Bülent ESİNOĞLU : Çözüm süreci neden başarısızlığa mahkûmdu?

Öncelikle, çözüm sürecinin bize söylenmeyen ideolojisini bilmek gerekiyor.

Çok yakın tarihimizden hatırlatma; Amerika Ortadoğu'daki, çıkarları nedeniyle, İslam ülkelerinin üzerine bomba yağdırınca, İslam ülkelerinde, İslam-i hassasiyet artı. Ve kendini savunma içgüdüsü, bu hassasiyetle bütünleşti.

Bu bütünleşme, kimi yerde radikal İslam, kimi yerde de, Ilımlı İslam olarak gelişti.

Türkiye'de girişilecek İslam-i harekâtların, ılımlı olma zorunluluğu vardı. Çünkü Kurtuluş Savaşından sonraki süreçte, seküler çözümler sureci yaşanmıştı. Radikal İslam bu ortamda yeniden yaşayamazdı.

Böyle bir ortamda, AKP Ilımlı İslam'ın temsilcisi olarak iktidara getirildi.

Ilımlı İslam'ın temel karakterinin; daha çok İslam, daha az milli, daha az seküler çözümlerden yana, anlamında olduğunu bilmemiz gerek.

AKP ve Amerika arasında yapılan anlaşmanın temelleri bu ideolojik yapılanma çerçevesinde olmuştu.

İşin çıkmazı da, zaten bu ideolojik yapılanmadan kaynaklanıyordu.

ABD ılımlı İslam'ı getirerek, bölgedeki İslam-i karakteri, sekülerleştirme ve bir millet yapma amacındaydı. Yani Büyük Kürdistan…

AKP ise, İslam'la, bölge Müslümanlarını konfederasyon şeklinde bütünleştirme…

ABD Kürt ayırımcılığını destekleyerek, Kürtlerin millet olma yanını öne çıkarıyordu.

Özetle, Amerika Kürtleri millet yapmak istiyor, AKP ise İslami yollardan ümmet yapmaya çalışıyordu.

Her ikisi de olmadı.

Bunu AKP'nin ideologlarından, Yusuf Kaplan'ın ifadesiyle söylersek; Seküler çözümler, İslam Kardeşliğini bitirdi.

Çözüm Sürecinin ideolojisi; Kürtleri, İslami bir Çatı altında birleştirmekti.

ABD Kürtleri bir millet olarak birleştirmeye çalışırken,(HDP ve PKK'nın Batı tarafından desteklenmesinin özü budur) AKP Kürtleri bir İslam çatısında birleşmeye zorluyordu.

Başlangıçtaki, Suriye devletinin dağıtılması hususunda, ABD AKP uzlaşmasının gerisinde yatan açmaz da buydu.

AKP iktidarının ağır zikzaklar çiziyor olması; Ilımlı İslam'la, çağın mecbur ettiği seküler çözümlerin, aynı kefede olamayacağı gerçeğidir.

Zaman geliyor, milli olma zorunluluğu ortaya çıkıyor. Yani hayat dayatıyor. PKK ile savaşmak gerekiyor. Zaman geliyor, İslam kardeşliğinde birleşme zorlaması…

Çözüm Sürecinin ideolojik çıkmazı; bu anlatmaya çalıştığım, millet/ümmet çatışmasının sonucudur.

Batı ile AKP uyuşmazlığının ana sebebi de aynı unsura dayanır.

AKP'nin PKK ile çatışması, seküler tarafın artık çok ağır basmaya başlamasının işaretidir.

Milletin çıkarları, ümmet olma işinden daha ağır basmasıdır.

Milli unsurların PKK ile silahlı mücadeleyi desteklemesi de bundandır.

Terörle mücadele zaten silahla yapılır.

Terörle mücadele silahla yapılmaz safsatasını bize öğreten de Amerika ve Batıdır.

Kendileri teröre karşı silah kullanırken, dönüp bize Açılım Sürecini dayatmaları bundandır.

3.8.2015, bulentesinoglu@gmail.com

---

a45UyF587661-150804154128 Oraj Poyraz <oraj.poyraz@openmail.cc>
2015/08/04  21:40 6  64  1 undefined kemalistiz@googlegroups.com

 

Kim bilir kac kez yelken actiniz duslerimde. ve iste tam uyanmistim ki, geldiniz, oysa uyanmisligim en derin dustur benim icin.

Halil Cibran

Benim elimden gelse Turkleri Arap yaparim, diger Muslumanlari da.
Bunlarin vaktiyle Araplasmadigina da cok eseflenirim.
Arap dili, ne Turk diliyle ne de Cerkez diliyle kiyas kabul etmeyecek derecede ustunluge sahip oldugundan, insanin, milliyetin kucugune sahip olup da onunla iftihar edecegine buyugune sahip olarak onunla iftihar etmesi daha karli ve makul olur.

Seyhulislam Mustafa Sabri Efendi

10.YIL NUTKU

Turk Milleti;
Kurtulus savasina basladigimizin onbesinci yilindayiz.
Bugun, Cumhuriyetimizin onuncu yilini doldurdugu, en buyuk bayramidir.
Kutlu olsun.

Yurtdaslarim,
Az zamanda cok ve buyuk isler yaptik.
Bu islerin en buyugu, temeli Turk kahramanligi ve yuksek Turk Kulturu olan, Turkiye Cumhuriyetidir.
Buradaki muvaffakiyeti Turk milletinin ve onun degerli ordusunun bir ve beraber olarak, azimkarane yurumesine borcluyuz.
Fakat yaptiklarimizi asla kafi goremeyiz cunku daha cok ve daha buyuk isler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz.
Yurdumuzun, dunyanin en mamur ve medeni memleketleri seviyesine cikaracagiz.
Milletimizi en genis refah, vasita ve kaynaklarina sahip kilacagiz.
Milli kulturumuzu, muasir medeniyet seviyesinin ustune cikaracagiz.
Bunun icin, bizde zaman olcusu gecmis asirlarin gevsetici zihniyetine gore degil; asrimizin surat ve hareket mefhumuna gore dusunulmelidir.
Gecen zamana nisbetle, daha cok calisacagiz.
Daha az zamanda, daha buyuk isler basaracagiz.
Bunda da muvaffak olacagimiza suphem yoktur.
Cunku Turk milletinin karakteri yuksektir.
Turk milleti caliskandir, Turk milleti zekidir.
Cunku, Turk milleti, milli birlik ve beraberlikle guclukleri yenmesini bilmistir.
Ve cunku, Turk milletinin, yurumekte oldugu terakki ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasinda tuttugu mesale, muspet ilimdir.
Sunu da ehemmiyetle tebaruz ettirmeliyim ki, yuksek bir insan cemiyeti olan Turk milletinin tarihi bir vasfi da, guzel sa natlari sevmek ve onda yukselmektir.
Bunun icindir ki, milletimizin yuksek karakterini, yorulmaz caliskanligini, fitri zekasini, ilme bagliligini guzel san atlara sevgisini, milli birlik duygusunu mutemadiyen ve her turlu vasita ve tedbirlerle besliyerek inkisaf ettirmek, milli ulkumuzdur.
Turk milletine cok yarasan bu ulku, onu, butun beseriyette hakiki huzurun temini yolunda, kendine dusen medeni vazifeyi yapmakta, muvaffak olacaktir.

Bugun, ayni inan ve kat iyetle soyluyorum ki, milli ulkuye, tam bir butunlukle yurumekte olan Turk milletinin, buyuk milletinin, buyuk millet oldugunu butun medeni alem, az zamanda, bir kere daha taniyacaktir.
Asla suphem yoktur ki, Turklugun unutulmus buyuk medeni vasfi ile, atinin yuksek medeniyet ufkunda, yeni bir gunes gibi dogacaktir.

Turk Milleti;
Ebediyete akip giden her on senede, bu buyuk bayramini, daha buyuk sereflerle saadetlerle huzur ve refah icinde kutlamani, gonulden dilerim.

Ne mutlu Turkum diyene.!

Mustafa Kemal ATATURK
29 Ekim 1933
AYDINLARI KORKAK OLAN MILLETLER ,EZILMEGE MAHKUMDUR.

Uluslar, egemenliklerini gecici bile olsa,
birakacagi meclislere dahi
gereginden fazla inanmamali
ve guvenmemelidir.
Cunku meclisler bile despotluk yapabilir
ve bu despotluk
bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir.
Meclislerin oyle kararlari olabilir ki,
bu kararlar ulusun yasamina
giderilmesi olanakli olmayan
zararlar verebilir.

Mustafa Kemal Ataturk

Grup eposta komutlari ve adresleri	:
Gruba mesaj gondermek icin	:	ozgur_gundem@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin	:	ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin	:	ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin	:	ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz	:	http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz	:	http://orajpoyraz.blogspot.com/