17 Mayıs 2012 Perşembe

POLITIK - Amerika'yı yeni keşfettiler

Amerika'yı yeni keşfettiler
++++++++++++++++++++++
 
17 Mayıs 2012    Ali Serdar Bolat
 
Aydınlık yazar, bizim Amerikancı gaz tenekeleri kulaklarının üzerine yatar.
Ne zaman ki Amerikan veya İsrail gazeteleri olayı açıklar, bizimkiler "Vay demek ki neymiş" diye yaygarayı basar.
 
O günden bu yana 5 aydır bizim gazeteler "İstihbaratı kim verdi, bombalama emrini kim verdi" diye yalandan deliliğe verip durdular.
Halbuki Aydınlık, olayın ertesi günü "Operasyon ABD istihbaratıyla" manşetini atmıştı.
Aydınlık'ın haberlerini ısrarla görmezden gelen Türk (!) gazeteleri, aynı şeyi Amerikan gazetesi açıklayınca hep birden manşet atmaya başladılar.
O kadar utanmazlar ki, Milliyet'in meşhur bayan yazarı "Biz burnumuzun dibindeki olayı göremedik, onlar binlerce kilometre uzaktan olayı çözdüler" diyerek Amerikalı gazetecileri yağladı.
"Aydınlık 5 ay önce yazmıştı, demek ki doğru imiş, Aydınlık'ı görmezden gelmek bizim hatamızdı" demedi, diyemedi.
 
Aydınlık yazdı ise doğrudur.
Bu kural bir kere daha doğrulandı.
********
 
Amerikalılar "İsterseniz yakından bakalım, bunlar sivil mi, PKK'li mi anlayalım" demişler de, Türk yetkililer "İstemez, predatörü yakınlaştırma, bölgeden uzaklaştır" demişler.
ABD Savunma Bakanlığı, bu palavra ile suçu Türk yetkililerin üzerine atıyor.
Tabi yalan. Çünkü köylülere ilk bombayı onlar attı. Türk jetleri geldiğinde köylüler çoktan ölmüştü. Bizimkiler ölüleri bir daha bombaladı.
Amerika'nın bundan amacı Kürt kökenli yurttaşlarımızı Türk Ordusuna karşı tahrik etmekti.
Aydınlık bunu yazdı (8 Ocak 2012), ama Türk (!) gazetecileri Amerikalıların suçu Türk yetkililere yıkma çabasını parlatarak öne çıkarıyorlar.
Yazıklar olsun.
 
 
Aydınlık, 17 Mayıs 2012
 
Aydınlık manşetleri:
 
30 Aralık 2011: "Operasyon ABD istihbaratıyla"
31 Aralık 2011: "ABD'nin tahrik planı"
1 Ocak 2012 : "Türk Ordusu tuzağa düşürüldü"
3 Ocak 2012: "PKK-KCK 2012'yi kalkışma yılı ilan etti"
                        "Hükümet ve Genelkurmay, "Yanlış istihbarat"ın kaynağını açıklamıyor
                          Neyi niye saklıyorsunuz"
6 Ocak 2012: "Genelkurmay Başkanı, Uludere istihbaratı için ABD'yi işaret etti.
                           Org. Özel doğruladı"
8 Ocak 2012: "Kumandası Amerika Nevada'da
                          İlk bomba predatörden"
                         "Uludere Komutanı E. Kurmay Albay Aziz Ergen açıkladı:
                         Amerika nereyi isterse ancak orayı vurabiliyoruz"
10 Ocak 2012: "35 köylüyü ABD predatörü vurdu. Suçu Albaya yıktılar"
11 Ocak 2012: "Köylü: Bizi predatör vurdu"
 
********
 
Tüm bu manşetlerin fotoğraflarını ve haber içeriklerini aşağıda tekrar veriyorum.
Göreceğiniz gibi Aydınlık sadece istihbaratın Amerika'dan geldiğini açıklamakla kalmamış, görüntülerin Heron'dan değil Predatörden verildiğini, ayrıca köylülere ilk bombayı ABD Predatörünün attığını da açıklamıştı.
Amerikan gazetesi Wall Street Journal, ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'a dayanarak, Aydınlık'ın verdiği bu bilgilerden sadece bir tanesini doğruladı.
İstihbaratı ABD vermişti.
İlk bombayı ABD'nin attığını ise şimdilik açıklamadılar. Belki de hiç açıklamayacaklar.
 
********
             
Daha önce ABD'li yetkililer istihbaratı ABD'nin vermediğini söylemişlerdi.
AKP Hükümeti de, Amerikalıları yalancı çıkarmamak için, görüntülerin Heronlardan alındığını söylemişlerdi.
İşte şimdi ABD Savunma Bakanlığı istihbaratın Predatörden verildiğini itiraf etti. 
 
(Heronlar Türk- İsrail, Predatörler ise ABD kontrolündedir)     
********
5 ay önceki Aydınlık manşetlerini ve içeriklerini veriyorum:
********
 
35 köylünün öldürülmesi, Amerika'nın tuzağı
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
Ali Serdar Bolat     1 Ocak 2012
 
Irak'tan kaçak mal getiren 35 köylünün öldürülmesi, Amerika'nın Türk Ordusu'na tuzağı.
 
Hava saldırısı, her zaman olduğu gibi, ABD istihbaratı ile yapıldı.
Bu defa Amerikalıların verdiği istihbarat "yanlış" çıktı.
Amerika, kasten yanlış bilgi vererek Türk Silahlı Kuvvetleri'ne tuzak kurdu.
 
30 Aralık 2011 Aydınlık
 
Amaç:
--Ordumuzu zor duruma sokmak, prestijini düşürmek
--Bölge halkını tahrik etmek,
--Bölgede gerilimi arttırmak, Kürt kökenli vatandaşları orduya karşı daha da bilemek,
--Bir dahaki sefere "Acaba yine PKK'lı değil de köylü mü" diyerek Türk Ordusu içinde tereddüt yaratmak.
 
**********
 
Bölgede uzun dönem görev almış olan Emekli Kurmay Albay Aziz Ergen:
"2007 Bush - Tayyip Erdoğan görüşmesinden itibaren
     bizim sınır ötesi hava harekatlarımızın koordinatörlüğünü ABD yapıyor.
Operasyonlarımızın yerini ve zamanını ABD belirliyor.
Şu anda tamamen bir komplo ile karşı karşıyayız."
 
31 Aralık 2011 Aydınlık
 
Aydınlık'a konuşan Emekli General:
"Olacağı buydu.
İstihbaratı başka ülkeye bırakırsanız, oyuncak olursunuz.
Üstelik, istihbaratı bıraktığınız ülke PKK'ya her türlü desteği veren,
              sıkışınca ona malzeme atan ve bu durum belgeleriyle sabit olan Amerika.
Düşman istihbaratıyla savaş yapıldığı nerede görülmüştür?"
 
**********
 
Nisan 2003'de zamanın Dışişleri Bakanı Abdullah Gül,
               ABD Dışişleri Bakanı Powell ile gizli bir anlaşma yapmıştı
(24 Mayıs 2003, Vatan gazetesi, Abdullah Gül - Sedat Sertoğlu söyleşisi)
İP Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, bu anlaşmanın maddelerini açıkladı
(Doğu Perinçek'in 13 Temmuz 2003 günü yaptığı basın toplantısı)
Anlaşma maddelerinden biri. "Türk askeri Irak'ın kuzeyinden çekilecek"
Diğeri "PKK'ya operasyon öncesi Amerika'dan izin alınacak" idi.
Irak'ın kuzeyinden çekilmeye direnen Türk askerinin başına Süleymaniye'de çuval geçirildi.
Ve Türk askeri Irak'ın kuzeyinden çekildi, Gül-Powell anlaşması hayata geçti.
Türk Ordusu'nun PKK hareketlerini takip etmek ve kaynağında müdahale etmek için
                                Irak'ın kuzeyinde kurmuş olduğu tüm tertiplenmeler böylece kaldırılmış oldu.
 
İşte o günden beri, Irak'ın kuzeyinden ABD vasıtasıyla istihbarat alabiliyoruz.
Çünkü, Irak'ın kuzeyinde, yani Barzani Bölgesi'nde ne Türk askeri, ne de Türk istihbaratçısı var.
 
Uçak saldırısı kararları, sadece Heron görüntülerine bakılarak verilmiyor.
Önce, o bölgede PKK'lıların olduğuna dair kesine yakın bir istihbarat alınıyor,
        sonra Heronlar o bölgeye gönderilerek görüntü alınıyor, operasyona o zaman karar veriliyor.
Irak'ın kuzeyinden istihbarat Amerikalılardan geldiğine göre, tuzağın Amerika tarafından kurulduğu kesin.
Ayrıca, Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı Teknik Analiz Dairesi yetkilileri,
         "Irak içinden görüntü alan Heronların doğrudan ABD kontrolünde olduğunu" açıkladılar.
 
(Türkiye sınırları içinden görüntü alan Batman'da konuşlu  Heronların kalkış ve inişleri Nevada'daki Amerikan komuta merkezinden yapılıyor, kalkıştan sonra uçuşu Türk subayları yönetiyor.
Irak hududu içinden görüntü alan Heron ve predatörler ise tamamen Amerikalıların kontrolünde.
Dolayısıyla, Irak hududu içindeki 35 köylünün görüntülerini saptayan da, haber veren de Amerika.)
 
Yakın çevresinden gelen bilgiye göre, bir CIA ajanı:
"Onların köylü olduğunu biliyorduk" dedi.
 
Zaten, PKK ve BDP ile kesintisiz temasta olan Amerikalıların bunu bilmemesi olanaksız.
 
1 Ocak 2012 Aydınlık
 
Gül - Powell anlaşmasının diğer maddesine göre, PKK'ya operasyon için ABD'den izin almamız gerekiyor.
Heron ve predatörlerin aldığı görüntüler, Ankara'daki İstihbarat Bütüleştirme Hücresi'ne ve Amerika'nın Almanya, İngiltere ve Katar'daki istihbarat hücrelerine gidiyor.
Türkiye'nin operasyon talebi en son Katar'a ulaşıyor.
Katar'daki Amerikan istihbarat hücresi "onay" vermeden hava operasyonu yapamıyoruz.
 
Wiki belgelerine göre:
2 Şubat 2010 tarihli ABD elçisi kriptosu:
"Genelkurmay İkinci Başkanı Arslan Güner, General Odierno'ya onay sürelerinin uzunluğundan yakındı"
 
12 Nisan 2008 tarihli ABD elçisi kriptosu:
"Bu işbirliği (istihbarat paylaşımı),
              Türkiye'nin sınır ötesi operasyonlarını şekillendirmemizi sağlıyor"
 
35 köylünün öldürüldüğü hava operasyonumuz, ABD Büyükelçisi James Jeffrey'in itiraf ettiği gibi, işte böyle şekillendirildi.
**********
 
Org. Büyükanıt: "BBG evi gibi izliyoruz" demişti.
İşte, Amerika'ya bağlı olan bu izlemeye güvenme gafletinin bir sonucunu daha gördük.
Hantepe ve diğerleri gibi..
 
**********
 
**********
35 kaçakçı tuzağının amacı, "kalkışma" ilanına bahane yaratmak
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
Ali Serdar Bolat    4 Ocak 2011
 
Bazı arkadaşlar, 35 kaçakçının tabutları üzerinde PKK bayrakları olduğuna bakarak, "Bunlar PKK'lı, demek ki doğru hedef bombalanmış" gibi yanlış bir sonuca ulaşıyorlar.
Halbuki, öldürülenler korucu ailesinden, PKK ile bir ilgileri yok.
Ama BDP Milletvekili Hasip Kaplan bu durumdan faydalanmak için büyük bir kalabalık toplayıp köye gidiyor.
"Gördünüz mü, askerle birlik olup PKK'ya karşı savaştınız, ne oldu, mükafat olarak asker sizi vurdu" diyor.
Ailelerin hassas noktalarına vurarak, cenaze merasiminin düzenlenmesini işine el koyuyor. Tabutların üzerine PKK bayrağı konulması için aileleri ikna eden de Kaplan.
Bu işe ailelerin zorla razı edildiği şuradan anlaşılıyor:
Hasip Kaplan "Bakanlar gelmesin, olay çıkartırız" deyince, aile üyelerinden Alihan Özkan "Biz senin dediğini yaptık, PKK bayraklarını astık, tabutların üstüne koyduk. Sen de bizim dediğimizi yap, olay çıkartma” dedi. Ancak Kaplan, “Ben sizin dediğinizi yapmayacağım” dedi.
 

Esas amaç, "kalkışma yılı" ilanına bahane yaratmak
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
2012'yi kalkışma yılı ilan eden PKK, bu bombalama olayını "kalkışmanın başlangıç noktası" kabul ettiğini açıkladı.
Aydınlık, 3 Ocak 2012
Amaçlardan biri de korucuları PKK tarafına çekmek
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
Amerika'nın bu tuzağı kurmakla korucuları da PKK tarafına çekme amacı güttüğü görülüyor.
Bombalatmak için özel olarak koruculardan oluşan kaçakçı gurubu seçilmiş.
Diğer amaç, TSK'yı PKK ile mücadeleden caydırmak
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
Bundan sonra, bir PKK gurubu tesbit edildiğinde, bombalama emri verecek olan komutanlar tereddüte düşecek.
"Acaba bunlar da köylü mü, ya hakkımda soruşturma açılırsa..." diye düşünerek "vur" emri vermeyecekler.
Askere terörist muamelesi yapılıyor
Amerika'nın suçu örtülüyor, TSK soruşturuluyor
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
İstihbaratı ABD'nin verdiği sır gibi saklanıyor.
Hatta, sorumluluğu askerin üzerine atmak için olaya el koyan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı iki Özel Yetkili Savcıyı görevlendirdi.
Özel Yetkili Savcıların insansız hava araçlarının görüntü aktardığı 4 merkezden biri olan Şırnak 23’üncü Sınır Tümen Komutanlığı’nda da incelemelerde bulunduğu bildirildi.
Savcıların buradaki bazı belgeleri incelediği bazı belgelere de el koyduğu öğrenildi.
İşçi Partisi Genel Başkan Yard. Av. Nusret Senem, bu durum üzerine verdiği demeçte, "Askere terörist muamelesi yapılıyor" dedi.
Neyi, niye saklıyorsunuz
+++++++++++++++++++++
Aydınlık, 3 Ocak 2012
Genelkurmay'dan ilk gün yapılan 8 maddelik açıklamanın dışında hiçbir resmi bilgi yok.
O açıklamadan da sonuca varmak imkansız.
Olayı araştıran arkadaşlarımız yakınıyor: "Predatör mü, heron mu, onu bile yanıtlamıyorlar"
Devlet, elbirliğiyle büyük bir sırrı koruyor.
(Aydınlık başyazı, 3 Ocak 2012)
Türk Devleti, Amerika'nın suçunu örtbas ediyor.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk,
Aydınlık'ın haberini soru önergesi ile Başbakan'a yöneltti:
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
"Yanlış istihbarat ile Genelkurmay'ın tuzağa düşürüldüğü iddiaları doğru mudur?
Batman'da konuşlu heronların sadece Türkiye sınırında uçuş yapabildiği, Irak'tan havalanan ve Irak içinden görüntü alabilen heronların ise tamamen Amerika'nın kontrolünde olduğu doğru mudur?
Bu durumda, Irak içinde tespit edilen 35 köylünün görüntüleri hangi heronlarla alınmıştır?
İstihbaratın ABD görevlilerince değerlendirilip Genelkurmaya "Bombala" emri olarak iletildiği doğru mudur?"
Emekli Albay Sarızeybek, Aydınlık'a açıkladı:
"Ordu operasyon yapamaz hale getirilmek isteniyor"
++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
"Türk ordusunun eli kolu bağlanıyor.
Bundan sonra gerekli istihbarat gelse bile, Hava Kuvvetleri nasıl hareket edebilecek?
Yasal açıdan da, psikolojik açıdan da TSK'nın eli kolu bağlanıyor.
Türk ordusu operasyon yapamaz hale getirilmek isteniyor.
Her şey bir plan içinde gelişiyor.
AKP ve PKK birlikte yeni Anayasa için zemin hazırlıyor.
Özerklik sağlandığı anda PKK yönetimi kurulmuş olacak.
Şu anda bölgede PKK ordusu kuruluyor. Anayasa ile  bu işi çözmek istiyorlar.
"Yeni Haburlar gelecek" dedikleri de bu. Yerel yönetimler teröristlerin emrine verilecek.
Uludere  olayının arkasında ABD ve İsrail var.
Predatörlerle bölgiyi, TSK'nın her hareketini izliyorlar. Ona göre hareket ediyorlar.
Bütün bunları yaparken de Türkiye'deki iktidarla ortak hareket ediyorlar."
*********
 
Köylülere ilk bombayı Amerika attı
+++++++++++++++++++++++++++++
 
Ali Serdar Bolat   8 Ocak 2012
 
Uludere'de 35 kaçakçı yurttaşımıza ilk bombanın predatörden atıldığı ortaya çıktı.
 
Amerikan predatörünün ilk bombayı atmasından 16-18 dakika sonra
                       Türk F-16'ları olay yerine ulaştı.
Türk jetleri, zaten Amerikan bombası ile öldürülmüş olan köylüleri
                                bir daha bombaladı.
                 İhale Türk Ordusu'nun üzerine yıkıldı.
 
İstihbaratın Amerika'dan geldiğini Aydınlık ortaya çıkarmıştı.
İncirlik'te konuşlu predatörlerin tüm kontrolü Amerika'da.
Predatörlere ateş emrini sadece ABD'deki Nevada Üssü verebiliyor
 
Aydınlık, 8 Ocak 2012
 
Pakistan'a da aynı oyun oynanmıştı
++++++++++++++++++++++++++++++
 
Pakistan'a da daha önce bize söylenen masallar anlatılmış, Amerika"Ortak kumanda, istihbarat paylaşımı" diyerek, Taliban'a karşı mücadele bahanesiyle Pakistan'a predatörler konuşlandırmıştı.
Predatörler, Pakistan hükümetine haber vermeksizin Kuzey Veziristan'daki aşiret bölgelerini bombalamış, aşiretler isyan etmiş, bölgede devlet otoritesi kalmamıştı.
Amerika bununla yetinmeyip Pakistan askerlerini de hava saldırısı yaparak öldürünce, Pakistan ABD üssünü geçen ay kapatmıştı.
 
Bir Kürt ayaklanması kışkırtmak için, aynı oyun ülkemizde de sahneye konuldu.
Amerika hem 35 köylümüzü bombaladı, hem de "Vurun, terörist var" diyerek ordumuza kasten yanlış bilgi verdi.
 
 
2012'yi kalkışma yılı ilan eden PKK - KCK'nın,
   bu bombalama olayını "kalkışmanın başlangıç noktası" kabul ettiğini açıklaması,
                                                         olayın ABD - PKK ortak tezgahı olduğunu açıkça gösteriyor.
 
Olayda ABD tezgahını perdelemek amacıyla, Fethullahçı borazanlar,
              "MİT yanlış bilgi verdi" yaygarasını kopardılar.
 
Bu olayı, aynı zamanda, çeşitli nedenlerle MİT içindeki Amerikancı - Fethullahçı olmayan elemanları temizleme operasyonuna fren yapan Tayyip Erdoğan'ı tehdit etmek için bahane olarak kullandılar.
MİT içindeki vesayetçilerin (Ergenekoncuların) yanlış bilgi verdiğini öne sürdüler, Baransu: "Kasımpaşalı Erdoğan'dan mı korkacağım" Ahmet Altan: "Başbakan köylüleri bile bile öldürttü. Yalan söylüyorsun. Kendi ahlakından da hepimizi kuşkuya düşürüyorsun" diyerek Fethullah adına Tayyip bey'e hakaretler yağdırdılar.
 
Org. Özel doğrulamıştı
+++++++++++++++++++
 
Aydınlık, 6 Ocak 2012
 
Milliyet'e konuşan Genelkurmay Başkanı Org. Özel,
"ABD sadece sınır ötesi operasyonlarda TSK'ye istihbarat sağlıyor"
dedi, ve hemen ekledi:
"Uludere olayı sınır ötesinde vuku  buldu"
 
Böylece, hükümetin ve yandaş gaz tenekelerinin, yandaş televizyonların gözlerden saklamaya çalıştığı "İstihbaratı kim verdi" sorusunun cevabını açık etti.
İstihbaratı MİT değil, Amerika vermişti.
 
MİT açıklaması
++++++++++++
 
MİT Müsteşarı Hakan Fidan:
"Teşkilatımızca herhangibir istihbarat paylaşımı olmadı.
İddia edildiği gibi bir gurubun Türkiye'ye geçeceği bilgisi vermedik" dedi.
 
Olayın tamamen bir ABD - PKK tuzağı olduğu böylece bir kere daha doğrulandı.
 
********
********
 
Kur. Alb. Ergen: "Doğu Perinçek uyarmıştı"
++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
Ali Serdar Bolat   8 Ocak 2012
 
Aydınlık'a konuşan E. Kurmay Albay Aziz Ergen,
               Perinçek'in 2008'de yaptığı uyarıya dikkat çekti:
 
"Doğu Perinçek 2008'de polislerin arasında, kameralara hitaben:
"Ey Türk Milleti, hedef Türk Silahlı Kuvvetleri" diye uyarmıştı.
O zaman kimse dikkate almamıştı.
Bugün, o söylenenlerin ne kadar doğru olduğu anlaşılmıştır."
 
Aydınlık, 8 Ocak 2012
 
E. Kurmay Albay Aziz Ergen,
   "İstihbarat Paylaşımı" yutturmacasının içyüzünü şöyle açıkladı:
 
"2007 yılında Erdoğan-Buş görüşmesinde Amerika ile istihbarat paylaşımı kararı alındı.
Sadece Amerika'nın belirlediği hedefler etkisiz hale getirilebilecekti."
 
Yani, Amerika nereyi isterse ancak orayı vurabiliyoruz.
Amerika bize işine gelen istihbaratı verecek, işine gelmeyeni vermeyecek.
Bazan da işine öyle geldiği için yanlış istihbarat verecek. İşte Uludere olayına böyle gelindi.
Kur. Alb. Ergen'in bu açıklaması ile, 35 kişiyi Amerika'nın hedef olarak belirlediği bir daha belgelendi.
Zaten ilk ateşi predatör ile Amerika'nın açtığı da belli oldu.
 
E. Kurmay Albay Aziz Ergen
 
 
2003-2005 arasında Şırnak-Uludere-Gülyazı Taktik Jandarma Sınır Alay Komutanlığı yapan E. Kurmay Albay Aziz Ergen, 35 kişinin yaşamını yitirdiği olayları şöyle değerlendirdi:
 
"Bölgeye, Amerikalıların Süleymaniye'de Türk askerinin başına çuval geçirmesinden hemen sonra atandım.
Amerikalılar, Türk istihbaratının bölgedeki etkinliğini azaltmak için bir dizi planı devreye sokmuştu.
Öncelikle, TSK'nın en önemli stratejik birliği olan Özel Kuvvetlerin Irak'taki etkinliğini yok etmeyi hedefledi.
Özel Kuvvetlerimizin tüm uzantılarını kesti. Bölgedeki irtibat timlerimizi geri gönderdi.
Bunun amacı, Amerika'nın bölgede kurmayı planladığı sözde Kürt devletinin önündeki engeli temizlemekti."
 
"Amerikalılar, PKK'nın kamplarını gözetleyen sınır timlerimizin Irak sınırından geçişini de engelledi."
 
"1992 yılından beri savaş uçaklarımız Irak sınırını 20 km. geçerek PKK kamplarını bombalıyordu.
Amerika, 2003'den sonra Türkiye'nin hava harekatlarını durdurdu.
Böylece Irak'ın kuzeyinde Türkiye'nin faaliyetleri tamamen sona ererken,
                                                                     kontrol Amerika, İsrail ve PKK'ya geçti.
Amerika, Barzani'ye, Türk Özel Kuvvetlerine karşı koymak üzere
                                          Kürt Özel Kuvvetleri (Kırmızı Bereliler) kurdurdu.
Başına da daha önce PKK'da faaliyet gösteren A. Veysi adında birini getirdi.
Bölgedeki tüm kara ve hava istihbaratını kontrol altına aldı."
 
"2007 yılında Erdoğan-Buş görüşmesinde Amerika ile istihbarat paylaşımı kararı alındı.
Sadece Amerika'nın belirlediği hedefler etkisiz hale getirilebilecekti.
Uludere olayına böyle gelindi."
 
"Uludere olayı tam anlamıyla ikinci çuval olayıdır. Faili yine Amerika'dır.
Türkiye'nin başına çuval geçirilmiştir.
Nitekim, olaydan sonra yaşanan gelişmeler asıl niyetin ne olduğunu göstermiştir.
Türkiye'de etnik çatışma hedeflenmektedir."
 
"Bölgede PKK da, Barzani'nin peşmergeleri de, istihbarat da Amerika'nın kontrolünde.
Amerika bize istediği koordinatları veriyor, istediği yeri istediği zamanda vurdurtuyor.
İlker Başbuğ'un tutuklanmasının zamanlamasını da bu olaylarla birlikte ele almakta yarar var."
 
"Doğu Perinçek 2008'de polislerin arasında, kameralara hitaben:
"Ey Türk Milleti, hedef Türk Silahlı Kuvvetleri" diye uyarmıştı.
O zaman kimse dikkate almamıştı.
Bugün, o söylenenlerin ne kadar doğru olduğu anlaşılmıştır."
 
********
********
 
Köylü: "Bizi predatör bombaladı"
++++++++++++++++++++++++
 
Ali Serdar Bolat   11 Ocak 2012
 
35 köylünün ölümü ile sonuçlanan bombalamada sağ kalan köylü konuştu:
"Bizi predatör bombaladı"
 
Aydınlık, 11 Ocak 2012
 
Aydınlık’a bölgedeki askeri yetkililerden ulaşan bilgiye göre, ABD Predatörleri 16.30’da hareket halindeki grubu tespit etti.
Bilgi ABD’ye gönderildi. ABD’den gelen talimatla Predatörler 21.37’de köylülere ilk bombayı attı.
Bunlara aydınlatan bomba deniyor. Predatörlerin bombardımanından sonra 22.24’de Türk jetleri bölgeye geldi ve bombardımana devam etti.
 
Bombardımanı yaşayan köylü:
“Geri dönüş yolunda asker yolları kesti. Bu duruma şaşırdık. Çünkü gidişimizden askerin haberi vardı.
"Sınıra 2,5-3 km. mesafedeydik. Vızıltılar duyuyorduk. Bir anda her yanı alev sardı"
 
Vızıltılar duyulması, ilk bombaların insansız hava araçlarından atıldığını doğruluyor.
Jetler gürültü ile gelir çünkü.
 
Gülyazı Alay Komutan Vekili Albay Güney, Şırnak valisi'ne sınırı geçen köylülerin isim listesini vermişti.
Kaçakçılık yapan köylüler, sınırı geçmeden askeri birliklere haber veriyor.
Bu olayda da öyle oldu ve isimler valiliğe bildirildi.
Vali Özkan, olaydan sonra, raporu açıklamak yerine, komutanın görevden alınmasını istedi.
 
********

35 köylüyü ABD predatörü vurdu, suçu Albaya yıktılar
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++
 
10 Ocak 2012
 
10 Ocak 2012
 
ALBAYA YIKTILAR
++++++++++++++++
 
Amerika’nın suçunu neden saklıyorsunuz?
 
Uludere olayının ardından ilk fatura,
         Gülyazı Alay Komutan Vekili Jandarma Albay Hüseyin Onur Güney’e kesildi.
Albay Güney, Şırnak Valisi Vahdettin Özkan’ın isteği üzerine görevden alındı
 
Uludere’de 35 kişinin ölmesiyle sonuçlanan olaydaki Amerikan parmağı
                         gerek iktidar gerekse de muhalefet tarafından hiç dillendirilmedi.
 
Aydınlık Gazetesi, ilk günden itibaren ABD’nin rolüne işaret ediyor.
İstihbaratı verenin de, ilk bombayı atanın da ABD kontrolündeki Predatörler olduğunu yazdık.
AKP, CHP, MHP ve BDP milletvekillerini bu gerçeği ortaya çıkartmaya çağırıyoruz ve soruyoruz:
Bu sessizliğinizin nedeni nedir?
        Saldırının arkasındaki ABD parmağını neden saklıyorsunuz?
              Neden ABD’nin, Türkiye’deki karanlık faaliyetlerinin üzerine gitmiyorsunuz?
 
 
 
Haberimiz dünya basınında
+++++++++++++++++++++++
 
Aydınlık, 8 Ocak tarihli sayısında, Uludere’ye ilk bombayı, Predatörlerin attığını yazdı.
Köylülerimizi Amerika öldürdü, 16-18 dakika sonra olay yerine ulaşan Türk F-16'ları, zaten öldürülmüş olan köylüleri bir daha  bombaladı.
Amerika öldürdü, ihale Türk Ordusu'na yıkıldı.
 
Dünya basını bu haberi yayımladı. Bizim basında ve sözde muhalefet partilerinde tık yok.
 

www.gazetevatanemek.com
Gazete Vatan ve Emek | Aydınlık bir gelecek için...
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder