydugu icin ofkelenerek bunu yaptigini, soylediler. Bunun uzerine Ebrehe Ofkelendi ve Mekke ye gidip Ka be yi yikacagina dair yemin etti. Boylece Ebrehe yaninda bulunan Mahmud adindaki fil ile beraber yola cikti. Bir rivayete gore, Mahmud adli filin pesinden giden on uc fil daha vardi. (Kur an da fil kelimesi tekil gecer) Mekke yakinlarinda kendileriyle catisan Nufey lin ordusunu yenip kendisini esir aldilar ve onu rehber olarak kullandilar.

Kureysliler Ebrehe nin ordusunu haber alinca Bu orduyla savasa bizim gucumuz yetmez diyerek sehirden kacip dag eteklerine siginirlar. Ebrehe Ka be yi yikip tekrar Yemen e donmege kararliydi. Nihayet Mekke ye vardiklari bir sirada Nufeyl gelip filin kulagindan tuttu ve ona : Ey Mahmud! Cok, sonra sag salim geldigin yere geri don; cunku Allah in beldesi Haram da bulunuyorsun. dedi ve filin kulagini birakti, bunun uzerine fil kendisini yere birakiverdi. Nufeyl ise butun gucuyle kosup dagin tepesine cikti. Habesli askerler, coken fili kaldirmak icin bir hayli dovduler, fakat fil yine de yerinden kalkmadi. Bu defa fili Yemen tarafina dogru cevirdiler ve fil kosmaga basladi. Ayni sekilde fil Suriye tarafina cevrilince yine kosmasini surdurdu. Bu defa filin yonu doguya cevrildi ve fil yine kostu. Fakat Mekke tarafina cevrilince tekrar yere coktu ve yerinden kipirdamadi.

Bu sirada Allah, onlarin uzerine deniz tarafindan kirlangic kusuna benzeyen suruler halinde kuslar gonderdi; bu kuslarin her birinin gagasinda bir, ayaklarinda ikiser tas bulunuyordu. Mercimek ve nohut tanesi buyuklugunde olan bu taslari kuslar getirip uzerlerine biraktilar. Bu taslar kime isabet ettiyse oldurdu, fakat atilan taslar hepsine isabet etmemisti. Bu defa Allah, bir sel gonderip onlari denize surukledi. Bu sirada Ebrehe ile birlikte kurtulanlar geldikleri yola dogru kosusmaya ve Yemen e giden yolu gostermesi icin Nufeyl i aramaya basladilar.

Nufeyl Allah in onlarin uzerine indirdigi bu felaketi gorunce su mealdeki misralari soyledi: Allah, pesini birakmadiktan sonra nereye kacip kurtulacaksin. Artik Ebrehe galip degil, maglup durumdadir. Ebrehe nin cesedi oyle bir hale geldi ki, butun uzuvlari tek tek dokuldu; oyle ki San a ya getirdiklerinde kus kadar kalmisti. Olmezden once gogsu yarilip kalbi disari cikti ve bundan sonra oldu. Bu olaydan sonra Araplarin katinda Kureyslilerin itibari artti. Bu yuzden Araplar Kureysliler icin: dediler.

(Kaynak: Ibnu l Esir, El Kamil Fi t-Tarih Tercumesi, Bahar Yayinlari: 1/428-432.)

Fil olayinda inanc yonunden tutarsizliklar ve gariplikler vardir. Bunlari gorelim:

1-Habesistan ve Yemen Hristiyan hakimiyetindedir. Habesistan krali Necasi ve Yemen valisi Ebrehe Hristiyandir. Yani, Islam a gore kitap ehlidir ve musrik degildir. Kureysliler ise musriktir.

2-Ebrehe nin buyuk bir kilise insa ettirdigini, insanlari kiliseye yonlendirmek istedigini tarihi kaynaklar yazar ve bu mabette tek bir put yoktur. Ama Kabe putlarla doludur ve bir musrik Arap, Yemen deki bu kiliseyi pisletmistir. Peki Kuran a gore kiliselerin bir degeri var midir?

HAC-40 Onlar, baska degil, sirf Rabbimiz Allah tir dedikleri icin haksiz yere yurtlarindan cikarilmis kimselerdir. Eger Allah, bir kisim insanlari (kotuluklerini) diger bir kismi ile defedip onlemeseydi, mutlak surette, iclerinde Allah in ismi bol bol anilan manastirlar, kiliseler, havralar ve mescidler yikilir giderdi. Allah, kendisine (kendi dinine) yardim edenlere muhakkak surette yardim eder. Hic suphesiz Allah, gucludur, galiptir.

3-Filin her yone gidip Mekke ye gitmemesi ve Kuslarin gagalarinda ates taslari tasiyip orduya atmalari ve bu taslarla ordunun telef olmasi bilimdisidir.

4-Boylesi mucizeleri goren ve duyan herkezin putperest olmasi gerekirdi. Musrikler bu olaydan sonra putlara tapmaya devam etmistir. Allah musriklerin putperestlige devam etmelerine olanak saglamistir. Allah in musriklerden yana olup, kendisine en yakin inananlari helak etmesi mantikli degildir. Kaldi ki belki Ebrehe nin ordusunun icinde putperest bir kavimle savasmaya gittigini dusunen, bolgeyi putlardan temizle amaciyla orduda bulunan Hristiyanlar da olabilir.

5-Eger Allah Kabe yi korudu musrikleri degil dersek, daha sonraki olaylarda Allahin Kabeyi neden korumadigini aciklayamayiz. Kabe Islam tarihi boyunca birkac kez saldiriya ugradi, yakildi-yikildi. Hacerulesved parcalandi, hacilar katledildi. Sel baskinlarina ugradi.

6-Bu olayin dogru olduguna delil olarak, putperestlerin Fil suresine itiraz etmedikleri gosterilir. Putperestlerin itirazlarinin olup olmadigi bilinemez. Cunku Kur an dan baska hicbir kayit-kanit birakilmamis yok edilmistir. Ayrica Fil Vakasi bir putperest efsanesi olabilir. Onemli olan putperestlerin degil, Hristiyanlarin itirazidir ki, Kur an da boyle bir itirazdan soz edilmemisdir.

7-Islam kaynaklari Ebrehe nin maddi cikarlari icin bu seferi duzenledigini yazar. Oyle olsa bile Ebrehe nin amaclarinin arasinda putlari temizlemek ve insanlari kiliseye yonlendirmek oldugunu soylemek sanirim cok yanlis olmayacaktir. Icinde yuzlerce put bulunan Kabe nin tevhid merkezi olarak nitelendirilmesi ise tamamen sacmadir.

Fil Olayi ne zaman meydana geldi?

Bu olay Peygamber in dogdugu yil olmus ve orduda bulunan fil/fillerden dolayi Araplar arasinda Fil Vak asi , gectigi yil ise Fil Yili olarak meshur olmustur. Ebrehe tarafindan yazdirilan, Miladi 543 tarihli bir kitabe vardir Himyeri Kitabesi . Fil Olayi nin bu tarihten sonra oldugu kesindir. Muhammed Hamidullah, Fil Olayi nin peygamberin dogumundan 3 ay once, 569 yilinda meydana geldigini yazmaktadir. Nitekim Arapca tarihi kaynaklarda, Peygamber in Fil Senesi nda dunyaya geldigi bilgisi verilir. (Ibn Hisam, Siyer, Ibnu l-Esir, el-Kamil fi t-Tarih)

Sonuc olarak; Fil Suresi ve Islam Tarihinde anlatilan yazilis nedeni bu olayin bir Putperes efsanesi ve Kuran in da Putperes bakis acisi ile yazildigini net olarak ortaya koymaktadir.

https://islamingercekleri.wordpress.com/2013/07/11/2-islam-arap-putperesligi-mi/

Turkiye Cumhuriyeti nin resmi dini yoktur.
Turkiye de bir kimsenin fikirlerini zorla baskalarina kabul ettirmeye kalkisacak kimse yoktur ve buna musaade edilmez.
Hickimseye dini fikirlerinden dolayi birsey yapilmaz

ATATURK, 1931, Lise icin yazdigi Medeni Bilgiler kitabi


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder