10 Şubat 2018 Cumartesi

Antalya Tabip Odası'nın hastanelerde başlatılan vardiya sistemi hakkıda açıklamasıdır.

Toplumun sorunları insan ve meslek kesimlerini ezerek, mağdur ederek çözülmez, çözülemez.

Türkçe konuşabilen Anadolu ve Trakya halkları azınlık hakları, hukukun üstünlüğü gibi konularda duyarsız olduğundan zaman zaman kendisi de azınlık konumuna düştüğünde yalnız ve çaresiz kalmaktadır.
Unutulmaması gereken şey, herkesin bir gün bir yönüyle azınlık konumuna düşmesinin kaçınılmaz oluşudur.
Ben nasıl olsa üstteyim rahatlığı ile bu gün altta kalanın canı çıksın diyenler yarın çaresizlikten kendini yakmak, intihar etmek, cinnet geçirmek seçeneklerine mahkum olmaktadır.

Vardiya sistemine sokulan hekimlere sorulmamıştır, bu şekilde yapılan fazla mesailerin ücretleri angarya mertebesinde düşüktür, gönüllük esası yoktur.
Hekimlerin sistem içerisinde kendilerini kurtarabilecekleri, farklı seçenekler bırakılmamıştır.

Doğrusu bu şartlar altında ülkenin zeki ve ahlaklı insanlarının hekim olma yolundan cayması ciddiye alınması gereken bir seçenektir.
Konu para değildir, bütün her şeye karşın uzmanlığını da bir kenara bırakarak başka iş alanlarına yönelen hekimleri duymaktayız.
Ben de dahil olmak üzere pek çok hekim de işyeri hekimliği gibi aslında aldığı uzmanlık eğitimini feda eden seçeneklere yönelmekteyiz.
Bu kadar zor yetişmiş bir insan kaynağının bu kadar hoyratça harcanmasının açıklaması yoktur.

Oraj POYRAZ(0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc / oraj_poyraz@alpinaasia.com )
           L2fSIJNoA0xfSNxA     



Değerli Meslektaşımız

Basın bildirimiz aşağıdadır.

Değerli Basın Mensupları

Bu hafta bilindiği gibi Türkiye'de biri Antalya'da olmak üzere 63 hastanede acil servis yoğunluğu fazla olduğu gerekçesiyle bazı branşlardaki hekimlere gece 23:00'e kadar çalışma zorunluluğu getirildi.

Bu uygulama bir yanlışın başka bir yanlışla düzeltilmeye çalışılıp işin içinden çıkılamaz hale getirilmesi uygulamasıdır.

Acil servislerde 1 yılda yapılan başvuru sayısı 120 milyon civarındadır. Ülkemizin nüfusu 80 milyondur. ABD'de 320 milyon nüfusta 130 milyon İngiltere'de 53 milyon nüfusta 23-25 milyon acil başvurusu vardır. Bütün dünya bizi bu konuda hayretle izlemektedir

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr Eyüp Gümüş acile başvuruların yüzde sekseninin gerçek acil hasta olmadığını ifade etmektedir.

Öncelikle bakılması gereken acil servislerde neden yığılım olmaktadır sorusudur;

1- Hastanelerde alınan katkı paylarına karşılık acilde ücret alınmaması

2- Toplum yeterince bilgilendirilip duyarlılığa davet edilmemesi

3- Kolaycılık.

Asıl sorunu çözmek çok basitken bütün yükü ve suçu hekimlere yüklemek onların hayatı ve emeği üzerinden halka şirin görünmeye çalışmak adil değildir.

Asıl sorunun çözümü çok basittir. Yeni bir uygulamaya veya kanuna da gerek yoktur.

a- Mevcut kanun ve yönetmeliklerde bulunan ve uygulanmayan "SEVK ZİNCİRİ" uygulamaya konulmalıdır

b- Normal muayenelere ödenen katkı payları kaldırılmalı sosyal devlet gereği olarak muayene ücretsiz olmalıdır.

c- Toplum yeterince bilgilendirilip duyarlılığa davet edilmelidir

Geçmişte de denenen ancak çözüm olmadığı görülerek terk edilen bu uygulama çare gibi tekrar sunulmaktadır bu çözüm değildir sorunu daha da arttıracaktır.

Geçmişten beri zaten sağlık sistemi kesintisiz 24 saat hizmet vermektedir çözüm bu sistemi aksatan nedenleri ortadan kaldırmaktır.

Acil kavramını ve acil servislerin normal poliklinik yeri olmadığını vatandaşlarımıza anlatmalıyız.

Kalp krizi komalar felçler bayılmalar kazalar yaralanmalar ciddi enfeksiyonlar vs acilin temelini oluşturur.

Vatandaşlarımız 3 günlük grip ile babasının bezini yazdırmakla iğne yaptırmakla 10 gündür bulunan hafif ağrısıyla üç aydır parmağında bulunan siğille 2 aydır kulağının az duyması şikayetiyle gece acil servisi meşgul ederken asıl acil hastaların önceliğini elinden aldığını bilmelidir. Bu konuda eğitim programları kamu spotları hazırlanmalıdır.

Vatandaşlarımızdan acil servisleri kullanma konusunda duyarlı olmalarını rica ediyoruz.

Devlet daireleri bankalar valilik AVM ler işyerleri vs. neden gece çalışmaz? Hayat niye gündüz yaşanır?

Çünkü insanın doğasına insanın sirkadiyen ritmine uygun değildir. İnsan bedeni gün-güneş ışığına göre programlanmıştır. Hücrelerimiz ve bağışıklık sistemimizin tamir ve bakımı asıl olarak gece ve huzurlu uykuda gerçekleşir o nedenle gece çalışmalarında ve yaşantılarında hücre tamir ve bakımı aksadığı için insan bedenini yıpratır sağlığını bozar hastalıklara zemin hazırlar.

Sağlık çalışanları olarak "Çok Tehlikeli" işyeri sınıfında sayılan sağlık kuruluşlarında çalışıyoruz riskler altındayız gece çalışmanın ayrıca birçok riski vardır.

Özellikle kadın hekimlerin gece evlerine ulaşımları nasıl sağlanacak?

Geceleri artık tiksindiğimiz "hekime şiddet" nasıl önlenecek? Bu konuda idarenin somut etkin önlemler alması gerek çünkü geceleri şiddetin %61 daha fazla gerçekleştiğini biliyoruz.

Hekimler zaten normalde nöbet tutmaktadır. Bu ekstra bir yüktür insan haklarına aykırıdır çalışan haklarına aykırıdır. En azından gönüllük öne çıkarılmalı veya özendirilmeliydi diye düşünüyoruz.

Hekimlerin de çocukları var aileleri var hayat mücadeleleri var okuldan kreşten alınacak çocukları var evde çocuğa bakacak kimsesi olmayan hekimler var hayatının yaşam dengesini bir şekilde ucu ucuna kurmuş meslektaşlarımız vardır.

Ne olacak şimdi. ?

"Bana ne sen düşün!" demek devlet anlayışına uymaz.

Acilde görevli doktorların gerçek acil gerçek acil değil (Sarı alan yeşil alan uygulaması) kararları halihazırda şikayet ve şiddet tehdidi nedeniyle sağlıklı işleyemez durumdadır. Başlanan uygulama ile şiddete daha fazla maruz kalınacağı kesindir. Çünkü herkes kendini kendince acil olarak görmekte doktorun akademik bilgi karar ve yetkilerini hiçe saymakta hekime şiddeti "hak" olarak görmektedir.

Nöbet için açılan polikliniklerde normal tetkikler ve uygulamalar (örneğin odyometrik tetkik bazı lab. tetkikleri) olamayacağından hastalar ertesi gün yine gelmek zorunda kalacaklardır.

Randevu ile uğraşmak yerine "Nasıl olsa her gelene bakılıyor" denilerek başvuru sayısının daha da artması kaçınılmazdır.

Bu uygulamanın bu sene yapılacağı dillendirilen "erken seçim" yatırımı olduğu hekimlerin bu yolda "kullanılması" olarak değerlendiriyoruz. Biliyoruz ki sorun çözücü olmayan popülist bu tür uygulamalara hep seçim öncesi dönemlerde maruz kaldık sonra doğru bulunmadığı gerekçesiyle kaldırıldığına şahit olduk.

Yıllardır bu sorunları dile getirdik çözümü de öneriyoruz.

Gece çalışma konusu ve çözüm arayışı biz sağlık örgütleriyle paylaşılmadı ortak çözüm aranmadı oysa asıl mutfakta bizler varız problemleri bizzat yaşayan bizleriz.

Hekimlerde insandır.

Bu tür hemen hekimler üzerine yüklenme bizi üzüyor kırıyor.

Bütün bu nedenlerle sağlık bakanlığımızdan bu mesai kaydırma konusunu tekrar gözden geçirmesini talep ediyoruz.

Saygılarımızla.

Antalya Tabip Odası

www.antalyatabip.org.tr




a45UyF587661-180210143918 Oraj Poyraz At Neomailbox 0raj.p0yraz@neomailbox.net
2018/02/11  02:48 2  65  AtaturkMilliyetcileri@googlegroups.com

 


Ulkesini, yuksek istiklalini korumasini bilen Turk milleti, dilini de yabanci diller boyundurugundan kurtarmalidir.
Turk milletindenim diyen insanlar her seyden once ve mutlaka Turkce konusmalidir.
Turk dili, dillerin en zenginlerindendir.

K.Ataturk

Hoybun (Kurtce: Xoybun) Cemiyeti

5 Ekim 1927 ye, Lubnan in Bihamdun sehrinde kurulmustur.

Bihamdun sehrinde, Kurdistan Teali Cemiyeti- Kurtcu Millet Fikrasi-Kurtcu Milliyetci Orgutler-Irak-Iran-Suriye deki Kurtculer ve Tasnak kokenli Ermeniler ortak duzenlenmis bir kongrede biraraya geldiler. 45 gun suren calismanin sonunda HOYBUN adli teror orgutunu kurdular.

Politik ve Askeri Isbirligi olarak acilanan antlasmanin ilk iki maddesi soyle idi:

1)Her iki taraf Bagimsiz Kurdistan in ve Birle$ik Ermenistan in kurulma hakkini karsilikli olarak taniyarak, bu hakkin savunmasi icin mumkun olan her turlu imkani kullanarak birbirlerinin yardimina kosmayi kabul ederler.
2)2) Her iki taraf, hangi topraklarin Ermenistan a, hangi topraklarin Kurdistan a ait olduguna(!) bakmaksizin, sadece iki ulkenin kurtulusunu amac edinmis olarak, ortak dusmana (Turkiye) karsi savasmaya devam edeceklerdir.

Agac kurumamissa bahari duyar...

Anonim Nasihat

Umidini katik edersen, bir baska lezzet alirsin hayattan.

Anonim Nasihat


Grup eposta komutlari ve adresleri :
Gruba mesaj gondermek icin : ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin : ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin : ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin : ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz : http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz : http://orajpoyraz.blogspot.com/




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder