27 Aralık 2013 Cuma

10-Rifat Serdaroglu : TEMİZ KAĞIDI


Rifat Serdaroglu : TEMİZ KAĞIDI

Halk Dilinde "Adli Sicil Belgesine" böyle denir.
Bir insanın sabıkası olup olmadığını anlamak için, Cumhuriyet Savcılıklarının vereceği bu belgeye bakmak gerekir.
Bu belgeyi alamayan birinin herhangi bir resmi işe girmesi mümkün değildir.

"Bizim sicilimiz tertemiz" dedi Başbakan Erdoğan!

AKP İktidarının tamamının sicilini incelemek için ne zamanımız ne de yerimiz var.
Bu iş Siyaset Bilimcilerinin işidir, ama gördüğüm kadarıyla Cumhuriyet Savcıları bu sicili incelemede öncelik alacaklardır.

Bu yüzden şimdilik sadece Erdoğan'ın Ak Sicilini inceleyeceğiz.

Erdoğan'ın siyasi hayatının belli noktalarına bakarak onun "siyasi sicilini" görmek mümkündür.
Beraberce bakalım;

Erdoğan şu kısacık ömründe iki defa hapishaneye düştü.
Birincisi, "Görevli Hâkime küfür ve hakaretten" ikincisi ise "Halkı ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek açıkça tahrik etmekten" idi.
Erdoğan'ın Milletvekili olabilmesi için alması gereken "Temiz Kâğıdını" nasıl aldığını öğrenmek isteyenler, Deniz Baykal'a sormalıdırlar!..

Erdoğan'ın siyasi sicilinin en büyük başarısı, İstanbul Belediye Başkanı olduktan sonra, ev kirasını parti yardımı ile ödeyebilen adam durumundan, parti kurmak için Türkiye'nin tüm il ve ilçelerinde aynı anda binalar tutup, dayayıp döşeyecek kadar nakit servete sahip olma başarısını göstermesidir.

Bu olağanüstü varlığa kavuştuğunun en önemli kanıtı, Türkiye'deki para hareketlerini en iyi takip eden kişi olan Sayın Rahmi Koç'un "Erdoğan'ın 1,5 Milyar Doları var" diye beyanat vermesi ve Erdoğan'ın, Rahmi Koç'un iddiasını doğrulayan sessizliğidir"Sükût ikrardan gelir" sözü bu tip davranışlar için söylenmiştir.
Bu güzel sözün "Kasımpaşalı Bitirimler Lügatindeki" karşılığı, "Eşeleme dibi b.ktur, suskun kal, uyandırma kerizi, nasılsa unutulur" deyişidir.

Erdoğan'ın siyasi sicilinde "Kefillik" çok önemli yer tutar.
Erdoğan inandığı, destek gördüğü kişilere kefil olduğunu söylemekten hiç çekinmez.

  • İlk kefaleti, dizinin dibine oturup, manen tam teslim olduğu Gülbettin Hikmetyar'a olmuştur.
    El-Kaide Terör örgütünün önderlerinden olan Hikmetyar'a olan kefaletin, aynı zamanda El-Kaideye de kefalet demek olduğunu, son Suriye olaylarında Esad'a karşı savaşan El-Kaide militanlarına verdiği her türlü destekten anlıyoruz.

  • Erdoğan'ın Türk Milletinin gözü önünde yaptığı diğer kefaleti, Yasin El Kadı'ya olan kefilliğidir.
    El-Kaide'nin para kaynaklarını yönettiği için Birleşmiş Milletlerce malvarlığına el konulan adama, TC Başbakanı "Tüm varlığımla kefilim" demiştir.
    Yasin El Kadı, Erdoğan'a güvenerek kanunlarımızı yok saymakta ve Türkiye'yi bir yolgeçen hanı gibi kullanmaktadır.

  • Erdoğan, Birleşmiş Milletlerin terör örgütü olarak tanıdığı ve son olarak Mısır Hükümetinin de, terör örgütü olarak ilan ettiği "Müslüman Kardeşler Örgütüne de" kefil olmuş ve ciddi miktarda para yardımında bulunmuştur.
    Mısır'daki Büyükelçimizin kovulmasının nedeni bu kefalettir.

  • Erdoğan, Türk Asker ve Polisini şehit eden PKK terör örgütünün hamisi, besleyicisi eşkıya Barzani'nin de kefilidir.
    Hem kefilidir hem de onu kırmızı halıda karşılayacak ve onur konuğu yapacak kadar da yakınıdır.

  • Erdoğan'ın son kefaleti ise İranlı işadamı ve son yolsuzluk operasyonunun yıldızı Rıza Zarrab' dır.
    Çanta-çanta, milyon dolar-milyon dolar rüşvet dağıtan Rıza Zarrab için Başbakan Erdoğan; "Hayırsever" biridir demiştir.
    Bu hayırsever cezaevi kuşu, Başbakan'ın oğlunun "hangi parayla-hangi servetle" kurduğu bilinmeyen vakfına da yüklüce "hayır" yapmıştır inşallah!...

Erdoğan'ın siciline "militan cesareti" denebilecek "umursamazlığı" mutlaka eklemek gerekir.

Ayyuka çıkan bu yolsuzluklara rağmen, bir kişi hala pişkince koltuğunda oturabiliyorsa onun siciline "umursamazdır" diye yazmak şart olacaktır.

Erdoğan'ı koruma görevi Şamil Tayyar ve Mehmet Metiner'e kalmıştır.
Kendisinden menfaat bekleyenler dışında namuslu ve dürüst adamlar Erdoğan'ın yanından teker-teker kaçmaktadırlar.

Türkiye'de Yargı erkini emir altına almak isteyen Erdoğan'ın, Yargıyı getirdiği korkunç durum, son olaylar ile tüm milleti dehşet içinde bırakacak hale gelmiştir.

Erdoğan'ın sicili ile ilgili yazmaya devam edeceğiz.
Bugün internet ortamında

bir şarkıya uyarlanan bir şiir dolaşmaya başladı.
Ondan iki dörtlük aktarıp, yazıya son verelim;

Bu millet uykuya alıştı sanma
Sen geldin geleli baygın sayılır.

On bir yılın sonunda azdın amma
Yapılan düpedüz soygun sayılır.

Yalan söylüyorlar göz göre, göre
Yorganı yakacak büyüttüğünüz pire,

Allah'ın yazdığı kitaba göre
Aldığınız her nefes haram sayılır…

Sağlık ve başarı dileklerimle 27 Aralık 2013

Rifat Serdaroğlu


a45UyF587661-201307301451-10

  ^^^^^ - vvvvv

 

zaryop:jaro
Kizginken karar vermek, firtinali havada yelken acmak gibidir.

BALZAC
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Kurmus oldugum gruba uye olun
Moderasyonsuz, sansursuz ve ozgur bir gruptur:
Ozgur_Gundem-subscribe@yahoogroups.com
Ayrilmak isterseniz de :
Ozgur_Gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup Sayfamız :
http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz.
http://orajpoyraz.blogspot.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder