HİKMET GENÇ : KATAR OPERASYONU BÜYÜKTÜR!..
09 Haziran 2017
Önce Saddam'a yol verdiler… O da atladı… Ardından ABD Kuveyt'i kurtarıyorum, Körfez'deki Irak tehlikesini bertaraf ediyorum diyerek Ortadoğu'ya girdi…
Giriş o giriş…
36'ncı paralel, ambargo.., falan derken Irak çöktü…
Mehmet Görmez Hoca'nın son açıklaması üzerine...
Haber Merkezi Yeni Şafak
Sonra ABD, 9/11 saldırısını yaşadı… Sorumlu El Kaide'ydi… Hani Ruslara karşı direnişi örgütlüyoruz teranesiyle ABD'nin desteklediği El Kaide… Örgütün ABD ayağı Afganistan'da operasyonlar yaptı… ( Bak, izle Rambo4, Afganistan!..)
9/11 ile birlikte Bush't, Haçlı Seferini başlattı… Irak'taki kitle imha silahlarını, balistik füzeleri, kimyasalları falan yok edeceklerdi… 'Demokrasi ve özgürlüğü' getirebilmek için Irak'ı işgal ettiler!..
Lakin bitmiş Irak'ta hiçbir şey bulamadılar ama böylece son 20 yılda milyonlarca insan öldü… El Kaide'nin de görevi bitti…
İsrail için 'Vâdedilmiş Topraklar'ın Irak tarafı hazırlanmış oldu…
Sonra birden Deaş kuruldu… 3 günde Irak ve Suriye topraklarını ele geçirdiler… Onlar da tıpkı El Kaide gibi Selefi-Vahhabi ekolünde bir örgüttü… (Ama teröre yardım eden hep Katar, öyle mi?!..)
Deaş var diye PYD-PKK'ya silah verdi Batı… Bu sebeple PKK'yı koruyup kolluyorlar…
Deaş var diye Türkiye'nin güneyinde Kandil merkezli terör koridorunu meşrulaştırmaya çalışıyor Batı…
Deaş var diye zalim Esed hala oturuyor koltuğunda…
Deaş var diye Rusya yerleşti Suriye'ye…
Deaş var diye İran koridor açtı, etki alanını genişletti Orta Doğu'da…
Yani hülasa Deaş öyle bir taştı ki, kuş katliamı yapmak mümkün oldu!..
Bütün bunları fark eden, karşı koyan ve itiraz eden Türkiye'ye hücum ettiler…
Gezi provokasyonu, 17/25 Aralık, ve nihayet 15 Temmuz işgal girişimiyle Türkiye'yi parçalayacaklardı… Ama beceremediler…
Bu ülkede iç savaş çıkartacaklardı ama Fırat Kalkanı ile sahaya indi Türkiye…
Ortadoğu'daki tüm operasyonlara yeter dedi… En iyi müttefiki ise Katar oldu…
Türkiye'nin askeri üssü bulunan Katar…
15 Temmuz'da Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan Türkiye'nin düşmesini beklerken (tıpkı ABD ve AB gibi) ilk tepkiyi gösteren Katar…
Darbe karşısında Türkiye'nin yanında olduğunu açıklayan Katar…
Küçük ama dünyanın en zengin ülkesi olan Katar…
'Kutsal Küre'de ışıklar saçarak bir araya gelenler ise ABD, Darbeci Sisi, ve Selman…
Ve karar verdiler Katar'ı yemeye…
Trump, kampanyada ABD kasasına koyacağını vadettiği 19 trilyon doları almanın yollarını arıyor…
Sisi, yaptığı kanlı darbeyi meşrulaştıran Batı'ya bedelini ödüyor…
Tarihinin en kötü ekonomik şartlarını yaşayan Suud, ABD'ye ödeyeceği yüz milyarlarca dolar parayı bulmanın yolunda… (İstersen ödeme!... 11 Eylül'den saldırısının sorumlusu olarak gösterilen Suudi Arabistan'a yüz milyarlarca dolarlık tazminat davası açtırabilecek "JASTA" yasasını Kongre'den geçirmişti Obama… Bildiğin şantaj; "Dediğimi yapmazsan krallık gider…" )
BAE, İsrail ile ilişkileri geliştirme çabasında…
İran aport'ta bekliyor…
Hedef; Kutsal Küre İttifakı ile söz dinlemeyen, bağımsız politikalar üretmek isteyen Katar'a ders vermek…
Hedef; Türkiye'nin Orta Doğu'daki etki alanını daraltmak, sahadaki gücünü kırmak…
Hedef; verilen silahlarla Orta Doğu'da çatışmayı onlarca yıl sürdürmek…
Hedef; Sisi'nin varlığı ile mabadını sağlama alan İsrail'in önündeki vâdedilmiş toprakları temizlemek…
Velhasıl Katar operasyonu büyüktür!..
a45UyF587661-170609133826 Oraj Poyraz oraj.poyraz@openmail.cc
2017/06/09 17:30 2 65 alelma@yahoogroups.com
Gulu seven, dikenine katlanir.
Anonim
Kadinlar, sadaka veriniz; bana cehennem halki gosterildi; cogu sizler idiniz.
Tecrid-i Sarih Tercemesi, el, sh.223-224
Muhammed in Seytani Direge Baglamaktan Vazgecmesi
A raf suresinin 27. ayetinde, seytandan soz edilirken: ...Sizin onlari gormeyeceginiz yerlerden,o ve toplulugundan olanlar, sizi gorurler. deniyor.
Bundan su cikiyor acikca:
- Seytan ve toplulugundan olanlar, insanlari gorurler.
- Insanlarsa ne seytani, ne de onun toplulugundan olanlari gorebilirler.
Seytan ve toplulugu ( huve ve kabiluhu ) anlatiminin kapsami icinde, Kur an yorumculari, cin leri de gorurler. ( Bkz. Taberi, Camiu l-Beyan fi-Tefsiri l-Kur an, 8/113, F. Razi, e t-Tefsiru l-Kebir, 13/54.)
Boyleyken, Elmali Hamdi Yazir, mufessirin (Kur an yorumculari) demislerdir ki bundan, insanin seytani hic goremeyecegi zannedilmemelidir... diyor. (Bkz. Hak dini Kur an Dili, 3/2147.)
Oysa, ayetteki acik anlatim nedeniyle, Kur an yorumculari nin tumu bu gorusu paylasmaz. (Bkz. Taberi, ayni yer; F. Razi, ayni yer; Celaleyn /132;Tefsiru n-Nesefi, 2/50.)
Fahruddin Razi, su nedenlerle cin lerin, seytan larin insanlara gorunmemesi gerektigini yazar: ( Bkz. F. Razi, ayni yer.)
Baska kiliklara burunerek bile olsa cin-seytan insana gozukur olsa:
- Insan ornegin karisinin, cocugunun, gercekte cin oldugunu dusunebilir.
- Insan her gordugu kimse icin de bu saniya (cin oldugu sanisina) kapilabilir.
- Ve boylece kimseye guven kalmaz.
-.........
Gelin gorun ki, Muhammed, SEYTAN i, CIN i, hem de somut bir bicimde gordugunu soyler:
Seytani yere yatirdim, boguyordum
Nesei nin Aise den aktardigi bir hadise gore Muhammed soyle der:
Namaz kilarken seytan geldi. Hemen yakaladim, yere yatirdim, boguyordum onu. O denli ki, onun dilinin soguklugunu elimin uzerinde duydum. .
Ibn Teymiyye, bu hadisi saglamlikta Buhari nin kosullarini tasidigini belirtir. (Bkz. Takiyyundin Ibn Teymiyye, Izahu d Delale fi Umumi r-Risale, Misir, 1369, s. 41. Bu hadis icin ayrica bkz. Kamil Miras, Tecrid-i Sarih Ter., 288 no. lu hadisin izah indaki 2 no.lu not.)
Seytanin yatirilmasi , bogulmasi ve dilindeki sogukluk, bu soguklugun elde duyulmasi , bes duyu icine giren,somut durumlardir. Muhammed in seytani bogarken onun salyasinin eline bulastigini, elinde bunu duydugunu (hissettigini) anlattigi da aktarilir. ( Bkz. Ahmet Ibn Hanbel, Musned, 3/82.)
Cinin-seytanin direge baglanmasi
Ayni hadiste, Muhammed in seytani yakaladiginda, bir direge baglamakistedigin, buna guc yetirebildigini, ama bu tur seylerin Suleyman peygambere ozgu kalmasi gerektigini dusunup direge baglamaktan vazgectigini anlattigi belirtilir. Yine bu hadiste Muhammed in ...Direge baglardim ve Medine cocuklari onunla oynarlardi yoksa. dedigi de aktarilir. (Bkz. Ayni kaynaklar) Bu hadis, Buhari nin ve Muslum in e s-sahihlerinde de -biraz degi$ikliklerle- yer aliyor. Muslim deki bir aktarmaya gore Muhammed soyle anlatmakta:
- Tanri dusmani Iblis, yuzumu yakmak amaciyla, bir ates aleviyle geldi. Bu nedenle ben uc kez: Senden Tanri ya siginirim! dedim. Sonra Tanri nin tam lanetiyle seni lanetlerim! diye ekledim. Yine uc kez. Geriye gitmedi. Yakalamak istedim sonra. Tanri ya anticerek soylerim ki, kardesimiz Suleyman in (bu tur seyleri yapmanin kendisine ozgu kilinmasina iliskin) istegi olmasaydi baglanacakti o. Ve Medine halkinin cocuklari onunla oynayacaklardi. (Bkz. Muslim, e s-Sahih, Kitabu l-Mesacid/40, hadis no: 542.)
Bir baska aktarmaya da, Buhari ve Muslim, birlikte soyle yer verirler:
Dun gece, CINLERDEN IFRIT, namazimi bozdurmak icn bana ansizin saldirdi. Tanri, bana, onu yakalama olanagi verdi. Ve onu, Mescid in direkelrinden bir direge baglamak istedim. Sabah olunca, tumunuz ona bakip seyredesiniz diye... Ne var ki, kardesim Suleyman in: Tanrim beni bagisla, bana benden sonra kimsenin ulasamayacagi bir egemenlik ver! (Sad, ayet:35) bicimindeki sozunu animsadim (ve onu direge aglamaktan vazgectim). (Bkz. Buhari, e s-Sahih, Kitabu s-Selat/75; Tecrid, hadis, no: 288; Muslum, e s-Sahih, Kitabu s,Selat/75; Tecrid, hadis no: 288; Musluim, e s-Sahih, Kitabu l-Mesacid/39, hadis no: 541.)
Cin-seytan icin, hadislerde baska somut seyler de anlatilir. Ornegin Seytanin zart diye sesli olarak yellenmesi.
Seytan zart diye ses cikararak yellenir
Muhammed in soyle dedigi aktarilir:
Namaza cagrildiginda (ezan), SEYTAN geri geri gidip uzaklasir. VE ZART (zurat) diye sesli yellenerek gider. Ezan sesini isitemeyecegi yere degin uzaklasir... (Bkz. Buhari, e s-Sahih, Ezan/4; Tecrid, hadis no: 360; Muslim, e s-Sahih, Kitabu s-Selat/16-19 hadis no:389.)
Kimileri bunun bir temsil oldugu gorusunde. (Bkz. Kamil Miras, bu hadisin Izahindaki 2 no lu not.). Ne var ki, temsil icin seytanin yellenirken zart diye ses cikardigini soylemeye gerek olmadigi dusunulebilir.
Su da var: Muhammed, cinin-seytanin, yemesinden-icmesinden soz eder. (Bkz. Muslim, e s-Sahih, Kitabu l Esribe/102-106; hadis no: 2017-2020.)
Ibn Melek de Nevevi ye dayanarak bu yeme-icmenin gercek anlamdaki bir yeme icme oldugunu savunur. ( Bkz. Mebakiru l-Ezhar fi Serhi Mesariki l-Envar, 1/100.)
Yemesi-icmesi olanin, sesli olarak yellenmesi de dogal degil mi? Yani Muhammed in sozlerini tevil etmeye gerek bulunmamakta.
Turan Dursun, Din Bu 2 - Hz. Muhammed Sayfa 133-135
Grup eposta komutlari ve adresleri | : | |
Gruba mesaj gondermek icin | : | ozgur_gundem@yahoogroups.com |
Gruba uye olmak icin | : | ozgur_gundem-subscribe@yahoogroups.com |
Gruptan ayrilmak icin | : | ozgur_gundem-unsubscribe@yahoogroups.com |
Grup kurucusuna yazmak icin | : | ozgur_gundem-owner@yahoogroups.com |
Grup Sayfamiz | : | http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/ |
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz | : | http://orajpoyraz.blogspot.com/ |
BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder