AVRUPA PARLAMENTOSU'NDAN ÜLKÜCÜLERİ KIZDIRACAK ADIM
Avrupa Parlamentosu'nun raporunda "Irkçı ve aşırı sağcı" olarak tanımlanan Ülkücü hareket için terörist iması var.
19 Mayıs 2021 13:18 Güncellendi: 19 Mayıs 2021 13:29
Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye'nin tepkisini çekecek bir Türkiye raporu oylamaya hazırlanıyor. AP ilk defa bir Türkiye raporunda Ülkücü hareketin (Bozkurtlar) "AB terör örgütleri listesine eklenmesi" fikrini gündeme taşıdı. AP Türkiye raportörü İspanyol parlamenter Nacho Sanchez Amor tarafından hazırlanan Türkiye raporuna bu amaçla bir madde eklendi. "Irkçı ve aşırı sağcı" olarak tanımlanan Ülkücü hareketin "Sadece Türkiye değil aynı zamanda Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde de kaygı verici şekilde ilerlediği" iddia edildi.
Deutsche Welle Türkçe'den Kayhan Karaca'nın haberine göre MHP ile yakınlığına vurgu yapılan hareketin "AB terör örgütleri listesine eklenmesi" ve AB içindeki örgütlenmesinin yasaklanması için inceleme başlatılması istendi. Konuyla ilgili paragrafta Ülkücü hareketin "özellikle Kürt Ermeni veya Yunan kökenliler ve muhalif olarak gördükleri her şahıs için tehdit oluşturduğu" belirtilerek etkilerine karşı konulması çağrısı yer alıyor.
AB içinde bu konuda ilk adım Fransa'da atılmış Fransız hükümeti 4 Kasım 2020 tarihinde yayımladığı bir kararnameyle kimi Ülkücülerin Fransa'daki eylemlerini gerekçe göstererek hiçbir hukuki statüsü olmayan "Bozkurtlar" hareketini yasaklamıştı. Fransa'nın ardından benzer bir girişim Almanya'da da gündeme gelmişti.
AB terör örgütleri listesi AB devlet ve hükümet başkanları tarafından belirlense de AP tarafından atılan bu adım ilk defa bir AB organının Ülkücü hareket için "terörist" sıfatını kullanıyor olması bakımından önem taşıyor.
RAPORDA NELER VAR?
Bugün AP genel kurulunda oylanacak raporda "Türkiye'nin her geçen gün AB değer ve normlarından uzaklaştığı" belirtilip "ilişkilerin tarihi planda en düşük düzeyde olduğu bu durumun da Ankara'nın üyelik ve reformlar konusundaki siyasi iradesi hakkında şüphe uyandırdığı" not ediliyor.
Türkiye'nin özellikle Yunanistan ve Kıbrıs Cumhuriyeti'ne yönelik politikalarının eleştirildiği raporda Türk dış politikasının "diplomasi ve diyalog" yerine "askeri seçenekler" temelli yürütüldüğü savunuluyor. Suriye Libya ve Dağlık Karabağ buna örnek olarak veriliyor.
Türkiye-AB ilişkilerindeki mevcut gidişatın acilen ve tutarlı biçimde tersine dönmemesi halinde Türkiye ile katılım müzakerelerinin askıya alınması tarafların daha gerçekçi biçimde ve üst düzey diyalog çerçevesinde ilişkileri gözden geçirmesi ve gerektiği takdirde gelecek için yeni ilişki modelleri arayışına girmesi isteniyor. İki taraf arasındaki gerginlik tamamen sonlandıktan sonra ilişkilerin mevcut çerçevesini ve gelecek için yeni ilişki modellerini görüşmek üzere Türkiye ve AB yöneticileri arasında özel bir toplantı düzenlenmesi öneriliyor.
Parlamento buna rağmen "Türk hükümeti üzerinde baskı uygulamak ve kendisiyle yapıcı diyalog için en kuvvetli aracın hâlâ üyelik süreci olduğunu" salt çıkar üzerine kurulu bir ilişkinin Türkiye'nin daha demokratik bir modele doğru ilerlemesine katkı sağlamayacağını not ediyor.
https://www.veryansintv.com/avrupa-parlamentosundan-ulkuculeri-kizdiracak-adim
a45UyF587661
- - - - - - - - - - - - -
Din bir vicdan meselesidir.
Herkes vicdaninin emrine uymakta serbesttir.
Biz dine saygi gosteririz.
Dusunuse ve dusunceye muhalif degiliz.
Biz sadece din islerini millet ve devlet isleriyle karistirmamaya calisiyor kasde ve fiile dayanan taassupkr hareketlerden sakiniyoruz.
Gazi Mustafa Kemal ATATURK
- - - - - - - - - - - - -
JEAN MESLIER : SAGDUYU TANRISIZLIGIN ILMIHALI
179. DININ YERINE FELSEFE GECSEYDI, EVRENDE NE KADAR MUTLU VE BUYUK DEVRIMLER GERCEKLESIRDI
Her donemin filozoflari, milletler icinde din imamlarina ozgu sanilan rolu almislardir. Din imamlarinin felsefeye kin ve dusmanligi, hicbir zaman bir meslek cekememezliginden baska bir sey olmamistir. Dusunmeyi, dusunce uretmeyi aliskanlik haline getirmis insanlarin birbirine zarar vermeye, birbirini itibardan dusurmeye bakacaklarina; batili curutmek, gercegi aramak ve ozellikle hukumdarlarin ve uyrugun ayni olcude etkilendikleri ve kiskirticilarinin bile er gec kurbani olduklari batil fikirleri kovmak icin cabalarini birlestirmeleri gerekmez miydi? Aydin bir hukumetin elinde, rahipler, vatandaslarin en yararlisi olurdu. Zaten devletten bolca odenek alan ve hayatlarini kazanmak sikintisindan uzak olan bu adamlarin baskalarini egitecek ve aydinlatmaya calisacak bir duruma gelmesi icin, okuyarak, ders alarak ogrenmeye ve aydinlanmaya koyulmaktan daha iyi ne isleri olurdu? Verimsiz, yogun karanliklara dalacaklari yerde, biraz aydinlik gercekler kesfetselerdi, bunlarin zekasi daha cok hosnut olmaz miydi? Insanlara ozgu bir ahlakin cok acik olan ilkelerini belirlemek, ilahi ve teolojik bir ahlakin hayali ilkeleriyle ugrasmaktan daha mi zor olurdu? En siradan kimseler, anlasilmaz deyislerle, hicbir zaman bir sey anlamayacaklari karanlik ve belirsiz tanimlamalarla belleklerini doldurmaktansa, kafalarina gorevlerinin basit ilkelerini yerlestirselerdi, onlar icin, bu daha mi zahmetli olurdu? Insanlara, gercek hicbir yarari olmayan seyler ogretmek icin ne kadar cok zaman, ne kadar beyhude zahmet harcanir. Milletler icin hicbir yarari olmaksizin, bircok ulkede, milletlerin kanlarini emen bu kadar manastir; iyi niyet sahibi hukumdarlar icin, kamu yarari icin, bilimlerin ve bilginin ilerlemesini saglamak icin, gencligin egitimi icin ne kadar arac ve kaynak sunardi!
Ancak, ozellikle kendisinin hukmetmesini isteyen hurafe, yalniz yararsiz yaratiklar yetistirmekten baska bir sey istememis gorunur. Bircok ulkede, hicbir sey yapmamak, insan topluluguna yararli hicbir is gormemek icin mukemmel olarak donatilmis olan kadin ve erkek bir suru papazdan ne yararlar saglanirdi. Bunlari verimsiz hayale dalmalarla, robotlasmis ibadetlerle isgal edecek, oruclar ve cilelerle ezecek yerde; bunlarin arasinda nicin, dunyaya yararli bir sekilde hizmet etme araclarini aramaya kendilerini yoneltecek sonuc verici bir rekabet uyandirilmiyor? Gencliklerinde ogrencilerinin kafalarini masallarla, verimsiz yargilarla, anlamsiz seylerle dolduracaklarina, ruhaniler, ogrencilerine gercek seyler ogretmeye, ogrencilerini vatana yararli vatandaslar yapmaya neden davet ya da mecbur edilmiyor? Rahiplerin egitim tarziyla yetisen insanlar, kendilerinden akil ve muhakeme yetisini yok eden ruhbandan ve kendilerini soyan zorbalardan baska kimseye yararli olmazlar.
- - - - - - - - - - - - -
Buyuk Birader seni izliyor.
George Orwell1984
- - - - - - - - - - - - -
Cocukluk, anlami bilinmeyen derin acilarla doludur.
Bagirsak agrisi, bogmaca oksurugu, hayalet korkusu, cehennemi ve seytani saymiyorum bile, ve cok fazla pasta istedigim icin bana kizan gokyuzundeki Allah Baba.
ELIOT,T.S. (Thomas Stearns) (1888-1965) ABD dogumlu Ingiliz sair, oyun yazari ve elestirmen.
Ateistin Kutsal Kitabi - Aforizmalar - Derleyen Joan Konner
- - - - - - - - - - - - -
TCK Madde 97 Terk
1) Yasi veya hastaligi dolayisiyla kendini idare edemeyecek durumda olan ve bu nedenle koruma ve gozetim yukumlulugu altinda bulunan bir kimseyi kendi haline terk eden kisi uc aydan iki yila kadar hapis cezasi ile cezalandirilir.
2) Terk dolayisiyla magdur bir hastaliga yakalanmis yaralanmis veya olmusse neticesi sebebiyle agirlasmis suc hukumlerine gore cezaya hukmolunur.
- - - - - - - - - - - - -
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur-gundem@googlegroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur-gundem+subscribe@googlegroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | 0raj.p0yraz@neomailbox.net / oraj.poyraz@openmail.cc |
Grup Sayfamiz | : | https://groups.google.com/g/ozgur-gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
Özgürlük adam, henüz yeni kurdum. Siyasi iktidarın sürekli yasakladığı, polisiye önlemler ile gizlemeye çalıştığı şeyleri burada biriktireceğim. Videolar, resimler, makaleler falan. | : | http://insulaelibertatis.com/ |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder