17 Ocak 2014 Cuma

10-Rifat Serdaroglu : SALLANDIRACAKSIN İKİ-ÜÇ SAVCI

Fitnebaz Cemaat(The Sinister Fraternity), AKP ve Recep Tayyip ERDOĞAN(RTE) açısından en sıkıntılı durum şu:
Dönemsel olarak, duruma ve zamana bağlı şekilde doğru laflar ediyorlar.
Çoğu zaman yanlış sözlerle bunları harmanlıyorlar.
En kötüsü de bu yanlışla harmanlanmış doğrular.
İçine iğne atılmış saman yığını gibi.

RTE'nin doğru laflarını söyleyelim.
Haşhaşi tarikat söylemi.
Cemaat çetesi lafı.
Amerikan müdalahesi iması.
İçerde yatan masumlar vardır sözü.

Cemaatin sözcülerinin söylediği doğru bir tane.
Yolsuzluk söylemleri.

Bence bunları önceliklerine göre, sıra sıra ele almak gerek.
Önce RT.Erdoğan'ın sözlerinin gereğini yapmalı.
Sonra da Cemaatin sözlerinin gereğini yapmalı.
En sonunda da bölücü kalkışmaya sıra gelmelidir.

Ancak, asla ve kat'a bu iki sorun aynı anda halledilmeye kalkılmamalı.
Türkiyenin devlet nizamı, rejimi bu üç sorunla aynı anda yüzleşecek kalite ve sağlamlıkta değildir.
Ve The Cemaat ülkenin en büyük ve en öncelikle halledilmesi gereken gailesidir.
Bu sorun çözülmeden ne RT.Erdoğan hükümetinin HAL EDİLMESİ.
Ne de bölücü kalkışmanın bastırılması mümkün değildir.
Önce devlette birlik ve dirlik sağlanacak, sonra sorunlar bir bir hal yoluna koyulacaktır.

Dikkat edin, izleyin.
Ülkede devam eden tepişme ortamında taraflar rejimin içsel her türlü sırrını, zaafiyetini ortaya dökmekte, ifşaa etmekte, hasımlara ihbar etmektedir.
Böylesi ikilik olan bir devlette hiçbir şey yapılamaz.

Bölücü kalkışmayla ilgili olarak da, şunu belirtmem lazım.

  1. AKP hükumetini üç seçim döneminde bizi taşıdığı noktaya baktığımızda artık ülkenin K.Irak Kürtlerini Arap'lara zimmetleyerek yoluna devam etmesi mümkün değildir.
    Bundan sonra Türkiye dışı Kürtler her zaman Türkiye için bir sıkıntı kaynağı olacaktır.

  2. İkinci olarak petrol fakiri bir Türkiye'nin ne köy, ne de kasaba olması mümkün değildir.
    Türkiye mutlaka K. Irak petrollerini milli varlığına katmalıdır.

Bu iki konunun halli K.Irak'ın kısa ve orta vadede Türkiye'ye bağımlı kılınması, uzun vadede ise iltihak yoluyla Türkiye'ye bağlanmasıyla mümkündür.
Bu bağlamda Türkiye Amerika başta olmak üzere bütün güçlerle yüzleşmeyi, mücadeleyi ve rekabeti göze almalıdır.

K.Irak rejimi kontrol altına alınmalıdır.

Bunun için bölgede bulunan yabancı güçlerin kovulması şarttır.
K. Irak içinde bulunan Türk askeri varlığının tahkim edilmesi önemlidir.
Daha çok asker sokulması ve bulundurulması şarttır.
Var olan üsler daha da artırılmalı, tahkim edilmeli ve güçlendirilmelidir.

K. Irak ekonomisinin Türkiye ekonomisine tam olarak entegre edilmesi de çok önemlidir.
K. Irak'da muteber para mutlaka TL olmalı.
Satılan bütün ürünler Türkiye kaynaklı olamalıdır.

Türkiye K.Irak'da garantör olmalıdır.
Kuzey Irak'la ilgili, garantörlük anlaşmalarını bütün dünyaya kabul ettirecek defakto durumlar yaratılması çok önemlidir.
Tıpkı Rusyanın Kafkaslarda ya da Suriye'de yaptığı gibi.

Bütün bu hedeflerin gerçekleşmesi için gerekirse bölgesel çatışmalar üretilmeli,
Taraflar arasında gerginlikler yaratılmalı,
Taraflar arasında tercihler yapılmalı,
Silahlandırma, ve her türlü yardım sağlanmalı.
Arabuluculuk konumu sağlanmalı,
Garantörlük imkanı aranmalıdır.

Saygılar
Oraj POYRAZ
--------------


Rifat Serdaroglu : SALLANDIRACAKSIN İKİ-ÜÇ SAVCI

Sen garip bir çalgıcısın, gümüş zurna senin neyine be Savcı!

Sen TSK'nın Genelkurmay Başkanını, Komutanlarını, Rektörleri, Siyasetçileri mi tutukluyorsun?
Tek başına Bilal, bunların hepsinden kıymetlidir be.

Koy yanına Binali'nin Bacanağını, dört Bakanı ve çocuklarını, sadece bunlar bile tüm Türkiye'den önemlidirler.
Türkiye batabilir ama bu Muskalı Mübarek Mücahitlerin bir yerlerindeki kıllarına dahi zarar gelmemelidir!

Bilmez misin ki, bu kadro için Türkiye "Dar-Ül Harptir"

İslam Devletini kurmak için cihat eden bu mübarek insanlar, her türlü hırsızlığı yapabilirler, çalabilirler, yakabilirler, yıkabilirler.
Bunlar suç değildir, sevaptır sevap.

Bunlar temiz çocuklardır.
Ağızlarından bakın, diplerini görürsünüz.
Bu muskalı mübarek mücahitleri, sizler müteahhit veya her şeye müsait insanlar olarak görebilirsiniz.
Ama kazın ayağı öyle değil.

Onlar, o paraları-avantaları- rüşvetleri kendileri için almıyorlar.
Onlar bu paraları Allah için topluyorlar.

Nasıl mı, bakın anlatayım;

Allah için döviz-altın-imarsız arsa-rafineri-medya kuruluşu-gemicik-pırlanta dükkânı biriktiren bir Papaz, bir Haham, bir de Muskalı Mübarek Mücahit bir araya gelmişler.
Birbirlerine, topladıkları paraları Allah ile nasıl paylaştıklarını sormuşlar.

Papaz;

Biz Kilise duvarının dibine küçük bir daire çizeriz, topladığımız parayı bir tepsiye koyarız, daireye arkamızı döneriz ve paraları daireye doğru atarız.
Dairenin içine düşen paralar Allah'ın, dışında kalanlar ise bizlerin yani Tanrının sevgili evlatlarınındır.

Haham;

Biz Havra 'nın duvarını dibine ağzı dar bir vazo koyarız.
O gün topladığımız paraları koyduğumuz tepsiyi, vazoya arkamız dönük olarak atarız.
Vazoya girenler Allah'ın, dışardakiler de bizlerindir.

Muskalı Mübarek Mücahit;

Siz hile yapıyor ve Allah'ı kandırıyorsunuz.
Bizim yolumuz en Adil Düzendir.

Biz de topladığımız paraları bir büyük tepsiye koyarız.
Paraları bütün gücümüzle havaya doğru fırlatırız.

Allah, ihtiyacı kadarını alır, yere düşenler biz mübarek kullarına kalır…

Gördün mü Savcı Bey?
Okumuşsun ama boşa okumuşsun.
Sen daha kim Âlim, kim Zalim onu bile ayırt edemiyorsun.
Sizin cehaletiniz ve yol-yordam bilmemeniz yüzünden, kış günü hepiniz darmadağın edildiniz.

Hâlbuki Adalet Bakanı eski imamdır.
Namuslu çocuktur.
Yaylanarak yürümesi ve incecik sesiyle ilahi okur gibi tekdüze konuşması dışında bir kusuru yoktur.

Ona sorsaydınız, o size hangi hırsızı yakalayacağınızı söylerdi.
Boşu boşuna Sultan çocuklarının, şehzadelerin peşine düşmezdiniz.

Siz iş bilmez Savcılar, bu hırsızlıkların-rüşvetlerin-avantaların üstüne gitmeseydiniz ne "Paralel Devlet" ortaya çıkacaktı, ne Hocaefendi "evinize ateş düşsün" diye beddua edecekti, ne de AKP'nin adamı Çolak Kadı ofsayta düşecekti.
Adam o kadar da yağ çekti ama yaranamadı garibim.

Size son bir güzellik daha yapayım da belki aklınız başınıza gelir;

AKP' nin iki teorisyeni Ala ve Akdoğan; "Sallandıracaksın iki-üç Savcı, bak nasıl yola gelirler" diye Sultanı doldurup duruyorlar.
Siz siz olun, kime dokunacağınızı, kime yol vereceğinizi öğrenin artık.

Size bir okuyucumun gönderdiği soruları cevaplayıp, yol göstereyim.
Bu yanıtlar rehberiniz olsun.

Soru; Sınavda kopya çektiğim araştırılsın, ama niye şimdi?
Bu bana yapılan bir komplo mudur?
Çok manidar değil mi?
Bu Savcılar için davacı olabilir miyim?

Yanıt; Haklısın bebişim.
Zamanlama bence de manidar!
O Savcıyı HSYK(Hâkim Savcıları Yeme Kulübüne) derhal şikâyet et.
Afrika'daki Gülen okullarına tayin edilsin de, görsün ebesini…

Soru; Eğer biz matematik sınavında kopya çekseydik, tarihten 5 alabilir miydik?
Edebiyat sorularını çözebilir miydik?
Bu bir suikast değil midir?
Bu Savcılar kimin adamı yahu?

Yanıt: Haklısın Bademciğim.
Böyle saçma bir mantık olabilir mi?
Beden Eğitimi dersini de başarmıştın.
Sana yapılanlar, hem suikast, hem de terbiyesizlik.
Haşhaşin bunlar be…

Yok bademciğim yok.
Bunlar çok kararlı.
Acıma, acınacak duruma düşersin.
Sallandır iki-üç Savcı, yanına birkaç tane de Yargıç koy, bak bir daha Bilal'ime yani Şehzade Hazretlerine dokunabiliyorlar mı?

Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Ocak 2014

Rifat Serdaroğlu

 


a45UyF587661-201307301451-10

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
SINCAP
. . . . . .
Su agacin tepesinde
Var bir sincap
Ceviz kirar, yemek arar.
Her gun goremem ki
Saklar onu
Anne yapraklar.

Fazil Husnu DAGLARCA
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder