Rail gun gerçekten çok güçlü bir silah.
Metal kitleleri sesin katlarıyla yüksek hızlara çıkarıyor.
Hatta o derece yüksek hızlar ki, mermi hedefin yakınından dahi geçse yarattığı şok dalgaları yıkıcı oluyor.
Kullanılan metal eğer bakır, tüketilmiş uranyum falansa gerçekten çok delici.
Gemi zırhları, tank zırhları, kompozit zırhlar, aktif zırhlar falan hava civa.
Bu silahın şimdilik sıkıntısı şu.
Çok yüksek enerji gereksinimleri var.
Bu kadar yüksek enerjiyi üretecek güç santralleri anca gemilere sığabilir.
İkincisi üretilen enerjiyi biriktirmek için yüksek kapasiteli kondanstörlerden büyük bir yığın oluşturmak gerekiyor.
Bu da çok fazla hacim oluşturan ve ağırlık yaratan bir zorunluluk.
Ve bir de namlu boyu çok uzun.
Bu uzunlukta metal bobinlerden oluşan bir namluyu gemiler dışında hareketli bir platforma koymak çok güç.
Ve bir başka sıkıntı da şu; evet mermi çekirdeği çok delici, fakat bu bir gemiyi batırmaya ya da onu etkisiz hale getirmeye yetmiyor.
Mermiyle beraber hedefe blast tesiri verebilecek bir yük ulaştırmak imkanı yok.
Ve zaten Amerikan donanması bu silahı ilk olarak gemilerine yerleştirmeyi düşünmekte.
Doğrusu bu silahın yakın zamanda savaş meydanlarında aktif kullanımını beklemiyorum.
Bu ancak, kondansatörlerin küçültülmesi ve hafifletilmesinden, namlu boyunun azaltılması, güç gereksinimlerinin azaltılmasından sonra olabilecek bir şey.
Bir de mermiye patlayıcı madde yüklemenin de bir yolunun bulunması şart.
II. Körfez Savaşında imha edilen Abrahams'lardan birisinde görülen mermi yarası bu türden bir silahı düşündürmekte.
O olguda mermi çekirdeği tankın yanlarında tekerlekleri örten etek şeklindeki zırh korumasını, onun da altında bulunan ana zırhı ve çıkışındaki zırhı delmişti.
Elde kalan mermi parçaları sadece pülvarize olmuş ve donmuş yüksek kalitede çelik damlalarından ibaretti.
Belli ki, birileri böyle bir silahı Irak'da Amerikan tanklarına karşı en az bir kez kulanmış.
Yüksek enerjili lazer ve kinetik enerji silahları bir başka seçenek.
Bununla ilgili olarak da çalışmalar var.
Bizde yapılan son deneme aslında lazer silahının denemesi değildi.
O sadece lazeri hedef üzerinde odaklayabilecek olan elektro-optik sistemin denemesiydi.
Bizim elimizde henüz yüksek güçlü YAG lazeri yok.
Yapılabilir, çok zor değil.
Batıda bunu üniversiteler yapabiliyor.
Görünen o ki zırhlar ve mermiler arasındaki savaş bir süre daha devam edecek.
Mermilerin ses üstü hızlara çıkması gerekecek.
Ve aynı zamanda akıllanması gerekecek.
Bir de sinsi silahlar gelecek vaat ediyor.
Akıllı mayınlar, akıllı torpiller var.
Bunları daha çok göreceğiz.
Derinliklere yatan ve hedefinin üzerine gelmesini bekleyen akılı torpil ve mayınlar.
Bu gerçekten de etkili olur, uluslararası suları ulaşıma kapatabilir.
Yine gelecek vaat eden, insansız hava araçlarının akıllanması, önce tek tek hareket etmesi, sonra da filolar şeklinde beraberce hareket etmesi.
Savaşın otomasyonundan bahsediyoruz.
Silahların akıllanması, tetiği artık bilgisayarların kontrol etmesi demek.
Hedef belirlenmesi, seçimleri, planlanması tam otomatik olarak olacak.
Burada grup yazılımlarından bahsediyorum.
Yapay zekadan bahsediyorum.
Sosyal zeka taşıyan yazılımlardan bahsediyorum.
Hemen önümüzdeki birkaç on yıl içinde savaş meydanlarında kim ne kadar yoğun ve etkin şekilde otomasyon kullanırsa o kazanacak bu çok açık.
Bizim egosu yüksek, aklı kıt vatanseverlerimizin sandığının aksine birkaç kategoride birkaç model silah imal etmek bu konuda yeterli olmayacak.
Ben de işte yirmi yıl öncesine göre birkaç iyi şey yaptığımıza bakarak egosu şişirilen miletimin aşırı bir özgüven içinde maceralara atılmasına bu yüzden engel olmaya çalışıyorum. Hazır değiliz, hala daha düşmandan gerideyiz, hem de az buz değil, öyle iman gücüyle telafi edilebilecek bir fark değildir bu.
Saygılar.
Oraj POYRAZ
L2fSIJNoA0xfSNxA
Doktor Bey'in verdiği teknik bilgi, duygu ve düşüncelerine ben de katılıyorum da, şu cümlesine takıldım.
Çok sanılmasın, bizim için gerçek tehdit olan Rusya, İran, Amerika gibi ülkeleri göz önüne alırsanız azdır.
Hadi hayırlısı doktor bey de hidayete ermişe benziyor :-))
Menteş
10 Şubat 2015 19:13 tarihinde mordo ovadya shiyaya@netvision.net.il [ISRATURK] <ISRATURK@yahoogroups.com> yazdı:
From: mordo ovadya [mailto:shiyaya@netvision.net.il]
Sent: Tuesday, February 10, 2015 4:57 PM
To: 'ISRATURK@yahoogroups.com'
Subject: RE: [ISRATURK] Re: [X] Tank yapmakla aşırı övünenlere duyrulur
Sayin Poyraz'a katiliyorum.
ABD donanmasi tarafindan gelistirilmekte olan "Railgun" Ezberbozan silahina dikkatlerinizi cekmek isterim.
Saygilar,
Mordo
From: ISRATURK@yahoogroups.com [mailto:ISRATURK@yahoogroups.com]
Sent: Tuesday, February 10, 2015 3:19 PM
To: ISRATURK@yahoogroups.com
Subject: [ISRATURK] Re: [X] Tank yapmakla aşırı övünenlere duyrulur
Sayın IsraTurk üyeleri,
Tankın düşmanı B2 bombardıman uçağı ve halı bombardıman değildir.
Günümüz tanklarından bir grup böyle bir bombardıman altında kalmış olsa büyük ihtimalle tankların hepsi de zarar görmeden savaşa devam eder.
Modern tanklar çoğu zaman direkt isabet aldığında etkisiz kalır. Üstelik bu isabet tank zırhını delebilecek yetenekte özel mermilerle olmalı.
Tankların en büyük düşmanlarını saymaya başlarsak,
Azaltılmış uranyum çekirdekli yüksek hızlı mermiler atan otomatik topuyla, A-10 thunderbold.
Tanksavar roketleri sütre gerisinden ve uzak mesafeden atabilen silahlı, zırhlı helikopterler.
Akılı tanksavar mühimmatı atabilen insansız hava araçları.
Ve tanklar. Bir kuraldır, her silahın baş düşmanı yine kendisidir.
Sonuncu olarak omuzdan atılabilen, ya da seyyar geliştirilmiş tanksavar mermileri.
Günümüzde bütün savaşlarda en önce hava hakimiyetiniz olmalı.
Bu olmadan tank ve gemi sayılarınızın, niteliklerinin hiç bir önemi yoktur.
Hava hakimiyetiniz olmadığında hemen ya da zaman içinde savaşı kaybetmeniz kaçınılmaz.
Netekim anlamlı hava desteği almaya başladığı andan itibaren IŞID çekilmeye, Peşmergeler ise kazanmaya başlamıştır.
Bu denklemi değiştirebilecek tek şey birilerinin IŞID'e yüksek teknolojili taşınabilir uçaksavar füzeleri vermesi olacaktır.
Doğrusu ben Rusya'nın neden bunca zamandır Amerikanın düşmanlarına böyle silahlar vermediğini merak ediyorum.
Yine netekim, Amerikalıların Irak harekatlarının basit bir polisiye operasyon kıvamında gelişmesinin tek sebebi budur.
Denizde ya da karada her şeyden önce hava hakimiyetiniz olmak zorunda.
Hava hakimiyetini sağladıktan sonra iş bitmedi. Bu ilk şart, dahası var. Bundan sonra, karada ya da denizde yüksek ateş gücü, sürat, menzil sağlayan her türden ağır silahlar, tercihan akıllı silahlarınız olacak. Düşman tehditlerini simetrik olarak karşılamak üzere bütün kategorilerde menzil, hız, gelişmişlik açısından en azından başat, daha iyisi üstün silahlarınız olmalı.
Misal olsun, eğer henüz elimizde beş on adet taslak halde bulunan SOM(Standoff Mühimmat) binin katlarıyla üretilirse. Mesela on binlere varan sayılarda ve TSK envanterine teslim edilirse bu gerçekten de çok şeyi değiştirebilir. Bu silah fazlasıyla akıllıdır, uzun menzillidir, çok düşük uçuş yüksekliğiyle sinsidir. Uçaktan atıldığı andan itibaren 180 kilometre üzerinde menzili olduğu söylenir.
Bu silahın atıcılı yani busterli versiyonu yapılırsa, silah sadece uçaklarla değil, seyar rampalardan, korunmuş sığınaklardan, hızlı hücumbotlardan, hatta bir gün denizaltından dahi atılabilir.
Ve bir de hız konusu var. SOM füzesi halen ses altı hızlarda uçan bir seyir füzesidir. Aynı yetenekleri ses üstü hızlarda karşılayabilen bir seyir füzesi gerçekten de korkunç olacaktır.
Bu silah olduğunda ne olur? Ülkemizde uçaklarımızın erim noktasından en az ikiyüz kilometre daha geniş bir alanda yüzen bütün gemiler, beton koruganlar, gömülmüş yüksek değerli hedefler tehdit altına girer. Bu alan o kadar geniş bir alandır ki, neredeyse doğu Akdenizin ve Karadenizin tamamı, komşu ülkelerin de ötesindeki mesafelerdir. Açıkçası kıyılarımızdan hemen açıkta yüzen devasa Amerikan donanması dahi sıkıntıya gi
Elimizde olanlara bakarsak ne görürüz? Halen TSK silah envanterine baktığımızda o çok tantana yapılan silah sistemlerinden ancak pek azı TSK'ya teslim edilmiştir. Elimizde toplam mevcutun yarısı kadar modernize edilmiş M-48, M-60 tankı, onun da yarısı kadar çeşitli Leopard tanklardan oluşan bir tank envanteri vardır. Toplam sayı beşbin gibidir. Çok sanılmasın, bizim için gerçek tehdit olan Rusya, İran, Amerika gibi ülkeleri göz önüne alırsanız azdır. Üstelik bu sayının niteliği düşük tanklarla ciddi anlamda şişirilmiş olduğu bilinmeli.
Şimdi Ergenekoncudur diye hapse atılan ekibin yirmi yıl kadar önce Amerika'dan gizlice (DİKKAT GİZLİCE) ve Çinle ortak üretim olarak gerçekleştirmiş olduğu Çin Silkworm füzelerinin taklidi eski Toros füzeleri vardır. Bu füzelerin raf ömrü dolmuştur.
Atılgan, Zıpkın ve benzeri silahlar vardır, üretilmiştir ancak TSK envanterindeki sayıları yeterli sayının çok çok altındadır.
Anlamlı ve etkili sayıda üretilip teslim edilmiş tek silah sistemi Panter obüsü ve onun kundağından motorlu versiyonu olan Fırtına T155 Obüsü olmuştur. Yine de envanterdeki eski topların tamamını değiştirmek imkanı olmamıştır.
Bilmeyenler olabilir. Milletimizin, devletimizin ve ordularımızın şu anda 2015 yılında bulunduğu seviyeyi geçmişle 1900'erin başlarıyla, haydi bilemediniz 1960'larla karşılaştırıp çok ilerlediğimizi, çok güçlendiğimizi, süper güç olduğumuzu zannedenler olabilir. Şimdi hasımlarımızın ve çağdaşlarımızın eskiden bulunduğu gelişmişlik seviyesine ulaşmış olmamızın bize gurur vermesi tehlikeli bir özgüven hissi yaratabilir. Bilmek gerek, hasımlarımız eskiden oldukları gibi kalmadılar, biz onların eskiden ulaştığı seviyeye yeni yeni ulaştık, onlar ise daha da ileriye gittiler.
Hasımlarımız ve çağdaşlarımız bize çok büyük gurur veren megaprojelerden boyut, maliyet olarak misli misli büyük olan mega projeler gerçekleştirmektedir. Yine hasımlarımız, çağdaşlarımız bizim o çok gururla siyasi propaganda aracı yaptığımız otoyolları ve duble yolları bir imar seferberliği olarak hemen II. Dünya Savaşı sonrasına yapmıştı. Otobanları ilk inşaa eden milletin Hitler liderliğinde Alman milleti olduğunu hatırlamak gerekir. Bizim imal etmekten çok büyük gurur duyduğumuz silah sistemlerinin bin bir çeşidini rakiplerimiz on yıllar önce yapmıştı.
Şu an milletimizin, devletimizin bulunduğu seviyeyi yeterli zannetmek çok büyük hata olur. Elimizde olanlara bakarak büyüklenmek, haddini aşan politik hedefler, askeri maceralara atılmak büyük hata olur. Büyük hezimetler, rezalet seviyesinde yenilgiler yaşandığı takdirde kaybedilecek olanları yerine koyma imkanı yoktur.
Doğrusu, ülkemizi yöneten üç seçim dönemi iktidar olan AKP hükumetlerinin genel siyasetine baktığımızda ülkemizin çok fazla ve gereksiz risk aldığını, risklerin iyi yönetilmediğini söylemek mümkündür.
AKP oy verenlerini ve Türk kamuoyunu megalomanik hazeyanlara karşı uyarmak zamanı gelmiş ve geçmiştir. Türk halkı bir liderin psikozlarını paylaşarak büyük çılgınlıklara atılmaya hevesli gözükmektedir. Doğrusu ben her gece uykularımın kaçtığını, kabuslar gördüğümü söylemek zorundayım.
Saygılar.
Oraj POYRAZ
L2fSIJNoA0xfSNxA
http://www.youtube.com/watch?v=phzRY0DdRXkTank yapmakla aşırı övünenlere duyrulur :Tank yapmak yetmez Hava kuvvetlerinizinde sağlam hem deçok sağlam olması gerekir.Hem savunma hem saldırı için...__._,_.___
Reply via web post • Reply to sender • Reply to group • Start a New Topic • Messages in this topic (2) 
.
__,_._,___
Ne humanis crede
Insana inanma.
Latin Atasozu
Musibet, kavusulacak bir derece icin gelir
(Ebu Nuaym)
Lutfen bundan sonra Muslumanlardan eza, cefa ceken, basina bir musibet gelenler aglayip, zirlamasin.
Cunku baslarina gelen her turlu olumsuzluk onlarin Allahin sevgili kullarindan oldugunu gosteriyor.
Ben demiyorum, hadisler, ayetler boyle soyluyor.
...din hissi, dunyanin acisi duyulan tokadiyla derhal Turk milletinin vicdanindaki cadirini yikti, davetlileri, Turk dusmanlari olan Arap collerine gitti.(..) Artik Turk, cenneti degil, (..) son Turk ellerinin mudafaa ve muhafazasini dusunuyordu.
Iste dinin, din hissinin Turk milletinde biraktigi hatira.
Mustafa Kemal ATATURK
(Mustafa Kemal in yazdigi Afet inan imzasiyla cikan Medeni Bilgiler kitabi 1931)
| Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
| Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
| Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
| Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
| Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
| Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
| Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder