Soner Polat : TSK'nın onur ve saygınlığı yerle bir edildi!
ONA NASIL KIYDINIZ?İNSAFSIZ RÜZGÂRLAR
TSK KALICIDIR
06 Ağustos 2016, 09:42
Hiç kuşkusuz TSK tarihi boyunca böylesine ağır ve şiddetli bir darbe almamıştı. Ülkemizin bekasının yegâne sigortası olan Silahlı Kuvvetlerimizin içi tam anlamıyla boşaltıldı. Önce Jandarma ve Sahil Güvenlik ile tüm bağları koparıldı, sonra da DNA'sı değiştirildi.Yapılan kimyasal reaksiyondan sonra ortaya,tarihinden ve geleneklerinden koparılmış, kolu kanadı kırılmış bambaşka bir element çıktı!
ONA NASIL KIYDINIZ?
Şu yapılanlara hâlâ inanamıyorum. Geceleri gözüme uyku girmiyor. İnanın, yüreğim sızlıyor… Aklıma hep Behçet Kemal Çağlar'ın ölümsüz dizeleri geliyor: "Sormaz mıydı kalbiniz, akmaz mıydı kanınız/ Gövdeyi kan götürse demek ki razıydınız/ Ona nasıl kıydınız, ona nasıl kıydınız!/
Önce TSK'nın baş ve gövdesini birbirinden ayırdılar. Başsız kalan gövde siyaset limanına sürüklendi. Sahipsiz kalan gövde budanmaya başladı. Batan geminin malları gibi hastanesi, postanesi, okulları elinden alındı. Kim bilir onları hangi kader bekliyor? AVM simsarları pusuda! Anayasa duvarı olmasaydı daha neler neler gidecekti. Koskoca 2200 yıllık şanlı ve kutlu gelenek tarihinden, köklerinden koparıldı!
PKK ve Türkiye düşmanları bayram yaparken gerçek yurtseverler için için ağlıyor… Dünyada emperyalizme ilk kez diz çöktüren, bu ülkeyi kuran, Kıbrıs'a barış getiren, Kardak'ta Yunanistan'a dersini veren, yetersiz yöneticilere rağmen PKK kıyafeti giymiş emperyalist çeteleri hendeklere gömen bu dev çınar bu kadarını da hak etmemişti!
İNSAFSIZ RÜZGÂRLAR
Fırtınada dümeni bozulan geminin tüm ümidi rüzgârların insafına kaldı! Emir komuta sistemi felç olan her orduda olduğu gibi disiplin giderek önemli bir sorun sahası olacak. Ayrıca bütünüyle siyasetin içine girmesi çok farklı dinamikleri harekete geçirecek… Disiplin, bir darbe de siyasetin çamurundan yiyecek!
Terfilerden vaz geçtik; atamalarda bütünüyle siyasette! Mübarek Yüksek Askeri Şura değil, sanki AKP Merkez Karar Kurulu! Başbakan, 4 yardımcısı, İçişleri Bakanı, Dışişleri Bakanı ve Adalet Bakanı demokratik sivil kesimi temsil ediyor. Karşılarında Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarının yer aldığı antidemokratik (!) askeri kesim var!
Yeni düzenlemeler kapsamında şu andaki Şura'nın asker üyelerinden biri hariç dördü derdest edildi! Bunun ne anlama geldiğini söylememe gerek var mı? Darbe gecesi ayakta kalan tek Komutan Dz.K.K. Ora. Bülent Bostanoğlu! Hem tam zamanında Türk milletine Komuta Kademesinin darbeye karşı olduğunu duyurdu hem o kargaşa anında şahsi güvenliğini sağladı hem de soğukkanlılıkla verdiği direktiflerle gemilerini salimen limana döndürdü; darbecilere hareket alanı bırakmadı!
Adalet Bakanı herhalde terfi ve atamaların adaletli bir şekilde yapılıp yapılmadığını Türk milleti adına denetleyecek! Bence Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı da bu gruba dâhil edilmeliydi! Malum, kışla önlerini tıkama görevleri artık yaşamsal bir boyut kazandı! Böylesine önemli bir konuda uzman görüşlerinden istifade edilmeli! Bu da AKP'nin harp tarihine eşsiz bir armağanı!
Terfi ve atamasında söz hakkı olmayan bir komutana astları nasıl bakar! Bu komutan, askerin ruh ve duygu dünyasında kendisine nasıl bir yer bulur? Böyle bir uygulama, komutan ile astları arasındaki gönül bağını nasıl etkiler?Böyle bir yapı dolaylı olarak komutan ve astlarını siyaset önünde eşitlemez mi? Eşitler arasındaki hiyerarşi nasıl işletilir? Bu konumdakibir komutan, astlarına ölmeyi emredebilir mi?
Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın her seviyedeki birliğe doğrudan emir vermesi ve istediği bilgiyi alması nasıl bir fayda sağlar? Cumhurbaşkanı'nın anayasal çerçevesini bir an için unutalım. Bu yapı en önemli harp prensibi olan emir komuta birliğini bozmaz mı? Size de garip gelmiyor mu? Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Milli Savunma Bakanı istediği birliğe, dilediği emri verebiliyor! Barış döneminde Genelkurmay Başkanı sadece binasının içinde borusunu öttürebiliyor! Biz bahriyeliler, emir komuta birliğinin önemini vurgulamak için "iki kaptan bir gemiyi batırır" deriz! Anayasa'ya göre savaş döneminde Başkomutan Genelkurmay Başkanı! Şimdi savaşta da Genelkurmay Başkanı'nı binanın içine sokmak için anayasal çareler aranıyor! Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ne güne duruyor?
Ben böyle bir sistemi bilmiyorum, görmedim, duymadım, işitmedim… Demek ki öğrenmenin yaşı yokmuş! Bakanlar Kurulu Sözcüsü Numan Kurtulmuş çok derin analizler yaptıklarını ve bu kararların iki günde alınmadığını söyledi! AKP'nin derin uzmanları mutlaka müthiş çalışmalar yapmışlardır! En küçük bir kuşkum yok ama biz bu filmi başka sinemalarda görmüştük! AB, NATO, ABD, TESEV raporları, Abdullah Gül'ün darbe girişimi nedeniyle tutuklanan generallere yazdırdığı meşhur Savunma Reformu Raporu…
TSK KALICIDIR
TSK'yı yerle yeksan eden düzenlemeler OHAL kapsamındaki KHK'lar ile hayata geçirilemez! TSK'nın teşkilat yapısını değiştirmek OHAL görevleri içinde değildir. Burada bir yetki aşımı söz konusudur. Ayrıca Cumhurbaşkanı'nın birliklere doğrudan emir vermesi yönündeki düzenleme Anayasa'ya aykırıdır. Çünkü Cumhurbaşkanı sorumsuzdur. Hiçbir kişi ya da organ Anayasa'dan kaynaklanmayan bir devlet yetkisini kullanamaz!
Hiç kuşkusuz düzenlemeler hukuka aykırıdır. TSK hukuk dışı saldırının hedefi olmuştur. Hukuk Şehidi Deniz Yarbay Ali Tatar'ın hafızalarımıza kazınan sözlerini unutmayalım: "Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez! Bu şekilde giderseniz ne yönetecek bir ordu ne yaşayacak bir ülke ve Cumhuriyet bulamayacaksınız!"
Muhalefet partileri bu KHK'ları Anayasa Mahkemesi'ne taşımazlarsa, Türk tarihine karşı sorumlu olurlar. Ayrıca yapılan uygulamalar birçok hak kaybına ve mağduriyete neden olmuştur. Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yolu da açıktır.
Hükümet bu düzenlemeleri derhal geri çekmelidir. Türkiye küresel saldırı tehdidi altındadır. Bu sinsi taarruzlar karşısındaki en büyük güvencemiz TSK'dır. Bu hayâsızca akın ancak güçlü bir ordu ile durdurulabilir. Böylesine küçük düşürülen, genetik kodları ile oynanan bir ordu bu amansız saldırıyı püskürtemez!
Türk halkı infial halindedir. TSK'ya reva görülen bu muamele derin bir kaygı ve üzüntü yaratmıştır. Gün parti ayrımı yapmaksızın kenetlenme günüdür. Bu tür girişimler milleti böler! Hiçbir Türk, Ordusuna yapılan bu zulmü sineye çekmez! Meclis'teki Siyasi Parti Başkanları bu büyük milletin duygu ve düşünceleri hilafına TSK'yı yaralayacak girişimlere son vermelidir. FETÖ ile mücadele başka şey, bu gerekçe ile TSK'nın dokusunun bozulması bambaşka şeydir. Herkes gelip geçer ama TSK kalıcıdır.
Amiral Soner Polat
ulusalkanal.com.tr
ulusalkanal.com.tr
a45UyF587661-160806173635 Oraj Poyraz At Alpinaasia oraj_poyraz@alpinaasia.com
2016/08/06 20:20 2 65 adaletvekalkinma@yahoogroups.com
Hepimiz; dunumuzu, bugunumuzu hosgoru ve musamahanin o eriten-degistiren, temizleyen-aklayan iklimine oyle emin ve endisesiz yurumek isteriz.
Anonim Nasihat
Peygamber, Medine de bir yahudi tarafindan buyulendi.
Gunlerce ne yaptigini bilmez durumda ortalikta dolasti.
Buhari 59/11; 76/47; Hanbel 6/57; 4/367
Dr. Murat Beyazyuz : Savunma Mekanizmalari
Savunma mekanizmalarinin esas islevi, zihnin zorlanma durumlarinda, zihinsel yapinin butunlugunu ve dengesini surdurmektir. O halde, normal disi zihinsel isleyisin belirleyicisi savunma mekanizmalarinin kullanilmasi degildir. Istisnasiz her insan, zihinsel yapisinin butunlugunu korumak ve kendisini dengede hissetmek icin savunma mekanizmalari kullanir. Bununla birlikte savunma mekanizmalarinin nasil, ne $iklikta ve hangi durumlarda kullanildigi normal disi isleyisi belirlemekte bir kriter olabilir.
Zihinsel aygit ayni anda birbiri ile bagdasmayan bircok durtunun zorlamasiyla karsilasirsa bu duruma catisma denir. Catisma kavrami ayni zamanda superego istekleri ile id istekleri arasindaki uyumsuzlugu ve hatta id veya superego nun isteklerinin dis dunya ile uyumsuzlugunu da anlatir. Bu catismalarin ego da yarattigi anksiyete savuma mekanizmalarinin yardimiyla giderilir.
Simdi bu savunma mekanizmalarini kisaca anlatmaya calisalim.
Bilincdisi Bastirma (Repression)
Durtulerin, insanin istegi disinda bilincdisinda tutulmasi ve bilince cikmalarina izin verilmemesi anlamina gelen bilincdisi bastirma (repression) ile, istenmeyen, hosnutsuzluga yol acan istek, ani veya duygularin bilincdisina itilmesi yonundeki cabayi anlatan bilincli bastirma (supression) birbirinden farkli zihinsel surecleri ifade eder. Bilincdisi bastirma ile bilincdisinda tutulan durtuler hicbir zaman bilince cikmamislaridir ve cikamazlar.
Bilincli bastirma ile bilincdisina itilen yasantilar ise daha once bilincli olarak yasanmislardir ve daha sonra bilincdisina itilmislerdir.
Sonradan bilincdisina itilen bu yasantilar, bilincdisi bastirma mekanizmasi ile id de hapis tutulan durtulerden farkli olarak gerektiginde bilince tekrar cikarilabilirler.
Bilincdisi bastirma (repression) savunma mekanizmalari arasinda en onemli olandir, zira diger tum savunma mekanizmalari bu savunma mekanizmasi ile birlikte calisirlar.
Genellikle bastirmanin yetersiz kaldigi durumlarda, diger savunma mekanizmalari zihinsel yapinin selameti icin bastirma nin yardimina kosarlar.
Bastirilan durtulerin veya catismalarin zaman zaman davranislarda bir takim etkileri olabilir. Mesela odipus kompleksinin cozumlenmeden bastirilmasi sonucu, yetiskinlikte bir takim cinsel sorunlar, karsi cinsle ilgili kararsizlik durumlari ortaya cikabilir.
Yadsima (Denial)
Kotu bir durumla karsilastigimizda soyledigimiz bu gercek olamaz cumlesi yadsimanin izini surmek icin iyi bir ornektir. Yadsima, icten ya da distan gelen tehlikeli bir durumun yok sayilmasidir. Tum ilkel savunma mekanizmalarina degisen oranda yadsima da eslik eder. Hosnutsuzluk yaratan bircok olay, bilincdisina bastirilirken, ayni zamanda yasanmamis gibi de hissedilir, yani bastirmaya yadsima eslik eder.
Yansitma (Projection)
Kisi kendisinden kaynaklanan hos olmayan yasantilarin sorumlulugunu, kendi disindaki nesnelere yukleyerek bu yasantilarin yaratacagi anksiyeteden kurtulabilir. Yansitmanin bir diger sekli de, hosnutsuzluk yaratan veya dis dunyaya uygun olmayan id veya superego isteklerinin baska kisilere mal edilmesidir. Boyle bir durumda da yansitma, yadsima ile birlikte calisir.
Neden Bulma (Rationalization)
Bu savunma mekanizmasi yapilan hareketi hakli gostermek icin ya da hayal kirikliklarinin etkisini azaltmak icin kullanilabilir. Ornegin, bir elektronik cihazi kullanim kurallarina tam olarak riayet etmeksizin kullanan ve bu ihmali ile cihazin bozulmasina sebep olan kisi, cihazin kaliteli olmadigini, dayaniksiz oldugunu veya bir imalat hatasi oldugunu soyleyerek kendisini sucluluk duygularindan kurtarmaya calisabilir.
Anlasilabilecegi gibi, neden bulma savunma mekanizmasi da hemen her zaman yadsima ile birlikte kullanilir.
Dislastirma (Externalization)
Kisi kendisinden kaynaklanan hos olmayan dusunce, duygu veya isteklerin dis dunya ile ilgili oldugunu ve kendi zihinsel sureclerinden baglantisiz oldugunu dusunur. Dislastirma surekli sanssizliktan yakinan insanlarin $iklikla kullandigi bir savunma mekanizmasidir.
Iclestirme (Introjection)
Bu savunma mekanizmasinda, kisi baska bir insanin veya baska bir toplulugun ozelliklerini zihinsel yapisinin icine alir ve kendi kisiliginin unsuru haline getirir. Amac her savunma mekanizmasinda oldugu gibi zihinsel aygiti gerilimden korumaktir fakat bu savunma mekanizmasinda gerilim daha cok dis kaynaklidir. Superegonun olusumunda bu iclestirme mekanizmasinin esas rolu oynadigini soylemistik.
Ice Alma (Incorporation)
Bu mekanizmada, insan cesitli sebeplerle ayrilmak zorunda kaldigi kisi veya kisileri, bu kisilerden ayrilmasinin yarattigi anksiyete ile bas edebilmek icin kendi zihinsel aygitina dahil eder, bu kisilerin ozelliklerini kendi egosuna eklemler. Yani bir bakima o kisileri kendi icinde yasatir. Mesela, babasini kaybeden biri, onun paltosunu giyerek, onun tespihini kullanarak veya onun gibi davranarak onun ozelliklerini kendi ego suna dahil eder ve boylece ondan ayrilmanin yarattigi anksiyeteyi savusturur.
Odunleme (Compensation)
Bu savunma mekanizmasi ile insan, zihninde yer alan ek$iklik, yetersizlikle ilgili imajlardan, bedenindeki ek$ikliklerden ya da kusurlardan veya sosyal alanlardaki yetersizliklerinden kaynaklanan rahatsiz edici duygularindan kurtulmak icin bu ek$ik taraflarini yadsir, ama bu yadsima yeterli olmadigi zaman zihinsel, bedensel veya sosyal baska alanlarda kendisini gelistirerek ek$ik oldugu taraflarini yadsimayi kolaylastirir.
Ne var ki odunleme savunma mekanizmasi da diger savunma mekanizmalari gibi her zaman olumlu sonuclar dogurmaz. Ornegin, zihinsel bir takim ek$iklik imajlari sebebiyle surekli asagilanmaktan korkan bir insan, entelektuel alanda kendisini gelistirerek, bilgileri ile etrafindakileri surekli asagilamayi secebilir. Boyle bir durumda da odunleme mekanizmasinin yansitma ile birlikte calistigini goruruz.
Yuceltme (Sublimation)
Bu savunma mekanizmasinda, kisi durtu, egilim ve isteklerinin dis dunya gercekligi ile ortusmedigi durumlarda, bu durtu, egilim ve isteklerine toplum tarafindan hos gorulebilecek kiliflar hazirlayarak zihinsel gerilimden kurtulur.
Yer Degistirme (Displacement)
Bir duygu ya da durtu, asil hedefinden baska bir hedefe dogru yonlendirilmesi veya, bir duygunun ya da durtunun yerine bir baskasinin gecirilmesi seklinde calisan bir savunma mekanizmasidir. Baskici bir babanin disiplininde yetismis bir kisi babasina karsi olan saldirgan durtulerini ileride kocasina yonelterek bu durtulerin yarattigi anksiyeteden kurtulabilir. Diger durumda ise kisinin babasina yonelmis yogun saldirgan durtulerinin yerine yogun bir sevgi, saygi ve ilgi gecebilir.
Ozdeslesme, ozdesim kurma (Identification)
Yetiskinlikte daha cok kisinin kendi degerini arttirma veya kendisini korumak amaci ile kullanilir.
Ozdesim yoluyla edinilen kimlik bazi durumlarda yetersiz kalabilir ve kisiyi ciddi bir catisma icine sokabilir. Bu nedenle ozdeslesmenin derecesi ve cesitliligi bu savunma mekanizmasinin islevselligi acisindan oldukca onemlidir.
Karsit Tepki Olusturma (Reaction-Formation)
Bilincdisindaki durtu, egilim ve isteklerin bastirma mekanizmasi ile engellenmesi her zaman mumkun olmaz, bazen kisi, bilincdisindan gelen bu zorlayici isteklerle bas edebilmek icin bilincli olarak bunlarin tam tersi seklinde davranislar sergileyebilir ve bu sekilde sucluluk duygulari onlenir ve toplumun daha rahat kabul edebilecegi bir kisilik gorunumu olusturulur.
Duygusal Soyutlanma (Emotional Insulation)
Insan hayatta her an hayal kirikliklari veya p$ikolojik travmalarla karsilasabilir. Bu durumlarin yaratacagi gerilimden korunmak icin bazi insanlar, normal bir zihinsel surec olan duygulanma egilimlerini baskilarlar. Boylece hayal kirikliklari ve p$ikolojik travmalarin etkilerini en aza indirmeye calisirlar. Duygusal soyutlanma olarak adlandirdigimiz bu savunma mekanizmasini kullanan insanlar genellikle duygusal olmayi bir zayiflik sayarlar ve bu sebeple guclu olmak ugruna kendi duygularina yabancilasirlar.
Dusunsellestirme (Intellectualization)
Dusunsellestirme dedigimiz savunma mekanizmasi, neden bulma ve duygusal soyutlanma mekanizmalarinin birlikte kullanilmasiyla olusur. Hayal kirikligi veya sucluluk duygulari gibi hosnutsuzluk yasantilari karsisinda kisi, hem durum karsisinda duygularinin aciga cikmasini engeller hem de bunu kolaylastirabilmek icin hosnutsuzluk yasantilarina kendisi disinda nedenler bulur.
Duygudaslik (Sympathy)
Insan dis dunyadan gelebilecek tehlikelere karsi her zaman tedbirli olmak zorundadir. Dis dunya dedigimiz seyi buyuk olcude de diger insanlar olusturur. Duygudaslik dedigimiz savunma mekanizmasinda insan, diger insanlara kendini sevdirerek onlardan gelebilecek tehlikeleri engellemeye calisir. Bu savunma mekanizmasini kullanan bir kisi, diger insanlar tarafindan begenilmek, sevilmek ve onlardan zarar gormemek icin surekli diger insanlarin fikirlerini dinler, onlara hak verir, onlari destekler, kendisine yanlis gelen seylere dahi itiraz etmez ve kendi gercek goruslerini asla tam olarak ortaya koymaz.
Surekli sevilme ihtiyaci hisseden bu insanlar, sevilmek icin kendi gercek kisiliklerinden vazgecmis olmanin anksiyetesini de yasarlar ve icten ice dusmanca duygularini da kendilerini bir sekilde sevdirdikleri insanlara yoneltirler. Duygudaslik mekanizmasinin yaninda bu mekanizmanin sonucu olarak ortaya cikan bu dusmanca duygularin da bastirilmasi gerekir. Bu kadar cok isi yapmaya calisan ego zayif dusebilir ve bu insanlar hic beklenmedik ofke patlamalari sergileyebilirler.
Boyun Egme (Submission)
Bu savunma mekanizmasi da duygudaslik ile ayni amaca hizmet eder. Amac diger insanlardan gelebilecek tehlikelerin onunu kesmektir. Duygudaslik mekanizmasindan farkli olarak bu savunma mekanizmasinin kullanildigi durumlarda sevgi arayisi, sevilme ihtiyaci yoktur ve guvende olma, zarar gormeme dusuncesi daha on plandadir.
Yapma Bozma (Undoing)
Bu savunma mekanizmasinin isleyisi, adindan da anlasilabilecegi gibi, diger savunma mekanizmalarinin tam bir basarisizligi durumunda, ego nun son bir telafi manevrasi olarak ozetlenebilir. Soyle ki; ego nun kullandigi savunma mekanizmalarini atlatmayi basaran bilincdisi istek, durtu veya arzular gercek dunyaya ulasirlar ve id deki gerilimin bir sekilde bosalmasini saglarlar, yani savunma mekanizmalari basarisiz olur, sonrasinda ego bu yenilgiyi telafi etmek icin id in haz elde etmesinde rol oynayan araci mekanizma uzerinde degi$iklik yapma yoluna gider. Bunun orneklerine farkinda olmadan $ikca rastlariz. Mesela, her gun rastlayabilecegimiz, ama mantiksal olarak hicbir anlam ifade etmeyen sozunu geri alma fiili, basit bir yapma bozma isidir.
Donusturme (Conversion)
Bu savunma mekanizmasi iki amacla kullanilabilir; bunlardan ilki diger savunma mekanizmalarinda oldugu gibi, bilincdisi durtulerin bilince erismesini engellemektir, donusturme mekanizmasinin diger kullanilma amaci ise dis dunyadan gelen ve zihinsel aygiti zorlayan yasantilardan kacmaktir. Donusturme mekanizmasinda, ic veya dis kaynakli zorlayici etkenlerin yarattigi gerilim anksiyete seklinde yasanmaz, bu gerilim donusturulur ve vucutta bir takim hastalik belirtileri seklinde ortaya cikar. Bu belirtilerin tibben, organik sebepleri yoktur ve bu savunma mekanizmasi normal olmaktan oldukca uzaktir. Sinirsel bayilmalar, $ikintili olaylar sonrasinda vucudun cesitli yerlerinde ortaya cikan uyusmalar, titremeler, guc kayiplari donusturme mekanizmasina ornek olarak verilebilir.
Cilecilik (Asceticism)
Dis dunyanin sartlari karsisinda, cinsel veya saldirgan durtulerine her hangi bir doyum araci bulamayan kisi bu durtulerini tamamen bastirir ve tum haz veren faaliyetlerden uzak durma yoluna gider. Bazi tarikat mensuplarinda bilincli bir fiil olarak gorulen bu cilecilik, ozellikle ergenlerde, bas edilemeyen durtulere karsi kullanilan bilincdisi bir savunma mekanizmasidir.
Ego p$ikolojisi teorisine gore normal disiligi belirleyen sey bu savunma mekanizmalarinin kullanilmasi degil bunlarin ne $iklikla ve ne sekilde kullanildigidir.
Ego p$ikolojisi teorisi, temelde durtulerden cok ogrenilen davranislari ve dis dunya ile iliski bicimlerini esas aldigi icin, doga bilimlerine durtu teorisinden daha yakin bir noktadadir.
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder