27 Ağustos 2017 Pazar

AYDIN TONGA : ALLAH DEMEK YASAK MIYDI?

 


AYDIN TONGA : ALLAH DEMEK YASAK MIYDI?

27.08.2017

Pakdil, "Allah demenin yasak olduğu dönemde büyüdüm" derken elbet maddi bir gerçekliğe işaret etmiyor. Fakat biz biliyoruz ki Türkiye'de bir gün "şeriat" hâkim olursa değil biz belki kendisi bile konuşamayacaktır

Mustafa Kemal Atatürk'e özel bir hasımlığının olduğu hemen her söyleşisinde ortaya çıkıyor. Zira röportajlarında Mustafa Kemal'in adını dahi anmıyor. Nitekim bir gazete yer alan "Anti-Firavunist derken de onu mu -Mustafa Kemal Atatürk'ü mü- kastediyorsunuz? Sorusuna şöyle cevap veriyor yazar: "Beni okuyanlar, tanıyanlar kimi kastettiğimi bilirler." (1) Son dönemin "popüler" isimlerinden, Nuri Pakdil'den bahsediyoruz. Pakdil o kadar popüler ki, MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı bile onu ziyarete gidiyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Necip Fazıl Ödül Töreni'nde kendisini ayakta dinliyor. Fakat gelin görün ki bugün Mustafa Kemal'i ağır sözlerle eleştiren Pakdil, zamanında Atatürk'ü şu dizeler yere göğe sığdırmamış:

"Bir ses

Hepimize tercüman olabilir gibi yükseliyordu Samsundan

Neydi o günler mavi gözlü Paşa,

Doğrusu güldürdün yüzümüzü

Gözümüze dizimize durur inkar edersek,

Sana borçluyuz bu günümüzü" (2)

Pakdil bu yönüyle çok sevdiği hocalarından Necip Fazıl Kısakürek'e de benziyor. Çünkü onun da, Cumhuriyet ve değerleriyle ilgili yıllar içerisinde değişen "muazzam" fikirleri var. Hani şu 12 Eylül Darbesi'ne alkış tutan, İsmet İnönü'ye akrostişli hakaretler dizen, Alevileri ısırgan otu olarak gören, sol ve sosyalizm düşmanı Necip Fazıl. (3) İşte o Necip Fazıl'ı son söyleşisinde şöyle anıyor Nuri Pakdil: "Üstad Necip Fazıl'ın ideolojik bağlamda ufkumun açılmasına ve yazarlık oluşumuma büyük etkisi olmuştur." Tabii ufkun gerisinde Necip Fazıl olunca Cumhuriyet ve değerlerine, Mustafa Kemal'e hayırhah bakmak da mümkün olmayacaktır.

Dönem dönem verdiği demeçlerle tepkileri üzerine çeken Pakdil, bu duruma örnek teşkil edecek biçimde son söyleşisinde aynen şu ifadeleri kullandı: "Çocukluğum, 'Allah' demenin bile yasak olduğu bir dönemde geçti." (4) Üstelik yazar, bu ve benzeri sözleri daha önce de birkaç yerde tekrar etmişti. Ne diyelim, el insaf! Bir defa Türkiye'de hiçbir zaman "Allah" demek yasak olmadı. Bırakın yasak olmasını o günlerde cami sayısı okul sayısının iki katıydı (Cami sayısı 28.705 -1927) ve günde beş vakit, "devlet dahi" "Allah" diyordu. Yok, eğer Pakdil'in kastettiği Allah yerine Tanrı denilmesiyse burada bir yasak değil, tercih söz konusudur. Fakat Pakdil illa yasak konusunda diretiyorsa o zaman bugün de "Tanrı" demek yasak, öyle değil mi?

"Dindarlar üzerine baskı uygulanıyordu" savını da dilinde düşürmüyor Pakdil. Cumhuriyet'in ilk yıllarındaki kimi uygulamaları eleştirmek başka, iftira atmak başkadır. Şöyle ki çokça baskı olduğu iddia edilen dönemde Kur'an Türkçeye çevrilip ücretsiz dağıtılmış, aynı şekilde Buhari Hadisleri için benzer bir çalışma yapılmış ve bugün dahi en iyi tefsir kitaplarından biri olarak kabul edilen Kur'an tefsiri Elmalı Muhammed Yazır'a yaptırılmıştır. Bunları yaptıran da bugün Pakdil'in ismini ağzına dahi almak istemediği Mustafa Kemal'dir.

Nuri Pakdil'in "dünyayı kurtaracak" fikirleri ile devam edelim. Neredeyse bütün "İZM"lere karşı olan yazar kendini devrimci olarak tanımlar ve "Kendinizden hep devrimci olarak söz ediyorsunuz. Neye karşı nasıl bir devrim?" sorusuna da şu cevabı verir: "İslamiyet'in hükümlerini egemen kılmak için devrim yapmak gerektiğine inanıyorum. Ona vurgu yapıyorum." Tam da bu düşüncesine paralel olarak bir belediye tarafından düzenlenen etkinlikte şöyle konuşur Pakdil: "Değerli arkadaşlar, ben bu değerli toplantımızı bir slogan cümleyle bitirmek istiyorum. Ve slogan cümle biter bitmez de hepinizden yoğun alkış bekliyorum. Yaşasın Şeriat!" (5)

Alkışlar eşliğinde sahiplenilen o şeriat anlayışında kadınlara yer yoktur, evliliğinin devamı bile erkeğin iki dudağının arasındadır, mirasta ancak ikiye karşı bir pay alabilir kadın. Yine şeriat kanunlarına göre zina eden, namaz kılmayan, "kutsal değerlere" hakaret eden, dinden dönen öldürülür; içki içene, zina iftirası yapana 40 ya da 80 değnek vurulur; bekârlar zina yaparsa 100 değnek vurulur, hırsızlık yapanın eli kesilir, yine yaparsa diğer eli kesilir; müziğe, resime, heykele ve genel olarak sanata hoş bakılmaz. Bu liste böyle uzar gider. "Şeriat" dünyası böyle bir dünyadır işte!

Pakdil, "Allah demenin yasak olduğu dönemde büyüdüm" derken elbet maddi bir gerçekliğe işaret etmiyor. Fakat biz biliyoruz ki Türkiye'de bir gün "şeriat" hâkim olursa değil biz, belki kendisi bile konuşamayacaktır. Nitekim IŞİD vakasında olduğu gibi tarih böylesi ibretlik örneklerle doludur! Ve unutulmasın ki geçmişin şeriat günleri iç kavgalardan, çatışmalardan geçilmez. Belki Pakdil gibiler bundan ders almamış olabilir ama laiklik bir kesimin değil dinsel sömürü ve kaosa karşı bütün toplumun tek ilacıdır. Ve elbet o ilaç bırakıldığı anda zehir tüm vücuda yayılacaktır.

***

1 Habertürk Gazetesi, 16 Kasım 1914

2 Hamle Dergisi, "Kurtuluş Destanı" isimli şiir, 1954, akt Mehmet Erdoğan, Eleştiri Denemeleri.

3 http://www.abcgazetesi.com/necip-fazil-boyle-mi-kusatacak-insanligi-4921h.htm

4 Star Gazetesi, 12 Ağustos 2017

5 http://hurseda.net/Guncel/134584-Nuri-Pakdil-Yasasin-Seriat.html

http://www.birgun.net/haber-detay/allah-demek-yasak-miydi-176651.html

 
a45UyF587661-170827153033 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/08/27  16:26 2  65  alelma@yahoogroups.com


 

Possunt quia posse videntur.
* * *
Yapabilirler cunku yapabileceklerini dusunuyorlar.

Latin Atasozu - (Vergilius)

NISA - 82 Kuran i dusunmuyorlar mi?
Allah katindan baska yerden gelseydi, onda birbirini tutmaz pek cok sey bulurlardi.

KURTULUSUMUZ

Bir zamanlar yurdumu sarmisti o sulukler
Yurekler keder dolu titriyordu ilikler
Tarihinden suzulup gelen mustafa kemal
Sancagi kaldirinca sasti kaldi gudukler

Istanbul dan yol alip kollarini sivadi
Sirtini kaya gibi milletine dayadi
Ya istiklal ya olum haykirirken yurekten
Bayragi al rengine yeni bastan boyadi

Dusmanlarin sayisi yildirmadi hic onu
Turklerin esareti nasil olurdu konu
Hasta adam diyerek yola cikan devletler
Asla ummuyorlardi boyle bir feci sonu

Icerdeki hainler onune durun derken
Gordugunuz her yerde boynunu vurun derken
O ise hic korkmadan dolasiyordu yurdu
Bastigi her bir yere bin tuzak kurun derken

Kabul edemiyordu yurdunun isgalini
Kaldirmiyordu gonlu perisan ahvalini
(cephelerden cepheye kosup da duruyorken)
Bir daha ciziyordu turklerin eskalini

Amasya, ve erzurum, sivas kongreleri
Yeniden topluyordu dagilan cerileri)
Halkin uyanisindan oyle cildiriyordu
Icerden, disaridan, kin kusan birileri

Yirmi uc nisan gunu ilk meclisi topladi
Milletin gayretini bir kez daha yokladi
Gordu ki kadin erkek genc ihtiyar ve yasli
Hepsi ayni hedefte sevincini sakladi

Ezelden biliyordu turklerin hasletini
Ezdirmezdi dusmana ilini milletini
Iste o zaman dedi bir turk cihana bedel
Bir kez daha gorunce ustun meziyetini

Illeri birer birer cekip kurtariyordu
Kuracagi devletin yolunu ariyordu
Dusmana kucak acan bazi miskin kisiler
Cilgin turkler diyerek gulup (sirtariyordu)

Dilden dile gezerken mustafa kemal adi
Artik goruluyordu kurtulusun miladi
Boluk boluk dusmanlar denize dokulurken
Anladi butun cihan turk yine yikilmadi

Atamiz sayesinde kurtuldu guzel vatan
Dua kildi topraktan kefensiz sehit yatan
Daglar taslar kutlarken turklerin zaferini
(yer yarilsa da girse dusmana canak tutan)

Artik yurdumuzdaki zor gunler bitiyordu
Milletce verilen ders hepsine yetiyordu
Tum dunya bir kez daha tarihin sahnesinde
Turklerin kudretine sahitlik ediyordu

Iste bu zorluklarla kurdu cumhuriyeti
Kadin erkek demeden verdi tam hurriyeti
Muhtac oldugun kudret kaninda mevcut derken
Isaret ediyordu turk teki cesareti

Tarihten biliyordu turk esir yasayamaz
Esaret zincirini boynunda tasiyamaz
Oyle bir ders verdi ki turk u bilmeyenlere
Dunyanin sonuna dek hic kimse unutamaz

Dost dusman hayran kaldi atanin curetine
Nutkunu siper kildi kurdugu devletine
Inanmayan kalmadi askerlik dehasina
O mevla nin lutfuydu sanli turk milletine.

Yilmaz arslan 15.3.2012
30 agustos zafer bayrami icin kendi yazmis oldugum bir siiri hediye ediyorum


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/

BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder