14 Kasım 2015 Cumartesi

Yalancı kahraman askerler sıra kendilerine gelince...

Yalancı kahraman askerler sıra kendilerine gelince...

GENÇOĞLU: NE SİLAH ARKADAŞLARI VE SAVCILAR GÖRDÜK
AMİRLERİMİZ BİZİ DEĞİL KUMPASÇILARI DİNLEDİ
YALANCI KAHRAMAN ASKERLER SIRA KENDİLERİNE GELİNCE
İNTİKAM YOLUMUZU AÇIN

13.11.2015 20:36

6 yıldır devam eden Erzincan Ergenekon davasına Yargıtay "balyoz" gibi kararlarla nokta koydu.

Yargıtay 11. Ceza Dairesi, CHP Milletvekili İlhan Cihaner, dönemin 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk ile Erzincan İl Jandarma Komutanı emekli Kurmay Albay Recep Gençoğlu başta olmak üzere tüm sanıklar hakkında beraat kararı verirken, soruşturma ve kovuşturma sürecinde hukuksuzluklara imza atan savcılar, diğer yargı mensupları ve kamu görevlilerinin tüm hakkında HSYK'ya suç duyurusunda bulunulmasını kararlaştırdı.

11. Ceza Dairesi davanın "meşhur" gizli tanıklarının koruma kararlarını da kaldırdı.

Kararları açıkladıktan sonra 11. Ceza Dairesi Başkanı "Herkese geçmiş olsun" dedi.

GENÇOĞLU: NE SİLAH ARKADAŞLARI VE SAVCILAR GÖRDÜK

Erzincan'dan ayrıldıktan sonra Eskişehir İl Jandarma Komutanıyken gözaltına alınıp,"Ergenekon terör örgütü" üyeliğinden tutuklanan Albay Recep Gençoğlu karardan önce yaptığı savunmada çarpıcı açıklamalarda bulundu. Gençoğlu, savunmasında şunları söyledi:

"Bizi Erzurum'da Merkez Komutanlığı'nın bir odasında, kaçmayalım diye kapının önünde üç askerin bulunduğu, eksi 25 derece soğukta, buz gibi suyla yıkanmak zorunda bırakan ve bize vebalıymış gibi davranan bir silah arkadaşımızın yanında 4 gün ifade vermek için bekleten savcılar gördük. Vicdanı bir hakimin gerçeği o günden görerek serbest bırakmasının ardından üç gün sonra aynı mahkemenin başkanı tarafından ilave hiçbir delil olmadığı halde verilen tutuklama kararını bekletip, sırf eşimin yanında tutuklamak için yolda giderken arkamızdan polisleri gönderen savcılar gördük. İfade sırası beklerken, koruma polisinin telefonunu kayıt yapacak şekilde yanımıza bıraktırıp, aklımızla alay etmeye kalkan savcılar gördük. İddianameyi bilgisayarda yazarken yapacağı tezgâhı not olarak yazan, sonra da silmeyi unutarak geceyarısı iddianame dağıtan savcılar gördük. Soruşturma dosyasını bir gecede kaçırmaya çalışan savcılar gördük. Bu dosyayı, sırf cezaevinde daha fazla yatalım diye Erzurum, Diyarbakır arasında komedi filmlerine taş çıkartacak şekilde defalarca götürüp getiren savcılar, hakimler gördük. 3. Ordu'nun koruduğu askeri cezaevinde yatarken, Erzurum çıkışında konvoy sırası bekleyen askeri araçları, askeri cezaevini basıp, içerdekileri kurtaracak sanıp, bir de bunu resmi yazıyla askeri makamlara soran, komutanın kendi kışlasını kendi askeriyle basıp, kendi kontrolündeki askeri cezaevinden kendi rütbelilerini kaçıracağını ciddi ciddi düşünen savcılar gördük.

AMİRLERİMİZ BİZİ DEĞİL KUMPASÇILARI DİNLEDİ

Kararınız ne olursa olsun bize şunu söyleyin lütfen; Bu bizim ailemiz, ülkemiz ve vatandaşlarımız için hayati önem taşımaktadır. Bize bu davanın bir kurgu olduğunu, bir kumpas olduğunu, böyle bir suç olmadığını söyleyin. Sadece suçsuz olduğumuzu söylemeyin. Bunun planlanmış bir tuzak olduğunu hukuki dille söyleyin bize, dileğim budur. Bu dava 6 yıl önce yani 2009 yılında, 2015'te ülkemizin başına neler geleceğinin sanıklar tarafından tespit edilerek, yazılı olarak devlet yöneticilerine iletildiği, ama vurdumduymaz idarecilerin bunu önemsemediğinin görüldüğü bir davadır. Biz o tarihte devletin içindeki bu garip yapılanmayı delilleriyle ortaya koyduk, komutanlarımıza, amirlerimize ilettik. Mülki amirler bizi dinleyeceğine, bize kumpas kuranlara yardımcı olup, para mükafatı dağıttılar. Sabahleyin teşekkür ederek imzaladığı operasyon planını, öğleden sonra bir bahaneyle getirtip, bütün nüshalarını yırtan, sonra da 'ben izin vermedim' diyen yöneticiler gördük. Operasyon günü denetlemeye gelip, durumu görünce acele kaçan, sonra da 3 ay yanımıza uğramayanları gördük. Bunun yanında korkusuz, delikanlı savcılar gördük, kocasına sonuna kadar inanan, 'ne olursa olsun arkandayız' diyen asker karısı, babasıyla gurur duyan çocuklar gördük. Genç bir Harp Okulu öğrencisiyken belime sarılıp, askerlik yemini eden, yıllar sonra o elini bırakmayan devre arkadaşı ile bir telefonla Erzurum'a gelen cesur avukatlar gördük.

YALANCI KAHRAMAN ASKERLER SIRA KENDİLERİNE GELİNCE

Diğerleri ise bir Albayla, iki-üç rütbelinin abartılı hezeyanı gibi gördüler. Bizim yazdıklarımızı önemsemeyen bu adamlar, kendilerine sıra gelip de haksız içeri girmeye başlayınca, bizim durduğumuz noktaya geldiler, ama iş işten geçmişti.

İşte heyetinizin vereceği karar, bizim yaptığımız bu soruşturmaların ve elde ettiğimiz bilgilerin ne kadar doğru olduğunun da bir göstergesi olacaktır. Vereceğiniz karar aynı zamanda, tüm olaylara yıldızlar savaşı penceresinden bakan, 'bana faydası yoksa, dosyada kalsın' zihniyetiyle hareket eden, kendisi ve yakınındaki dar bir çevrenin dışındakilerin düşünce ve fikirlerini önemsemeyen, fikirleri rütbe, makam, kariyer gözeterek sınıflandıran, geleceği görmeyen, personeline sahip olamayan veya 'aradan bir kişi çıksın da benim önüm açılsın' diye düşünen, tuzağı gördüğü halde sessiz kalan, ama sıra kendisine gelince feryat edip, önceden dikkate almadığı insanların desteğini isteyen, bu kadar badireden sonra bile akıllanmayıp, kendisine rant sağlamaya çalışan yalancı kahraman asker ve sivil bir kısım idarecilerin de nasıl bir gaflet ve acziyet içine düştüklerinin ispatı olacaktır.

İNTİKAM YOLUMUZU AÇIN

Son sözüm şudur: Bizim, intikamımızı hukuki olarak almamıza yardımcı olun. Bizi içimizde öç alma duygusuyla yaşamaya mahkûm etmeyin. Ailemizin ve sevenlerimizin bizim için döktükleri gözyaşının bedelinin, üç beş kuruş tazminatla geçiştirilemeyeceğini gösterin. Bu tezgâhı kuranları ve arkasındakileri, yol verenleri, göz yumanları gösterin, işaret edin. İntikam yolumuzu açın.

Ciğerlerimdeki son nefesin, bu bedenden çıkmasına kadar 'intikam...intikam' diye bağırmasına engel olun."

Müyesser Yıldız

Odatv.com


a45UyF587661-151114113035 Oraj Poyraz At Neomailbox cimcime@neomailbox.net
2015/11/14  16:00 1  39  undefined undefined add_anadoluhareketi@googlegroups.com

 
--

Gencler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz.
Siz, almakta oldugunuz terbiye ve irfan ile insanlik ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hurriyetinin en kiymetli timsali olacaksiniz.
Yukselen yeni nesil, istikbal sizsiniz.
Cumhuriyeti biz kurduk, onu yukseltecek ve yasatacak sizsiniz.

Mustafa Kemal Ataturk

BAKARA-180.Sizden birisine olum yaklastiginda, eger ardinda mal birakacaksa, vasiyet etmek farz kilindi.
***
NISA - 11-12.Allah size evlatlarinizin miras taksimini soyle emrediyor: Cocuklarinizda, erkege iki kadin payi kadar, eger hepsi kadin olmak uzere ikiden de fazla iseler, bunlara mirasin ucte ikisi ve eger bir tek kadin ise o zaman ona malin yarisi vardir....(diye devam ediyor)

Ozmirli Olmak

23 Temmuz 2013

Ozmirliyiz biz. Sandalyeye korbenaz, domatese dumbut, patlicana tatlican, enginara Bu ne la boyle tatsiz tuzsuz deriz. Ama gobek marula gobek marul deriz. Ona farkli bir isim bulamadik henuz. Neyse... Biz acayip farkliyiz, cok sekeriz.

TURKIYE DEN $ikildigim zaman Ozmir e giderim ben.

Simide pompilon deriz biz.

Cekirdege mahmut.

Kumru bir kustur bizde, normal olani da budur.

Sandalyeye korbenaz, domatese dumbut, patlicana tatlican, enginara Bu ne la boyle tatsiz tuzsuz deriz.

Sen sigorta dersin...

Biz alksfafalswi deriz. Sen Hii? dersin, biz Zzzt erenkoy deyip kahkahalarla guleriz. Bir elimizde mutlaka pismis tavuk budu olur. Kahkaha atarken tavuk budunu isirmaktan cok hoslaniriz.

Denizi kiz, kizlari deniz, sokaklari hem kiz hem deniz, daglari hem sokak hem kiz hem deniz, ovalari hem dag hem sokak hem kiz hem deniz kokar. Biraz kari$ik gibi gorunuyor ama alisinca kolay. Eyfel Kulesi nden atlamayana kiz verilmez bizde. Atlayanlar da olur zaten. Neticede bizde kiz verilmez. Kizlarimizi tavlayamazsiniz, ben cok denedim olmuyor, bosuna ugrasmayin.

Bak iddia ediyorum pispirik sampiyonasi duzenlense kupayi Ozmirli kadinlar alir. Sasirdin degil mi? Al buna da sasir! (Bir an sinirlerime hakim olamayip terbiyesizlestigim icin ozur diliyorum) Neyse... Cunku erkekleriyle kahveye giderler. Bu kotu aliskanliklari hep oradan kapmislardir. Asidir bizim kadinlarimiz. Askili giyerler, askisiz giyerler, bazen hic giyinmedikleri olur. Okuz gibi bakarsan bir cakarlar bir de duvardan yersin. Akilli ol, almayayim aklini.

Erkeklerimiz de fena degildir, detaya girmeyeyim, sirf Brad Pitt bile fikir verir. Yoremizin sevilen sanatcilarindandir, okul yaptirmistir. E ayiptir soylemesi sembolumuz de kutup ayisidir (aniden konu degistirdim, neden yaptim bilmiyorum). Isguzar bir belediye baskanimiz Kutup ayisi olsun mu la demis, oyle kalmis.

COK DEGISIGIZ

127 cesit koftemiz oldugu icin McDonalds in bunalima girdigi dunyadaki tek sehirdir. Buradaki McDonalds calisanlarinda depresyon, hayata karsi ilgisizlik ve gozleri sabit bir noktaya dikme seklinde hareketler gorursunuz. Hepsi intiharin esigindedir. McDonalds CEO sunun her aksam masasindaki haritada Ozmir in uzerine yumrugunu vurarak Milyarlarca lanet olasi dolarimiz var ama su kahrolasi Ozmir de gunde sadece 18 lanet olasi hamburger satabiliyoruz, bu beni gercekten uzuyor dostum, bu kahrolasica durum lanet olasica beni gercekten cok uzuyor dedigi rivayet edilir.

Erkek cocuklarina en cok Abidin adi konulan yerdir burasi. Ama biz Abidin e Murat deriz, Muzaffer e Hulki. Degisigiz biz. Bazen biz de kendimizi sorguluyoruz acikcasi.

Sumuklu dediler biz Ozmirlilere, baktilar iltifat olarak algiliyoruz, ilkel dediler. Halbuki sumuklu daha agir bir ifadeydi, biraz sacmaladilar dogrusu. Sonra bunu fark edip lagim dediler. Biz de Hangi lagim, Philip Lahm mi? dedik, gulmediler. Gercekten iyi bir espri degildi ama sana ne! Keyfimizin kahyasi misin? Ozmirliyiz biz, yeri geldiginde iyi sakalar yapmayi da biliriz. Ama anlayana.

Halbuki Dostoyevski Balim demis Ozmir e. Kendi memleketine bakip Budala yi yazmis, Ozmir e bakmis Balim demis. Elbette hos bir jest yapmis ancak ne olursa olsun keske kendi memleketinin insanlarina budala demeseymis. Belki de Nobel almak icin yapmistir, bilemiyorum.

YERIM BEN BIZI!

81 vilayetin 81 inden de yurttas yasar Ozmir de. Herkese kapimiz aciktir. Yeter ki Ozmirli ruhu tasisin. Ozmirlilik bir durustur, yasam felsefesidir, hayatin anlamidir. Hangi memlekette dogmus olursan ol, kim olursan ol gelip insaatlarimizda calisabilirsin. Insan ayrimi yapmayiz. Dedim ya...

Simide pompilon deriz biz.

Cekirdege mahmut.

Domatese dumbut.

Ama gobek marula gobek marul deriz. Ona farkli bir isim bulamadik henuz. Birkac alternatif uzerinde calisiyoruz ama tatmin edici bir isimde uzlasamadik.

Dedim ya...

Ozmirliyiz biz.

Acayip farkliyiz, cok sekeriz. Keyfimizin kahyasi misin, sana ne!

Inanin bazen bagimsizligimizi ilan etmemek icin zor tutuyoruz kendimizi. O kadar tatliyiz ki. Offf. Su an kendimi mincikliyorum. Yerim ben bizi.

http://beyinsizadam.net/
lukasaluka@gmail.com


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder